Eşinizle birbirinizi seviyorsunuz ama anlaşamıyor musunuz?O zaman kesinlikle okuyun.

Ecmen

Üye
Kayıtlı Üye
16 Ocak 2013
21
1
16
Sivas
Herşeyin sevgi ve aşk olmadığını evlendikten en fazla 6 ay sonra anlamaya başlar insan.Uğruna herşeyi feda edebileceğin o insan gitmiştir artık.Büyük bir (u)mutsuzluk başlar ve klişe bir söz söylenir o anda "Evlenince aşk bitiyormuş"
Aslında durum öyle değildir.Çoğu zaman insan en çok sevdiği insanın kalbini kırar.İstemeden ve kırdığını bilmeden.Neden mi?;Eşlerin kullandıkları sevgi dilinin farklı olması bazen insanlar arasında sevginin anlaşılmamasına yol açar.Karşıdaki insan sevgisini farklı yollarla ortaya koyuyor olabilir ve bunu siz anlamıyor olabilirsiniz.Bu durum insanda hayal kırıklığına yol açar ve sevilmediğini düşünmeye başlar.Her insanın farklı sevgi dilleri vardır.Eşimizin sevgi dilini öğrenmek evlilikte ki birçok sorunu çözmemize yardımcı olacaktır.O zaman ilk iş olarak sevgi dillerini öğrenelim;

1.Her an sevildiğinin sözle ifade edilmesini isteyenler.Bir çocuk sürekli sevgi sözcükleriyle büyütülüyorsa o insan büyüdüğünde de aynı tavrı eşinden bekleyebilir.Eşinin kullandığı sevgi dilini öğrenene kadar sevilmediği duygusuna kapılıp kendisi de sevgisine ifade etmeyebilir.

2.Onay ve övgü sözcükleriyle sevgi dilini belli edenler."Ne güzel giyinmişsin.","Yaptığın yemeği beğendim","Çok yakışmış" vs... Bu tür insanları mutlu etmek çok zordur.Sürekli yaptıkları işin beğenilmesini isterler.Ancak şu da vardır ki kendileri başkalarının yaptıkları işleri övmekte asla cimrilik etmezler.Bekledikleri ilgiyi başkalarına gösterir ve bir nevi karşısındakine kendilerini anlatmaya çalışırlar.Böyle bir insanla evli olan kişiler eşlerine övgü dolu sözleri biraz abartarak söylemelidirler.Ancak bu,yanlışı da onaylama anlamında düşünülmemelidir.İyi taraflarını bol bol överken yanlış olduğunu düşündüğü taraflarını da onlarla paylaşmalıdırlar.

3.Başka bir sevgi dili de hediyeleşmedir.Ebeveynleri tarafından sürekli hediye alınarak büyütülen bir insan aynı tutumu eşinden de bekler.aksi durumda kendinin önemsenmediğini ve sevilmediğini düşünebilir.

4.Fiziksel temas da başka bir sevgi dilidir.Bu tür sevgiyle büyütülen insanlar sürekli dokunulmayı ve okşanmayı isterler.Sarılmak ve öpmek aynı şekilde karşılığını görmek onlar için çok önemlidir.

5.Sevdiği insana hizmet ederek ona sevgisini göstermeye çalışmak da başka bir sevgi dilidir.Bu geleneksel yapımızda belirgin bir şekilde öne çıkan bir ifade biçimidir.

6.Nitelikli beraberlikte sevgi dillerindendir.Eşler karşılıklı oturur ve saatlerce günlük olaylardan ve gazete manşetlerinden söz ederler.

İnsan sadece "seni seviyorum" sözünü işitince sevildiğini hissetmemesi lazım.Bu nedenle eşimizi iyi tanıyıp, onun sevgi dilini keşfedersek ilişkide ki ahengi yakalamış oluruz."seni seviyorum" sözcüğünü de daha özel anlara saklayabiliriz.

Bu alandaki yazılarım devam edecektir.Bende evliyim ve sürekli kitaplardan, yaşanmış olaylardan evliliği nasıl yoluna koyabiliriz bunu araştırıyorum.Size de bir faydam dokunur inşaAllah.

RABBİMİN HEPİMİZE MUTLU HUZURLU BİR YUVA NASİP ETMESİ TEMENNİSİYLE...
 
bu kitabı okudumuştum çok zaman önce,çok güzel bir bakış açısı,örneklerle de insanı inandırıyor,umutlandırıyor.eşime verdim bak oku sorunlarımıza çözüm bulabilirz diye,tamam falan deyip geçiştirdi ve hiç okumadı.işe yarardı ama işte iki tarafın da gönüllü olması ilgili olması lazım çözümlerle ilgili.
 
ben bu sevgi dillerinin hepsinin uygulanmasını istiyorum beni sevdiğini söylesin nadiren de olsa hediye alsın yaptıklarımı övsün birlikte oturup vakit geçirelim günümüz nasıl geçti anlatalım yatarken sarılsın otururken elimi tutsun evet çok şey istiyorum ama hiç birisi yok ki kadınım ben ruhumun okşanmasını istiyorum
 
ben bu sevgi dillerinin hepsinin uygulanmasını istiyorum beni sevdiğini söylesin nadiren de olsa hediye alsın yaptıklarımı övsün birlikte oturup vakit geçirelim günümüz nasıl geçti anlatalım yatarken sarılsın otururken elimi tutsun evet çok şey istiyorum ama hiç birisi yok ki kadınım ben ruhumun okşanmasını istiyorum

duygularıma tercüman olmuşsunuz resmen ...
 
Öncelikle yorumlarınız için teşekkürler hanımlar...

İki tarafında gönüllü olması evet gerçekten çok önemli.Ancak erkekler bu konuda biraz iteklenmeyi beklerler ve biraz da çocuk gibiler.Bizde napalım kadınlığın vermiş olduğu azimle ve anneliğin vermiş olduğu sevgi ve şefkatle onları idare edceğiz.Ve tabiki duayla onların düzelmesini sağlayacağız.Allah hepimizin yardımcısı olsun.
 
Öncelikle yorumlarınız için teşekkürler hanımlar...

İki tarafında gönüllü olması evet gerçekten çok önemli.Ancak erkekler bu konuda biraz iteklenmeyi beklerler ve biraz da çocuk gibiler.Bizde napalım kadınlığın vermiş olduğu azimle ve anneliğin vermiş olduğu sevgi ve şefkatle onları idare edceğiz.Ve tabiki duayla onların düzelmesini sağlayacağız.Allah hepimizin yardımcısı olsun.

Amin,hala evli olan ve üstelik anne olan,kocasına faydalı bir şeyi bile yaaptırabilmek için kadınlık tecrübesinden ikna kabiliyetine pek çok şeyden faydalanması gereken tüm kadınlarımıza Allah kolaylık versin gerçekten.ben artık bekarım bana koca boşamak kolay.bütün koca çocukları götürüp annelerine bırakmak lazım:))
 
ben bu sevgi dillerinin hepsinin uygulanmasını istiyorum beni sevdiğini söylesin nadiren de olsa hediye alsın yaptıklarımı övsün birlikte oturup vakit geçirelim günümüz nasıl geçti anlatalım yatarken sarılsın otururken elimi tutsun evet çok şey istiyorum ama hiç birisi yok ki kadınım ben ruhumun okşanmasını istiyorum


Yazdıklarının hepsi evet bizde var; o kadar kutsal o kadar vazgeçilmez doyumsuz ki hep daha fazlasını istiyorsun yetmiyor yetmiyor yetmiyor. Çocuklaşıyorsun, şımarıyorsun, şevkatle yaklaşıyorsun, bebek sever gibi seviyorsun, alllahım ölcem mutluluktan sevgiden diyorsun ama arada öyle tartışmalarımız oluyor ki inanamıyorsun neden böyle oldu/oluyor diye, ayrılıklar yaşanmışlıklar akla geliyor ve yıpratıyor insanı ve bazen 'ayrıl benden' dediğini duyarsın. Benim sorunum çok fazla sahiplenmem, herşeyden herkesden kıskanmam, selam verse kıskanırım, cinsiyet hiç önemli değil. Merhamet duygusu da insanlığı da, bu kadar iyi olması da evet beni mutlu ederken gerginliklerime de sebep oluyor. Çünkü bencilim, sadece ben olmalıyım diye gereksiz saçma bir düşünceye giriyorum; hatalıyım biliyorum ama engel olamıyorum..

Benim diğer sorunum bana şu aralar vakit ayıramaması ve bundan sonrada öyle olcak. İşi gereği böyle, akşamları daha yoğun çalışıyor. Bende sabahtan akşam 6'ya kadar çalışıyorum. Bu durumda onu görememiş oluyorum, sadece cumartesi akşamı ve pazar günüde sabahın en erkeninden, gece 12 ye kadar. Olur da nasip olursa evlenince de böyle olacak ve ben ne yapçam :14: :14: Gerçekten dayanması çok güç çünkü biz önceden devamlı görüşüyorduk( o zamanlar işiyle alakalı geçiş dönemi vardı ve şimdi allaha şükür düzeldi), çok ama çok gerginim ve dün delirdim belli etmedim ama anladı alttan aldı, güzel güzel konuştu benimle ki suçu günahı da yok.Telefonla resmen taciz ettim nerdesin, geliyor musun, ne zaman bitçek işin diye. Ve sonu hüsran.. Gece kaza yapmaktan kaç kez kurtulduk allah korudu ve şimdi nasıl tahmin edebiliyorum ama arayamıyorum da. Korkuyorum aramaya, soğuk sesini duymaya.

Şunu da eklemek istiyorum ki hiç istemediğim kişilerle de görüşüyor ona ayrı bir sinir oluyorum hatta biri yanında çalışıyor artık, diğerleri de eski çalışanları. Özünde iyi insanlar, tanıyorum onları arkadaşlığımız vardı ama hep başları sıkıştığında, konuşmak istediklerinde onu arıyorlar ve bu görüşmeler gece oluyor iş gereği. Arayanlar evli, bebekli, çocuklu ve bekar olup da hayatlarında ciddi birileri olan..

Hangi şartlarda çalışan eşler var, haftalarca aylarca gelmeyen yada gündüz oturup gece çalışan yada tam tersi yada şehir dışı/ yurt dışı... Ama avutamıyorum kendimi çünkü çok fazla sahiplendim onu.

Nasıl davranmam gerekiyor biliyorum ama fikirlerinizi bekliyorum kızlar :16: Eşlerinizin size karşı tutumu, arkadaşlarıyla ilişkisi, hangi işte çalışıyor ( benimki su arıtma üzerine pazarlama) ve nasıl çalışma saatleri, dışarı çıkıp gezmeleri nasıl oluyor merak ediyorum. Teşekkür ediyorum şimdiden :46:
 
Canım sende farkındasın ama yine de söyleyeyim çok ama çok sahiplenmişsin.Bu sana acıdan başka bişey vermez.Ve evlenince onu arkadaşlarından bile kıskanman onu gerçekten bıktırır.Seni seviyor ve sadıksa yani ona tam manasıyla güveniyorsan biraz rahatla lütfen.Sen onu ne kadar önemser ve peşinden koşarsan o senden o derece kaçar.Bu söylediğim herkes için geçerli mi bilmem ama bende yaşadım zamanında bu anlattıklarını.Ne zamanki yeter dedim kendime,benim mutluluğum bir başkasına bu kadar bağlı olamaz.toparladım kendimi,sonra eşimde rahatladı.şimdi daha iyiyiz Allaha şükür.
 
Back
X