Erkeğin Para Muhabbeti Yapması


Allahmm nasıl biriymiş.Yuh yani bari laptopta isteseymiş. Aşırı fazlaymış .
 
Son düzenleme:

Bir arkadaşım vardı, aramızda bir şeyler olacak gibi olan, bir dönem sürekli maddi sıkıntılardan kirayı verememekten, iş bulamamaktan bahsediyordu. Ama her zaman. Her telefon konuşmasında her buluşmada gına getirmişti artık.

Ama ben hala akşam dışarı çıkıldığında akla gelen ilk ihtimalin hesabın erkek tarafından ödenmesi olmasını anlamlandıramıyorum. En güzeli bölüşmek. Belki sevgililer gününde falan ödemesine müsade ederim, etmişimdir. Onda da çıkışta tatlı falan yeniyorsa onu da benim ödemem koşulu ile.
 

Evet bi kere o ödedim mi baska bişeyi ben öderım mesela. İlk erkek ödeyecek demıyorum ki canım benım ben de öderım o da öder. Ben zamansız bunu yapandan söz edıyorum bi ilginc gelıyor bana
 
Teyzem hep der cimri erkekle birde kıskanç erkekle ömür geçmez diye eğer bu hesap ödetme muhabbeti cimrilikten ileri geliyorsa o son bulusmam olurdu.

Kadınlar Kulübü Mobil uygulaması kullanılarak gönderilmiştir.
 
Sürekli hesabı erkeğe yığan kızlardan değilim demişsiniz ama , cümlelerinizden biraz aksi anlam çıkıyor, hani arada bir olur kadın öder gibi( arada erkekte olmaz kadın öder demişsiniz, yani sürekli rutin olarak erkek ödüyor da 40 yılda 1 kadın öder gibi. ) be bu düşünce tarzını cok yanlış buluyorum. Hesabı erkek öder! diye bir kural mı var acaba? Onlar da insan, onların da paraları kendilerine, 5 senelik ilişkimde ben de cok ödemişimdir hesap o da cok ödemiştir, bende yok sen öde demesinin nesi itici anlamadım? Erkek her zaman cebi dolu gezmek zorunda değil ki, insanlık hali parası bitmiş olabilir, ben hiç ayıplamam böyle durumları itici de gelmez.
Ha mesela erkek olur cimrilikten sürekli ucuz yerlere götürür, yediğinin içtiğinin hesabını yapar çekilmez tabi ki de, ama bende para yok sen öde demesinin kötü bir yanı yok bence. İnsanlık halidir olabilir, hesabı kız da ödemeli erkek de, bir gün erkek ödediyse öteki gün kız ödemeli ( çalışan-öğrenci ayrımlarını tenzih ederim tabi ki.)
 
Yüzsüzlüğün en son level'ı bu canikom. Önce böyle ufak ufak başlıyorlar, seninki gibi. En son bu seviyeye ulaşıyorlar

Eli bol gördü ya ondan . Aslında bunları istiyeceğini pek düşünmüyorum,düşünemiyorumm ama biletleri ödememi istemesi (ben cagırdım dıye )garip geliyor.
 
Evet bi kere o ödedim mi baska bişeyi ben öderım mesela. İlk erkek ödeyecek demıyorum ki canım benım ben de öderım o da öder. Ben zamansız bunu yapandan söz edıyorum bi ilginc gelıyor bana

Yanlış anlamayın, sanırım ben de bu konuda takıntılıyım. Feminist bir insan olarak bilinirim ve eşitlikle ilgili ne zaman konuşsak erkek arkadaşlar da pozitif ayrımcılıktan ve toplumun kendilerine dayattıkları bir takım kalıplardan ne kadar bıktıklarından bahseder. Neden hesabı ben ödemek zorundayım sorusu ile o kadar karşılaştım ki? Neden bir kere de onun ödemesini beklediğimde yaftalanıyorum sorusu ile? Benim onlara cevabım şu: "Tamam canım sen bana kadına şiddet, taciz, tecevüz konularını çözmekte yardımcı ol, o zaman ben de sizin yaşadığınız bu problemlerde(!) sizin için çabalıyım"

O yüzden ben nasıl bir erkek "kadın iş bu", "ev işleri kadının işidir", "kadın dediğin şöyle olur" dediğinde karşı çıkıyorum, eşitlikçi bir insan olduğum için "evi geçindirmek erkeğin işidir" "erkekler çok para konuşmasın" "erkek adam şöyle olur" kalıplarını ve kategorizasyonlarını da sevmiyorum.
 
Son düzenleme:
Eli bol gördü ya ondan . Aslında bunları istiyeceğini pek düşünmüyorum,düşünemiyorumm ama biletleri ödememi istemesi (ben cagırdım dıye )garip geliyor.

Ya şimdi, şaka bir yana, erkek arkadaşını bu camışla karşılaştırmak haksızlık. Bu apayrı bir modeldi sonuçta. Ama seninki de normal değil. Tencere dibin kara, seninki benden kara misali.
 

Ben bu hikayede şunu merak ederim. Bu çocuk size hediye olarak bir şeyler alıyor muydu? Size en azından o mouse değerinde hiç bir şey almamış mıydı? İlişkiniz ne kadarlıktı? Siz ona hediyeler alır mıydınız? Pek çok parametreye göre bu hikaye bana sevimli bile gelebilir. "Cimri" kategorisine sokacak başka tavırları yoksa, "bu kızdan maddi olarak ne koparırsam kardır" gibi saçma sapan bir düşünce ile mouse istemediyse çok da sen de erkek misin denilecek bir şey değil bence.
 

Kullanıldığım nokta ile ilişkimin samimi hale geldiği noktayı ayırabiliyorum şuanda çok şükür. Ne bana bir hediye alırdı, ne de aldıklarımın kıymetini bilirdi. Gayet de babasından istediği kadar para alamadığı için, beni bir nevi ayaklı banka kasası olarak görürdü. Hesapları ortak ödemek, bir şeyleri ortaklaşa yapmak gibi bir durumumuz yoktu. Ben 50 kez ona hediye alıyorsam, o ancak ayrılmak üzere olduğumuzu hissettiği an sevimli görünüp durumu kurtarmak için bir hediye alır gelirdi. Zaten benim ona aldıklarıma da hediye denmez. Ben erkek arkadaşlarıma bir şey gösterip, ay bana bunu alsana demem, hediye içten gelir, insan zorlanmaz. Ama o beni bir şeyleri almaya zorluyordu duygu sömürüsü yaparak. "Erkek misin sen de?" bile değil aslında soru, "Nasıl bu kadar yüzsüzsün?".
 
Yılın belli zamanları görüşebiliyorduk, toplam ne kadar paramız varsa gün sayısına bölüyor her gün o kadar harcayabiliyorduk...

Eğer o gün az harcadıysak ertesi gün kalan parayla ödüllendiriyorduk kendimizi...

Eğer o günlük miktarı aştıysak da ertesi gün tasarruf ediyorduk...

Çok keyifli oluyordu ikimize ait parayı harcamak, kasada kim ödeyecek sorunu yaşamamak...

Bunu parasızlıktan da yapmıyorduk üstelik ortak hareket etmenin zevkini yaşamak ve eşit harcama yapmak harika hissettiriyordu bana...

Böylelikle ne benim onu cimri bulmam ne de onun para konusunda beni pasif bulması söz konusu oldu...

İlişkilerde para konusu tatsız olduğu için en iyi formül bu gibi geliyor bana...
 

İşte bu bilgilerden sonra ilk anlattığınız hikayeye diğer arkadaşların verdiği tepkiyi verebilirim ben. Hiç bir şey bilmeden direk "şu mouseu alır mısın bana" cümlesi bana ters gelmiyor. Yerden yere vuramıyorum bir cümle ile.
 



güzel yöntem ama biz hiç o aşamalara gelememiştik. 2mizde böyle bir teklifi sunamazdık.:S
 
Ya şimdi, şaka bir yana, erkek arkadaşını bu camışla karşılaştırmak haksızlık. Bu apayrı bir modeldi sonuçta. Ama seninki de normal değil. Tencere dibin kara, seninki benden kara misali.

Evet canım.Normal değil .Zaten birşeyi görünce diğer kusurlarıda pat pat geliyor gözünün önüne.
 
Bende sevmem para muhabbeti yapan insani , sadece erkek icinde gecerli degil..
tabiki odenecek birsey varsa , beraber odenir veya bir sen odersin birgun o..

ama is muhabet haline geldimi hosuma gitmez benimde.
 
Ben öğrenciyim,öyle 15-20 liram olmuyor cebimde. Sevgilim çalışıyor,iyi bir maaşı var. Ama bana hesap ödetmez.
Ha arada isterler ya " 1 liranız var mı" diye o zamanlar cebimdekileri çıkarırım.
O da parası ollmayınca söyler,varsa ben veririm,yoksa gezer tozarız.
Ezikliğini hissediyor muyum evet hem de çok. Hesap zamanları işkence adeta. Bir an önce çalışıp artık rahatça cüzdanımı açmak istiyorum.
Ben de hesap ödemek yerine ona çikolata alıyorum her buluşmamızda.

Rahatsız olduğun konu sanırım emri vaki yapması. Yani en baştan dese "param yok" diye sen de hazırlıklı gidersin mesela.
Ama hesap zamanı deyince mahcup olmaktan korkuyorsun gibi geldi. Bu konuda haklısın.
Parası olmadığı için sevgilinden soğumak ona haksızlık olur,insanlık hali çünkü,her zaman cebi para dolu dolaşamaz ya insan.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…