Ben size benzer bir profille bir evlilik yaşamış biri olarak yazayım. Senaryo hemen hemen aynı: üniversitede başlamış bir ilişki, yıllar sonra yapılan evlilik, evliliğin ilk gününden itibaren tüm hayat belirtilerini yitiren bir eş... Bir farkla ki bu denklemde çocuk yoktu.
Herkes aksine konuşacak tahminim ama boşanma kararı alırsanız ne olacağını söylemeye geldim ben. Boşanalı birkaç yıl oldu. Kararı ilk aldığımda "kızım salaksın sen", "aldatmıyor, dövmüyor, allahtan belanı mı istiyorsun", "o da böyle, ne var sen de ona uysan" dışında bir yorum duymadım. Ama benim ruhum çekilmişti, artık konuşmuyor, gülmüyor, dışarı çıkmıyor, sadece bir evde, insan olarak çok değer verdiğim biri ile bir noktada ölmeyi bekliyordum. Sizin örneğinizdeki gibi, eleştirileri savuşturur, dikkate ve ciddiye almaz, "romain nasılsa bana kötülük yapmaz" derdi hep.
Boşandım, yeniden doğdum. İstediğimi yapıyor, canım evde kalmak isterse kalıyor, gezmek isterse geziyor, eve 5'te geliyorum. Zaman geliyor 7 gün evden çıkmıyorum, kendi kararım bu olduğu için gocunmuyorum da. Kilo verdim, yeniden zevk aldığım şeyleri yapmaya başladım, okudum, yazdım. Gerçekten çok, çok mutluyum. Yıllardır varlığını unuttuğum kadar mutluyum.
Sizin bir de evladınız varmış, onun bu resimdeki yerini en iyi siz bilirsiniz. Evlilikte iletişim ve paylaşım olmazsa olmaz, kaderinize razı olmayın, boşanmıyorsanız da değişime zorlayın en azından sadece.