- Konu Sahibi kleistenes
- #21
Ben çocukken, canım günlük, komşu komşunun külüne gerçekten de muhtaç gibiydi.
Çok net hatırlarım, evinde yağı biten, tuzu biten ya da yumurtası, bize gelir isterdi.
Bizim de elbette , Fatma Teyzeeeeeee patates var mı siz deeeeee diye komşu kapılarına dayandığımız olmuştur.
Nicedir kapımıza gelen yok istemeye bir kül.
Oysa biz o küllerin sıcaklığıyla büyüdük, 5 kat ve 10 daireli apartmanda.
Annem, babam olmadığı ikindi saatlerinde komşuları da çağırır sofra kurardı.
Ben gün içinde en çok bu saatleri beklerdim, çünkü annem en sevdiğim şeyi yapar patates kızartırdı.
Kim ne derse desin, ben çocukluğumdaki patates tadını, hiçbir lokantanın tabağında bulamam.
Annem aynı anne evet, ama demek ben, başka biriyim artık.
İkindi çaylarında yer sofrası yayılır, ev sahibi olan annem iki de bir, yavanlığa bakmayın yiyin komşular derdi,
Oysa çok güzel hazırlardı her şeyi,
Mutlu kadındır annem,
Elleri çatladı diye bulaşık yıkamayan, canı istemedi diye evi temizlemeyenlerden değildir.
Annem, gerçektende annedir yani.
Komşularımızı severdim.
İyi insanlardı, dedikodu yapmazlardı,
İnsanları çoluğu çocuğuyla kınamazlardı.
Onlar da annem gibi orta halli ev hanımlarıydı,
Apartmanımızda çalışan bayan yoktu çünkü.
İkindi çayları tatlı olur,
yavaş yavaş alır demini çay,
İnsanlar yavaş yavaş içerler çaylarını.
Aceleleri, ocakta pişen yemekleri,
Okunacak kitapları,
İzlenecek filmeri için birbirlerinden geçmezler.
İkindi çayları güzel olur,
Yanında kısır, yalancı mantı, salata,
Peynir, zeytin, yumurta,
Yanında anne reçelleri, tereyağı....
Ben en çok çocukluğumun ikindi çaylarını özlerim...
Çok net hatırlarım, evinde yağı biten, tuzu biten ya da yumurtası, bize gelir isterdi.
Bizim de elbette , Fatma Teyzeeeeeee patates var mı siz deeeeee diye komşu kapılarına dayandığımız olmuştur.
Nicedir kapımıza gelen yok istemeye bir kül.
Oysa biz o küllerin sıcaklığıyla büyüdük, 5 kat ve 10 daireli apartmanda.
Annem, babam olmadığı ikindi saatlerinde komşuları da çağırır sofra kurardı.
Ben gün içinde en çok bu saatleri beklerdim, çünkü annem en sevdiğim şeyi yapar patates kızartırdı.
Kim ne derse desin, ben çocukluğumdaki patates tadını, hiçbir lokantanın tabağında bulamam.
Annem aynı anne evet, ama demek ben, başka biriyim artık.
İkindi çaylarında yer sofrası yayılır, ev sahibi olan annem iki de bir, yavanlığa bakmayın yiyin komşular derdi,
Oysa çok güzel hazırlardı her şeyi,
Mutlu kadındır annem,
Elleri çatladı diye bulaşık yıkamayan, canı istemedi diye evi temizlemeyenlerden değildir.
Annem, gerçektende annedir yani.
Komşularımızı severdim.
İyi insanlardı, dedikodu yapmazlardı,
İnsanları çoluğu çocuğuyla kınamazlardı.
Onlar da annem gibi orta halli ev hanımlarıydı,
Apartmanımızda çalışan bayan yoktu çünkü.
İkindi çayları tatlı olur,
yavaş yavaş alır demini çay,
İnsanlar yavaş yavaş içerler çaylarını.
Aceleleri, ocakta pişen yemekleri,
Okunacak kitapları,
İzlenecek filmeri için birbirlerinden geçmezler.
İkindi çayları güzel olur,
Yanında kısır, yalancı mantı, salata,
Peynir, zeytin, yumurta,
Yanında anne reçelleri, tereyağı....
Ben en çok çocukluğumun ikindi çaylarını özlerim...