Vakti ile, bir bankada işimi hallediyorken gişeden birinin bana bakışını ve kızarışını fark ettim. Daha önce de aynı bankaya gitmiştim, aynı kişi ile karşılaşmıştım ama pek etrafına bakmayan dikkatini yalnızca işine veren bir insandı. Tabii onun benden hoşlanmasından ve karşımda utanmasından rahatsız olmadım, benim de hoşuma gitti çünkü gerçekten düzgün bir insandı. Velhasıl kelam biz bununla tanıştık, birkaç kez görüştük. Aşırı çekingen, utangaçtı. Ayrıca bunlar dolayısıyla da kasılıyordu çok fazla... Bir kitapçıda kitabın tekini alsam ve hakkında güzel şeyler söylesem, ben başka bi tarafa yönelmişken hemen o kitabı alıp bana hediye ediyor ya da canım bir şey çekse ortadan kaybolup onu alıp geliyordu. Yani tam böyle ne istersen onu yapacak, sana her türlü ayak uyduracak bir insandı. Ama çekingendi. Karşısında oturup bir şeye kızsan şapşal şapşal, sessiz sessiz gülerdi. Gülünecek bir şey olsa da olmasa da. Bu böyle gitmedi tabii ki... Neden derseniz, çekingen insanla bir araya gelmek zordur. Kendisini net bir şekilde ifade edemez, kendisini sana ifade edemez ve açık olamazsa eğer ne onu iyi tanıyabilirsin ne de mutlu olabilirsin. Zaman geçtikçe her şeyi tek başına yapmaya çalışıyormuş gibi hissedebilirsin mesela... Bunları iyi düşünmek lazım, sonu olmayan bir şeye başlamak tamamen zaman kaybı ve pişmanlık :)