Çocuklarımızın güven meselesi

Fulya irem2311

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
9 Ocak 2016
395
218
33
Konu çocuklarımızın insanlara olan güveni ile ilgili..ben örneğin ilk başlarda çocugumun insanlara güveni sarsılmasın diye etrafımda ona söz veren herkesin o sözlerini tutmaları gerektiğini belirtip 'sözünüzü tutmanız gerekir, yoksa Çocuğumun güveni sarsılır' şeklinde yaklaşırdım. Bir süre sonra her söz veren sözünü tutamayınca, çocuğum sorgulayınca olaya çok fazla müdahale etmeyip, herkese güvenmese de olur düşüncesiyle hareket etmeye başladım.yani yeri geldiğinde bazı insanlara güvenmese de olur, güvenilmeyecek insanlar da var düşüncesiyle, bazen açıklama yaparak, olası mazeretleri belirterek oğlumu teselli etmeye çalışıyorum. Konu bir kaç arkadaşla konuşurken açıldı, tamamen haksız bulundum..aramızda felsefe, psikoloji alanında eğitim görmüş olanlar da vardı .bu kadar yanlış mı yani..verilen her söz için beklenti içinde mi olmalı, ya da herkese hemen güvenmeli mi?
Arkadaşların fikirleri şöyle ki:
Bırakın benim gibi saf olsun, güvensin her insana.
Herkes verdiği sözü tutsun..
Sözünü tütmüyor diye hemen güvensiz diye yaftalama vs. Şeklinde eleştiri aldım..
Fikirlerinizi gerçekten merak ediyorum
 
bence sizin yaklaşımınız doğru. ama ne anneyim ne de bu konuda bi eğitimim var. çocuklar etrafındakilerin yalancı olduğunu bilebilemeli.
 
Bizim çevrede verilen söz tutulmuş herkes dürüst olmuş

Şimdi oğlum okulda her denilene inanıyor

Herkesin doğru söylemeyebileceğini öğretemiyorum ama deneyerek görüyor

Arkadaşı kalemim yok deyip bununkini alınca ve kalem kutusunun kalem dolu olduğunu görünce afallasa da öğreniyor

Mesela babasını vs arada idare ederim ama diğer kişilere yapmıyorum dün bir konuya daha yazdım halası oğlumdan bir şey alıp haftaya getiririm dedi ve getirmedi oğlum da onu her gördüğünde soruyor

Her denilene güvenilmeyeceğini de Hakkı'nı istemeyi de öğrenecek yavaşça
 
Benim tahsilim psikoloji üzerine. Bence arkadaşlarınız mesleki kimlikleriyle değil tamamen kişisel yaklaşmışlar konuya.

Öncelikle çocuklarıyla ilgili benzer problemlerle gelen danışanlarıma söylediğim bir söz var, aşırı hijyenin sağlıksızlık getirmesi gibi aşırı insancıl çocuk eğitimi de çocuğun dış dünyaya yaklaşımı noktasında problemler yaratabiliyor. Çünkü siz çocuğunuzun psikolojik, sosyal gelişimini düşünerek mükemmel bir ortam oluşturmaya çalışırken dışarıdaki çok az insan sizin hassasiyetinize sahip oluyor ve çocuk dış dünyadan beklentilerini kendi aile ilişkilerine bakarak oluşturup çok sık hayal kırıklığına uğruyor. Bu da güvensizlik doğuruyor doğal olarak.

Size tavsiyem sözünde durma erdemini diğer insanların sahip olması gereken bir erdem olarak yansıtmayın çocuklarınıza. Sözünde durmayan insanlara güvenilmemesi gerektiği mesajını verecek söylemlerde de bulunmayın. Çocuklarınıza iyi bir insan olarak sözlerinde durmaları gerektiğini söyleyin. Tutamayacakları sözleri vermemeleri gerektiğini, söz verdiklerinde de mümkün fedakarlıkları yaparak sözlerinde durmaları gerektiğini söyleyin. Fakat bizim elimizde olmayan bazı şartlar yüzünden her zaman sözümüzde duramayabileceğimizi, sözümüzde duramadığımızda sebeplerini söz verdiğimiz kişiye açıklamanın o kişiye ve kendimize borcumuz olduğunu söyleyin. Diğer insanlar sözlerinde durmadıklarında da ellerinde olmayan sebepler yüzünden sözlerini tutamamış olabileceklerini ama bazı insanların da verdikleri sözleri tutmayı belki de hiç önemsemeyebileceği, insanların her konuda birbirinden farklı olabileceğini söyleyin.

Yani siz doğru olanı çocuğa gösterin fakat dışarda karşılaştığı insanların bazı sebepler yüzünden her zaman o doğrulara uygun hareket edemeyebileceğini ya da o doğruları sizin kadar önemli bulmayabileceğini anlatın. Çocuklarınızla konuşurken konuşmayı çok uzatmayın, beş dakika yeter. Konuşma fırsatı veren konulara denk geldiğiniz her durumda bir iki cümle söyleseniz yeter. Hayat dersine dönüşen uzun konuşmalar umduğunuz yararı sağlamayabilir çünkü.
 
Sorumluluk kavramını öğretin çocuklarınıza.

Anne baba dışında kimsenin ona karşı bir sorumluluğu olmadığını bilsin.

Söz verip tutmamak çok güven meselesi gibi gelmedi bana ama ne bu konuda yetkinim ne de çocuk sahibiyim. Çocukların küçük dünyalarında güven kırıklığına da sebep oluyor olabilir.

En güzel çözüm kimsenin çocuğunuza söz vermemesini istemek olabilir bence. Biri sana şunu alacağım mı dedi "x teyzen uygun olursa alacak, söz vermiyor" diyebilirsiniz mesela. Çocuk da her zaman her şeyin istediği gibi olamayacağını bilir.
 
Çocuk büyütmek ne zor.. En zor kısım hayata hazırlamak sanırım. Ben ki hayata çok zor alışmışım(!), ileride çocuğum olunca nolacak bakalım :)
Kendi adıma sözünü tutmayan insanlara güvensiz yaklaşırım. Tabi geçerli sebepleri var mı onu da sorgulamak lazım, varsa sıkıntı yapmam ama lafta söz veriyor saçma sebeplerden tutmuyor, bu tutumunu yeniliyorsa güvenimi zedeler.
 
Sözünü tutmayanların iyi insan olmadıkları fikrini şimdiden benimsemesi onun yararına olur.Normalleştirmesin kafasında bu olayı .
Ama böyle insanların varlığından da haberdar olmaları da gerekir.
Siz doğru olanı yapmışsınız bana göre.
Bilir kişisi değilim tabi ki bana mantıklı gelen bu yönde.
 
Benim tahsilim psikoloji üzerine. Bence arkadaşlarınız mesleki kimlikleriyle değil tamamen kişisel yaklaşmışlar konuya.

Öncelikle çocuklarıyla ilgili benzer problemlerle gelen danışanlarıma söylediğim bir söz var, aşırı hijyenin sağlıksızlık getirmesi gibi aşırı insancıl çocuk eğitimi de çocuğun dış dünyaya yaklaşımı noktasında problemler yaratabiliyor. Çünkü siz çocuğunuzun psikolojik, sosyal gelişimini düşünerek mükemmel bir ortam oluşturmaya çalışırken dışarıdaki çok az insan sizin hassasiyetinize sahip oluyor ve çocuk dış dünyadan beklentilerini kendi aile ilişkilerine bakarak oluşturup çok sık hayal kırıklığına uğruyor. Bu da güvensizlik doğuruyor doğal olarak.

Size tavsiyem sözünde durma erdemini diğer insanların sahip olması gereken bir erdem olarak yansıtmayın çocuklarınıza. Sözünde durmayan insanlara güvenilmemesi gerektiği mesajını verecek söylemlerde de bulunmayın. Çocuklarınıza iyi bir insan olarak sözlerinde durmaları gerektiğini söyleyin. Tutamayacakları sözleri vermemeleri gerektiğini, söz verdiklerinde de mümkün fedakarlıkları yaparak sözlerinde durmaları gerektiğini söyleyin. Fakat bizim elimizde olmayan bazı şartlar yüzünden her zaman sözümüzde duramayabileceğimizi, sözümüzde duramadığımızda sebeplerini söz verdiğimiz kişiye açıklamanın o kişiye ve kendimize borcumuz olduğunu söyleyin. Diğer insanlar sözlerinde durmadıklarında da ellerinde olmayan sebepler yüzünden sözlerini tutamamış olabileceklerini ama bazı insanların da verdikleri sözleri tutmayı belki de hiç önemsemeyebileceği, insanların her konuda birbirinden farklı olabileceğini söyleyin.

Yani siz doğru olanı çocuğa gösterin fakat dışarda karşılaştığı insanların bazı sebepler yüzünden her zaman o doğrulara uygun hareket edemeyebileceğini ya da o doğruları sizin kadar önemli bulmayabileceğini anlatın. Çocuklarınızla konuşurken konuşmayı çok uzatmayın, beş dakika yeter. Konuşma fırsatı veren konulara denk geldiğiniz her durumda bir iki cümle söyleseniz yeter. Hayat dersine dönüşen uzun konuşmalar umduğunuz yararı sağlamayabilir çünkü.

cok güzel özetlediniz bu bilgilere bizlerin cok ihtiyacı var inanın.imkanınız varsa burda bizi daha çok bilgilendirebilirsiniz.Mesela konular acıp aydınlatabilirsiniz.
 
cok güzel özetlediniz bu bilgilere bizlerin cok ihtiyacı var inanın.imkanınız varsa burda bizi daha çok bilgilendirebilirsiniz.Mesela konular acıp aydınlatabilirsiniz.
Teşekkür ederim. Burayı herhangi bir üye olarak kullanmak beni de rahatlatıyor, o yüzden mesleki bir sorumluluk alanı olarak kullanmayı tercih etmiyorum ama mesleki yorumlarda bulunduğum bir çok konu geziyorum.

Burada yeniyim, yeterince incelemedim ama eminim çocuk eğitimi konusunda da pek çok konu vardır. Bir de malumunuz bir kapıyı bilgiyle çaldığınızda o bilgi çok değerli olmuyor fakat ardında bilgi olan bir kapıyı araladığınızda insanlar o bilgiye çok kıymet veriyor. Mesleki hayatımda sık yaşadığım bir problem bu ne yazık ki, o yüzden burada da yaşamak istemem. Dediğiniz gibi konu açtığımda ne yazık ki hakettiği değeri bulmayarak beni yıpratacaktır.

Tekrar teşekkür ederim alakanız için.
 
Konu çocuklarımızın insanlara olan güveni ile ilgili..ben örneğin ilk başlarda çocugumun insanlara güveni sarsılmasın diye etrafımda ona söz veren herkesin o sözlerini tutmaları gerektiğini belirtip 'sözünüzü tutmanız gerekir, yoksa Çocuğumun güveni sarsılır' şeklinde yaklaşırdım. Bir süre sonra her söz veren sözünü tutamayınca, çocuğum sorgulayınca olaya çok fazla müdahale etmeyip, herkese güvenmese de olur düşüncesiyle hareket etmeye başladım.yani yeri geldiğinde bazı insanlara güvenmese de olur, güvenilmeyecek insanlar da var düşüncesiyle, bazen açıklama yaparak, olası mazeretleri belirterek oğlumu teselli etmeye çalışıyorum. Konu bir kaç arkadaşla konuşurken açıldı, tamamen haksız bulundum..aramızda felsefe, psikoloji alanında eğitim görmüş olanlar da vardı .bu kadar yanlış mı yani..verilen her söz için beklenti içinde mi olmalı, ya da herkese hemen güvenmeli mi?
Arkadaşların fikirleri şöyle ki:
Bırakın benim gibi saf olsun, güvensin her insana.
Herkes verdiği sözü tutsun..
Sözünü tütmüyor diye hemen güvensiz diye yaftalama vs. Şeklinde eleştiri aldım..
Fikirlerinizi gerçekten merak ediyorum
Bence en önemli şey bir çocuğun anne ve babasına güvenmesi , özgüveni , kişilik gelişimini hep ordan alıyor .
Dışarıda olumsuzluklarla illaki karşılaşacak , olumsuzluklara karşı nasıl durması gerektiğini de öğrenecek . Güvenip güvenmemesi gerektiğini zamanla o ayarlayabilir .
 
sözünüzü tutun diye milleti uyarmak doğru değil. hayatta sözünün eri insanlar olduğu kadar sözünü tutmayanlarda var. çocuk bunun ayrımına varsın bırakalım da.

ben anne olarak çocuğuma verdiğim sözü tutarım bana güvensin isterim zaten yapımda böyle. ama başkalarına karışamam çocuğum onları öyle bilsin
 
Teşekkür ederim. Burayı herhangi bir üye olarak kullanmak beni de rahatlatıyor, o yüzden mesleki bir sorumluluk alanı olarak kullanmayı tercih etmiyorum ama mesleki yorumlarda bulunduğum bir çok konu geziyorum.

Burada yeniyim, yeterince incelemedim ama eminim çocuk eğitimi konusunda da pek çok konu vardır. Bir de malumunuz bir kapıyı bilgiyle çaldığınızda o bilgi çok değerli olmuyor fakat ardında bilgi olan bir kapıyı araladığınızda insanlar o bilgiye çok kıymet veriyor. Mesleki hayatımda sık yaşadığım bir problem bu ne yazık ki, o yüzden burada da yaşamak istemem. Dediğiniz gibi konu açtığımda ne yazık ki hakettiği değeri bulmayarak beni yıpratacaktır.

Tekrar teşekkür ederim alakanız için.

Evet soylediginizi bizzat yasadım pek kıymeti kalmayabiliyor.
 
Güvenmek çok derin bir kavram değil mi sizcede. Yalnızca verilen sözün tutulup tutulmamasıyla mı insanlara güvenmek gerekir.
Sözünü tutmayan insanla karşılaşan çocuk aynı zamanda onu kendine örnek alarak verilen sözler tutulmasa da olur muş diye de düşünebilir.
Yani bu verilen sözün tutulması kişilere güvenden çok çocuğa örnek bir davranış die düşünüyorum.
Velhasıl her sözünü tutana da güvenebileceği anlamına gelmemeli bu durum diye düşünüyorum. Herkese güvenmemesi gerektiğini güveneceği insanları seçmesi gerektiğini bilmeli.
 
Cocuklari omru boyunca en cok alakadar eden iki bagi var bence.
1. Ebeveyni
2. Ogretmeni
Gerisinin kisilik olusumuna geri donulmez zararlar verebilecegini sanmiyorum.
Bence kesinlikle etraftaki insanlarin cesit cesit oldugunu ogrenmeli, haklisiniz.
 
bak ben asiri sozunu tutan biriyim. yani iki elim kanda olsa yapmaya calisirim soz verdiysem. boyle olmayanlarada gicik oluyorum. söz namustur gerisi teferruat, agizdan bir kez cikar derler dogruda zaten. ama her insanin soz vermeye verdigi onem ayni degil kesinlikle. bu yuzden kimi sozunu tutuyor kimi tutmuyor.
 
Back
X