Dayak yedim, asagilandim, simdi de depresyondayim

onunla evlendiğinde mutlu olamayacağını sende çok iyi biliyorsun, ancak kendine itiraf edemiyorsun. en azından kendi iyiliğin için bunu yapmalısın
 
MazoSistmisiniz??? Size daha iliskinin basindan baslayarak resmen zulüm eden ,aci veren bir adamla hala ayrilmadiysaniz,,,evet evet mazoSistsiniz!

Üslubuna dikkat et arkadaşım. Dikkat et ki uyarı alma. Bu foruma üye olman kimseye mazoşist deme hakkını sana vermez. Konuyu okurken senin hakaretlerini de okumak zorunda değiliz.


Konu sahibi arkadaşım ayrılmadıysan şimdiye kadar; biliyorum ki hep belki düzelir diye beklemenden kaynaklanıyor. Burdaki bayanlar sana yol gösterdiler. İnş kendince en hayırlısını yaparsın...
 
Son düzenleme:
Üslubuna dikkat et arkadaşım. Dikkat et ki uyarı alma. Bu foruma üye olman kimseye mazoşist deme hakkını sana vermez. Konuyu okurken senin hakaretlerini de okumak zorunda değiliz.


Konu sahibi arkadaşım ayrılmadıysan şimdiye kadar; biliyorum ki hep belki düzelir diye beklemenden kaynaklanıyor. Burdaki bayanlar sana yol gösterdiler. İnş kendince en hayırlısını yaparsın...

MazoSist bir hakaret degildir,ki konu sahibi rahatsiz olursa kendi cevaplar.Kötü icerik olarak bildirir.Uyari alip almamam seni entrese etmez.Her konuda var senin gibi yoruma atliyanlar.
sevgiler!
 
MazoSist bir hakaret degildir,ki konu sahibi rahatsiz olursa kendi cevaplar.Kötü icerik olarak bildirir.Uyari alip almamam seni entrese etmez.Her konuda var senin gibi yoruma atliyanlar.
sevgiler!

elbette beni alakadar etmez. Ama bizde okuyoruz. Geliyorum depresyonda bir bayan yazık yani destek olacağımız yerde bir bakıyorum biri mazoşist demiş. Sadece o bayan üzülmüyor onun yerinde olan bayanlarda üzülüyor. Buna atlamak denirse seninki tepeleme dalmak oluyor konuya. daha saygılı paylaşımlar dilerim.
 
kohibito ne olursa olsun ben bu adamla devam etmeliyim demiyor ki..Herşeyin farkında.Sadece biraz desteğe ihtiyacı var yeni bir yol çizebilmek için...Mesajlarından da anlaşılıyor..Gayet aklı başında bir hanım...Daha önce de dediğim gibi insan olayların içindeyken bir çok şeyi farketse bile düzelir diye düşünebiliyor..Bir şeyleri fazlasıyla farkedersiniz,kondurmak istemezsiniz ama dışardan biri de söyleyince o zaman dank eder..Çoğumuzun yaşamışlığı vardır benzer şeyleri...Allah herkesi hayırlı insanlarla karşılaştırsın..
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Bu yaşına kadar hiç bi şey yaşamadan sap gibi onu beklemen gerektiğini fln mı düşünüyor acaba ? bildiğin piskopat bu arada ayrılık nedeninde gayet geçerli hemm yalan söyleyecek hemde eski sevgilisiyle beni kanka yabcak sonraki adım ? boşver kurtulmuşun sakın şeytana uyma ....
 
Merhaba arkadaşım,

Yazılanları tek tek okudum. Maalesef kadına şiddet günümüz Türkiye'nin acı bir gerçeği. Yalnız erkekleri cesaretlendiren de yine bizim farkında olmadan öğretilen ezikliğimizden, cinsel yarımdan kaynaklanıyor. Bunu açarsak konudan çıkamayız..

Gelgelelim içinde bulunduğunuz duruma.. Bir çok arkadaşımız sağolsunlar yardımcı olmaya çalışmışlar. Çok da güzel şeyler yazmışlar. Kararınız ne olacak bilmiyorz ama umarım daha yolun başında sizi depresyona sokan bu insanı depresyon ilaçlarına başlamadan bırakırsınız. Hiç bir şey için geç değil. Ne annelik duygusunu size tattıracak yavrucağın ne de sizin bu adamın hakaret ve şiddetine maruz kalma hakkınız var. Böyle bir şeye evet demeniz ise bence en büyük hatanız olacaktır. Ne verilen emek, ne harcanılan zaman.. Bunların hiç biri ayrılmanıza ve yeni bir yol çizmenize engel değil. Adınıza çok üzüldüm tıpkı diğer bayanlar gibi. Açıkçası ayrıldığınızın haberini almak burada yorum yapmış tüm bayanları da mutlu edecektir.

Kendinize iyi bakın. Ve bunun için ne engel varsa kaldırın önünüzden.

Sevgiler..
 
Bu ilişkiye geri dönülmeyecek şekilde son vermenizi tavsiye ediyorum..
Dayak,yalan,küfür...Bunlar affedilecek hatalar değil..
Sadece evlenmiş olmak için evlenmeyin.Sakınnn.....

tüm kalbimle katılıyorum sana
sakın hocam kendinizi toplayın ve çıkarın bu adamı hayatınızdan
yapmayın kıymayın kendinize
 
Arkadaslar yorumlarinizi okumaya devam ediyorum. Ben de bu yorumlar uzerine biraz dusunme firsati buluyorum . Bir arkadasimiz mazosizmden bahsetmis. Aslinda konuya tamamen disaridan baktiginizda ortada siddet uygulayan bir adam ve buna maruz kaldigi halde birakip gitmeyen bir kadin var. Bu durumu herseyden arındırarak degerlendirdiginizde, kadin olsa olsa mazosisttir demek son derece mantikli gorunuyor ve arkadasimiza da hak veriyorum. Ancak bu is maalesef bu kadar basit degil. Soyle dusunuyorum, hic tanimadiginiz biri durduk yere gelip size kufur etse tokat atsa buna karsi tepkimizi her anlamda koyariz, hepimiz mesrebimizce kendimizi savunma yoluna gideriz cunku ortada bize yapilmis cok acik bir haksizlik oldugunu biliriz. Gelin gorun ki ayni siddet yakinizda, sizi taniyan, artilarini eksilerinizi herseyinizi paylastiginiz insanlardan geldiginde bunun siddet olup olmadiginin dahi farkina varamiyorsunuz ve burdaki siddeti rasyonalize etmeye yani bır mantiga haklılıga dayandirmaya cok daha yakin duruyorsunuz.

Dogrusu erkek arkadasim bana sadece fiziksel siddet uygulamis olsaydi onu terketmek, ya da gercegi gormek benim icin cok daha basit olurdu. Ama burdaki esas sorun fiziksel siddete, psikolojik siddetle birlikte maruz kalmak. Yani oyle bir noktaya geliyorsunuz ki dusunsel olarak, ya evet bu adam bana vurdu ama bak su su nedenlerden oturu sinirlendi de yapti hatta cok sevdiginden yapti bile diyorsunuz. Kisacasi ugradiginiz fiziksel ya da psikolojik siddet degil de, bunu hakettiginize inandirilmak aslinda en tehlikelisi.

Yakinimizdaki insandan gelen siddet bu yuzden daha fena cunku ondan geleni geleni icesellestiriyorsunuz, rasyonalize ediyorsunuz.
Bu dongunun icinden cikmasi da disardan gozuktugu kadar kolay olmayabiliyor, cunku odullendirmeler de var. Yani herseyinizi paylastiginiz insan sizi bir yandan kendince iyi buldugu ozellikleriniz icin odullendirirken, kendince kotu buldugu yanlariniz icin saldiriya devam ediyor. Bir sure sonra hakli olabilir mi diyor ic sesiniz. Bunun hastalikli bir durum oldugunu farketmek bile inanin zaman aliyor. Farkettikten sonra da orselenmis ozguveninizi onarmaya ugrasiyorsunuz.

Ben bir donem kendimi onun icin degistirmeye cabaladim, bunun sonucunda daha mutlu olabilecegimizi dusundum ama bir kritik esik oldu ki ondan sonra gercegi gormeye basladim. Baktim ki kiskanclik patlamalari bitti, ortada elle turulur hic bir sorun yok, ama saldiri devam ediyor, hem de eften puften nedenler yuzunden. Yani yok efendim suratin niye asiktan tut, ev isleriyle ilgili minicik bir ayrintiya kadar varan uyduruk bir nedenden bile hakaret isitmeye, tokat yemeye baslayinca, anladim ki sorun bende degil karsimda.

Galiba beni bu iliski icinde tutan bir diger unsur da askin tarifsizligiydi, yani ask icinde hersey olabilir gibi geliyor, askta akil mantik aranmaz iste gerekirse boyle uclarda yasanir tepkiler de sevgiler de falan gibi geliyor. Askta mantik aramamak, herseyin mubah oldugunu dusunmek de siddeti rasyonalize edebiliyor ve siddet egilimli insan da yeri gelince o kilifa siginabiliyor bu defa akliniz iyice allak bullak oluyor.

Kisacasi bagimlilik savasi gibi birsey bu. İnsanlar kendilerine zarar veren seylere de siginabiliyorlar. Sigara icmek gibi, disardan birilerinin sigara icme demesiyle birakilmiyor. Ya kendi iradenizi, aklinizi devreye sokuyorsunuz ya da destek aliyorsunuz. Ben hem irademi hem de sizin desteginizi devreye sokmus oldum. Kendimi daha iyi ve kararli hissettigimi kesinlikle soyleyebilirim. Ayrica boyle problemleri olan arkadaslara da yazmalarini tavsiye ederim, gercekten rahatlatiyor ve insanin kendini farketmesini sagliyor.
 
Bir an önce kurtar kendini bu adamdan arkadaşım. Bu tip adamlar böyledir. Karşısındaki kadını elinde tutabilmek için, psikolojik şiddetle kadını kendi yetersizliğine inandır, ezer, sindirir. Kadın sonunda hatayı kendinde görmeye başlar. Sizde de aynı bu durumu görüyorum ben. Adam resmen sizi hem fiziksel şiddetle, hem de psikolojik şiddetle resmen sindirmiş ve sanki ondan başkasını sevemezmişsiniz gibi, aslında hata yapanın kendiniz olduğunu, belki de onun gösterdiği şiddetin haklı bile olabileceği fikrini empoze etmiş.
Yapmayın, kendinize yazık etmeyin. Zararın neresinden dönerseniz kardır :kkk:
 
bence evlenmeyin onunla mutsuz dayaklı bi hayattansa yalnız yaşamak iyidir bence
hemde yalnız kalacaksınız diyede bişey yok bence gönlünüze göre kibar biri bulabilirsiniz 32 çok geç bi yaş değil 40 yaşına kadar evlenmeyen pek çok erkek var
lütfen o adamdan uzak durun tükürmek dövmek ne demek evli insan bile boşanırken bu durumda siz nasıl evlenirsiniz :14:
 
Birincisi dayak yiyip aşağılandığınız için değil, bunu sineye çektiğiniz ve sineye çekmeyi kendinize yakıştıramadığınız için depresyondasınız. Şiddete gereken karşılığı verdiğinizde depresyondan çıkacaksınız ve sağlığınızı kazanacaksınız.
İkincisi hiç de çocuk sahibi olmak için son şansınız filan değil, öyle bir peri masalı gelir çalar ki kapınızı 35ine varmadan harika bir evliliği sizi hakeden bir adamla yaşayıp bir de bebekle taçlandırısınız.
Üçüncüsü şiddetin olduğu bir evliliğe çocuk getiren ruhsal sıkıntıları olan bir anne olmaktansa çocuksuz kalmanız daha iyi. Siz şiddeti seçseniz bile bir günahsızın hakkına girmeyin.
Dördüncüsü bir dakika daha beklemeyin, ayrılın.
Beşincisi siz değerlisiniz o psliğin şiddeti olmadan daha da değerli olacaksınız.

Bu cevabı alkışlıyorum...
 
Dayağı sana o değil, sen kendi kendine atmışsın da haberin yok be arkadaşım.
Hala onla birlikte olmaya devam edersen de, daha çok dayak atarsın sen kendine......
 
Adama bak ya edepsizin onde gideni.
Zaar isi gucu derdi borcu harci yok seninle ugrasacak.
Sen bunun neresinden donersen kaardir canim.
Bu tip insanlarla kimse anlasamaz ne annesi ne babasi ne kardesleri, kim bilir onlar ne cekiyordur bu adamdan.
Adamin ruhu bozuk baskada birseye gerek yok zaten yeter de artar.
Bu tiplerle bi omur gecmez kardesim bu uc yil icinde olup biteni 10 ile carp ayda veya haftada gorecegindir.
Eger kopamazsan ve onunla evlenmeyi kabul edeceksen seni cook ama cook zorlu bir surec bekliycek, hazir yol yakinken kurtul
sonra daha zor olur ustunden sokup atmak.
Kendini ona karsi mecbur hissetigin bir durum var sanki, eger ozel degilse merak ettim acikcasi.
Yasin daha cok genc, benim gorumcemle hemen hemen yasitsin. Vallah gorumcemin akli varmis da onu her gelip isteyene sirf yasim geciyor diye kabul etmedigi.
Sen sen ol aklini kullan, mantikli hareket et...
 
Evli olan kişilere ne yaşarsa yaşasın ayrıl demek çok zordur; FAKAT sizin yaşadıklarınızı yaşasa boşan demek daha rahat olur, kaldı ki siz evli bile değilsiniz, kurtulun-hayatınızı kurtarın..

Evlenmek içinde çocuk sahibi olmak içinde geç değil.
Hem evlilik yaşıi hem çocuk sahibi olabilme yaşı çok ilerledi.Bu son şans olarak düşünürseniz, bu yuvadan sahip olduğunuz çocuğun ne hayrı kalır ki ?

Kendinizi toparlamalı, bu adamdan kurtarmalısınız..
Sizi siz olmaktan çıkaran, kendinize olan saygınızı yitirmenize neden olan ilişkinin varlığı ne katar ki hayatınıza?
 
tez zamanda kurtulun o kişiden. daha evlenmeden her türlü hakareti yapmış size.
ama şükredin gerçek yüzünü evlilikten önce göstermiş.
 
Arkadaslar yorumlarinizi okumaya devam ediyorum. Ben de bu yorumlar uzerine biraz dusunme firsati buluyorum . Bir arkadasimiz mazosizmden bahsetmis. Aslinda konuya tamamen disaridan baktiginizda ortada siddet uygulayan bir adam ve buna maruz kaldigi halde birakip gitmeyen bir kadin var. Bu durumu herseyden arındırarak degerlendirdiginizde, kadin olsa olsa mazosisttir demek son derece mantikli gorunuyor ve arkadasimiza da hak veriyorum. Ancak bu is maalesef bu kadar basit degil. Soyle dusunuyorum, hic tanimadiginiz biri durduk yere gelip size kufur etse tokat atsa buna karsi tepkimizi her anlamda koyariz, hepimiz mesrebimizce kendimizi savunma yoluna gideriz cunku ortada bize yapilmis cok acik bir haksizlik oldugunu biliriz. Gelin gorun ki ayni siddet yakinizda, sizi taniyan, artilarini eksilerinizi herseyinizi paylastiginiz insanlardan geldiginde bunun siddet olup olmadiginin dahi farkina varamiyorsunuz ve burdaki siddeti rasyonalize etmeye yani bır mantiga haklılıga dayandirmaya cok daha yakin duruyorsunuz.

Dogrusu erkek arkadasim bana sadece fiziksel siddet uygulamis olsaydi onu terketmek, ya da gercegi gormek benim icin cok daha basit olurdu. Ama burdaki esas sorun fiziksel siddete, psikolojik siddetle birlikte maruz kalmak. Yani oyle bir noktaya geliyorsunuz ki dusunsel olarak, ya evet bu adam bana vurdu ama bak su su nedenlerden oturu sinirlendi de yapti hatta cok sevdiginden yapti bile diyorsunuz. Kisacasi ugradiginiz fiziksel ya da psikolojik siddet degil de, bunu hakettiginize inandirilmak aslinda en tehlikelisi.

Yakinimizdaki insandan gelen siddet bu yuzden daha fena cunku ondan geleni geleni icesellestiriyorsunuz, rasyonalize ediyorsunuz.
Bu dongunun icinden cikmasi da disardan gozuktugu kadar kolay olmayabiliyor, cunku odullendirmeler de var. Yani herseyinizi paylastiginiz insan sizi bir yandan kendince iyi buldugu ozellikleriniz icin odullendirirken, kendince kotu buldugu yanlariniz icin saldiriya devam ediyor. Bir sure sonra hakli olabilir mi diyor ic sesiniz. Bunun hastalikli bir durum oldugunu farketmek bile inanin zaman aliyor. Farkettikten sonra da orselenmis ozguveninizi onarmaya ugrasiyorsunuz.

Ben bir donem kendimi onun icin degistirmeye cabaladim, bunun sonucunda daha mutlu olabilecegimizi dusundum ama bir kritik esik oldu ki ondan sonra gercegi gormeye basladim. Baktim ki kiskanclik patlamalari bitti, ortada elle turulur hic bir sorun yok, ama saldiri devam ediyor, hem de eften puften nedenler yuzunden. Yani yok efendim suratin niye asiktan tut, ev isleriyle ilgili minicik bir ayrintiya kadar varan uyduruk bir nedenden bile hakaret isitmeye, tokat yemeye baslayinca, anladim ki sorun bende degil karsimda.

Galiba beni bu iliski icinde tutan bir diger unsur da askin tarifsizligiydi, yani ask icinde hersey olabilir gibi geliyor, askta akil mantik aranmaz iste gerekirse boyle uclarda yasanir tepkiler de sevgiler de falan gibi geliyor. Askta mantik aramamak, herseyin mubah oldugunu dusunmek de siddeti rasyonalize edebiliyor ve siddet egilimli insan da yeri gelince o kilifa siginabiliyor bu defa akliniz iyice allak bullak oluyor.

Kisacasi bagimlilik savasi gibi birsey bu. İnsanlar kendilerine zarar veren seylere de siginabiliyorlar. Sigara icmek gibi, disardan birilerinin sigara icme demesiyle birakilmiyor. Ya kendi iradenizi, aklinizi devreye sokuyorsunuz ya da destek aliyorsunuz. Ben hem irademi hem de sizin desteginizi devreye sokmus oldum. Kendimi daha iyi ve kararli hissettigimi kesinlikle soyleyebilirim. Ayrica boyle problemleri olan arkadaslara da yazmalarini tavsiye ederim, gercekten rahatlatiyor ve insanin kendini farketmesini sagliyor.



Belli ki çok aklı başında, eğitimli, iletişim becerisi yüksek ve kendine değer veren bir kadınsınız. Peki bundan sonraki yol haritanız nedir? KK aracılığıyla kendi içinize yaptığınız bu yolculuk nerede son bulacak? Kendinizi yeniden kazanmakta kararlı mısınız yoksa tüm bu psiko sosyal açıklama ve gerçeklikleri bir savunma mekanizması ve bağımlılığınızdan kopamayışın bir mazereti olarak mı kabul edeceksiniz?
 
Merhaba,
Konunu okudum ve sana ornek olmasi acisindan durumumu ozetlemeye karar verdim..oncelikle belirtmek isterim,Birsen'in yorumlarini cok begeniyor ve dogru buluyorum..

Ben 32 yasinda evlendim,seviyordum sevmesine ama icimde biryerlerde dogru olmadigini biliyordum..hatta dugunume 2 gun kala ablama "ben hata yapiyorum"demisim,hic hatirlamiyorum ama evlenmeye,cocuk yapmaya gec kalma beni en cok tetikleyen seylerdi bu karari verirken...dogru olmadigini bile bile,32 yasindayim ne zaman baskasini bulucam da sevicem evlenicem de bebek yapicam gibi korkulara kapildim..benim esimin yanlis olma sebepleri seninkinden cok farkliydi...konularimi okuyabilirsin detaylar icin..herneyse sonuc olarak sagduyum dogru cikti ve 4 yil sonra bosandim..isimi kaybettim,psikolojim bozuldu ve 4 yil icinde son derece neseli,hayat dolu,isinde basarili bir insandan bir enkaza donerek evime dondum ve toparlanmaya calisarak 1 yil daha gecti..Simdiyse toparlandim,kendi isimi kurdum ve 13 yil onceki sevgilimle tekrar gorusmeye basladim..o da esinden bosanmis..beni hic ama hic unutmamis ve o kadar asik ki..o kadar mutluyum ki..37 yasindayim,cocugum yok ve sevdigim adam icin birkac ay sonra dunyanin obur ucuna gidip tekrar evlenecegim...ve bebegim de olacak Allahin izniyle..sonuc olarak,gec kaldim diye acele ederken yillarini bosa harcayabilirsin de..hayatta tesaduf diye bisey yoktur ve herseyin bir sebebi vardir... Umarim en dogru karari verirsin ve cok mutlu olursun..sagduyuna kulak vermen dilegiyle....
 
butun yorumlari okumadim canim ama bu insan yarin obur gun cocugunuzu da dover. ne demek seni dovdu yaa. boyle bi insanla evlenilmez ki. evlenmeden tanimissin iste nasil bi insan oldugunu annlamissin bence. herkesin icinde kendince iyi bi insan vardir amaa dayak aldatma varsa olmazzz. yasinin nesi var ki. ben sana arkadaslarimdan ornek veririm. 37 yasinda yeni evlenen arkadasim var mesela. hep bunu beklemisim demek ki diyo. evlenip mutsuz olmaktansa hayirlisini beklemek en iyisidir. ya biraz daha sure ver bak bakalim nasil olacak ya da hayatina bak derim. evet dile kolay ama ayrilmak icin dayak cok onemli bi sebep..
 
Merhaba,
Konunu okudum ve sana ornek olmasi acisindan durumumu ozetlemeye karar verdim..oncelikle belirtmek isterim,Birsen'in yorumlarini cok begeniyor ve dogru buluyorum..

Ben 32 yasinda evlendim,seviyordum sevmesine ama icimde biryerlerde dogru olmadigini biliyordum..hatta dugunume 2 gun kala ablama "ben hata yapiyorum"demisim,hic hatirlamiyorum ama evlenmeye,cocuk yapmaya gec kalma beni en cok tetikleyen seylerdi bu karari verirken...dogru olmadigini bile bile,32 yasindayim ne zaman baskasini bulucam da sevicem evlenicem de bebek yapicam gibi korkulara kapildim..benim esimin yanlis olma sebepleri seninkinden cok farkliydi...konularimi okuyabilirsin detaylar icin..herneyse sonuc olarak sagduyum dogru cikti ve 4 yil sonra bosandim..isimi kaybettim,psikolojim bozuldu ve 4 yil icinde son derece neseli,hayat dolu,isinde basarili bir insandan bir enkaza donerek evime dondum ve toparlanmaya calisarak 1 yil daha gecti..Simdiyse toparlandim,kendi isimi kurdum ve 13 yil onceki sevgilimle tekrar gorusmeye basladim..o da esinden bosanmis..beni hic ama hic unutmamis ve o kadar asik ki..o kadar mutluyum ki..37 yasindayim,cocugum yok ve sevdigim adam icin birkac ay sonra dunyanin obur ucuna gidip tekrar evlenecegim...ve bebegim de olacak Allahin izniyle..sonuc olarak,gec kaldim diye acele ederken yillarini bosa harcayabilirsin de..hayatta tesaduf diye bisey yoktur ve herseyin bir sebebi vardir... Umarim en dogru karari verirsin ve cok mutlu olursun..sagduyuna kulak vermen dilegiyle....

Ben hep zannederdim ki insan 30 lu yaslarda cok daha dogru secimler yapabilir. Ne de olsa hayat tecrubemiz var, insanlari daha iyi taniyoruz. Oysa ki biyolojik saat ilerledikce insan panikliyormus, en olmayacak seye bile olabilir mi gozuyle bakabiliyormus. Simdi anliyorum ki cocuk dogurmak aslinda birinci hedef olmamali. Yani once biz mutlu muyuz onemli olan bu, sadece bir gorevi yerine getirmis gibi cocuk yapmanin anlami yok. Bir de cocuk devamli sevgi, ilgi bekleyen bir sey... e ben mutsuzsam kimse bana sevgi saygi gostermiyorsa o evde cocuguma nasil sevgi verebilirim, nereye kadar verebilirim. Bu 30 lu yaslarin en dikkat edilmesi gereken tarafi sanirim su biyolojik saate hic bakmadan tamamen mutluluga odaklanmak, bizi mutsuz eden her ne varsa bir an once kurtulmak. Basindan gecenleri biraz okudum cok saygi duydum kolay sey degil her seye yeniden baslamak. Umarim yeni iliskin sana, hayatina yepyeni bir pencere acsin, yeni hayatinda hep mutlu ol. Tesekkur ederim ayrica destegin icin.
 
Back
X