Çalışan Kadınlar Sizde de bu var mı?

Yaaa yeminle tüylerim diken diken oldu bunu okuyunca... Oğlunuz olsun yemem ben cipsi dmeesine😔😔 ya mesajı görüyor musunux çocukların annelerinin yanında kalmasına ihtiyacı var kıyamam ya öpün benim için oğlunuzu annesi lütfen 😘😘
İnsan çok üzüyor
Rabbim çalışmak zorunda bırakmasin.
Hayat çok kısa sırf daha fazla kazanicam diye çocuklarıni kaybediyor anneler aslında 😔😔 çok zor evet Rabbim cümlemizin yardımcısı olsun.
Daha fazla kazanacağım diye değil ki 5-10 sene sonrasını düşünüp çalışıyor kadınlar genelde. Memursa ücretsiz izin hakkını kullanıyor 2 sene bitince gidiyor mecbur, özelde çalışıyorsa da öyle genelde. Bu sefer de tırnaklarıyla kazıyarak geldiği işini tamamen kaybedebilir ve aynı yere gelmesi çok uzun sürebilir. Paraya ihtiyacı olup da çalışan da çok tabii. Anneler de babalar da hesaplayarak karar veriyordur dönmek için. Bazıları da evde sıkıldığı için dönüyor onlara da hak veririz. Herkesin anlayışı farklı sonuçta. Isini tamamen bırakanlar da oluyor onlara da hak verelim bari. Herhalde cocuk 10 yaşına gelince başlarlar.
 
Daha fazla kazanacağım diye değil ki 5-10 sene sonrasını düşünüp çalışıyor kadınlar genelde. Memursa ücretsiz izin hakkını kullanıyor 2 sene bitince gidiyor mecbur, özelde çalışıyorsa da öyle genelde. Bu sefer de tırnaklarıyla kazıyarak geldiği işini tamamen kaybedebilir ve aynı yere gelmesi çok uzun sürebilir. Paraya ihtiyacı olup da çalışan da çok tabii. Anneler de babalar da hesaplayarak karar veriyordur dönmek için. Bazıları da evde sıkıldığı için dönüyor onlara da hak veririz. Herkesin anlayışı farklı sonuçta. Isini tamamen bırakanlar da oluyor onlara da hak verelim bari. Herhalde cocuk 10 yaşına gelince başlarlar.

Haklısınız mesela benim ki önceden iş koliktim hayatımı önce işe göre ayarlardım ama baktım ki hayat bu değil, yaş aldıkça hayata bakış açım değişti. Hayattan beklentilerim değişti ve mesleki tatminin aslında köleleştirme olduğunu gördüm bu kendi penceremden bakışım. Böyle dediğim de birisi erkekte çalışmasın o zaman demişti bana :) beni tanımadan. Eşim içinde, ailemiz içinde bundan 5 sene sonra artık çalışmamak üzerine kurulu bir düzen için uğraşıyorum. Çalışmamak derken maaşlı çalışmamak ama hayatın içinde olmak üretmek olan. İnsanların bakış açısı da değişiyor. Kendi işim gibi özverili çalıştım gece, gündüz 2 saat uykuyla işe giderdim bi tek pazarım vardı onda da baygın yatardım peki ne oldu hastahane için izin alamadım :) ve ağrı içinde kıvranırken, soğuk soğuk terler dökerken, o zaman karar verdim. Benzer bi hikaye yıllardır memur olan bi arkadaşım da yaşadı işi bıraktı :) iyi ki şefim izin vermemiş der halen :) bazen hayat şartları, bazen çalışma hayatı kararlar almamızı sağlıyor aynı zamanda da bazen yolumuza ışık tutuyor, yönünü değiştir diyor :)
 
Kimse nasibinde olandan 1 lokma fazla yiyemez. Elinizdekilerle mutlu olmayı bilmiyorsunuz sanırım. Ayrıca çalışan kadınların toplumda statü kazanması diye birşey var. Başarı sizi mutlu edebilir. Siz de çalışma hayatınızda ürettikleriniz ile tedarik zincirine katkıda bulunuyorsunuz. Bunlar paradan daha önemli bence. Ve bigün eşinizden ayrılmak zorunda kalırsanız daha özgürsünüz. Ne biliyim yani bunlar yetmiyor mu?
 
surekli insanlarin hayatlarını irdeleyip, onlarin aslinda nasil yasamalari gerektigi ve neleri hak etmediklerini düşünmekten kaynakli olabilir onlardan daha azla yetinmek zorunda kalma sebebiniz.
 
Burda sizi eleştirenlere katılmıyorum. Baxen bu durumu ben de düşünüyüyorum. Ben de okudum atandım çok şüküt mesleğim var paramı kazanıyorum kimseye muhtaç değilim ama hayatında okumamış bir işte çalışmamış erken yaşta zengin biriyle evlenmiş altında benim belki de 20 sene de alabileceğim belki onu da alamam lüks araçları olan kadınları görünce bazen bu duyguya ben de kapılıyorum bunca okuma bunca stres gençliğin üniverste kpss sınavların peşinde yok olup gitmesi yani değer mi diyordum ama sonra şunu düşünmeye başladım o bahsettiğim kadınların kocaları yüzde seksen onları belli yaştan sonra aldatıyorlar burdan zengin olmayanın aldatmadıpı durumu anlaşılmasın durımu iyi olan daha çok aldatıyor bu bi gerçek ve onlarda muhtaç kalıyolar meslek yok iş yok böyle düşününce daha çok şükrettim halime ikincisi ise herkes nasibini yer ne kadsr yıryınsakta bizimde laderimiz bu yediğimiz yiyeceğimiz ekmeğimiz bu onlarınkide o diye diye bu düşğncelerden sıyrıldım mutluyum sizede tavsiye ederim herkes sizi yermiş ama insanız sorgulamazsak sıkıntı ama ben sorgulamalarıma makul cevaplar buldum sizi eleştirmeden
 
Haklısınız mesela benim ki önceden iş koliktim hayatımı önce işe göre ayarlardım ama baktım ki hayat bu değil, yaş aldıkça hayata bakış açım değişti. Hayattan beklentilerim değişti ve mesleki tatminin aslında köleleştirme olduğunu gördüm bu kendi penceremden bakışım. Böyle dediğim de birisi erkekte çalışmasın o zaman demişti bana :) beni tanımadan. Eşim içinde, ailemiz içinde bundan 5 sene sonra artık çalışmamak üzerine kurulu bir düzen için uğraşıyorum. Çalışmamak derken maaşlı çalışmamak ama hayatın içinde olmak üretmek olan. İnsanların bakış açısı da değişiyor. Kendi işim gibi özverili çalıştım gece, gündüz 2 saat uykuyla işe giderdim bi tek pazarım vardı onda da baygın yatardım peki ne oldu hastahane için izin alamadım :) ve ağrı içinde kıvranırken, soğuk soğuk terler dökerken, o zaman karar verdim. Benzer bi hikaye yıllardır memur olan bi arkadaşım da yaşadı işi bıraktı :) iyi ki şefim izin vermemiş der halen :) bazen hayat şartları, bazen çalışma hayatı kararlar almamızı sağlıyor aynı zamanda da bazen yolumuza ışık tutuyor, yönünü değiştir diyor :)
O konuda biz de öyleyiz karı koca birkaç yıldır. Umarım hedefimize ulaşırız:)
 
Evde durmak bana hep tembellik gibi gelmiştir. İşimi çok seviyorum. ( Memurum bu arada.)
Son zamanlarda aklımda tuhaf düşünceler var. Sakın yanlış anlaşılmasın küçümseme için söylemiyorum. Ama etrafımda benim çektiğim zorlukları çekmemiş (yani sınavlar, ağır tempo, üniversite vs..) kadınlar var ve hayatları mükemmel görünüyor. Onun çocuğu da aynı çalışanın da aynı. Hatta bakıyorum evleri eşyaları daha iyi biz iki kişi çalışıyoruz acaba bunu yesek mi diye düşünüyoruz masraf olmasın diye. Üzülüyorum boşuna mı okudum her sabah kalkıyorum evimden ayrılıyorum diyorum. Ben çalışmasam ne yaparız bilmiyorum.
Bu aksam iyice moralim bozuldu sebebi şu,

Üniyi kazandığımda 2 senelik ilişkim vardı. Erkek arkadaşım beni çok severdi ailelerimiz birbirini tanırdı. Ben üniyi kazanınca sevgilim komplekse girdi açıkçası ben de çok yorulmuştum o ilişkiden. Yıllarca beni unutmadığını duydum bana bakacağını söyledi defalarca okumasan da olur dedi durumları da çok iyiydi zaten.
ama işim ondan önemliydi ve elin oğlunun eline bakamadım.
Yıllar geçti ben evlendim ve hayalini kurduğum bir yerde ev almak için 20 25 yıl borç ödiycez. Bu aksam duydum ki o çocuk da evleniyormuş ve daha evlenmeden o semtte ev almış çocuğa ailesi. Evlendiği kız ev hanımı. Zoruma gitti. Eşimi çok seviyorum. Ailesinin tek erkek çocuğu ve isteseler daire alacak güçteler ama bırakın ev almayı bizden kırpmaya bakıyorlar. Biz onlara yollayacakmışız sonra bize yardım edeceklermiş. Ben de kalsın dedim 50 bin verip sonra size ev aldık dedirtmemek için. O kadar para verdikten sonra 50 de veririm. Kısacası soruyorum bazen niye?
Ne için çocuğumu kreşlerde süründürücem, ne içindi her şey?
Zoruma gidiyor. Evlenip hemen anne olanlar, düşünmeden etmeden.
Ben sürekli hesap yapiyorum hangi ay çocuğum doğarsa daha rahat olur borçlar bitmiş olur diye. Bunun için miydi emeklerim?
Bence bir kadın için çalışmak çok değerli. Evet çocuğunuza bir ev hanımı kadar vakit ayıramazsınız. Ama inanın zaten 2 yaşından sonra o çocuğa yetemediğinizi görürsünüz. Onu kreşe yollamanın iyi olduğunu anlarsınız. Çalışsanız da çalışmasanız da bu bir.

Ekonomik sıkıntılarınız sizi bunaltmış. Ama yanlış bir kıyasa girmişsiniz. Ülke genelinde alım gücümüz çok düşük bu iki.

Geçmişte kalan kişi ile evlenmiş olsaydınız ekonomik olarak değil de başka konularda sıkıntı yaşardınız bu üç.

Böyle bunaldığınız zamanlarda sahip olduğunuz güzel şeylere odaklanmanızı tavsiye ediyorum.
 
Evde durmak bana hep tembellik gibi gelmiştir. İşimi çok seviyorum. ( Memurum bu arada.)
Son zamanlarda aklımda tuhaf düşünceler var. Sakın yanlış anlaşılmasın küçümseme için söylemiyorum. Ama etrafımda benim çektiğim zorlukları çekmemiş (yani sınavlar, ağır tempo, üniversite vs..) kadınlar var ve hayatları mükemmel görünüyor. Onun çocuğu da aynı çalışanın da aynı. Hatta bakıyorum evleri eşyaları daha iyi biz iki kişi çalışıyoruz acaba bunu yesek mi diye düşünüyoruz masraf olmasın diye. Üzülüyorum boşuna mı okudum her sabah kalkıyorum evimden ayrılıyorum diyorum. Ben çalışmasam ne yaparız bilmiyorum.
Bu aksam iyice moralim bozuldu sebebi şu,

Üniyi kazandığımda 2 senelik ilişkim vardı. Erkek arkadaşım beni çok severdi ailelerimiz birbirini tanırdı. Ben üniyi kazanınca sevgilim komplekse girdi açıkçası ben de çok yorulmuştum o ilişkiden. Yıllarca beni unutmadığını duydum bana bakacağını söyledi defalarca okumasan da olur dedi durumları da çok iyiydi zaten.
ama işim ondan önemliydi ve elin oğlunun eline bakamadım.
Yıllar geçti ben evlendim ve hayalini kurduğum bir yerde ev almak için 20 25 yıl borç ödiycez. Bu aksam duydum ki o çocuk da evleniyormuş ve daha evlenmeden o semtte ev almış çocuğa ailesi. Evlendiği kız ev hanımı. Zoruma gitti. Eşimi çok seviyorum. Ailesinin tek erkek çocuğu ve isteseler daire alacak güçteler ama bırakın ev almayı bizden kırpmaya bakıyorlar. Biz onlara yollayacakmışız sonra bize yardım edeceklermiş. Ben de kalsın dedim 50 bin verip sonra size ev aldık dedirtmemek için. O kadar para verdikten sonra 50 de veririm. Kısacası soruyorum bazen niye?
Ne için çocuğumu kreşlerde süründürücem, ne içindi her şey?
Zoruma gidiyor. Evlenip hemen anne olanlar, düşünmeden etmeden.
Ben sürekli hesap yapiyorum hangi ay çocuğum doğarsa daha rahat olur borçlar bitmiş olur diye. Bunun için miydi emeklerim?
Eşimde bende çalışıyoruz.
Zaten çalışmamak pek yapıma göre değil bunalıma girerim.
Hiç elalemle hayatımı kıyaslamadım.
Huzurlu bir yuvam var.
Kendimize yetiyoruz.
Eşimle aram iyi çok şükür.
Aileler destek olur veya olmaz. Neden destek olmadın deme lüksümüz yok.
Bu bizim hayatımız sonuçta.
Sağolsunlar benim evimin eşyalarını da eşimin ailesi aldı. Neyi beğendiysem onu aldılar.
Almasalardı da suçlayamazdım.
Kirada oturuyorum şimdilik inşallah ev niyetimiz var.
Ben kendi yağında kavrulma olayını seviyorum.
Huzurum olsun gerisi önemli değil yanımda beni seven eşim olduktan sonra
 
Aynı durumdaydım seninle, benim annemde çalışan bir kadındı. 22 yaşındaydım işten ayrıldı annem ilk kez evde, ilk kez çalışmadı bi süre iş arıyor ben başvuruyorum diyorum ama başvuru yapmıyorum :) baktığında büyüğüm beni gör nasıl mutluyum :) kirayı, faturaları günü gününde ödüyorum aman para lazım diye iş arayayım demesin diye. Et, sebze, meyve herşeyi alıyorum ne varsa sıkılmasın evde bi şey yok diye hemde yemekle oyalansın diye :) eve geliyorum kapıyı çalıyorum annem kızım anahtarın yok mu diyor, var anne ama kapıyı sen aç istiyorum diyorum içimde hep kalmıştı arkadaşlarıma kapıyı anneleri açardı ben hep anahtarla o kadar üzülürdüm ki buna bile. Evet bişeyimiz eksik değildi maddi olarak, sayesinde güçlü de olduk ama işte dolduralamayan şeylerde olmadı değil aynı üzüntü annemde de oldu konuştuk halen onun üzüntüsünü Yaşar çalıştım, maddi olarak yettim size ama yanınızda olamadım, anneliğimi yapamadım diye. Evde ne yemeğimiz olmadığı gün olurdu, ne ütüsüz kıyafet, ne dağınık ev herşeye yeterdi aslında
Evet benim de evim her zaman düzenli ama o çocuğumun hastayken kreş de etkinlik sırasında uyumalarini uyanınca anne diye aglamalarini unutamıyorum.Deger miydi bence hayır .ama işte bazen kader diyorum .Allah sizi de yardimciniz olsun inşallah .Bebeğinizi sağlıkla kucağınıza alın .
 
2 tane üniversite bitirdim. 37 yaşındayım 16 yaşımdan beri çalışıyorum. Evimi ,arabamı ,işyerimi kendim aldim kimseden 1 kuruş beklemedim. Omirilik ameliyatliyim. hamileyim hala çalışıyorum. Bunları yaşamak benim tercihim. Benimde çevremde benden çok daha iyi durumda insanlar var. (Allah herkesin rızkını arttırsın) . Beni ben ilgilendiririm. Sonucta onlar sürünse bana ne faydası var. Herkes iyi olsun. Bence kendinizden daha iyi durumda olanları izleyip üzüleceģinize, sizden daha kötü durumda olanları düsünüp şükredin.
 
Mutluluk içten gelen bir şeydir. Eğer amacınız mutlu olmaksa bence bunu etrafınızdaki kişilere veya kazandığınız paraya endekslemeyin. Bir araştırma vardı insanların mutluluklarının dış etkenlerle olan bağını ölçüyordu. Dış etkenlerle artı veya eksi yönde mutluluk etkilense bile belli bir süre sonra o kişi yeni durumuna alıştığında yine mutluluğu eskisiyle aynı hale geliyordu. Mesela bir insan kazada bir organını kaybedip mutsuz olsa bile yeni durumuna alıştığında yine eski mutluluk seviyesine geliyor. Veya tam tersi piyangodan para kazandığında ilk başta mutluluğu artsa bile yeni durumuna alışıp yine baz mutluluğuna geri dönüyor.

Tabii ben mutlu olmak istemiyorum asıl amacım para kazanmak diyorsanız o zaman zengin insanlarla evlenip o şekilde para edinmeye çalışabilirsiniz hala geç değil bunun için.
 
Evde durmak bana hep tembellik gibi gelmiştir. İşimi çok seviyorum. ( Memurum bu arada.)
Son zamanlarda aklımda tuhaf düşünceler var. Sakın yanlış anlaşılmasın küçümseme için söylemiyorum. Ama etrafımda benim çektiğim zorlukları çekmemiş (yani sınavlar, ağır tempo, üniversite vs..) kadınlar var ve hayatları mükemmel görünüyor. Onun çocuğu da aynı çalışanın da aynı. Hatta bakıyorum evleri eşyaları daha iyi biz iki kişi çalışıyoruz acaba bunu yesek mi diye düşünüyoruz masraf olmasın diye. Üzülüyorum boşuna mı okudum her sabah kalkıyorum evimden ayrılıyorum diyorum. Ben çalışmasam ne yaparız bilmiyorum.
Bu aksam iyice moralim bozuldu sebebi şu,

Üniyi kazandığımda 2 senelik ilişkim vardı. Erkek arkadaşım beni çok severdi ailelerimiz birbirini tanırdı. Ben üniyi kazanınca sevgilim komplekse girdi açıkçası ben de çok yorulmuştum o ilişkiden. Yıllarca beni unutmadığını duydum bana bakacağını söyledi defalarca okumasan da olur dedi durumları da çok iyiydi zaten.
ama işim ondan önemliydi ve elin oğlunun eline bakamadım.
Yıllar geçti ben evlendim ve hayalini kurduğum bir yerde ev almak için 20 25 yıl borç ödiycez. Bu aksam duydum ki o çocuk da evleniyormuş ve daha evlenmeden o semtte ev almış çocuğa ailesi. Evlendiği kız ev hanımı. Zoruma gitti. Eşimi çok seviyorum. Ailesinin tek erkek çocuğu ve isteseler daire alacak güçteler ama bırakın ev almayı bizden kırpmaya bakıyorlar. Biz onlara yollayacakmışız sonra bize yardım edeceklermiş. Ben de kalsın dedim 50 bin verip sonra size ev aldık dedirtmemek için. O kadar para verdikten sonra 50 de veririm. Kısacası soruyorum bazen niye?
Ne için çocuğumu kreşlerde süründürücem, ne içindi her şey?
Zoruma gidiyor. Evlenip hemen anne olanlar, düşünmeden etmeden.
Ben sürekli hesap yapiyorum hangi ay çocuğum doğarsa daha rahat olur borçlar bitmiş olur diye. Bunun için miydi emeklerim?
Bizde sınavlar ağır tempolar vs hepsini yaşadık ama memur olmayı hep kılpayı kaçırdık. Özel sektörde asgari ücrete tamah ediyorum lisans mezunu olarak. Eşimin kendi işi ticaret yapıyor borcumuz çok bizde çocuk istersek diye borç bitirme vs. herşeyi hesaplama yaparak ilerlemeye çalışıyoruz. Eşimin ailesi hiç destek olmadı ama öyle böyle yaptık bir şeyler. Millete bakıp hüzünleneceğine çok şükür demeyi öğren. Evde sıcak yemeğin ve eşinle huzurun varsa gerisi boş. Her şey zamanla olur... Belki onların parası malı mülkü çok ama evde huzur yok her yedikleri burnundan geliyor. Nereden biliyorsun ?
 
Açılınnn ben konu sahibinin tercümanıyım: bacım demek istiyor ki; bize hep çevremiz öğretmenlerimiz dediler ki çalışın, çalışan kadın olun, önce iş sonra aşk dediler, bizde sandık ki çalışınca evde hizmetçiler çocuğa bakıcılar olacak, istediğimiz herşeye sahip olucaz:) ama çalışınca gördük ki, öyle bir hayat yok. Yoksa konu sahibi ev hanımları sürünsün demiyor. Bana yalan söylediler diyor. Ki çoğu çalışan kadın çalışma hayatına başlayınca kandırıldığının farkında vardı ama iş işten geçti .napalım üzerine su içelim :)

Ama kıyaslayarak hayat geçmez. Misal benim şuan konuştuğum adamın eski karısı ev hanımıymış, ben eşek gibi çalışırken ( cidden çok zor koşullarda hem okudum hem çalıştım) ben bunları yaparken kadın sadece evlenmeden bu adama kendini teslim etmiş, beni alacaksın demiş bu adamda bunu almış, lüks bir hayat yaşamış, suan boşanmışlar kadının altındaki araba benimkinden üst model, bir de benim 20 yıl biriktirsem sahip olacağım eve sahip olmuş, ömür boyu da nafaka alıyor alacak, ama değiştirme şansım olsa asla o kadının hayatını istemezdim. Ben babamdan bile para almaya çekinen bir insan oldum. Bu biraz ruh meselesi.ha o kadında sürünsün istemem. Kimse sürünmesin.
Konu sahibi ev hanımlarını küçümsemiyor. Sadece dünya adaletine içerliyor. Ama ister içerle ister içerleme hayat BÖyle , Behzat ç nin bi sözü var ; sorun şu ki; senin gerçekleştirmek için gece gündüz çalıştığın hayallerini, bir başkası bakkaldan ekmek alır gibi kolayca ulaşması, hem de hiç haketmeden , eyyorlaman bu kadar :)
 
Aynı durumdaydım seninle, benim annemde çalışan bir kadındı. 22 yaşındaydım işten ayrıldı annem ilk kez evde, ilk kez çalışmadı bi süre iş arıyor ben başvuruyorum diyorum ama başvuru yapmıyorum :) baktığında büyüğüm beni gör nasıl mutluyum :) kirayı, faturaları günü gününde ödüyorum aman para lazım diye iş arayayım demesin diye. Et, sebze, meyve herşeyi alıyorum ne varsa sıkılmasın evde bi şey yok diye hemde yemekle oyalansın diye :) eve geliyorum kapıyı çalıyorum annem kızım anahtarın yok mu diyor, var anne ama kapıyı sen aç istiyorum diyorum içimde hep kalmıştı arkadaşlarıma kapıyı anneleri açardı ben hep anahtarla o kadar üzülürdüm ki buna bile. Evet bişeyimiz eksik değildi maddi olarak, sayesinde güçlü de olduk ama işte dolduralamayan şeylerde olmadı değil aynı üzüntü annemde de oldu konuştuk halen onun üzüntüsünü Yaşar çalıştım, maddi olarak yettim size ama yanınızda olamadım, anneliğimi yapamadım diye. Evde ne yemeğimiz olmadığı gün olurdu, ne ütüsüz kıyafet, ne dağınık ev herşeye yeterdi aslında

Çalişan kadinlar kizmasin hiç, ben anneme kizmiyorum ama benim annem de hep calisti. 27 yaşimdayim annem de cok pisman yanimda olup beni buyutemedigi için.
Hani kaliteli vakit geciriyoruz cocuklarla diyorlar ya ne kadar da kaliteli vakit gecirilse evdeki anne gibi olmuyor calisan anne eger işi coook esnek degilse.

Yasitlarimin anneleri okuldan alir, okula birakirdi, sabah saçlarini anneleri örerdi. Eve gelirler anneleri kapiyi acardi, yemeklerini verirdi gibi gibi şeyler.

Ben okula servisle giderdim, sacimi kendim yapar eve anahtarla girerdim. Bunlara içten içe uzulurdum o zamanlar.

İmkani olan herkes otursun cocugunu buyutsun bana göre ama herkesin hayatini, şartlarini bilemeyiz işte.
 
Açılınnn ben konu sahibinin tercümanıyım: bacım demek istiyor ki; bize hep çevremiz öğretmenlerimiz dediler ki çalışın, çalışan kadın olun, önce iş sonra aşk dediler, bizde sandık ki çalışınca evde hizmetçiler çocuğa bakıcılar olacak, istediğimiz herşeye sahip olucaz:) ama çalışınca gördük ki, öyle bir hayat yok. Yoksa konu sahibi ev hanımları sürünsün demiyor. Bana yalan söylediler diyor. Ki çoğu çalışan kadın çalışma hayatına başlayınca kandırıldığının farkında vardı ama iş işten geçti .napalım üzerine su içelim :)

Ama kıyaslayarak hayat geçmez. Misal benim şuan konuştuğum adamın eski karısı ev hanımıymış, ben eşek gibi çalışırken ( cidden çok zor koşullarda hem okudum hem çalıştım) ben bunları yaparken kadın sadece evlenmeden bu adama kendini teslim etmiş, beni alacaksın demiş bu adamda bunu almış, lüks bir hayat yaşamış, suan boşanmışlar kadının altındaki araba benimkinden üst model, bir de benim 20 yıl biriktirsem sahip olacağım eve sahip olmuş, ömür boyu da nafaka alıyor alacak, ama değiştirme şansım olsa asla o kadının hayatını istemezdim. Ben babamdan bile para almaya çekinen bir insan oldum. Bu biraz ruh meselesi.ha o kadında sürünsün istemem. Kimse sürünmesin.
Konu sahibi ev hanımlarını küçümsemiyor. Sadece dünya adaletine içerliyor. Ama ister içerle ister içerleme hayat BÖyle , Behzat ç nin bi sözü var ; sorun şu ki; senin gerçekleştirmek için gece gündüz çalıştığın hayallerini, bir başkası bakkaldan ekmek alır gibi kolayca ulaşması, hem de hiç haketmeden , eyyorlaman bu kadar :)
Sizde okumuş ama 30 yaşında evde kaldım beni kim alır kafasında olan birisiniz, okumanız meslek sahibi olmanız size vizyon katamamis onu ne yapacağız?

Eski karısı, 2 çocugunun annesi hakkında bana kendini teslim etti, beni alacaksın dedi bende evlendim diyen bir adamla evlenmeyi düşüncenecek edecek kadar da öngörüzsünüz üstelik.

Daha çok şey yazarım ama anlayacağınizi hiççc sanmıyorum .

Konunuzda evlenmeyin bu adamla demiştim ama şu yorumunuzdan sonra uygun buldum ben ikinizi birbirinize, kafalarıniz pırıl pırıl, iyi anlaşırsiniz.
 
Son düzenleme:
Burda sizi eleştirenlere katılmıyorum. Baxen bu durumu ben de düşünüyüyorum. Ben de okudum atandım çok şüküt mesleğim var paramı kazanıyorum kimseye muhtaç değilim ama hayatında okumamış bir işte çalışmamış erken yaşta zengin biriyle evlenmiş altında benim belki de 20 sene de alabileceğim belki onu da alamam lüks araçları olan kadınları görünce bazen bu duyguya ben de kapılıyorum bunca okuma bunca stres gençliğin üniverste kpss sınavların peşinde yok olup gitmesi yani değer mi diyordum ama sonra şunu düşünmeye başladım o bahsettiğim kadınların kocaları yüzde seksen onları belli yaştan sonra aldatıyorlar burdan zengin olmayanın aldatmadıpı durumu anlaşılmasın durımu iyi olan daha çok aldatıyor bu bi gerçek ve onlarda muhtaç kalıyolar meslek yok iş yok böyle düşününce daha çok şükrettim halime ikincisi ise herkes nasibini yer ne kadsr yıryınsakta bizimde laderimiz bu yediğimiz yiyeceğimiz ekmeğimiz bu onlarınkide o diye diye bu düşğncelerden sıyrıldım mutluyum sizede tavsiye ederim herkes sizi yermiş ama insanız sorgulamazsak sıkıntı ama ben sorgulamalarıma makul cevaplar buldum sizi eleştirmeden
Bir de şu yönden bakın: Belki olası bir boşanma durumunda bu kadınlar bir mesleği ya da geliri olmadığı için boşanmaktan korkacaklar; belki istemedikleri bir evliliğe devam etmeye mecbur kalacaklar. Çalışan kadın için bazı şeyler daha kolay, çalışmayan kadın daha fazla düşünmek zorunda kalıyor bu durumda. Bütün hayatını -eş de olsa- başka birisinden gelecek paraya bağlamak ne kadar doğru?

Bunun ölümü kalımı da var. Çalışmayan kadının eşini kaybettiğinde yaşayacakları ile çalışan kadının yaşayacakları farklı olur.

Benim eşim de iyi kazanıyor, kendine ait iş yeri var. Ama ben mesleğimi yapıyorum, eşime hesap vermek zorunda kalmadan istediğim gibi maaşımı harcıyorum. Gelecek yıl 4/1 olacak derecem ve yeşil pasaport alacağım, bu benim için büyük bir avantaj.

Ha biz hiç mi sıkışmadık, çok sıkıştığımız zamanlar da oldu. O zamanlarda maaşımı çıkarıp eşime verdim ve ona destek olabilmenin mutluluğunu yaşadım.

Çalışmak avantajdır, özellikle kadın için.
 
Sizde okumuş ama 30 yaşında evde kaldım beni kim alır kafasında olan birisiniz, okumanız meslek sahibi olmanız size vizyon katamamis onu ne yapacağız?

Eski karısı, 2 çocugunun annesi hakkında bana kendini teslim etti, beni alacaksın dedi bende evlendim diyen bir adamla evlenmeyi düşüncenecek edecek kadar da öngörüzsünüz üstelik.

Daha çok şey yazarım ama anlayacağınizi hiççc sanmıyorum .

Konunuzda evlenmeyin bu adamla demiştim ama şu yorumunuzdan sonra uygun buldum ben ikinizi birbirinize, kafalarıniz pırıl pırıl, iyi anlaşırsiniz.
Olum ne kıskançsın ya , sanane :) ben dürüst bir karıyım. Evlenecem de çatla patla :)
 
Olum ne kıskançsın ya , sanane :) ben dürüst bir karıyım. Evlenecem de çatla patla :)
Yaaa kiyamam seni mi kıskanıcam ben 🤣su üsluba bak. 🤮

Evlen evlen, eşin iki çocuğu ve eski karısıyla mus mutlu bir hayat bekliyor seni.

Malum başka kimseyle de olmayacağını düşünüyorsun, Kaçırma bu fırsatı. Evde kalırsın sonra 😂
 
Yaaa kiyamam seni kıskanıcam ben 🤣su üsluba bak. 🤮

Evlen evlen, eşin iki çocuğu ve eski karısıyla mus mutlu bir hayat bekliyor seni.

Malum başka kimseyle de olmayacağını düşünüyorsun, Kaçırma bu fırsatı.
😀 napalım yaşım da genç değil ki, bence uyumluyuz , seven her Türlü kabul eder.
 
😀 napalım yaşım da genç değil ki, bence uyumluyuz , seven her Türlü kabul eder.
Bence de yaşın çook geçmiş,30 yaşından sonra seni kim ne yapsın!

Sen ne yapıyorsan yapta seninle alakası olmayan başka bir kadına çamur atma, şimdiden belli eski eşe bilenip duracağın, yazık.
Gerci senin ağzına bu lafları veren adama söylenecek çok şey varda neyse, ne desek anlamıyorsun neticede.
 
Back
X