çalışan bayanlarla çalışmayan bayanların evliliği farklı mı?

  • Konu Sahibi Konu Sahibi mub
  • Başlangıç Tarihi Başlangıç Tarihi
umarım şu verimli zaman geçirmek bizim sığındığımız bir avuntu söyleminden öte bişeydir.öyle diyerek kendimizi mi kandırıyoruz yoksa diyorum bazen vicdanımızı mı rahatlatıyoruz

bende verimli zamanın tarafındayım
ama
şu söylediğinizde beynimde şimşek gibi çakmıyo değil ara ara :34:
 
umarım şu verimli zaman geçirmek bizim sığındığımız bir avuntu söyleminden öte bişeydir.öyle diyerek kendimizi mi kandırıyoruz yoksa diyorum bazen vicdanımızı mı rahatlatıyoruz

canım gerçekten vicdan rahatlatma değil,öncelikle annem çocuk gelişim uzmanı,uzman yorumları zaten bu yönce. ben de annemin söylediklerine rağamn avuntu mu diyordum,ama şöyle bir test ettim. cts,pazar tüm gün oğlumlayım.ama öyle bir telaş oluyo ki,kahvaltısı,yemeği,uykusu derken akşam oluyor..yaramazlıkları şımarmaları da cabası:)
ben çalıştığım günler,daha verimli şeyler öğretebiliyorum.mesela yemeği beraber hazırlıyoruz(h.sonu yemek saaati falan karışık ya),yiyoruz,sonrasında puzzle,hamur,resim yapma ,dans vss...2 saat yatana kadar..
inan gerçekten böyle...
 
ya dizi islemek için ev hanımı olmaya gerek yokki:)) zatn akşamları diziler:) he bu arada bende ev hanımıyım ama bi behzat ç. yi izlerim.zevk meselesi.dizileri ev kadınları için yapmıyorlar.

o üyemiz ev hanımlarının sadece "dizi tekrarları" izlediğini söylemişti
herhalde gündüz dizi tekrarları oluyo sanıyo
benim bildiğim kadarıyla gündüz tvlerde kadın programları oluyo
dizi tekrarları haftasonları oluyo
 
o üyemiz ev hanımlarının sadece "dizi tekrarları" izlediğini söylemişti
herhalde gündüz dizi tekrarları oluyo sanıyo
benim bildiğim kadarıyla gündüz tvlerde kadın programları oluyo
dizi tekrarları haftasonları oluyo

haftaiçi işe gitmeseydim eğer,
doktorum, nurselle soframız mıydı ne o, sonra saba tümer bugün ne giysem filan izleyerek günü tamamlayabilirdim.

hepisini biliyorum
karlı günler sağolsun:)
 
ara ara sayfalardan yazılanları okudum..bende istediğim mesleği yapabilmek adına okuyorum,evliyim.

eşimin bakış açısı değişir gibi geliyor..ben kendim için istiyorum bunu.kendimi daha rahat ve özgür hissedebilmek için..

her ne kadar eşim bu konuda laf söylemesede istediğim birşeyii almak için gönülsüz olduğunda zoruma gidiyor ister istemez..

çalışmaya başladığımda nasıl olur bilemiyorum.yalnız daha iyi hissedeceğim kesin..
 
İşi anladım da eşi anlamadım .
Niye Türkiyedekiler eş bakımından daha şanşsız olsun ki.
Erkek nihayetinde.
Kimyaları her yerde farklı farklı.
Yani Almanyada da cinsine çatmak mümkün...:52:


aynen bende o ayrımı anlamış değilimmm
almanyada yada başka bi ülkede olunca erkekler daha farklı mı oluyooo hayallam ilginçç yaniii

arkadaşlar, ben çalışıyorum ve evliyim, ve bir türkle türkiyede evliyim... benim eşim yemek de yapar ütü de temizlikte. benim türkiyedeki bayanlar eş bakımından daha şanssız derken ifade etmek istediğim şuydu; türk toplumu ataerkil bir toplum. kadın üzerine biçilmiş rol çok fazla. kadının sosyal statüsü ve iş gücü olarak ekonomiye daha fazla katkı sağladığı büyük şehirlere nazaran, anadolu da daha daha fazla. bu topikte de görüyoruz zaten. birçok kadın işten eve gelincei yemektir, düzendir çocuktur derken koşturup duruyor. çünkü erkek bunları bekliyor kadından. annesinden gördüğünü eşinden bekliyor. batılı toplumlarda, özellikle avrupada sizler de biliyorsunuz ki durum böyle değil. Bir kere bir çok ülkede "tencere yemeği" kavramı yok. hazır yemek mikrodalgada ya da fırında ısıtılarak tüketiliyor. erkeklerin kimyaları birbirine benzese de, yetiştirilen kültür farklı olduğundan beklentiler benzemiyor.

Sakın bana Türkiyedeki klasik türk aile yapısıyla, almanyadaki alman bir aile yapısının aynı olduğunu söylemeyin düşer bayılırım vallahi :53::53::53: bizin ülkemizde erkeğin eşine yüklediği sorumluluk ve beklentiler, batıdakinden daha farklı. Bu yüzden bayanların durumu oradaki hemcinslerine göre daha zor... umarım bu sefer meramımı anlatabilmişimdir.
 
Son düzenleme:
arkadaşlar, ben çalışıyorum ve evliyim, ve bir türkle türkiyede evliyim... benim eşim yemek de yapar ütü de temizlikte. benim türkiyedeki bayanlar eş bakımından daha şanssız derken ifade etmek istediğim şuydu; türk toplumu ataerkil bir toplum. kadın üzerine biçilmiş rol çok fazla. kadının sosyal statüsü ve iş gücü olarak ekonomiye daha fazla katkı sağladığı büyük şehirlere nazaran, anadolu da daha daha fazla. bu topikte de görüyoruz zaten. birçok kadın işten eve gelincei yemektir, düzendir çocuktur derken koşturup duruyor. çünkü erkek bunları bekliyor kadından. annesinden gördüğünü eşinden bekliyor. batılı toplumlarda, özellikle avrupada sizler de biliyorsunuz ki durum böyle değil. Bir kere bir çok ülkede "tencere yemeği" kavramı yok. hazır yemek mikrodalgada ya da fırında ısıtılarak tüketiliyor. erkeklerin kimyaları birbirine benzese de, yetiştirilen kültür farklı olduğundan beklentiler benzemiyor.

Sakın bana Türkiyedeki klasik türk aile yapısıyla, alamyadaki alamn bir aile yapısının aynı olduğunu söylemeyin düşer bayılırım vallahi :53::53::53: bizin ülkemizde erkeğin elşine yüklediği sorumluluk ve beklentiler, batıdakinden daha farklı. Bu yüzden bayanların durumu oradaki hemcinslerine göre daha zor... umarım bu sefer meramımı anlatabilmişimdir.

Himm o konuda size katiliyorum cogunluk kesimi gozden gecirirsek gercekten kadinin yuku cok. Ama her kulturun iyi kotu yanlarini yasar kadinlar.
Yurt disinda yasamis biri olarak diyebilirimki tum negatiflikleriyle seviyorum bu gelenekleri. Bizdeki aile birligi, erkegin yeri tartisilmaz.
 
Himm o konuda size katiliyorum cogunluk kesimi gozden gecirirsek gercekten kadinin yuku cok. Ama her kulturun iyi kotu yanlarini yasar kadinlar.
Yurt disinda yasamis biri olarak diyebilirimki tum negatiflikleriyle seviyorum bu gelenekleri. Bizdeki aile birligi, erkegin yeri tartisilmaz.

aile bağlarının kuvvetli olmasını, ve erkeğin koruyucu kollayıcı rolünü, sağlam duruşunu ben de seviyorum...ama bazen bazı eşler çok eziyor hamınlarını, yazık... kadın çalışsa da erkeğe bağımlı kalıyor, bireysel karar alamıyor, para kazansa bile kocasından yalvar yakar harçlık ister duruma düşüyor. bu kısmı üzücü oluyor...
 
Son düzenleme:
"Annelik Sınavı"

Kadın, dört yaşındaki kızını yürüyüşe çıkarmıştı.
Küçük kız yerden bir şey aldı ve ağzına götürdü.
Anne zamanında davrandı,onu elinden aldı ve bunu bir daha yapmamasını
söyledi.
"Niye?" diye sordu küçük kız. Anne açıkladı:
"Çünkü o yerdeydi. Nereden geldiğini bilmiyorsun.
Kirli ve muhtemelen mikroplu da..."
Küçük kız hayranlıkla annesine baktı. "Bu kadar çok
şeyi nasıl biliyorsunanne? Çok akıllısın."
Anne bunu da kızına bir ders fırsatı bildi ve devam etti:
"Bütün anneler bunları bilir.
Bunlar anneliksınavında vardır.
Bilemezsen anne olmana izin vermezler."
Birkaç dakika öyle sessizce yürüdüler.
Belli ki küçük kız annesinin
söylediklerini düşünüyordu.
"Anladııım!" diye gülümsedi birden,
"sınavı geçemezsen baba olursun."
Anne bu ilginç yoruma şaşkın ama mutlu,
"kesinlikle" dedi, genişçe bir gülümsemeyle..
 
bu bence erkeğin yetişme tarzı ve kişiliğiyle çok alakalı.
annelerimiz erkek evlatlarını paşalar gibi büyütüyor.
yemeği önüne geliyor,ütüsü jilet gibi,yatağı döküntüsü ardından hemen toplanıveriyor.
çogu erkek annesi evde yokken dolaptan yemeği çıkarıp ısıtmaktan aciz.
ev işlerine ellerini sürmüyorlar.
yani tamamen yan gel yat halindeler.
bu erkekler evlenince ne oluyor aynı hizmeti eşlerinden bekliyor.
eee eşleride haklı olarak hayat müşterek yardım edeceksin diyor.
ortalık karışıyor.
bazıları hanımlarına yavaş yavaş yardım ediyor bazısı resti çekip ben yapmam diyor.
çalışan bir hanıma böyle rest çeken bir adamın denk geldiğini düşünün.
kadın 40 parça oluyor.
o yüzden geleceğin anneleri olarak sadece kız değil erkek çocuklarımızı da kendi kendine yeten bireyler haline getirmeliyiz.
yataklarını kendileri toplasınlar.
siz yokken bir kaç yemek yapmayı bilsinler.
bulaşık-çamaşır makinelerini elektrik süpürgesini çalıştırmayı bilsinler.
çift çizgide olsa ütü yapabilsinler.
bu zihniyette yetiştirilen erkeklerin ileride eşlerine yardım etmekten gocunacağını zannetmiyorum.
dünyanın binbir türlü hali var herşeyden bir gıdımda olsun anlasınlar.
 
bu bence erkeğin yetişme tarzı ve kişiliğiyle çok alakalı.
annelerimiz erkek evlatlarını paşalar gibi büyütüyor.
yemeği önüne geliyor,ütüsü jilet gibi,yatağı döküntüsü ardından hemen toplanıveriyor.
çogu erkek annesi evde yokken dolaptan yemeği çıkarıp ısıtmaktan aciz.
ev işlerine ellerini sürmüyorlar.
yani tamamen yan gel yat halindeler.
bu erkekler evlenince ne oluyor aynı hizmeti eşlerinden bekliyor.
eee eşleride haklı olarak hayat müşterek yardım edeceksin diyor.
ortalık karışıyor.
bazıları hanımlarına yavaş yavaş yardım ediyor bazısı resti çekip ben yapmam diyor.
çalışan bir hanıma böyle rest çeken bir adamın denk geldiğini düşünün.
kadın 40 parça oluyor.
o yüzden geleceğin anneleri olarak sadece kız değil erkek çocuklarımızı da kendi kendine yeten bireyler haline getirmeliyiz.
yataklarını kendileri toplasınlar.
siz yokken bir kaç yemek yapmayı bilsinler.
bulaşık-çamaşır makinelerini elektrik süpürgesini çalıştırmayı bilsinler.
çift çizgide olsa ütü yapabilsinler.

bu zihniyette yetiştirilen erkeklerin ileride eşlerine yardım etmekten gocunacağını zannetmiyorum.
dünyanın binbir türlü hali var herşeyden bir gıdımda olsun anlasınlar.

bu anneler çocuklarına bunları öğretirlerse,çocuklarının kendilerine ihtiyaç duymayacaklarını düşünüp korkuyorlar bence, amaan ya annelerine muhtaç olmazlarsa ne olur :18:

bi nevi annenin kendini o evin içinde değerli ve işe yarar hissetmesinin nedenidir ben olmazsam ölürler mantığıyla bu dünyada boş beleş yaşadıklarını örtmek bi nevi..

acımasız oldu belkı ama çok sinir oluyorum öyle annelere...
 
evlendiğim günden beri çalışıyorum eşimde ev işlerinde yardımcı oluyor.
ben memnunum halimden çalışmak iyidir yarının ne getireceği hiç belli olmaz ben hayata hazır olayım ki yarın öbür birşey olduğunda kaldığım yerden devam edebileyim.
 
eşi tarafından sayılmak ezilmemek konusunun çalışıp çalışmamakla ilgili olduğunu düşünmüyorum.kişinin eş seçim meziyetine kalmış bir olay.çalışan ve ev hanımı olan her iki grubunda kendine göre artı ve eksileri mevcut,kişiler kendilerini nasıl mutlu ve yararlı hissediyorlarsa öyle yaşamalıdırlar kişilsel tercih meselesidir ve eşinin bu duruma nasıl baktığıdır.hatun kişi ister çalışsın ister evde olsun kendini saydırmayı bilmelidirki eger ezilmek istemiyorsa eş seçimini çok dikkatli yapmalıdır.
ben, insanları bu ilkokul mezunu bu üniversite mezunu,bu üst düzey yönetici veya ev hanımı olarak ayırmayı dogru bulmuyorum.insanlar daha birbirlerine saygı duymayı bilmiyorlar eşlerinden bu saygıyı bekliyorlar.ev hanımları bütüngün yangelip yatıyor dizi seyrediyor vsvs. gibi küçümseyen bir zihniyet bence eşinden değil hiçkimseden saygı görmeyi haketmiyor.
 
kızlar ben katı mı düşünüyorum bilmiyorum ama eğer ev hanımı olsaydım bence eşim de iş yapmak zorunda değildi. çünkü zaten o gündüz çalışıyor. bi de gelip evde mi çalışacak. hastalık durumlarında veya özel durumlarda tabiki olur ama her zaman olmamalı bence. bi de sanırım erkekler yapısı gereği hizmet görmeyi seviyorlar ve kendilerini değerli hissediyorlar

ben çalışıyorum.eşime yeterince vakit ayıramıyorum ya da hergün önüne 3 çeşit yemek koyamıyorum. her zaman çayını önüne hazır edemiyorum. cuma gecesi olunca da uyuyup kalıyorum.ama mutluyuz böyle.
bazen diyorum ev hanımı olsam kendime ve eşime ayıracak daha çok vaktim olurdu. mesela haftasonumun 1 gününü temizliğe değilde eşime ayırırdım. hele çocuk olduğunda daha da zor olacak. yine de çalışmak ve bir mesleğe sahip olmak güzel
 
kızlar ben katı mı düşünüyorum bilmiyorum ama eğer ev hanımı olsaydım bence eşim de iş yapmak zorunda değildi. çünkü zaten o gündüz çalışıyor. bi de gelip evde mi çalışacak. hastalık durumlarında veya özel durumlarda tabiki olur ama her zaman olmamalı bence. bi de sanırım erkekler yapısı gereği hizmet görmeyi seviyorlar ve kendilerini değerli hissediyorlar

ben çalışıyorum.eşime yeterince vakit ayıramıyorum ya da hergün önüne 3 çeşit yemek koyamıyorum. her zaman çayını önüne hazır edemiyorum. cuma gecesi olunca da uyuyup kalıyorum.ama mutluyuz böyle.
bazen diyorum ev hanımı olsam kendime ve eşime ayıracak daha çok vaktim olurdu. mesela haftasonumun 1 gününü temizliğe değilde eşime ayırırdım. hele çocuk olduğunda daha da zor olacak. yine de çalışmak ve bir mesleğe sahip olmak güzel

bence katı düşünmüyosun olması gereken o,akşam saat 8 de gelecek adam yorgun argın ben de iş beklemem ondan.tabiki hastalık falan kendisi hazırlar yemek falan, perde asar:), kavanoz falan açar ama ben de eşimin öyle iş yapmasını beklemem.
 
bence katı düşünmüyosun olması gereken o,akşam saat 8 de gelecek adam yorgun argın ben de iş beklemem ondan.tabiki hastalık falan kendisi hazırlar yemek falan, perde asar:), kavanoz falan açar ama ben de eşimin öyle iş yapmasını beklemem.

ben de senin gibi düşünüyorum. özel durumlar da tabi yardım olur
ama kimi arkadaşlar yazmış çalışmıyorum ama eşim yardım eder. yumurta kırarım falan.bunlar saçma geliyor sürekli olursa
 
bence çalışan veya çalışmayan kadınların evdeki halleri tamamen şansa bakar. Kimi ev hanımlarına kocaları paşalar gibi bakıyor yedikleri önde yemedikleri arkasında yardımcıları bakıcıları oluyor. Kimi kadınlar da dışarda eşek gibi çalışıp bide evde çalışmaya devam ediyor.Bazı çalışan kadınlara eşleri evde her türlü desteği oluyor.Bazı ev hanımlarının da eşleri burnundan getiriyor ne yapsalar yaranamıyorlar eşlerine.Her şey bulunmuş olan kocaya bakıyor yani. Hepimiz değerliyiz ama hepimiz aynı değerleri göremiyoruz malesef.
 
bir sene öncesine kadar çlaışan bayandım şu anda çalışmayan bayanım :))
hiçbir fark yok bunun çalışıp çalışmaylada alakası yok
karşındaki insana bağlı insan olmasına bağlı diye düşünüyorum
çalışan değer görür çalışmayan görmez diye bişey yoktur
değer vermeyen çalışsada vermez cebinden parasını alır kendi yatar çok var
okuyoruz görüyoruz
çalışmanın getirdiği tek avantaj eve çift gelir gelmesidir...
 
3-4 milyarlık kazancı olup maaş kartı kocasında duran ve kocasından harçlık alan 2 arkadaşım var.
ben onların fedakarlığına da değmediğini düşünüyorum.
burda amaç erkek kadından para istemek zorunda kalmasın,erkek egosu tatmin olsun,kadın da yerini bilsin
bana göre benim param,senin paran olmamalı bir evde.yeri gelir ben eşimden para isterim,yeri gelir o benden ister.
adam hanımın parasını yerken utanmıyor,ama para istemeye utanıyor.

Düpedüz kadının emeğine saygısızlık, sen o maaşı kazanmak için yıllarca dirsek çürüt, elin adamı gelsin maaşını sana çok görsün. Kaldı ki hem anayasada, hem de dinimizde evin geçimi erkeğin sorumluluğunda, geçime katkı ise kadının inisiyatifinde olan bir şey.
 
Back
X