Bu olayın hikmeti sizce nedir?

Madem böyle bir gücünüz var, ben size bir liste versem, o kişilere de bir ah etseniz olur mu?
Bu arada başınız sağolsun. O amcayı da Allah rahmet eylesin, tabi ki sizin yüzünüzden olmamış, Allah'ın takdiri.
 
alakası yok aslında bence ama o ne geri zekalı bi tip öyle ya, yeni kayıp vermiş birine öyle sözler söylenir mi? afedersiniz de ağzına bişey yapardım ben öyle konuşan birinin.
 
Babam hayattaki en sevdiğim tek insandı arkadaşım gibiydi. Her akşam yemek yedin mi diye kontrol ederdi sana para gönderdim git çek biseyler ye derdi. Annemden çok düşünürdü dert ortağım beni hayata bağlayan tek şeydi. Onun ölümüyle hayat anlamını yitirdi. Hangi psikolojik destek onu var gibi hissettirip beni onun olduğu zamanlar gibi normal yapabilir ki?
hayatın akışına karşı durmaya çalışıyorsunuz, kırılırsınız
 
bazen deriz ya başka bişi isteseymişim olurmuş diye. zihninden geçen düşünceyi tartmak, ağzından çıkan söze dikkat etmek gerektiğine inanırım. siz zihninizden geçirmişsiniz, o dile getirmiş. bazı enerjiler çok güçlüdür. henüz bilimimin tam açıklayamadığı, ancak bir takım çevrelerce kuantum fiziğiyle ilişkilendirilen konular bunlar. frekansların aktarımı (iyi veya kötü) konusunda birçok örnek var (aynı anda aynı romanın ayrı kıtalarda yazılması, aynı anda aynı şeylerin ayrı kıtalarda icat edilmesi gibi). ley hatları diye bir mevzu var. oğlu ırakta öldüğü esnada yatağından sıçrayan anne var gece uykusunda. sonra öğreniyor o dakika oğlunun öldüğünü. yani beyindeki düşüncenin hangi yollarla ne zaman nereye ulaşacağı ne etki edeceği konusu uzun yıllardır çözülebilmiş değil. kuantum fiziği ile tanecik hareketlerinin normal fizik kurallarına göre hareket etmediği ortaya koyulmuş. yani beynimizdeki bir düşüncenin yarattığı enerjinin yaydığı frekansın ne zaman nerde ortaya çıkacağı neyi etkileyeceğini bilemeyiz. tüm spirütüel felsefelerde olumlu düşünmek ilk kural. bizim kültürümüzde de bildiğimiz bişey var ki, beylik laflar gün gelir suratına tokatı patlatır. hepimizin başına gelmiştir asla dediğimizi 3-5-10-20 yıl sonra yaşarız görürüz, kendimizde değilse çocuğumuzda. kısaca arkadaşınız büyük konuşmuş. siz de üzülmeyin. evren adaleti sağlamaz ama dengeyi her zaman sağlar. olması gerekiyormuş olmuş.
 
Babam kanser hastası olduğu, doktorlar ömür biçtiği için devamlı canlı cenaze gibi geziyordum ve her daim mutsuzluğum yüzümden okunuyordu.

Ozamanlar bir flörtüm vardı bana babama üzüldüğüm için "-melankolisin" demişti. "-Evli olsan babanın ölmesi umrunda olmazdı, bir hayatın olmadığı için bu kadar takıyorsun şimdi peşinden 30 sene yas tutarsın" falan demişti.. Senin başına gelse ne yapardın demiştim "-metanetli olurdum senin kadar mahvetmezdim kendimi de düşünmek zorundayım, üzülmemek zeka ile ilgili" demişti.

Bana destek olmak yerine acımı küçümsemesi çok canımı acıtmıştı ve aynı acıyı yaşamasını dilemiştim. İnsallah senin benim gibi önceden haberinde olmaz kalp krizinden aniden küt diye gider de görürüm ben seni ozaman metanetli olunuyor mu olunmuyor mu diye içimden geçirmiştim.

Babam kanserden vefat etti bana baş sağlığı mesajı yazmış bende cevaben bana konuşurken beylik laflar ettiğin bu acı senin anlayabileceğin paylaşabileceğin bir acı değil sadece yaşayan anlar yazmıştım. 1 hafta sonra onunda babası hiç biseyi yokken aniden kalp krizinden vefat etti.

Şimdi oğluna kızıp aynı acıyı yaşamasını dilerken babasının ondan ayrı bir birey olduğunu unutup öfkemle ah etmiştim. Şimdi tamda ah ettiğim şekilde adamın kalpten gitmesi bende büyük vicdan azabı yarattı, inanılmaz derecede suçlu hissediyorum. Bu olayın hikmeti nedir aklım almıyor..

Bir yandan da şöyle düşünüyorum; benim duam bedduam yaratıcı nezdinde çok mühim olsaydı dualarım kendi babamı yaşatırdı ama yaşatmadı, ahım mı başkasını öldürecek.. ama yinede çok suçlu hissediyorum..

Canı yananın bedduasından korkun derler ama tabii ki sizin bedduanız yüzünden ölmedi, vadesi dolmuş. Benim de eski flörtüm çok canımı yakmıştı. Benim ciğerimi yaktığı gibi onun da ciğeri yansın dedim. Çok geçmeden babasının karaciğer kanseri olduğu öğrenildi ve vefat etti. Tedavi sürecinde çok çekti. Babasıyla birbirimizi çok severdik. Dediler ki durumu çok ağır seni bekliyo belki de. İlk otobüsle gittim ziyaretine ve ertesi gün vefat etti. Herkes bana bağladı olayları. Peki benim yüzümden mi? İnsanın aklına illa ki geliyo ama öyle bişey yok. Hepimize bir ömür biçilmiş, vadesi dolan gidiyo maalesef. Duamızla kimseyi yaşatamayacağımız gibi bedduamızla da öldüremeyiz.
 
adamcaginiz eceli gelmis denk gelmis. uzulmeyin lutfen, kimler kimler beddua aliyorlarda ayaktalar.
onada ders olmustur kimsenin acisini, derdini kucumsememesi. aciyi paylasamiyorsa bile sesini kesip, haddini bilmesi. vicdaniniz rahat olsun. her ikisinede Allah rahmet eylesin.
 
Kimin söyledikleri benim mi? Yoksa onun sınanmadığı acı üzerine büyük konuşması yüzünden mi?
Yaşadığın hikmet işte bu.
Acını ve yaşadıklarını epey epey küçümsemiş saçma sapan ve üstten konuşmuş. Senin söylediğinle alakası yok yani.
Sana söyledikleri bana bile dokundu.
 
X