Erkek arkadaşım küfür etti

Maalesef salağım
Bu salaklıkla ne kadar ilgili bilmiyorum ama siz yine de kendinize bu tip etiketler takmayın.
Olmayanı olduramayacağınızı
Bozulan her şeyi düzeltmek zorunda olmadığınızı
İnsanın izzeti nefsinin bir başkasına duyduğu hislerden çok faha önemli olduğunu anlamanız lazım.
Büyümeniz lazım.
Milyonlarca ihtimalin içinden neden bu sığırı seçmeye devam ediyorsunuz?
 
Ayıp etmişsin ya, senin özür dilemen lazımdı. Yazık olmuş kooooskoca 2 aylık ilişkiye.

Kızım ananız babanız size hiç özsaygı nedir öğretmedi mi? Nasıl bu muameleyi kabulleniyorsunuz? Neyle beslediler sizi? Nasıl ilişkiler bunlar?
Kooooskoca iki ay lafını görünce annemin 55 yıllık evliliğinde bir gün bile nankör babama yaranamadığı aklıma gelmiştir 😢
 
Teşekkür ederim okurken gözüm doldu 🥹💝
sana destek olacak insanlar arıyor olabilirsin ama sen kendin için bir şeyler yapmadığın sürece hiçbir şey değişmeyecek. birilerinin desteği falan önemli değil, önceki yorumumda da bunu kastetmiştim. öfke krizleri geçiren ve bana küfür eden, paranoya derecesinde kıskanç ve muhtemelen beni aldatan bir adamla ilişkim vardı. yıllar boyunca değişmeyen şeyi söyleyeyim mi sana? onun gözünde kendi haklılığı değişmedi. ama ben değiştim ve onu istemedim. istesem yine benimle olurdu yine peşime düşmüştü. şimdi gerçekten güven ve sevgi dolu bir ilişkim var. bunun tek sebebi benim o adamı geçtim hayatımdaki her konuda iyileşmek için çaba vermiş olmam. hiç kimse kendisi istemeden değişmez ve böyle ilişkiler takıntılardan kaynaklanıyor. seni çeken yönü senin ruhunda onun psikolojik oyunlarla kanca atıp takıntı yaratacağı boşluklara sahip olman. bunun için yapman gereken tek şey kendinle baş başa kalıp hayatında tekrar eden duygu örüntülerini ve ruhunda açlık yaratan boşluklarını fark etmen. aslında çoğu insan kendi kendine iyileşme gücüne sahip ama kendi gücünün farkında değil ve hep ya çevresinden ya doktordan "destek" arıyor. mesele insanın o yolu kendi kendine açması yoksa sürekli seni telkin edecek birine bağımlılık duyarsın. tekrar yazıyorum gölge çalışması araştır ve uygula. hislerini, geçmişini düzenli olarak yaz ve kendini analiz et. seçimlerini özgür iradenle yapman gerektiğinin, otomatiğe bağlamış dürtüleriyle hareket eden yanının sen olmadığının farkına var. bastırdığın duyguların farkına var. sana doğru diye öğretilenlerin farkına var. sürekli hangi acıya hem bağımlı kalıp hem isyan ederek kendini oradan oraya savurduğunun farkına var. dürtülerin seni hangi duyguyu tekrar tekrar yaşaman için yönlendiriyor ve sana o yönde seçim yaptırıyor çünkü senin aslında neyi görüp fark etmeni istiyor? sen bugüne dek bağlı kaldığın hangi zinciri kırabilirsin ve sen aslında sana yaşatılan, öğretilen, zorunda hissettiğin şeylerin dışında kimsin? ruhunu, özgür iradeni gör, fark et, anla. önce gölgelerini anlayacaksın ve çözümleyeceksin. daha sonra kendinde iyileşme gördüğünde tüm dünya sana cennet gibi görünecek ki bu da yanlış, ondan sonra sen farkındalık kazandıkça ikisinin arasında dengeye geliyorsun işte. ne zaman nerede hangi ucu (karanlık/aydınlık-iyi/kötü) görmen gerektiğini özgür iradenle sen seçiyorsun. ne zaman nerede neye dahil olup olmaman gerektiğini seçiyorsun. hayatına hangi prensiplerin yön vereceğini seçiyorsun. bu ikiliğin dünyadaki dengesini de görüyorsun, kötü şeylerin neden olduğunu da anlıyorsun. her şeyin senin hayat hikayendeki manasını sen keşfediyorsun. dünyada değiştirebileceğin şeylerin ne kadar az olduğunu ve sadece kendini değiştirerek başkalarına yardım edebileceğini anlıyorsun. hayatına rasyonalize etmen gerekmeden, kariyer/para/evlilik vs. maddi gerçeklikler dışında bir amaç buluyorsun. maymun (otomatik) beyniyle hareket eden milyonlardan olma. elinden geldiğince ışık ol, aydınlat. sen de öğrendiklerini birilerine anlat. çünkü dünyada haddinden fazla karanlık var.
 
sana destek olacak insanlar arıyor olabilirsin ama sen kendin için bir şeyler yapmadığın sürece hiçbir şey değişmeyecek. birilerinin desteği falan önemli değil, önceki yorumumda da bunu kastetmiştim. öfke krizleri geçiren ve bana küfür eden, paranoya derecesinde kıskanç ve muhtemelen beni aldatan bir adamla ilişkim vardı. yıllar boyunca değişmeyen şeyi söyleyeyim mi sana? onun gözünde kendi haklılığı değişmedi. ama ben değiştim ve onu istemedim. istesem yine benimle olurdu yine peşime düşmüştü. şimdi gerçekten güven ve sevgi dolu bir ilişkim var. bunun tek sebebi benim o adamı geçtim hayatımdaki her konuda iyileşmek için çaba vermiş olmam. hiç kimse kendisi istemeden değişmez ve böyle ilişkiler takıntılardan kaynaklanıyor. seni çeken yönü senin ruhunda onun psikolojik oyunlarla kanca atıp takıntı yaratacağı boşluklara sahip olman. bunun için yapman gereken tek şey kendinle baş başa kalıp hayatında tekrar eden duygu örüntülerini ve ruhunda açlık yaratan boşluklarını fark etmen. aslında çoğu insan kendi kendine iyileşme gücüne sahip ama kendi gücünün farkında değil ve hep ya çevresinden ya doktordan "destek" arıyor. mesele insanın o yolu kendi kendine açması yoksa sürekli seni telkin edecek birine bağımlılık duyarsın. tekrar yazıyorum gölge çalışması araştır ve uygula. hislerini, geçmişini düzenli olarak yaz ve kendini analiz et. seçimlerini özgür iradenle yapman gerektiğinin, otomatiğe bağlamış dürtüleriyle hareket eden yanının sen olmadığının farkına var. bastırdığın duyguların farkına var. sana doğru diye öğretilenlerin farkına var. sürekli hangi acıya hem bağımlı kalıp hem isyan ederek kendini oradan oraya savurduğunun farkına var. dürtülerin seni hangi duyguyu tekrar tekrar yaşaman için yönlendiriyor ve sana o yönde seçim yaptırıyor çünkü senin aslında neyi görüp fark etmeni istiyor? sen bugüne dek bağlı kaldığın hangi zinciri kırabilirsin ve sen aslında sana yaşatılan, öğretilen, zorunda hissettiğin şeylerin dışında kimsin? ruhunu, özgür iradeni gör, fark et, anla. önce gölgelerini anlayacaksın ve çözümleyeceksin. daha sonra kendinde iyileşme gördüğünde tüm dünya sana cennet gibi görünecek ki bu da yanlış, ondan sonra sen farkındalık kazandıkça ikisinin arasında dengeye geliyorsun işte. ne zaman nerede hangi ucu (karanlık/aydınlık-iyi/kötü) görmen gerektiğini özgür iradenle sen seçiyorsun. ne zaman nerede neye dahil olup olmaman gerektiğini seçiyorsun. hayatına hangi prensiplerin yön vereceğini seçiyorsun. bu ikiliğin dünyadaki dengesini de görüyorsun, kötü şeylerin neden olduğunu da anlıyorsun. her şeyin senin hayat hikayendeki manasını sen keşfediyorsun. dünyada değiştirebileceğin şeylerin ne kadar az olduğunu ve sadece kendini değiştirerek başkalarına yardım edebileceğini anlıyorsun. hayatına rasyonalize etmen gerekmeden, kariyer/para/evlilik vs. maddi gerçeklikler dışında bir amaç buluyorsun. maymun (otomatik) beyniyle hareket eden milyonlardan olma. elinden geldiğince ışık ol, aydınlat. sen de öğrendiklerini birilerine anlat. çünkü dünyada haddinden fazla karanlık var.
Çok teşekkür ederim kesinlikle deneyeceğim
 
Çok teşekkür ederim kesinlikle deneyeceğim
o çocuktan kesinlikle uzak dur 😅😅 şimdi hayatın sana gösterdiği şeyi anlamazsan ya onun benzeri gelecek ya daha kötüsü bunun da bilincinde olmanı isterim. sen kendini iyileştir senin gibi kendi kendini yaratmış birisi gelecek ve sana sevgi vermek isteyecek göreceksin.
 
o çocuktan kesinlikle uzak dur 😅😅 şimdi hayatın sana gösterdiği şeyi anlamazsan ya onun benzeri gelecek ya daha kötüsü bunun da bilincinde olmanı isterim. sen kendini iyileştir senin gibi kendi kendini yaratmış birisi gelecek ve sana sevgi vermek isteyecek göreceksin.
Yine aramış bir sürü yerden uzak durmuyor yapıştı
 
Yine aramış bir sürü yerden uzak durmuyor yapıştı
engellemelisin her yerden ona en güzel cevap bu emin ol
onun gücü sana ulaşmasına izin verdiğin kadar ve ulaşamayınca senin üstünden tatmin etmeye çalıştığı egosunu ezip geçmiş olacaksın
kendin de huzur ve özgüven kazanırsın
 
Kurtulabildiniz mi ben nihayet kurtuldum🙏
aslında aramaya devam etti ama ben numaramı değiştirdim
mailimi değiştirme yolundayım yeni maile aktarım yapıyorum az kaldı
evimden inşallah taşınacağım seneye
sosyal medya da kullanmıyorum kendi ismimle
sadece ondan değil baya bir insandan kurtuldum güzel oldu 😅
10 sene önceki ilk sevgilim bile peşime düşüyor arada manyak
taşınsam tamamen rahatlayacağım cidden
bu arada beğeniler için teşekkür ederim utandım ehe
 
Karşı taraf oyunu kucaktan kucağa oynuyorsa demek ki oradan biliyor tövbe ya salağa bak
 
sana destek olacak insanlar arıyor olabilirsin ama sen kendin için bir şeyler yapmadığın sürece hiçbir şey değişmeyecek. birilerinin desteği falan önemli değil, önceki yorumumda da bunu kastetmiştim. öfke krizleri geçiren ve bana küfür eden, paranoya derecesinde kıskanç ve muhtemelen beni aldatan bir adamla ilişkim vardı. yıllar boyunca değişmeyen şeyi söyleyeyim mi sana? onun gözünde kendi haklılığı değişmedi. ama ben değiştim ve onu istemedim. istesem yine benimle olurdu yine peşime düşmüştü. şimdi gerçekten güven ve sevgi dolu bir ilişkim var. bunun tek sebebi benim o adamı geçtim hayatımdaki her konuda iyileşmek için çaba vermiş olmam. hiç kimse kendisi istemeden değişmez ve böyle ilişkiler takıntılardan kaynaklanıyor. seni çeken yönü senin ruhunda onun psikolojik oyunlarla kanca atıp takıntı yaratacağı boşluklara sahip olman. bunun için yapman gereken tek şey kendinle baş başa kalıp hayatında tekrar eden duygu örüntülerini ve ruhunda açlık yaratan boşluklarını fark etmen. aslında çoğu insan kendi kendine iyileşme gücüne sahip ama kendi gücünün farkında değil ve hep ya çevresinden ya doktordan "destek" arıyor. mesele insanın o yolu kendi kendine açması yoksa sürekli seni telkin edecek birine bağımlılık duyarsın. tekrar yazıyorum gölge çalışması araştır ve uygula. hislerini, geçmişini düzenli olarak yaz ve kendini analiz et. seçimlerini özgür iradenle yapman gerektiğinin, otomatiğe bağlamış dürtüleriyle hareket eden yanının sen olmadığının farkına var. bastırdığın duyguların farkına var. sana doğru diye öğretilenlerin farkına var. sürekli hangi acıya hem bağımlı kalıp hem isyan ederek kendini oradan oraya savurduğunun farkına var. dürtülerin seni hangi duyguyu tekrar tekrar yaşaman için yönlendiriyor ve sana o yönde seçim yaptırıyor çünkü senin aslında neyi görüp fark etmeni istiyor? sen bugüne dek bağlı kaldığın hangi zinciri kırabilirsin ve sen aslında sana yaşatılan, öğretilen, zorunda hissettiğin şeylerin dışında kimsin? ruhunu, özgür iradeni gör, fark et, anla. önce gölgelerini anlayacaksın ve çözümleyeceksin. daha sonra kendinde iyileşme gördüğünde tüm dünya sana cennet gibi görünecek ki bu da yanlış, ondan sonra sen farkındalık kazandıkça ikisinin arasında dengeye geliyorsun işte. ne zaman nerede hangi ucu (karanlık/aydınlık-iyi/kötü) görmen gerektiğini özgür iradenle sen seçiyorsun. ne zaman nerede neye dahil olup olmaman gerektiğini seçiyorsun. hayatına hangi prensiplerin yön vereceğini seçiyorsun. bu ikiliğin dünyadaki dengesini de görüyorsun, kötü şeylerin neden olduğunu da anlıyorsun. her şeyin senin hayat hikayendeki manasını sen keşfediyorsun. dünyada değiştirebileceğin şeylerin ne kadar az olduğunu ve sadece kendini değiştirerek başkalarına yardım edebileceğini anlıyorsun. hayatına rasyonalize etmen gerekmeden, kariyer/para/evlilik vs. maddi gerçeklikler dışında bir amaç buluyorsun. maymun (otomatik) beyniyle hareket eden milyonlardan olma. elinden geldiğince ışık ol, aydınlat. sen de öğrendiklerini birilerine anlat. çünkü dünyada haddinden fazla karanlık var.
Gerçekten çok güzel yazmışsınız 🫶🏻 Mesajınızı akşam görüp göz gezdirdim. Şimdi sakin kafayla tekrar okudum. Dediklerinizde çok haklısınız. Bazıları bu bilince kendiliğinden ulaşabiliyor ama benim çevremdeki birçok kişi ne laf anlatırsan anlat anlamıyordu, her şeyin farkında olmasına rağmen harekete geçmiyordu. Bence öylelerine destek gerekli çünkü beyin kimyaları tam düzgün çalışmıyor. Yani her şeyin farkındalar ama eyleme geçemiyorlar. Sen ben gibi kendiliğinden farkındalık kazanıp harekete geçenler de var ama farkındalığı olup uygulamayan yani dirençli olan çok kişi var. Ne anlatırsan ne tavsiye verirsen ver anlıyor ama uygulamıyor. Bence o noktada onlara destek gerekli
 
Gerçekten çok güzel yazmışsınız 🫶🏻 Mesajınızı akşam görüp göz gezdirdim. Şimdi sakin kafayla tekrar okudum. Dediklerinizde çok haklısınız. Bazıları bu bilince kendiliğinden ulaşabiliyor ama benim çevremdeki birçok kişi ne laf anlatırsan anlat anlamıyordu, her şeyin farkında olmasına rağmen harekete geçmiyordu. Bence öylelerine destek gerekli çünkü beyin kimyaları tam düzgün çalışmıyor. Yani her şeyin farkındalar ama eyleme geçemiyorlar. Sen ben gibi kendiliğinden farkındalık kazanıp harekete geçenler de var ama farkındalığı olup uygulamayan yani dirençli olan çok kişi var. Ne anlatırsan ne tavsiye verirsen ver anlıyor ama uygulamıyor. Bence o noktada onlara destek gerekli
öncelikle teşekkür ederim. ❤️ o değişme kafasına girene kadar kendimi ne hallere soktum çıkardım bir bilseniz, hani özetin özeti olarak diyebileceğim ölümle burun buruna geldikten sonra değişmeye başladım ki sadece başladım diyebiliyorum çünkü o noktadan sonra iyileşme kafasına girdiysem bile hemen beceremedim, uzun zaman tekrar tekrar eski alışkanlıklarıma geri döndüm. işte insanın kendiyle yüzleşmekten öyle büyük kaçma dürtüsü olabiliyor ki iyileşmekten kat kat zor o dürtüyü bırakabilmek. savunma mekanizmalarımız ve duygusal alışkanlıklarımız çok güçlü. ama ne olursa olsun bir kere gerçekleri gördükten sonra değişim kaçınılmaz, en zoru ilk adımları atmak. o yüzden çoğunluğun kendini iyileştirebileceğine inanıyorum, hani doktora gitsek bile asıl meselenin kendi çabamızla ruhsal eğitime girmek olduğunu düşünüyorum. buradan bir arkadaşla konuşuyoruz mesela, ağır durumlar yaşamış kendisi ama tedavi görüyor ve terapisti demiş ki çoğu insan bu noktada bırakırdı, sen çok güçlüsün, cesursun. mesele orada yatıyor işte, kendi kendinin zincirlerini kırmış o kadar sevindim ki onun adına. elbette şizofreni gibi durumlarla ilgili konuşmak haddime değil diye düşünüyorum, canlı gördüğüm tek örneği psikoz seviyesindeydi ve ilaçla iyileşme gösterdi o anlık, ilerisi ne oldu onu da bilmiyorum. hani her şeyin bir dozu vardır, bir şey hem ilaç hem zehir olabilir denilir ya. bugünkü sağlık sektörüyle ilgili bazı psikiyatristler ilaçlara dair itirafta da bulunuyor, 20 senedir aynı hastaya ilaç yazıyoruz çünkü ilaç onu iyileştirmiyor diyor mesela. semptomları iyileştiriyor ama işin özünde bulunan ruhsal farkındalık yok. işte meselenin o boyutunu ele almaya çalışıyorum. zaten gölge kavramını ortaya atan da bir psikiyatr ve ben kendimi o yöntemden ilham alarak ve çeşitli ruhsal geleneklerin öğretilerini inceleyerek iyileştirdim, o sebeple insanlara önermeye çalışıyorum. jung da insanı sadece bedenden ibaret ele almamıştı, bilinci yalnızca kimyasal reaksiyonların sonucu olarak görmemişti, ben de keşfettiğim benliğimin ruh/öz kavramıyla ilişkisini deneyimledim. ruhun kolektif içindeki yerini keşfettim. bireysel seçimlerle kolektif kaderin nasıl şekillendiğini keşfettim. ben daha önce hayal dahi edemeyeceğim ama bir süredir varmak istediğim o noktaya geldim aslında ama ben de asıl şimdi bu noktada terapiste giderek bir uzmanla tekrar üzerinden geçmek istiyorum meselelerin aslında. destek almakta kötü bir şey elbette yok, sadece dışarıya bağımlılığı kesip, ne kadar kötü görünürse görünsün kendi yolculuğuna çıkmak ve iradeni keşfetmek noktasındayım yani. teşekkür ederim tekrardan ❤️
 
Son düzenleme:
Back
X