Özel değil. Herkesin yaşadığı genel durumlar. Yemek seçmesi, kişisel temizliği, para idaresi, senin ailene saygısı ve idaresi, kendi ailesine karşı tavırları, ev içindeki davranışları, sana karşı adaletli olup olmaması... Ne kadar uzun zaman da geçirsen aynı eve girmeden bilemeyeceğin şeyler. Bizim ailelerimiz uzak ve farklı şehirdeler. En büyük sorun izinleri nasıl kullanacağımız mesela. Sevgiliyken böyle bir derdimiz yoktu. Her izinde koşa koşa bana gelirdi. Şimdi her izinde koşa koşa ailesine gitmek istiyor
Ben sekizinci ayımızda hamile kaldım. O zamana kadar yemek yapmayı öğrettim eşime. Hasta, yorgun hissettiğimde işten gelip bana en azından bir çorba yapar. Hiç şu cümleyi duymadım ağzından “ ben akşama kadar/ sabaha kadar çalışıyorum. Sen hep evdesin. Neden yapmadın” Evi süpürüp işe gitti az önce. Bunları görüp, yaşayıp bebeğe karar verdim. Şimdi eminim bana birşey olsa çocuğumuza iyi kötü kimseye muhtaç olmadan bakabilir. Ona sıcak yemek ve temiz bir ev verebilir. Benim için en önemli şey buydu.
Aile mevzusuna gelince hiç ummadığın anda hiç ummadığın bir cümle senin kafanı karıştırabilir. Başlarda herkes iyidir. Mesela geçenlerde annesi beni devamlı arayıp “çocuk odası yapmayın masraf etmeye gerek yok, dolap almanıza gerek yok kendi dolabına koy. Masraf olmasın. Çok kıyafet alma hemen büyüyor masraf. Hep ben alacağım sen alma. Beşik bende var diğer torunlardan onu getireyim masraf yapmayın. Puset başka torundan var onu vereyim masraf yapmayın.” Dedi durdu. Sesimi çıkarmadım. Tamam dedim hepsine. İstediğim gibi hazırlanıyorum kafama göre ama hiç beklemezdim bunları. Çok çok tatlı birisidir. Çok seviyorum. İki arkadaş gibi oturup sohbet ederiz sabahlara kadar. Çok eli açık biridir ama bu tavrı beni rahatsız etti.