Sevgilim için neler yapabilirim, bende onun prensesi olmak istiyorum. O benim herşeyim ve hayalimdeki prensimden daha iyi bir prens. Evlenmek istiyoruz ama yaşam tarzlarımız farklı ve o bunu bildiğinden süreci sürekli erteliyor. Ben ise evlenmek istiyorum. İkimizde balık burcuyuz ama balık burcu gibi davranmıyor
1.5 yıllık guzel bir ilişkim var, hayallerimin ötesinde bir erkek arkadaşım var. Anlat anlat bitmez. Ben daha önce ailemdende, eski erkek arkadaşlarımdanda hep baskı gördüm, kıskanclık ayağı altında baskılar gördüm bu sefer 1yıldır bulutların uzerindeyim. Üniversitede konservatuar istememe rağmen, baskılardan dolayı üniversitede sıradan bir bölüm okuyup mezun oldum ve suan avm lerde çalışıyorum. Ben o kadar okudum diyip dertlenirken, erkek arkadaşım helalinden kazanıyorsun önemli olan bu, sen kendini geliştirdiğin sürece istersen kapıcı ol ama geliştir diyiyor. Kendisi ise biraz sorunlu, sorunlu olmasının sebebi çok fazla insanlarla anlaşamıyor. Suan kendi firmasını kuruyor, aileden aşırı maddi durumu var, bulundumuz ilde ailesinin soyadı ile açamadığı kapı yok ama soyadını dısarıda söylemiyor, bana bile gerçek soyadını 5-6 ay sonra söyledi, ailesindende suan destek almıyor, herseyi kendisi yapıyor. Özgüveni zaten gereğinden fazla var, aşırı disiplinli, kurallarını çiğnemiyor, hayata bakısı cok farklı, aşırı saygılı ve daha küfür ettini duymadım.
ben üniversitedeyken hatalar yaptımı söyledim, bana dediği ben bu zamana kadar öyle birşey yaşamadım. Yanımda ağladı hatta, yeri geldi istifra etti, ağlıyarak uyuya kaldı, niye ilk başta söylemedin diye, benim çevrem cok pis hep kendimi uzak tuttum dedi. Benim için önemsiz ama kandırılmak koydu dedi, ilk gunlerde söyleseydin suan yanında olmazdım bile dedi. 3-4 ay zor zamanlar geçirdik ve ben cok pişmanım geçmişimden, okudugum şehre gitmemi yasakladı, bu olayı bilen insanlarla, arkadaşlarımla görüşmemi istemedi, bana hala evlenmeden dokunmicanı söylüyor, belli sınırları geçmem diyiyor. En azından atlattık sorunlarını, onun dediklerini saniyesinde yaptım. o 3-4ayda düzeldi ama ben hala aklıma geldikçe ağlıyorum, içim param parça oluyor, böyle biri ile tanıscamı bilseydim kendimi hep korurdum, sadece seviyormusum sanmısım ben geçmişte. Ben cinselliği konuşamam, bana cinsellik ayıp değil, hatta en hayattaki en guzel duygu paylaşım aracıdır ama dinim evlenmeden olmaz diyiyor bu yuzden yapmıyorum, bu ayıp bir şey değil, bu konularda bana isteklerini söylemelisin, sadece erkek bu olayda karlı cıkıcak diye birşey yok, karşılıklı bir şey ve zamanı gelmesi gerek sadece dedi. Ben bu konuda bile kullanıldım. Hatta arada bak su kıyafeti alıcam veya sunuda istiyorum der, ben ise utanıyorum. Birgün bana yaşadıgın şeyler var ama nasıl utanıyorsun anlamıyorum dedi. Cevap veremedim, hatta bozuldum, yanında belli etmedim, eve gidip ağladım.
Bir o kadarda fırlama, gece dısarı cıktımızda. Bir anda sahneye çıkıyoruz, o çalıyor ben söylüyorum. Sokakta biri gitar çalsın alır hemen, eşlik etmemi ister. Utanmıyor hiçbir şeyden, alkışlanırken sokak ortasında beni rahatça öne sürüyor, sonra öpüyor. Ben hiç böyle öne sürülmedim hep ezilen insan oldum ve bana dediği su sözü unutmuyorum hiç. Senle ilk tanıstımızda sevgiye muhtaçtın, gun gelicek muhtaçlığın biticek, ayaklarının üstünde dimdik durucaksın, guclu bir kadın olucaksın, kimseye ihtiyacın bana bile ihtiyacın kalmıcak. İşte o gün geldiğinde beni seversen, beni tercih edersen. O zaman anlarım sevdiğini dedi. Benim ona olan sevgime süphe duyuyor hep.
Mesala sigara kullanmıyor, ben ise kullanıyorum. Bu yuzden cok tartısıyoruz, hatta evlenmemi istiyorsan onu bırakcan diyiyor. Sigara içen biri hatta bırakamayan biri iradesizdir, benle aynı seviyede olamaz diyede açık açık söylüyor ama bırakamıyorum. Gunde 3taneye dusurdum ama benim için yılda 1tane içmende, gunde 1paket içmende aynı. Kendini tutamıyorsun diyiyor. Herşey istediğin gibi olmaz biraz isteklerine engel ol diyiyor.
Benim arkadaşlarımla tartısmıyor, oturdumuzda onlar gibi davranıyor. Sordugumda tartısamam cunku bilmiyorlar bazı şeyleri diyiyor. Kendi arkadaşlarıyla ise konustukları şeyler cok uc konular. Herşeyi sorguluyorlar, müslümanlığıda çok iyi biliyorlar, bir o kadarda hristiyanlığı ve diğer dinleri. Kilise cami kıyaslaması, hatta benim biraz milli değerlerim vardır, benim bile damarıma dokunucak şeyleri tartısıyorlar, tartısmanın sonucuda boş olmuyor bir çözüm üretip uyguluyorlar hayatlarında. Yeri geliyor, kendisi bana beni eleştir, açıklarımı söyle, sevmediğin şeyleri biliyimki kendimi ona göre geliştiriyim diyiyor. Artık bende onun arkadaşlarıyla takıldımızda nedense daha mutlu oluyorum, sadece size değer verip, o anın keyfini yaşıyorlar. Milletiniz, eğitim durumunuz, maddiyatınız hepsi o masada değersiz. Herkes komik anılarından bahsederken, sizde bahsettinizde değerlisiniz, orda ne oldunuza önem vermiyorlar. Garip bir arkadaş ilişkisi var, dedikodu yapmıyorlar sebebi ise o kişinin ne yaptına masadan kalktıktan sonra umursamıyorlar.
Bunlar iyi hoş şeyler ama benim aile yapıma uymuyor. Mesala aileme benim ailem diye saygı duyuyor, arada gelip gidiyor ama ailemi sevmiyor. Ben sorduğumda herkesi sevmek zorunda değilim ama kabalık, somurtma yapmam, onlara örf adet boyutunda yapılması gerekenide yaparım, senin ailen sonucta ve onlar benden dolayı mutsuz olmaz ama sevemiyorum, hatta annem babam hakkındaki bana söylediği dusunceleride doğruydu, sesimi cıkaramadım. Babama cok kızıyor mesala, ailenin borcu var, yaşı genc tabletle anca oynasın çalışmasın ama ileride oğlum yardım et dediğinde ben para vermem, iş veririm çalısır diyiyor. Çalısmazsada açta açıktada bırakmam ama bir tık fazlasınıda yapmam dedi. Teyzemede kızıyor, en son teyzeme cok sinirlendi zor tuttu kendini. Teyzem kendi kızı için gecen bizim kızıda söyle oğlan istedi diye imalı konustu, 30dk konusmustur. Tek dediği suan kızınız için burda değilim, ben hal hatır sorup gidicektim, iyimisiniz diye merak ettim dedi. En sonda beni başkaları veya başkalarınıda benle kıyaslamayın, insanlar gerçekten mutluysa o insan iyidir, kızınıza mutlu olup olmadını sorun dedi. Teyzem cocugun gerçek durumunu bilmiyor, bilse erkek arkadaşımı el üstünde tutar. Bana dediği zaten, maddi durumumu ailen bilmicek ben söyle diyince söylersin. Şimdilik evim ve arabam oldumu bilsinler dedi ve bende böyle söyledim. Ailesi ile tanıstım, annesine teşekkür bile ettim böyle cocuk yetiştirmesine ve annesi sanki kendi annem gibi, hatta benim annemden daha iyi davranıyor, Anneme anlatamadığım derdimi, onun annesine anlatıp çözüyoruz.
Beni sevdiğini biliyorum, bana cok fazla özen gösteriyor. Hatta hayattan nasıl zevk alıcamı, nasıl ayakta durucamı gösterdi. Ben mutlu olmayı öğrendim ama erkek arkadaşıma sadece sevgi yetmiyor, ne istediğinide bilmiyorum ama evlenmeyi erteliyor, evlenmek istiyorum ama suan evliliği kaldıramam dedi. Nedenine bilmiyorum diyiyor. Ben farkındayım, ailelerimiz arasında kultur farkı cok fazla, erkek arkadaşımla benim bile cok fazla ama saolsun hep eğitti beni suan saatlerce hatta gunlerce konusuyoruz. Maddiyat farkı deseniz, ucurum fark var. ben evim olurmu hayali kurarken, evim arabam olucak, araba kullanmayı öğretti, hatta suanda arabasını yanındayken bana kullandırtıyor, ehliyetim yok bişi olmaz en fazla ceza yeriz, diyip geçiyor. Geçmiş desen yine ucurum fark var, pisliğin en pisliğini biliyor ama bulasmıyor, ben ise bir kaç erkeğe kanıp zamanında yapılmaması gerekenleri yaptım. Eğitim desen, lise yabancı lisede okumus, üniversitede guzel bir bölüm bitirmiş, o alanda çalısıyor bir yandan farklı alanda kendini geliştiriyor, ben tv lerdeki o işşiz kadrosunda sayılırım. Kendinin düzeltemediği eksiklikleri ile dalga geçiyor, hatta baya ağır laf ediyor kendine, ben ise kendimi eleştirmeyi bırak dısarıdan laf gelince bozuluyorum. Bunlar yuzundenmi istemiyor diye dusunuyorum evliliği, nasıl ikna edicem evlenmeye. Ailemde artık hadi diyiyor, onun aileside hadi diyiyor ama o her zamanki gibi ailelere rahatça karşısına alıp, henuz karar vermedik diyebiliyor. Ben belki onun prensesi olamadım, sadece sevebildim kendimi kotu hissetmeye başladım artık. Bu yaşıma kadar yaptıklarımdan cok pişmanım ama evlenmiyor. Ne yapıcam ben
1.5 yıllık guzel bir ilişkim var, hayallerimin ötesinde bir erkek arkadaşım var. Anlat anlat bitmez. Ben daha önce ailemdende, eski erkek arkadaşlarımdanda hep baskı gördüm, kıskanclık ayağı altında baskılar gördüm bu sefer 1yıldır bulutların uzerindeyim. Üniversitede konservatuar istememe rağmen, baskılardan dolayı üniversitede sıradan bir bölüm okuyup mezun oldum ve suan avm lerde çalışıyorum. Ben o kadar okudum diyip dertlenirken, erkek arkadaşım helalinden kazanıyorsun önemli olan bu, sen kendini geliştirdiğin sürece istersen kapıcı ol ama geliştir diyiyor. Kendisi ise biraz sorunlu, sorunlu olmasının sebebi çok fazla insanlarla anlaşamıyor. Suan kendi firmasını kuruyor, aileden aşırı maddi durumu var, bulundumuz ilde ailesinin soyadı ile açamadığı kapı yok ama soyadını dısarıda söylemiyor, bana bile gerçek soyadını 5-6 ay sonra söyledi, ailesindende suan destek almıyor, herseyi kendisi yapıyor. Özgüveni zaten gereğinden fazla var, aşırı disiplinli, kurallarını çiğnemiyor, hayata bakısı cok farklı, aşırı saygılı ve daha küfür ettini duymadım.
ben üniversitedeyken hatalar yaptımı söyledim, bana dediği ben bu zamana kadar öyle birşey yaşamadım. Yanımda ağladı hatta, yeri geldi istifra etti, ağlıyarak uyuya kaldı, niye ilk başta söylemedin diye, benim çevrem cok pis hep kendimi uzak tuttum dedi. Benim için önemsiz ama kandırılmak koydu dedi, ilk gunlerde söyleseydin suan yanında olmazdım bile dedi. 3-4 ay zor zamanlar geçirdik ve ben cok pişmanım geçmişimden, okudugum şehre gitmemi yasakladı, bu olayı bilen insanlarla, arkadaşlarımla görüşmemi istemedi, bana hala evlenmeden dokunmicanı söylüyor, belli sınırları geçmem diyiyor. En azından atlattık sorunlarını, onun dediklerini saniyesinde yaptım. o 3-4ayda düzeldi ama ben hala aklıma geldikçe ağlıyorum, içim param parça oluyor, böyle biri ile tanıscamı bilseydim kendimi hep korurdum, sadece seviyormusum sanmısım ben geçmişte. Ben cinselliği konuşamam, bana cinsellik ayıp değil, hatta en hayattaki en guzel duygu paylaşım aracıdır ama dinim evlenmeden olmaz diyiyor bu yuzden yapmıyorum, bu ayıp bir şey değil, bu konularda bana isteklerini söylemelisin, sadece erkek bu olayda karlı cıkıcak diye birşey yok, karşılıklı bir şey ve zamanı gelmesi gerek sadece dedi. Ben bu konuda bile kullanıldım. Hatta arada bak su kıyafeti alıcam veya sunuda istiyorum der, ben ise utanıyorum. Birgün bana yaşadıgın şeyler var ama nasıl utanıyorsun anlamıyorum dedi. Cevap veremedim, hatta bozuldum, yanında belli etmedim, eve gidip ağladım.
Bir o kadarda fırlama, gece dısarı cıktımızda. Bir anda sahneye çıkıyoruz, o çalıyor ben söylüyorum. Sokakta biri gitar çalsın alır hemen, eşlik etmemi ister. Utanmıyor hiçbir şeyden, alkışlanırken sokak ortasında beni rahatça öne sürüyor, sonra öpüyor. Ben hiç böyle öne sürülmedim hep ezilen insan oldum ve bana dediği su sözü unutmuyorum hiç. Senle ilk tanıstımızda sevgiye muhtaçtın, gun gelicek muhtaçlığın biticek, ayaklarının üstünde dimdik durucaksın, guclu bir kadın olucaksın, kimseye ihtiyacın bana bile ihtiyacın kalmıcak. İşte o gün geldiğinde beni seversen, beni tercih edersen. O zaman anlarım sevdiğini dedi. Benim ona olan sevgime süphe duyuyor hep.
Mesala sigara kullanmıyor, ben ise kullanıyorum. Bu yuzden cok tartısıyoruz, hatta evlenmemi istiyorsan onu bırakcan diyiyor. Sigara içen biri hatta bırakamayan biri iradesizdir, benle aynı seviyede olamaz diyede açık açık söylüyor ama bırakamıyorum. Gunde 3taneye dusurdum ama benim için yılda 1tane içmende, gunde 1paket içmende aynı. Kendini tutamıyorsun diyiyor. Herşey istediğin gibi olmaz biraz isteklerine engel ol diyiyor.
Benim arkadaşlarımla tartısmıyor, oturdumuzda onlar gibi davranıyor. Sordugumda tartısamam cunku bilmiyorlar bazı şeyleri diyiyor. Kendi arkadaşlarıyla ise konustukları şeyler cok uc konular. Herşeyi sorguluyorlar, müslümanlığıda çok iyi biliyorlar, bir o kadarda hristiyanlığı ve diğer dinleri. Kilise cami kıyaslaması, hatta benim biraz milli değerlerim vardır, benim bile damarıma dokunucak şeyleri tartısıyorlar, tartısmanın sonucuda boş olmuyor bir çözüm üretip uyguluyorlar hayatlarında. Yeri geliyor, kendisi bana beni eleştir, açıklarımı söyle, sevmediğin şeyleri biliyimki kendimi ona göre geliştiriyim diyiyor. Artık bende onun arkadaşlarıyla takıldımızda nedense daha mutlu oluyorum, sadece size değer verip, o anın keyfini yaşıyorlar. Milletiniz, eğitim durumunuz, maddiyatınız hepsi o masada değersiz. Herkes komik anılarından bahsederken, sizde bahsettinizde değerlisiniz, orda ne oldunuza önem vermiyorlar. Garip bir arkadaş ilişkisi var, dedikodu yapmıyorlar sebebi ise o kişinin ne yaptına masadan kalktıktan sonra umursamıyorlar.
Bunlar iyi hoş şeyler ama benim aile yapıma uymuyor. Mesala aileme benim ailem diye saygı duyuyor, arada gelip gidiyor ama ailemi sevmiyor. Ben sorduğumda herkesi sevmek zorunda değilim ama kabalık, somurtma yapmam, onlara örf adet boyutunda yapılması gerekenide yaparım, senin ailen sonucta ve onlar benden dolayı mutsuz olmaz ama sevemiyorum, hatta annem babam hakkındaki bana söylediği dusunceleride doğruydu, sesimi cıkaramadım. Babama cok kızıyor mesala, ailenin borcu var, yaşı genc tabletle anca oynasın çalışmasın ama ileride oğlum yardım et dediğinde ben para vermem, iş veririm çalısır diyiyor. Çalısmazsada açta açıktada bırakmam ama bir tık fazlasınıda yapmam dedi. Teyzemede kızıyor, en son teyzeme cok sinirlendi zor tuttu kendini. Teyzem kendi kızı için gecen bizim kızıda söyle oğlan istedi diye imalı konustu, 30dk konusmustur. Tek dediği suan kızınız için burda değilim, ben hal hatır sorup gidicektim, iyimisiniz diye merak ettim dedi. En sonda beni başkaları veya başkalarınıda benle kıyaslamayın, insanlar gerçekten mutluysa o insan iyidir, kızınıza mutlu olup olmadını sorun dedi. Teyzem cocugun gerçek durumunu bilmiyor, bilse erkek arkadaşımı el üstünde tutar. Bana dediği zaten, maddi durumumu ailen bilmicek ben söyle diyince söylersin. Şimdilik evim ve arabam oldumu bilsinler dedi ve bende böyle söyledim. Ailesi ile tanıstım, annesine teşekkür bile ettim böyle cocuk yetiştirmesine ve annesi sanki kendi annem gibi, hatta benim annemden daha iyi davranıyor, Anneme anlatamadığım derdimi, onun annesine anlatıp çözüyoruz.
Beni sevdiğini biliyorum, bana cok fazla özen gösteriyor. Hatta hayattan nasıl zevk alıcamı, nasıl ayakta durucamı gösterdi. Ben mutlu olmayı öğrendim ama erkek arkadaşıma sadece sevgi yetmiyor, ne istediğinide bilmiyorum ama evlenmeyi erteliyor, evlenmek istiyorum ama suan evliliği kaldıramam dedi. Nedenine bilmiyorum diyiyor. Ben farkındayım, ailelerimiz arasında kultur farkı cok fazla, erkek arkadaşımla benim bile cok fazla ama saolsun hep eğitti beni suan saatlerce hatta gunlerce konusuyoruz. Maddiyat farkı deseniz, ucurum fark var. ben evim olurmu hayali kurarken, evim arabam olucak, araba kullanmayı öğretti, hatta suanda arabasını yanındayken bana kullandırtıyor, ehliyetim yok bişi olmaz en fazla ceza yeriz, diyip geçiyor. Geçmiş desen yine ucurum fark var, pisliğin en pisliğini biliyor ama bulasmıyor, ben ise bir kaç erkeğe kanıp zamanında yapılmaması gerekenleri yaptım. Eğitim desen, lise yabancı lisede okumus, üniversitede guzel bir bölüm bitirmiş, o alanda çalısıyor bir yandan farklı alanda kendini geliştiriyor, ben tv lerdeki o işşiz kadrosunda sayılırım. Kendinin düzeltemediği eksiklikleri ile dalga geçiyor, hatta baya ağır laf ediyor kendine, ben ise kendimi eleştirmeyi bırak dısarıdan laf gelince bozuluyorum. Bunlar yuzundenmi istemiyor diye dusunuyorum evliliği, nasıl ikna edicem evlenmeye. Ailemde artık hadi diyiyor, onun aileside hadi diyiyor ama o her zamanki gibi ailelere rahatça karşısına alıp, henuz karar vermedik diyebiliyor. Ben belki onun prensesi olamadım, sadece sevebildim kendimi kotu hissetmeye başladım artık. Bu yaşıma kadar yaptıklarımdan cok pişmanım ama evlenmiyor. Ne yapıcam ben