Dul kadın olmak..

Ben de en yakın mesai arkadaşım 25 yaşında dul kaldı.4 yaşında kızıyla beraber.Yanına annesini de aldı.Bayan arkadaşları dul kaldıktan sonra yavaş yavaş uzaklaşmaya başladılar,sanki kocalarını elinden alacak diye. erkek arkadaşlar da; evlisi, bekarı bir o kadar da yakınlık göstermeye başladılar.Tabiri caizse etrafında fır dönüyorlardı.Arkadaşım , sen de gelip gitmemden rahatsız olursan açıkça söyle ben alınmam dedi.O da etrafında olanların farkındaydı,duruşunu hiç bozmadı.Mesafe koydu.Evlenmedi.Oturup, sohbet ederken, Bunca yıl yaptığım tek hata, kızım iyi yetişsin diye Yatılı okula göndermem oldu, dedi.şimdiki aklım olsaydı, yanımdan ayırmaz, kızıma sıkıca sarılırdım. Kızı da, seneler sonra ingilizce öğretmeni oldu,kızıyla birebir sohbetimiz sırasında,Anneme en çok ihtiyacım olduğunda yanımda değildi, beni yanından uzaklaştırdı, neymiş ben şımarık yetişmeyeyim diye.ama ben,birgün evlenip çocuğumda olursa, bir kuru ekmeği çocuğumla paylaşacağım, asla annem gibi yapmayacağım,dul bile kalsam, bu konuda onu hiç affetmiyorum. burada konuştuklarımız aramızda kalsın diye söyledi.Sonuç olarak Arkadaşım İlk başta öz annem bile çok çektirdi,"Anne de öğretmen"Çok zoruma gidiyor sözleri.Toplumun dullara bakış açısı çok farklı, tek şey sanki cinsellikten ibaret. Allah kimseyi sütü bozuklarla karşılaştırmasın dedi.Gerçekten zor.

LadyYoOkie .!.:

tamamen katılıyorum. ancak o ''dul'' kadında evli olsaydı, başka bir ''dul'' kadın için bu ifadeleri kullanırdı. kadın-erkek herkes kadınlara çifte standart uyguluyor. kadınlar da işte sorun orda. kadınlarımızın beynindeki bazı kaslar çalışmaya başlarsa bu sorunlar ortadan kalkar ve bir çok kesim için bunun olmasına en az 50 sene veriyorum

senin gibi benim gibi düşünen bir çok kadında var tabii ancak diğer kitle çoğunluk malesef

ha bu arada bikini askılarını indirmesi onu namussuz mu yapıyor?? böyle bir şey algıladım. yine falso..

Genişletmek için tıkla...

Evli bir kadın, havuzun kafeteryasında, onlarca insanın arasında, karşısındaki sanal seks yapmak istiyor diye yavaş yavaş soyunuyorsa, evet bence ahlaksızlıktır yaptığı..

Filiz81 .!.:

Ben de en yakın mesai arkadaşım 25 yaşında dul kaldı.4 yaşında kızıyla beraber.Yanına annesini de aldı.Bayan arkadaşları dul kaldıktan sonra yavaş yavaş uzaklaşmaya başladılar,sanki kocalarını elinden alacak diye. erkek arkadaşlar da; evlisi, bekarı bir o kadar da yakınlık göstermeye başladılar.Tabiri caizse etrafında fır dönüyorlardı.Arkadaşım , sen de gelip gitmemden rahatsız olursan açıkça söyle ben alınmam dedi.O da etrafında olanların farkındaydı,duruşunu hiç bozmadı.Mesafe koydu.Evlenmedi.Oturup, sohbet ederken, Bunca yıl yaptığım tek hata, kızım iyi yetişsin diye Yatılı okula göndermem oldu, dedi.şimdiki aklım olsaydı, yanımdan ayırmaz, kızıma sıkıca sarılırdım. Kızı da, seneler sonra ingilizce öğretmeni oldu,kızıyla birebir sohbetimiz sırasında,Anneme en çok ihtiyacım olduğunda yanımda değildi, beni yanından uzaklaştırdı, neymiş ben şımarık yetişmeyeyim diye.ama ben,birgün evlenip çocuğumda olursa, bir kuru ekmeği çocuğumla paylaşacağım, asla annem gibi yapmayacağım,dul bile kalsam, bu konuda onu hiç affetmiyorum. burada konuştuklarımız aramızda kalsın diye söyledi.Sonuç olarak Arkadaşım İlk başta öz annem bile çok çektirdi,"Anne de öğretmen"Çok zoruma gidiyor sözleri.Toplumun dullara bakış açısı çok farklı, tek şey sanki cinsellikten ibaret. Allah kimseyi sütü bozuklarla karşılaştırmasın dedi.Gerçekten zor.

Genişletmek için tıkla...

Babasız büyürse şımarık olur diye korktu herhalde.. ama keşke ayrılmasaymış, geçen günler geri gelmiyor. neyseki kızı okumuş, meslek edinmiş, bu da bir teselli.

nadirensevda .!.:

Yaa üzüldüm sizin için, ben genelde sizin yorumlarınızı okumadan geçmem, çok aklı başında birisi olarak düşünüyorum sizi. Hakkınızda hayırlsı.

Genişletmek için tıkla...

Çok teşekkür ederim. Onore ettiniz beni. Üzülmeyin lütfen. Henüz boşanmadım ama boşanmak benim için hayırlı olacak artık bundan eminim.
Dul olmak ta eşinden ayrı yaşamak çok zor. Öyle iğnelemelerle karşılaşıyorsunuz ki. İnsanlar kendi huzurunuz için verdiğiniz kararınız ve tercih ettiğiniz yaşam nedeniyle acımasızca sizi eleştirebiliyorlar.
Yolunda gitmeyen, mutsuz eden bir evliliği sürdürmek istemediğiniz için suçlu olabiliyorsunuz.

ipektuncer .!.:

Evli bir kadın, havuzun kafeteryasında, onlarca insanın arasında, karşısındaki sanal seks yapmak istiyor diye yavaş yavaş soyunuyorsa, evet bence ahlaksızlıktır yaptığı..

Genişletmek için tıkla...

Kesinlikle.....

Söylediklerinize katılıyorum. Bu konu gerçekten çok can sıkıcı bu ülkede. Ben de boşanma sürecindeyim ama bu noktaya gelmeden önce de, çocukluğumdan beri boşanmış kadınların karşılaştığı sorunları doğrudan annemden gözlemlemiş bir insan olarak hiç bir şekilde çekinmediğimi söylemek yanlış olur. Evet, o zamanlar gerçekten çok daha zordu, nüfus cüzdanından "dul" daha sonraları "boşanmış" yazmaya başladı. Şimdi benim hatırlamadığım (ama anneme sorsam anında söyler) bir kadın bakan bu yasanın geçmesini sağlamış ve büyük bir adım olmuştu. Yanılmıorsam 90ların sonu, 2000lerin başı. Ama sırf yasayla kafalar değişmiyor. Annem 2 çocuk evde, iş görüşmelerine koşuştururken erkek işverenler tarafından yaşadığı sözlü tacizler, imalar onu çıldırtır, bazen işe girdikten sonra patronun fazla sokulmasını takiben birkaç saat içinde yeni işinden istifa etmiş olarak eve dönerdi. Çok mücadele etti ama asla ezilmedi. Neyse ki arkadaş çevresi düzgün insanlardan oluştuğu için kadın veya erkek onların anneme fazla sokulması veya uzaklaşması sorunlarını yaşamadı. Komşular ise tabi ki ayrı dert olabiliyordu.

Şimdi ben aynı noktadayım. Boşanma sürecinde olduğumu arkadaş çevrem dışındaki insanlara söylediğimde tepkilerini izliyorum. Belki büyükşehirde ve genelde belli bir eğitimi olan insanlarla görüştüğüm için en sık duyduğum "hayırlısı neyse o olsun, önemli olan mutlu olmak" oluyor. Yeni taşındığım apartmanda çok muhafazakar ve mesafeli olan alt komşularıma söylediğimde ise cevap "olabilir, o da normal birşey. bir şeye ihtiyacın olursa biz buradayız" oldu. Kendi kızları evlenmek üzere ve onların asıl bakış açısı "ölmek var dönmek yok". Halbuki bana karşı anlayışlı olmaya çalışıyorlar. Bu beni sevindiriyor. İnsanlar ne kadar başka hayatlara, deneyimlere ve bakış açılarına kapalı yaşarlarsa o kadar köreliyorlar. Belki alakasız gibi gelecek ama eskiden kadına şiddet cinayetle sonuçlandığında İstanbul, İzmir, Ankara gibi şehirlerdeki kadın dernekleri üç-beş kişi bir açıklama yapar, o da kimseye ulaşmazdı. Bugün o tabutlar oraların kadınları tarafından omuzlarda taşınıyor. Tepki gösteriyorlar ve tepkiyi en çok da kadınların göstermesi lazım. Bunlar bana büyük bir yol katettiğimizi söylüyor. Umarım çok daha fazla yol alırız. Umutluyum.

İki sene önce boşandım. Yani "dulum". Bir kusurum daha vardı, 29 yaşındaydım.
Açıkçası evli arkadaşlarımla ilişkilerime özellikle dikkat ettim. Öyle bir zorunluluk hissettim. Laf olsun, hıııı dahi denilsin istemedim.
Önceden çok yoğun olan aile-aile tarzı ilişkilerim üzücü ama sanırım doğal bir şekilde epeyce seyreldi.
Bu dünyada kadın-erkek deyince tema ne olursa olsun, ister iş, ister sosyal hayat v.s. ilk konu hep cinsellik
üzerine odaklanıyor maalesef. Ahlaka aykırı davranışlar yaygınlaştıkça, özgürlük kavramı aptalca yorumlarla ahlaksızlığa anahtar olmaya devam ettikçe
kurunun yanında yaşta yanmaya devam edecek gibi görünüyor. Ama iş insanın kendinde bitiyor.
Kadın kadının kurdu ne yazık ki. Kendimi kemirtmeden, erkeklerle arkadaşlıklarımda mesafeyi doğru koyarak,
ahlakıma, iffetime laf ettirmeden yaşayabildim, yaşayabiliyorum.
Fıtratıma uygun, kadına yakışır şekilde yaşadığımı düşündüğüm için çokta zorlanmıyorum.
Çok şükür şimdi nişanlıyım. 2. evliliğimi yapacağım yaza.