Domino etkisi gibi hissediyorum

çok ilginc bir kafa yapiniz var. neden sizi cikarmayi zinhar düşünmesinler ki?
ben cok is degistirdim, her işte işini iyi yapan / digerlerinden daha cok konuya hakim olan / müdürden bile eski olan vs insanlar "beni cikartmayi dusunemezler , beni kaybedemezler" modunda oluyordu. hepsi de bir sebepten çıktı, yerlerine yenisi doldu - birkac aya adlari anilmaz oldu.
hatta bir isimde sigortalarimiz o kisinin üstündeydi, sirket arabalarinin ruhsatlari onun uzerine, vergileri o odeyip sirketten parasini alirdi. bu kadar önemli biriydi, patronun da göz bebegiydi, evine girer çıkar- cocuklarini okula yazdirirdi vs. bir kere patrona diklendi - iki hafta icinde sirketle tüm bagi kesildi gitti, yerine de yenisi geldi - kimse adını anmaz oldu.
ayni sekilde ben de cok is degistirdim, hatta son isimde bir konuda dezavantaji olan cocuklarla calisiyordum - hepsiyle güzel bag kurmustum. projem bitti diye cikacakken "cocuklar da bana alisti, nasil olacak" falan diye üzülmüştüm. sonra benim işimi yapan yeni kiz bazi seyleri sormak icin beni arardi vs bir ahbaplik kurduk - gordum ki bensiz de her sey gayet güzel devam ediyormuş:)
ayni kurumda 15 temmuz sonrasi yonetimde cakili kadro - on senedir o ise emek vermis demirbaslar apar topar görevden alinmis mesela. gayet de sonra gelen kurmuş düzenini
bu isler böyledir yani. "nasil beni cikarmayi düşünürler, yeniler dururken nasil akillarina ben gelirim" falan. bunlar cok yanlis dusunceler. orasi bir şirket. calis - parani al - cok duygusal bag kurma. kendileri de birini cikartacaklarsa en az sevdiklerini degil sirket icin en yeri doldurulabilir kimse - ekonomik olarak en iyi kim olacaksa onu düşünürler tabii ki.
neren kişisel aliyorsunuz ki?
belli ki donanimli birisiniz. hemen cok acil is aramaya baslayin. ihbar sureniz boyunca is gorusmelerine gitme hakkiniz var - is arama hakki- günün istediginiz saatinde. bunlari kullanin - hatta bazen erken cikin bazen gec gelin bu haklari kullanip. kendinizi sıkmadan çalışın. ve sakın istifa etmeyin mutlaka tazminatinizi alın,issizlik maaşı basvurusu yapin. insallah sizin izin en hayirlisi olur
Aslında bu hayal kırıklığı iş yerine karşı oluşturduğumuz duygusal bağlılıktan kaynaklanıyor ben de olaylı bir şekilde işimden oldum sanki sevgilimden ayrılmışsım gibi kötü bir duygusal tranva oldu ben de şu şekil düşünüyoruz bak kaç sene kaç ay emek vermişiz kolay kolay silemezler ama iş yeri öyle olmuyormuş bana da acı bir tecrübe oldu bundan sonrası için profesyonel olacağım iş yeri elemanı ile duygusal bir bağ kurmuyor olaya işim oldu mu bitti mi bana faydası var mı yok mu olarak bakıyormuş meğer
 
Evet patronun eşi dediklerinde çok saçmalamış yalnız görüştüğünüz için ve boşanmış olduğunuz için büyük bir ihtimalle sizi tehlikeli buluyor. Kendi egosunu da sizi hırpalayarak tatmin etmiş oldu. Yalnız Maddi manevi bir şirkete bağlanmayı çok anlamıyorum size şöyle söyleyeyim 7 seneden beridir bir şirkette çalışıyordum çalışma ortamını da çok seviyordum çalışma arkadaşlarımı da yalnız hiçbir zaman o kadar kendimi hırpalamadım terfi alayım maaşım yükselsin ve orada beni atamazlar beni çıkartamazlar diyen herkes bir bir çıktı. Şu an siz anladığım kadarıyla işinize tutunmuşsunuz sadece o yüzden işten çıkarılma fikri de Siz de duygusal çöküntüye neden olmuş olabilir.
 
Klasik özel sektör iyisin güzelsin çok memnunuz akabinde hemen işten çıkarma planları... YILDIK.
Bir kere huzurunuz kaçmış bir kere bence kafanızda orayla bağınızı bitip sizi işten çıkarmalarını beklemeniz böylece haklarınızı da almış olursunuz
 
Herkese merhabalar;

Daha önceki konumdan hatırlayanlar olacaktır. Kısa bir özet geçmem gerekirse eşimden ayrıldım, 3 ay kadar oluyor. Boşanma dönemi psikolojik ve maddi açıdan tarafımın yıpratılması ile görece hızlı ilerledi. Resmide olan tüm haklarımı aldım, herhangi bir nafaka ve tazminat talep etmeden, hızlı sonlanması için anlaşmalı olarak boşandık. Bir daha da olumlu ve olumsuz iletişimimiz olmadı. Kendi evime çıktım.

Bu konuyu açmama sebep yaşadığım başka bir olaydan bahsetmek istiyorum. Çünkü hala hazmedebilmiş ve anlamış değilim. Ben hayatımın bir kısmı düzeldi derken geçtiğimiz günlerde çalıştığım şirket işten çıkarılacağımı söyledi.

5 yıldı aynı firmadayım, özel sektör. Bu süre içerisinde 2 kez terfi aldım, ve manevi olarak bağ duyduğum bir marka ve iş yeriydi. Bu yıl içerisinde bazı hatalı kararlardan dolayı şirket maddi olarak çok zorlanmaya başladı. İşin içinden çıkılamayınca da eleman azaltımına gideceği zaten konuşuluyordu. Hatta çıkarılacak kişilerden bile bilgim vardı (Yönetim ekibine yakın çalışıyorum). Ancak bu kişiler arasında olabileceğim aklımın ucundan geçmezdi. Geçtiğimiz günlerde yapacağımız toplantıdan önce kendi yöneticim gelip benim de işten çıkarılacağımı gözle görülür bir üzüntü ile tarafıma iletti. Bunu ondan duymam gerektiğini de ekleyerek.

Ben tabii ki şok oldum, bu beni asla çıkaramazlar, benim yerim sağlam diye düşündüğüm için değildi bu arada. Birincisi ilk gözden çıkarılacaklar arasında olacağımı tahmin etmezdim, ikincisi benden sonra başlayan kişiler arasından tercih edilmek zoruma gitti. Şirketin sunduğu sebep ise, hakkıyla bir zam yapılamayacağı için benim o parayla geçinemeyeceğimi (boşandığımı ve yalnız bir hayat sürdüğümü biliyorlar) düşünmeleriymiş.

Ben bunun üzerine patron ile birebir görüşme istedim. Gittiğimde yöneticim de odadaydı ve ben yalnız görüşmek istediğimi belirterek konuşmaya başladık. Bu karardan üzüntü duyduğumu, ayrıldıktan sonra bana yapılan ''biz hep senin yanındayız, ne lazımsa buradayız'' şeklinde güven veren konuşmaların şuan havada kaldığını, bana ayıp edildiğini, ve bu kadar emeğimin üzerine şirketin kötü gidişatının farkında olduğum halde yine de sadakat ve vefa duygusu ile iş aramadığımı, dolayısıyla bana yapılanın haksızlık olduğuna dair bir konuşma yaptım.

Sonrasında patronum bunun nihai bir karar olmadığını, şuan sadece düşündüğünü ve üzgün olduğunu belirterek, yöneticimi kastederek kendisinin ağzında bakla ıslanmıyor, henüz düşünüyorduk hemen gidip sana söylemiş diyerek onu da yalancı çıkarıp beni işten çıkarmaktan vazgeçtiğini belirterek işime gücüme bakmamı söyledi. Konuşma burada bitti sanmıştım.

Beni yıpratan uygulanmasa dahi bu düşüncenin aklına fikir olarak dahi gelmiş olmasıydı. Sonra büyük şirket toplantısı yapıldı, haliyle benim yüzüm ve enerjim düşüktü. Bu toplantı sonrası patronumun eşi beni yeniden yanlarına çağırıp, bana göre kişiliğime saldırılar içeren bir konuşma yaptı ve ben bir kez daha şok oldum.

Konuşmanın içeriği şöyleydi;

''Motivasyonun çabuk düşüyor, çabuk çıkıyor, şirkette bir sürü kişiyle aran kötü (yanlış bilgi, mesafeli olduğum 2 kişi var onlarla da asla işleri aksatacak bir iletişimsizlik içerisinde değilim) prezentasyonunu ayarlayamıyorsun, çok diksin, düzsün, politik değilsin, öğrenemedin olmayı. İçeride kaos yaratma (benim ağzımdan çıkmayan bir cümleyi getirdi karşıma ve ben kimden duyduysa çağırıp yüzleşme istedim, yapmadı) vs vs. ''şeklindeydi. Ve sonunda bana burada çalışıp çalışmak istemediğimi bir kez daha sordu ve ben evet dedim.


Benim kafam inanılmaz karıştı. Anladığım kadarı ile hakkımda verilmiş kesin bir karar vardı ve uygulama aşamasında ben patronun karşısına dikilince karar uygulanamadı. Sonrasında da eşi benimle inanılmaz basit ve saldırganca bir konuşma yaptı.

Düşününce keşke ilk konuşmada işi bıraksaydım diyorum ama hayatımda çok şey değişti ve sarıldığım sadece işim kalmıştı göze alamadım sanırım.

O günden beri içim aşırı huzursuz ve ara ara ağlama krizlerine giriyorum. Biraz uzun oldu ama okuyup fikir belirtebilirseniz sevinirim. Diğer detayları aklıma geldikçe yorumlarda paylaşmaya çalışırım.

Teşekkürler.
Bir yandan iş arayın. Bulana kadar ayrılmayın. Kadın çıkın diye mobbing yapmış. Bugüne kadar iyi çalışandınız bir anda mı bu eleştriler akıllarına geldi. Boş boş konuşmuş kadın ve evet saldırmış seviyesiz.
 
Back
X