Gidip gelip okuyorum, bu yazacaklarım ağır olabilir affınıza sığınıyorum.
Aynı sizin gibi bir annem var, hiçbir şeyden mutlu değil, ne yapsam olmuyordu. Her şeyde bir kusur buluyordu. Onu düşünüp yaptığım şeylerde bile sorun çıkartıyordu. Mesela onun aklına gelmeyecek bir detaya dikkat edip yapmışsam onu takdir etmek yerine gidip yapmadığım ya da yanlış yaptığım küçücük şeye laf ediyordu. Ben çok detay düşünemiyorum, ona rağmen kendimi zorladığım hâlde sonuç bu oluyordu. Tabii ki benim de hatalarım var ama bu şekilde küçümsenmeyi, tepeden bakılmayı hak etmez kimse.
Eeee bu kadar laf yiyince ben de yapmamaya başladım zaten bir şey fark etmiyor, zaten kendi de yapmamamı istedi, bu sefer de yapmamam laf oldu. Kendisine onun isteğini hatırlatınca “Sana da bahane,” gibi bir cevap aldım.
Bana defalarca benimle ilgili bir konuda şantaj yaptı.
Küçüklüğümde yaptıklarını saymıyorum zaten.
Kendimi geri zekâlı sanmaya başlamıştım. Bugüne kadar yaptığım her şeyi şansa yaptığımı sanmaya, kendime inanmamaya, kendimden iğrenmeye başlamıştım. Evde sürekli uyuyordum. Hatta psikoloğuma “Hocam öyle bir yöntem istiyorum ki istediğini söylesin ben tepki vermeyeyim dayanamıyorum artık,” dediğimi hatırlıyorum.
Bir gün film koptu.
Sonuçta beni kaybetti. Artık normal tepki veremiyorum. Ne dese batıyor. Kötü niyetle dememiş olsa bile maalesef batıyor. Eleştirirse “Nasılsa abartıyordur,” diyorum ve inanmıyorum artık (doğru bile olsa). Sürekli sinirliyim. Sinir krizi geçiriyorum ve kendime-eşyalara zarar verme davranışlarım oldu. Özellikle beni susturmaya çalıştığında o kadar sinirleniyorum ki kendim bile korkuyorum. Yaptığı sert konuşmaların benzerlerini ben yapıyorum artık ve kendime engel olamıyorum.
Kendi de kabullendi bu canavarı kendisi yarattığının. Zamanında çok uyarmıştım, böyle giderse sonunun iyi olmayacağını çok söylemiştim ama dinlemedi.
Üzülüyor muyum? İlişkimizin böyle olmasına üzülüyorum evet ama sonuçta hiçbir şey bir günde olmadı. Ektiğini biçiyor.
Geçenlerde hastalandım evden bir hafta çıkamadım, para lazım oldu, normalde hasta insana hesap sorulmaz ama neden paraya ihtiyacım olduğunun hesabını verdim. İnsan düşmanı olsa hesap sormaz, sonra hallederdik. Tabii sonra başımın çaresine baktım o ayrı, bir daha da hiçbir şeyimden haberi olmayacak.
Bunu kendi yaptı. Sonra gelip bana “Ama neden bana söylemiyorsun,” diye sitem edecek adım gibi eminim ama yüzüne çarpacağım hepsini.
Evet benim karakterimde de sorun var ama birdenbire böyle olmadım.
Sanıyorsunuz ki insanlar hep susar, nasılsa bir şey diyemez, iki korkuturum susar, beni kaybetmeye dayanamaz susar, bazı şeylerin bilinmesini istemez susar, ben mükemmelim ben herkesten üstünüm beni kaybedemez. İşte o öyle değil maalesef

Dilerim ki eşiniz daha kötüye gitmeden (kendimden biliyorum, saldırgan davranışlar çıkabiliyor) bu iş biter, iki taraf için de hayırlısı bu olacak çünkü.
Kızınız için de, lütfen terapi alın. Bakın o kızın 26 yaşındaki hâli olarak size sesleniyorum, gerçekten işin sonunda kızınızı da kaybedeceksiniz. Bu çok acı, benim için aşırı zor, ben bunu başkasının yaşamasını istemiyorum
