- 22 Şubat 2025
- 246
- 96
- 13
- 24
Aşağıdaki videoyu izleyerek sitemizi ana ekranınıza web uygulaması olarak nasıl kuracağınızı öğrenebilirsiniz.
Not: Bu özellik bazı tarayıcılarda mevcut olmayabilir.
Çay istermisin
Yeni doğum yapmış kadına yazılacak yorum mu bu şimdi? Bi hoşsunuz yani.Benim gibi asla çocuk yapmayacak olanlar bu başlıkları hayretle okuyor yalnızsevgisi gülüşü olmayıversin. O zahmete asla katlanmam.
seni anliyorum benmde evliligimin 4.yili bitti simdi 3 aylik kizim var.keyifli bir evliligin icerisindeylen insan cocuk istemiyor.ama merakta ediyorsun bir yandan bizden olusan bir canli diye gebelik yasamak istiyorsun.bende cocuk dogdugunda ne yaptik biz dedim 1 ay alisamadim hala da yorulunca sinirlerim bozukuyor psikiyatriste gittim.kadin dediki yani iyi anne nedir sence diye sordu ben kotu annemiyim diye soyledgimde.aslinda biz toplumsal normlara fazla takiliyoruz aynisini yasamayinca bunalim yapiyoruz tersmi gidiyor diye.bende hala alisamadim belki bu surec boyledir diye kabullendim.bekliyorumki cocuk buyusun zamanim yine bana kalsin ama sanki artik o devir kapanmis gibiYıllardır kadınlar kulubünü çeşitli konularda bilgi almak için kullanan ben bugün ilk defa yaşadığım sürece yönelik sizlerin yorumlarını almak amacıyla konu açıyorum. Konu başlıktan da tahmin ettiğiniz gibi… sürecimi özetlemem gerekirse:
30 yaşındayım ve 2022 ağustosta evlendim. Evlendikten sonra eşimle aramızda hiç çocuk muhabbeti geçmemişti. ta ki 2024 yılı gelene kadar. Ben o sıralar 29 dum etrafımdaki arkadaşlarımın bir kısmının artık bebeği vardı. Benden küçük benden büyük olanlar olmak üzere. O dönem benim hormonlardan mıdır bilmiyorum birden çocuk fikrim belirdi. Sanırım çevremden etkilendim bir de hep şu “ ya olmazsa sonradan zor olursa şimdiden yapmak lazım” düşüncelerine de kapılarak. Konuyu eşime açtığımda onun bu fikre henüz uzak olduğunu gördüm, aramızda bunun tartışmaları yaşandı ama inanın neye dayanarak tartıştım hiç bilmiyorum. Sonrasında konuyu rafa kaldırmaya karar verdim ve bunu eşimle de paylaştım. Derken mayıs ayı geldiğinde eşim benim bu sürece kafayı taktığımı düşünerek ilişki esnasında yapacağını yaptı. Daha o an içime bir huzursuzluk gelse de adetim yakın olduğundan gebelik olabileceğine ihtimal vermedik. aktif bir korunma yöntemi de kullanmadığınızdan dolayı olan oldu ve o tek seferlik ilişkide hamile kaldım. Bebek muhabbeti yapan ben öğrendiğimde hiç sevinemedim, çok garip hissettim sanki eski hayatıma veda etmişim gibiydi. Fakat olan oldu diyerek sürece adapte ettim kendimi ve olduğumu da düşündüm. Gebeliğin 28. Haftası gibi bebeğimde gelişme geriliği yaşanmaya başladı. Bundan sonrasında çok stresli günler yaşadım. 33. Haftada yatış verildi ve doğuma kadar yatış yaptım. Sürekli nst ler ultrasonlar doktorların şüpheli yorumları ile psikolojim iyice alt üst oldu. Hastanede olduğum her gün şu an bu gebelik sonlansa diye hep içimden geçirdim. Bebeğim doğdu küvezde kaldı. O arada bisürü kontrol bazı durumlar oldu, stresten sütüm azaldı. Bebeğim şu an 4 aylık.
Başlarda alışır gibi olsam da kızlar ben çok kötü hissediyorum kendimi. Gün içinde evde ara ara hep ağlıyorum. Şu an bebeğime tek bakıyorum. Nerdeyse aralıksız her an eski hayatımı düşünüyorum. Çocuk fikrine tamamen karşı değildik ama keşke daha sonra olsaydı diyorum hep aklımda hesap kitap yapıyorum. Şimdi de Kendimi çocuğu olmayan akranlarımla kıyaslamaya başladım. Ne güzeller diye. Hatta çocuk olduktan sonra bir insan bile isteye neden çocuk yapar ki evresine geldim yani nerdeyse çocuk fikrine karşıyım artık. Bu söylediklerim bebeğin bakımı vs ile ilgili değil aslında tam olarak. Benim içimi yakan eşimle olan eski günlerimiz, rahatlığımız, o neşeli özgür kadının ellerimin arasından kayıp gitmesi. Üzerine yeteri kadar düşünüp etmeden anlık bi gazla çocuk yapmış olmam. Keşke diyorum şöyle daha çok yaşayacağımı yaşayıp 32 yaşında bir anne olsaydım. Eşime konuyu açıp içimi döktüğümde bunu sen istedin demeye getiriyor. Kendimi artık çok çaresiz, hevessiz, beklentisiz hissediyorum. Sevgililik sürecimiz oldu ama evliliğimin ve evimin tadını çıkartamadım gibi geliyor. Hepsi bir yana bir de bebeğim komple ufak gelişimi nasıl olacak diye düşünüyorum o da ayrı boğuyor beni…
Özet dedim ama biraz uzun oldu kusura bakmayın, benim gibi olan benzer durumları yaşayan ya da yaşamayan sizlerin yorumlarına çok ihtiyacım var. Belki benim göremediğim şeyler vardır zira artık hiçbir şeye iyi yanından bakamıyorum.
MerhabaYıllardır kadınlar kulubünü çeşitli konularda bilgi almak için kullanan ben bugün ilk defa yaşadığım sürece yönelik sizlerin yorumlarını almak amacıyla konu açıyorum. Konu başlıktan da tahmin ettiğiniz gibi… sürecimi özetlemem gerekirse:
30 yaşındayım ve 2022 ağustosta evlendim. Evlendikten sonra eşimle aramızda hiç çocuk muhabbeti geçmemişti. ta ki 2024 yılı gelene kadar. Ben o sıralar 29 dum etrafımdaki arkadaşlarımın bir kısmının artık bebeği vardı. Benden küçük benden büyük olanlar olmak üzere. O dönem benim hormonlardan mıdır bilmiyorum birden çocuk fikrim belirdi. Sanırım çevremden etkilendim bir de hep şu “ ya olmazsa sonradan zor olursa şimdiden yapmak lazım” düşüncelerine de kapılarak. Konuyu eşime açtığımda onun bu fikre henüz uzak olduğunu gördüm, aramızda bunun tartışmaları yaşandı ama inanın neye dayanarak tartıştım hiç bilmiyorum. Sonrasında konuyu rafa kaldırmaya karar verdim ve bunu eşimle de paylaştım. Derken mayıs ayı geldiğinde eşim benim bu sürece kafayı taktığımı düşünerek ilişki esnasında yapacağını yaptı. Daha o an içime bir huzursuzluk gelse de adetim yakın olduğundan gebelik olabileceğine ihtimal vermedik. aktif bir korunma yöntemi de kullanmadığınızdan dolayı olan oldu ve o tek seferlik ilişkide hamile kaldım. Bebek muhabbeti yapan ben öğrendiğimde hiç sevinemedim, çok garip hissettim sanki eski hayatıma veda etmişim gibiydi. Fakat olan oldu diyerek sürece adapte ettim kendimi ve olduğumu da düşündüm. Gebeliğin 28. Haftası gibi bebeğimde gelişme geriliği yaşanmaya başladı. Bundan sonrasında çok stresli günler yaşadım. 33. Haftada yatış verildi ve doğuma kadar yatış yaptım. Sürekli nst ler ultrasonlar doktorların şüpheli yorumları ile psikolojim iyice alt üst oldu. Hastanede olduğum her gün şu an bu gebelik sonlansa diye hep içimden geçirdim. Bebeğim doğdu küvezde kaldı. O arada bisürü kontrol bazı durumlar oldu, stresten sütüm azaldı. Bebeğim şu an 4 aylık.
Başlarda alışır gibi olsam da kızlar ben çok kötü hissediyorum kendimi. Gün içinde evde ara ara hep ağlıyorum. Şu an bebeğime tek bakıyorum. Nerdeyse aralıksız her an eski hayatımı düşünüyorum. Çocuk fikrine tamamen karşı değildik ama keşke daha sonra olsaydı diyorum hep aklımda hesap kitap yapıyorum. Şimdi de Kendimi çocuğu olmayan akranlarımla kıyaslamaya başladım. Ne güzeller diye. Hatta çocuk olduktan sonra bir insan bile isteye neden çocuk yapar ki evresine geldim yani nerdeyse çocuk fikrine karşıyım artık. Bu söylediklerim bebeğin bakımı vs ile ilgili değil aslında tam olarak. Benim içimi yakan eşimle olan eski günlerimiz, rahatlığımız, o neşeli özgür kadının ellerimin arasından kayıp gitmesi. Üzerine yeteri kadar düşünüp etmeden anlık bi gazla çocuk yapmış olmam. Keşke diyorum şöyle daha çok yaşayacağımı yaşayıp 32 yaşında bir anne olsaydım. Eşime konuyu açıp içimi döktüğümde bunu sen istedin demeye getiriyor. Kendimi artık çok çaresiz, hevessiz, beklentisiz hissediyorum. Sevgililik sürecimiz oldu ama evliliğimin ve evimin tadını çıkartamadım gibi geliyor. Hepsi bir yana bir de bebeğim komple ufak gelişimi nasıl olacak diye düşünüyorum o da ayrı boğuyor beni…
Özet dedim ama biraz uzun oldu kusura bakmayın, benim gibi olan benzer durumları yaşayan ya da yaşamayan sizlerin yorumlarına çok ihtiyacım var. Belki benim göremediğim şeyler vardır zira artık hiçbir şeye iyi yanından bakamıyorum.
Ha şunu da söyleyeyim yazmamışım çünkü işe girmeyle ne alakası var diyeceksin belkide oda şöyle bak ben işe gireli 8 Ay doldu. İnan mesai arkadaşlarınla molalarda çay kahve sohbeti yaparken geçirdiğin o 15 dakikalar bile o kadar iyi geliyor ki çünkü çocuk harici bir hayat bir dünya var o sohbetler de sende o hayata katılıyorsun. Kendi paranı kazanıyorsun çocuğunu eve gidene kadar özlüyorsun vs vs şeyler inan çok çok iyi geliyor. Şahsen ben çocuğu babanneye alıştırma konusunda sorun yaşadım ilk 2 Ay ama hiç işi bırakmayı düşünmedim bile kendi bacağıma sıkmak olurdu işi bırakmak çünkü benim için. O yüzden çocuk az daha büyüsün bir bakacak insan ayarla direk kendini sosyal hayata atmaya bakMerhaba
İsminizi bilmiyorum ama beni anlatmış gibi oldunuz resmen biran kendim mi yazdım dedim. Bende çocuk düşünmüyorken çevre etkisi ortam vs ile ilk bebeğime hamile kalmıştım karambole. Daha sonra düşük yaptım ve kahroldum aşırı bir kayıp acısı hissettiğim için hemen ardından adet bile görmeden oğluma hamile kaldım düşük ile yeni gebelik arasında 35 gün vardı yani totalde. Gebeliğim iyi geçmişti ama doğumdan sonrası tam bir fiyasko ne bebeği benimseyebildim doğru dürüst ne kendi anneliğimi. Allah affetsin ilk 1 sene gerçekten çok kötüydüm bunun bebeği sevmeyle tabiki alakası yok ama ben psikolojik destekle bile tamamen toplayamadiğım için oğlum 2. Yaşına girer girmez işe başladım ve sosyal hayatım geri geldi kendimi topladım. Size de tavsiyem bu olur hem psikolojik destek alın hemde işe girme imkanınız varsa hiç kaçırmayın bu fırsatı benim şuan en büyük pişmanlığım 6 aylıkken işe girmemek şahsen. Çünkü 2 yaşına kadar kendim baktım da muhteşem bir annelik mi yaptım hayır berbattım bana göre gerçi cevrem hep iyi olduğumu söyledi ama ben kaç kere intihar etmeyi denedim en son hastaneye yatacaktım o hale geldim. O yüzden arkadaşım her kimsin bilmiyorum Allah sana da bebeğine de çok güzel ömürler versin ama işe gir ve kendine annelik dışında bir hayatta kur hayat sadece anne olarak geçmiyor özellikle bizim gibi insanlar için ne yazikki
Ne bu ya karşın da insan var robot yok evlatlık ver ne demek kendinize gelin hadinizi bilinİyi değilsiniz dedikleriniz de de haklılık payı var, eskisi gibi olmayacak hayatınız. Olnan olmus terapi alın. Bebeğiniz için çok üzücü , doadan önce de şimdi de hissediyor istenmediğini. Hamileyken de böyleymişsiniz muhtemelen lohusa depresyonu değil karakteriniz böyle. Çok bakmak istemiyorsanız evlatlık verin isteyen birine. Tabi bunu yapmazsınız. Ama o zaman da bu bebek için toparlanmanız lazım. En masum o bu süreçte en sevgisiz kalan da. Bebekler çocuklar o kadra hissediyorki herşeyi. Özellikle annenin duygudurumunu çok iyi anlıyorlar. Bir kez üzgün olduğumu kızım benden önce farketmişti. Bir de küvezde kalmasına sağlık ile gelişimine vs üzülmüyor da yük ve uğraşacak bir de bu çıktı olarak görüyorsunuz çok acı
Çocuğu olmayanları düşünüp uyurum yapın istemeyen olabilir isteyip sahip olamayan olabilir ya da kaybeden biraz empati yahu zor mu boş boş gezen ben şimdi söylerdim de banlanmaya değmez neyseGeçecek emin olun ben de diyorum ki neden geç çocuk istedim neden boş boş gezdim
Şuan senin yaşadıklarını bebek yaparsam yaşayacağımdan o kadar eminim ki. 6 yıldır evliyim 28 yaşındayım herkes bebek soruyo ama sağlam bi psikolojim yok ve eşimle çocuk ruhluyuz. Bebek ilişkimizi yıpratacak ve eski bizi çok özliycez diye ömür boyu anne baba olmama kararı aldık. Her insan doğurmak, ebeveny olmak zorunda değil. Eğer bi gün çok annelik yapmak istersem kesinlikle bu bebek dışında başka bi canlıya, bi kediye köpeğe olucak. Hayat, bi çocuğa göre yaşamak için fazla kısa. Belki benim düşüncem yanlıştır. Umarım en kısa zamanda bu durumu atlatırsınız kesinlikle bi psikolojik destek almanızı tavsiye ederim.Yıllardır kadınlar kulubünü çeşitli konularda bilgi almak için kullanan ben bugün ilk defa yaşadığım sürece yönelik sizlerin yorumlarını almak amacıyla konu açıyorum. Konu başlıktan da tahmin ettiğiniz gibi… sürecimi özetlemem gerekirse:
30 yaşındayım ve 2022 ağustosta evlendim. Evlendikten sonra eşimle aramızda hiç çocuk muhabbeti geçmemişti. ta ki 2024 yılı gelene kadar. Ben o sıralar 29 dum etrafımdaki arkadaşlarımın bir kısmının artık bebeği vardı. Benden küçük benden büyük olanlar olmak üzere. O dönem benim hormonlardan mıdır bilmiyorum birden çocuk fikrim belirdi. Sanırım çevremden etkilendim bir de hep şu “ ya olmazsa sonradan zor olursa şimdiden yapmak lazım” düşüncelerine de kapılarak. Konuyu eşime açtığımda onun bu fikre henüz uzak olduğunu gördüm, aramızda bunun tartışmaları yaşandı ama inanın neye dayanarak tartıştım hiç bilmiyorum. Sonrasında konuyu rafa kaldırmaya karar verdim ve bunu eşimle de paylaştım. Derken mayıs ayı geldiğinde eşim benim bu sürece kafayı taktığımı düşünerek ilişki esnasında yapacağını yaptı. Daha o an içime bir huzursuzluk gelse de adetim yakın olduğundan gebelik olabileceğine ihtimal vermedik. aktif bir korunma yöntemi de kullanmadığınızdan dolayı olan oldu ve o tek seferlik ilişkide hamile kaldım. Bebek muhabbeti yapan ben öğrendiğimde hiç sevinemedim, çok garip hissettim sanki eski hayatıma veda etmişim gibiydi. Fakat olan oldu diyerek sürece adapte ettim kendimi ve olduğumu da düşündüm. Gebeliğin 28. Haftası gibi bebeğimde gelişme geriliği yaşanmaya başladı. Bundan sonrasında çok stresli günler yaşadım. 33. Haftada yatış verildi ve doğuma kadar yatış yaptım. Sürekli nst ler ultrasonlar doktorların şüpheli yorumları ile psikolojim iyice alt üst oldu. Hastanede olduğum her gün şu an bu gebelik sonlansa diye hep içimden geçirdim. Bebeğim doğdu küvezde kaldı. O arada bisürü kontrol bazı durumlar oldu, stresten sütüm azaldı. Bebeğim şu an 4 aylık.
Başlarda alışır gibi olsam da kızlar ben çok kötü hissediyorum kendimi. Gün içinde evde ara ara hep ağlıyorum. Şu an bebeğime tek bakıyorum. Nerdeyse aralıksız her an eski hayatımı düşünüyorum. Çocuk fikrine tamamen karşı değildik ama keşke daha sonra olsaydı diyorum hep aklımda hesap kitap yapıyorum. Şimdi de Kendimi çocuğu olmayan akranlarımla kıyaslamaya başladım. Ne güzeller diye. Hatta çocuk olduktan sonra bir insan bile isteye neden çocuk yapar ki evresine geldim yani nerdeyse çocuk fikrine karşıyım artık. Bu söylediklerim bebeğin bakımı vs ile ilgili değil aslında tam olarak. Benim içimi yakan eşimle olan eski günlerimiz, rahatlığımız, o neşeli özgür kadının ellerimin arasından kayıp gitmesi. Üzerine yeteri kadar düşünüp etmeden anlık bi gazla çocuk yapmış olmam. Keşke diyorum şöyle daha çok yaşayacağımı yaşayıp 32 yaşında bir anne olsaydım. Eşime konuyu açıp içimi döktüğümde bunu sen istedin demeye getiriyor. Kendimi artık çok çaresiz, hevessiz, beklentisiz hissediyorum. Sevgililik sürecimiz oldu ama evliliğimin ve evimin tadını çıkartamadım gibi geliyor. Hepsi bir yana bir de bebeğim komple ufak gelişimi nasıl olacak diye düşünüyorum o da ayrı boğuyor beni…
Özet dedim ama biraz uzun oldu kusura bakmayın, benim gibi olan benzer durumları yaşayan ya da yaşamayan sizlerin yorumlarına çok ihtiyacım var. Belki benim göremediğim şeyler vardır zira artık hiçbir şeye iyi yanından bakamıyorum.
10 sene hapla korundum böyle bir şey başıma gelmedi üstelik üst süte unuttuğum da olur duHer yazana inanmayalım. Geçen kadının biri hamileyim diye internetten ultrason fotosu atmıştı. Ben de her kürtaj konusunda soruyorum. Net de karşıyım ve kesinlikle zorbalayacam girişi bu şekilde yapıyorum. Hepsi ne hikmetse hap kullanıyor ve saati satine içiyor çıkıyolar. Amaca ulaşamadan hı peki diyip çıkıyorum.![]()
Saygı duyarım ama depresyon da Olan bir anneye yazılacak şey mi buBenim gibi asla çocuk yapmayacak olanlar bu başlıkları hayretle okuyor yalnızsevgisi gülüşü olmayıversin. O zahmete asla katlanmam.
Ona bakarsan senelerce hamile kalamayan kişiler de var. Kimi 10,15 hamilelik geçirebiliyor, kimi ömür boyu 1 kere kalamıyor.kimi 3,5 senede kalıyor.kimi ayda bir ilişkiyle kalıyor, kimi hergün yapıyor hiçbirşey olduğu yok.kimse kıstas değil bu konularda.şunu söylerim doktor moktor hikaye.herkesin üreme sistemi parmak izi gibi kendine özel.10 sene hapla korundum böyle bir şey başıma gelmedi üstelik üst süte unuttuğum da olur du![]()
Tüp Bebek hikaye yaniOna bakarsan senelerce hamile kalamayan kişiler de var. Kimi 10,15 hamilelik geçirebiliyor, kimi ömür boyu 1 kere kalamıyor.kimi 3,5 senede kalıyor.kimi ayda bir ilişkiyle kalıyor, kimi hergün yapıyor hiçbirşey olduğu yok.kimse kıstas değil bu konularda.şunu söylerim doktor moktor hikaye.herkesin üreme sistemi parmak izi gibi kendine özel.
Yok.o sonuca binaen ortaya çıkmış bir çözüm yolu.hiç ilgisi yok yazdığımla.demek istediğim kimse seks yapmadan çocuğunun olup olamayacağını bilemiyor.olmaz diyorlar bir sürü oluyor, çok kolay olur diyorlar ömür boyu olmuyor.doktor moktor hikaye dediğim kısım bu.sonuç ortadaysa çözüme bakarsın tabi.Tüp Bebek hikaye yani
Bebeğim 1.5 yaşında hala bunları düşündüğüm oluyor o olduğundan beri eski ben yok sureklı evde çocuğunun altını değiştiren mama yapan yemeğini düşünen kendimi 2.plana atmış biriyim eski hayatımı bende çok özlüyorum ama ilerledikçe azalıyor bebeğiniz sizinle iletişim kurdukça daha bir bağlılık oluyor canınızı sıkmayınYıllardır kadınlar kulubünü çeşitli konularda bilgi almak için kullanan ben bugün ilk defa yaşadığım sürece yönelik sizlerin yorumlarını almak amacıyla konu açıyorum. Konu başlıktan da tahmin ettiğiniz gibi… sürecimi özetlemem gerekirse:
30 yaşındayım ve 2022 ağustosta evlendim. Evlendikten sonra eşimle aramızda hiç çocuk muhabbeti geçmemişti. ta ki 2024 yılı gelene kadar. Ben o sıralar 29 dum etrafımdaki arkadaşlarımın bir kısmının artık bebeği vardı. Benden küçük benden büyük olanlar olmak üzere. O dönem benim hormonlardan mıdır bilmiyorum birden çocuk fikrim belirdi. Sanırım çevremden etkilendim bir de hep şu “ ya olmazsa sonradan zor olursa şimdiden yapmak lazım” düşüncelerine de kapılarak. Konuyu eşime açtığımda onun bu fikre henüz uzak olduğunu gördüm, aramızda bunun tartışmaları yaşandı ama inanın neye dayanarak tartıştım hiç bilmiyorum. Sonrasında konuyu rafa kaldırmaya karar verdim ve bunu eşimle de paylaştım. Derken mayıs ayı geldiğinde eşim benim bu sürece kafayı taktığımı düşünerek ilişki esnasında yapacağını yaptı. Daha o an içime bir huzursuzluk gelse de adetim yakın olduğundan gebelik olabileceğine ihtimal vermedik. aktif bir korunma yöntemi de kullanmadığınızdan dolayı olan oldu ve o tek seferlik ilişkide hamile kaldım. Bebek muhabbeti yapan ben öğrendiğimde hiç sevinemedim, çok garip hissettim sanki eski hayatıma veda etmişim gibiydi. Fakat olan oldu diyerek sürece adapte ettim kendimi ve olduğumu da düşündüm. Gebeliğin 28. Haftası gibi bebeğimde gelişme geriliği yaşanmaya başladı. Bundan sonrasında çok stresli günler yaşadım. 33. Haftada yatış verildi ve doğuma kadar yatış yaptım. Sürekli nst ler ultrasonlar doktorların şüpheli yorumları ile psikolojim iyice alt üst oldu. Hastanede olduğum her gün şu an bu gebelik sonlansa diye hep içimden geçirdim. Bebeğim doğdu küvezde kaldı. O arada bisürü kontrol bazı durumlar oldu, stresten sütüm azaldı. Bebeğim şu an 4 aylık.
Başlarda alışır gibi olsam da kızlar ben çok kötü hissediyorum kendimi. Gün içinde evde ara ara hep ağlıyorum. Şu an bebeğime tek bakıyorum. Nerdeyse aralıksız her an eski hayatımı düşünüyorum. Çocuk fikrine tamamen karşı değildik ama keşke daha sonra olsaydı diyorum hep aklımda hesap kitap yapıyorum. Şimdi de Kendimi çocuğu olmayan akranlarımla kıyaslamaya başladım. Ne güzeller diye. Hatta çocuk olduktan sonra bir insan bile isteye neden çocuk yapar ki evresine geldim yani nerdeyse çocuk fikrine karşıyım artık. Bu söylediklerim bebeğin bakımı vs ile ilgili değil aslında tam olarak. Benim içimi yakan eşimle olan eski günlerimiz, rahatlığımız, o neşeli özgür kadının ellerimin arasından kayıp gitmesi. Üzerine yeteri kadar düşünüp etmeden anlık bi gazla çocuk yapmış olmam. Keşke diyorum şöyle daha çok yaşayacağımı yaşayıp 32 yaşında bir anne olsaydım. Eşime konuyu açıp içimi döktüğümde bunu sen istedin demeye getiriyor. Kendimi artık çok çaresiz, hevessiz, beklentisiz hissediyorum. Sevgililik sürecimiz oldu ama evliliğimin ve evimin tadını çıkartamadım gibi geliyor. Hepsi bir yana bir de bebeğim komple ufak gelişimi nasıl olacak diye düşünüyorum o da ayrı boğuyor beni…
Özet dedim ama biraz uzun oldu kusura bakmayın, benim gibi olan benzer durumları yaşayan ya da yaşamayan sizlerin yorumlarına çok ihtiyacım var. Belki benim göremediğim şeyler vardır zira artık hiçbir şeye iyi yanından bakamıyorum.
Lohusaloğın etkisi. Bir zaman sonra da böyle düşündüğüne üzüleceksin. Lohusa da öyle kırkı çıkınca geçen bir şey değil. Çoook uzun da sürebiliyor. Yalnız da olduğun için daha çok kendini dinliyorsun. Ağır da geçiriyor olabilirsin. Bunun için bir psikolojik destek alabilirsin.Yıllardır kadınlar kulubünü çeşitli konularda bilgi almak için kullanan ben bugün ilk defa yaşadığım sürece yönelik sizlerin yorumlarını almak amacıyla konu açıyorum. Konu başlıktan da tahmin ettiğiniz gibi… sürecimi özetlemem gerekirse:
30 yaşındayım ve 2022 ağustosta evlendim. Evlendikten sonra eşimle aramızda hiç çocuk muhabbeti geçmemişti. ta ki 2024 yılı gelene kadar. Ben o sıralar 29 dum etrafımdaki arkadaşlarımın bir kısmının artık bebeği vardı. Benden küçük benden büyük olanlar olmak üzere. O dönem benim hormonlardan mıdır bilmiyorum birden çocuk fikrim belirdi. Sanırım çevremden etkilendim bir de hep şu “ ya olmazsa sonradan zor olursa şimdiden yapmak lazım” düşüncelerine de kapılarak. Konuyu eşime açtığımda onun bu fikre henüz uzak olduğunu gördüm, aramızda bunun tartışmaları yaşandı ama inanın neye dayanarak tartıştım hiç bilmiyorum. Sonrasında konuyu rafa kaldırmaya karar verdim ve bunu eşimle de paylaştım. Derken mayıs ayı geldiğinde eşim benim bu sürece kafayı taktığımı düşünerek ilişki esnasında yapacağını yaptı. Daha o an içime bir huzursuzluk gelse de adetim yakın olduğundan gebelik olabileceğine ihtimal vermedik. aktif bir korunma yöntemi de kullanmadığınızdan dolayı olan oldu ve o tek seferlik ilişkide hamile kaldım. Bebek muhabbeti yapan ben öğrendiğimde hiç sevinemedim, çok garip hissettim sanki eski hayatıma veda etmişim gibiydi. Fakat olan oldu diyerek sürece adapte ettim kendimi ve olduğumu da düşündüm. Gebeliğin 28. Haftası gibi bebeğimde gelişme geriliği yaşanmaya başladı. Bundan sonrasında çok stresli günler yaşadım. 33. Haftada yatış verildi ve doğuma kadar yatış yaptım. Sürekli nst ler ultrasonlar doktorların şüpheli yorumları ile psikolojim iyice alt üst oldu. Hastanede olduğum her gün şu an bu gebelik sonlansa diye hep içimden geçirdim. Bebeğim doğdu küvezde kaldı. O arada bisürü kontrol bazı durumlar oldu, stresten sütüm azaldı. Bebeğim şu an 4 aylık.
Başlarda alışır gibi olsam da kızlar ben çok kötü hissediyorum kendimi. Gün içinde evde ara ara hep ağlıyorum. Şu an bebeğime tek bakıyorum. Nerdeyse aralıksız her an eski hayatımı düşünüyorum. Çocuk fikrine tamamen karşı değildik ama keşke daha sonra olsaydı diyorum hep aklımda hesap kitap yapıyorum. Şimdi de Kendimi çocuğu olmayan akranlarımla kıyaslamaya başladım. Ne güzeller diye. Hatta çocuk olduktan sonra bir insan bile isteye neden çocuk yapar ki evresine geldim yani nerdeyse çocuk fikrine karşıyım artık. Bu söylediklerim bebeğin bakımı vs ile ilgili değil aslında tam olarak. Benim içimi yakan eşimle olan eski günlerimiz, rahatlığımız, o neşeli özgür kadının ellerimin arasından kayıp gitmesi. Üzerine yeteri kadar düşünüp etmeden anlık bi gazla çocuk yapmış olmam. Keşke diyorum şöyle daha çok yaşayacağımı yaşayıp 32 yaşında bir anne olsaydım. Eşime konuyu açıp içimi döktüğümde bunu sen istedin demeye getiriyor. Kendimi artık çok çaresiz, hevessiz, beklentisiz hissediyorum. Sevgililik sürecimiz oldu ama evliliğimin ve evimin tadını çıkartamadım gibi geliyor. Hepsi bir yana bir de bebeğim komple ufak gelişimi nasıl olacak diye düşünüyorum o da ayrı boğuyor beni…
Özet dedim ama biraz uzun oldu kusura bakmayın, benim gibi olan benzer durumları yaşayan ya da yaşamayan sizlerin yorumlarına çok ihtiyacım var. Belki benim göremediğim şeyler vardır zira artık hiçbir şeye iyi yanından bakamıyorum.