Ben aksini düşünüyorum. Bir sporla ilgilenmek, onu disipline etmek demek değildir. Ciddi anlamda eğilim göstermesi gerek ki günde 2-3 saat kan ter içinde çalışsın. Yüzme ve basketbol belli ki altın tepsi ile sunulmuş. Özel okullarda zaten bu olanaklar var. Maddi durumu iyi yeğeninizin. Ama yüzmeden ya da tekvadodan kastım ders saatlerinde gidip keyfiyetle takılmak değil. Bunlar ciddi sporlardır. Beni de küçükken tesadüfen sanata yönlendirdiler. Ama dışarıdan herkese çok elit gelen bu kavram için haftada 3 gün 5 saat çalışıyorduk.
Mutsuzluğu sadece sorguladığı şeylere bağlı olmayabilir. Detayları bilmiyorum, ilişki ağlarını... Babasızsa eğer bu da bir mutsuzluk sebebidir. Babası yoksa baba yerine koyabileceği, örnek alabileceği, onunla maddi manevi ilgilenen, kolundan tutup sinemaya götüren, sohbet eden birine de ihtiyaç duyuyor olabilir. 12-13 yaşlarındaki bir çocuk, ergenliğe girmenin hazırlığında zaten, hormonlar değişir, davranışlar şekillenir. Soyut düşünce, sorgulamalar tavan yapar.
Boks olayına tekrar gelirsem Eskaza ilgilense, sadece dediğiniz gibi dayak yiyip ya da birilerini dövüp gelmeyecek eve. Oradaki çevre ile de iç içe olacak çocuk yok yere şiddete eğilim gösterecek. Bence böyle disipline edilemeyen, merdivenaltı alelade yerlerde var olabilen sporlar için çok küçük. Yazık yani çenesine bir yumruk alsın dünyayı algılasın demek pek çözüm odaklı değil. O enerjiyi alakasız bir alana yönlendirmiş olursunuz. Boksa ilgi duysa ilham alabileceği uyuşturucuya bulaşmamış, mafyatik bağlantıları olmayan, kültürlü biri yok.
Mesele dayak yemesi değil. Zevk alması, almaması da değil. Madem düşünecek vakti çok, aile bağları zayıf ve ilgilendiği spor dalları var; o halde o dağınık zihni toplayabileceği, enerjiyi boşaltabileceği sosyal örgütlenmesi de tehlikesiz olan, yaşına uygun bir disipline yönlendirin. Fenerbahçe spor kulübü altında atletizm bile olabilir. 5 km koşsun bi, kan ter içinde kalsın, hocası nefes aldırmasın, ayakları şişsin vs vs. Kuralsızlıktan ziyade, kurala ihtiyacı var. Enerjiyi atsın, çeneyi dağıtmasın. Boksa hayır diyorum. Yazık etmeyin çocuğa.