keşke bu kadar kırıcı olmasaydınız. yine de teşekkür ederim düşüncenizi paylaştığınız için.
anladım ki beni tanımayan insanlar bile hakkımda bu kadar net yargılara varabiliyorken beni büyüten ailemin yargılamasından kaçmanın bir yolu yok. ve dip not. asla kocaya kaçmayacağım. her zaman daha mantıklı bir yolu vardır evlenmenin.
herkese teşekkür ederim.
madem sevgiliniz de evlenmekte bu kadar kararlı neden ayrı bir ev açmıyor da annesinin evinde kalıyorsunuz? bir de bizim adetlerde eşimin ailesinin evide kalınır demişsiniz.neden? madem siz evlenecek kadar büyüyüp kendi ayaklarınız üstünde durabilirsiniz artık niye ana baba evinde kalıyorsunuz çocuk gibi?hangi çağdayız.ilk önce iyi bir gelecek verebilecekmi size böyle.bunları hiç düşündünüz mü?yoksa sizinki sadece bir anlık hevesmi?bu yaşta nasıl ev çekip çevireceksiniz? heleki kaynana evinde! bir de sinirli yapım var diyorsunuz.daha zor işiniz o zaman. ayrıca imam nikahı çocuk oyuncağı değil.nikah gizli olmaz.ona da nikah denmez zaten.çevrenizdekiler sizi evli diyemi yoksa bekar diyemi biliyor? aslolan odur.lütfen dini kendi çıkarlarımıza göre kullanmayalım.kendimizi kandırmaktan öteye gitmez...baban kızmakta çok haklı.senin bu yaşta başka hevesler peşinde olman lazım.kaldı ki evlendin.yaşın olgunlaştıkça ben ne yapmışım dersin.bunlar eleştiri değil.sana tavsiyelerimiz.amacımız kırmak değil.belki gözünü açarız da hayatın gerçeklerini görürsün diye....burada hiçkimse iyi yapıyorsun dememiş.neden?bir düşün bence.hayat senin hayatın....
İyi geceler.. Ben 19 yaşındayım. Açık öğretimden bir bölüm kazandım bu sene ona devam edeceğim. 3,5 yıllık bir ilişkim var. Sevgilim 2 yıllık bir bölüm bitirip DGSyle 4 yıllık başka bir bölüme geçiş yaptı. Şu an çalışıyor. Ben bir sürü erkekle gezip tozup gönül eğlendirmeyi hiç bir zaman doğru bulmadım. O benim sevgilim olduğunda dini nikah yaptık. İçim ancak böyle rahat etti. Ama hala bakireyim. Yani ilişkiye girmek için değil, Allah önünde karı koca olmak istediğimiz için dini nikah yaptık. Annem onunla çıktığımı başından beri biliyor. Babam hiçbir şey bilmiyor. Biz artık evlenmek istiyoruz.
Evlenirsek onun evinde yaşayacağız. Babası ve annesi çalışıyor. Sevgilim çalışıyor. Ben de çalışacağım. Yani geçinmek için mutlaka bir yol buluruz.
Aile içi durumumdan bahsedeyim. Babam uzak bir ilde çalışıyor. Evde iki ablam, annem ve ben yaşıyoruz. Ablalarımla aram eskiden iyiydi. Sonra ne oldu bilmiyorum. Halamın onları bana karşı doldurduğuna inanıyorum. En son bana "senin artık ablan falan yok" dediler. Diyebildiler... Ne yaparlarsa yapsınlar bu kadar kırılamazdım. Yine de yuttum. Ama hayatıma karışmaya devam ediyorlar. Ailemi çok karıştırmak istemiyorum ama babam hariç hepsi benden nefret ediyor gibi davranıyor. Çok mülayim bir insanım diyemem. Ama onlardan daha çok hatam da yoktur. Ben kimsenin hayatına burnumu sokmazken onlar doğum yapan arkadaşımı görmeye gitmeme bile İZİN VERMEYEBİLİYORLAR. Hem de izin almam bile gerekmediği halde.
Ailemle aram bu kadar kötü değilken de evlenmek istiyordum ama sevgilimin hayatının düzene girmesini bekliyorduk. Şimdi bir işi var. Benim de olacak yakında Allah kısmet ederse. Yani istediğimiz de bu. Geriye aile problemi kalıyor.
Babam buna asla izin vermeyecek. Bu çok net. Ablalarım başıma üşüşecek. Annem hiçbir şey yapmayıp sadece babamla arasını bozduğum için kızacak. Ablalarım iyice üstüme gelecek. Sen salak mısın diyecekler ne bileyim, bir sürü şey.. Herkes bu yaşta ne bu acele... Yoksa?? Bişey mi var??? Acabaa??? Fesatlanmak en büyük uzmanlık alanımızdır milletçe. Biliyorum arkamdan konuşulacakları. Hep o arkadaşı girdi aklına diyecekler. (Arkadaşım kaçarak evlendi.) Alakası yok. Benim hayata dair planım bu. Erken evlenip, hayatımı erken düzene sokup, erken bir yaşta anne olmak. Bunu istemek mantıksız gelebilir. Ama bu benim hayatım ve istediğim gerçekten bu.
Takıldığım nokta.. Bunu babama nasıl anlatacağım. Çünkü çok sabit fikirli biridir ve evlenmeme, hem de kocamın ailesiyle yaşamama asla izin vermez. Ne dersem diyeyim. Evlenip karşılarına çıkmayı bile düşündüm. Ama babamı böyle üzemem. Allah korusun adama bir şey olabilir. Bundan çok korkuyorum. Ona zarar vermek istemiyorum. Lütfen bana bir yol gösterin. Çok dertliyim. 3 aydır uyku uyumuyorum. Baş ağrısından duramıyorum. Aklımda hep aynı mesele..
Tahmin ediyorum.. Konunu okumak için yine döneceksin..
Ve aslında yazılanların hiçbiri, bilinçaltında çoktan karar verdiğin o sonuçtan seni uzaklaştıramayacak...
Ama yine de yazmak istiyorum...
En güzel dönemindesin..duyguların en yoğun olduğu.. insanın deli kanının alevlendiği, fevriyetle her kararın alınabildiği, fazlaca cesur o dönem...
Erken evlenmek... aslında çok güzel bir şey... Erkenden çocuklarını kucağına almak.. onlarla arkadaş gibi büyümek.. Birlikte oynamak... Hayatın kiri üstüne bulaşmadan, başında bir koca varken, mutluluk içinde yaşamak...
Ama bu dönemde değil...
Bundan yirmi sene önce olsaydı... O dönemin standartlarında.. o dönemin bozulmamışlığında olsaydı... kesinlikle güzel olurdu...
Evlilik oradan bakınca... sana nasıl görünüyor... Kendi içinde bunun objektif yanıtını verebilir misin? Buraya yazma...
Som altından ve gökten zembille inmiş kadar temiz bir adamla evlensen bile.. Eğer karakter olarak hala kendinde eğip bükmen gereken şeyler varsa, mesela çok fevriysen.. mesela hala alıngansan.. mesela hala pembe bulutların üstünde uçuran hayaller kuruyorsan... mesela hala saç fırçasını sadece saçlarını taramak için değil de, arada mikrofon olarak da kullanabiliyorsan... Ve tüm bunların savunulması gereken şeyler olduğunu bilmiyorsan.. Evlenmeye hazır değilsin...
Çünkü iki kişi bir eve girmeyeceksin...
Her ayrı kişiye, ayrı bir hareketin batacak...
İncineceksin...
Ya bunları bastırıp, karakterini zayıflaştıracaksın.. Ya şu an kendi evinde yaptığın gibi, bazı şeyleri objektif göremeyip, agresif davranacaksın...
Biri uzun vadede, ikincisi kısa vadede seni bu derdim var köşesine taşıyacak...
Ve ben ne yaptım? diyeceksin...
Erkeklerin olgunlaşması biraz uzun sürer... Kendine bir şans daha tanı.. her şey bu kadar üstüne geliyorken...
Belki de ayaklarını yerden kesecek başka biri vardır.. üstelik daha olgundur.. Ve üstüne üstlük bir de hayatın tüm yükünü çoktan omuzlamıştır, sana kaldıracak yük kalmamıştır....
Biraz daha sabret... Kısmetin neyse ayağına vaktinde gelecektir.. sen ona koşma..
Bırak herşey olgunlaşsın...
Yine de yazdıklarım ters gelirse üzgün olduğumu bilmeni isterim.. Yazdıklarımı sağlama yapmak istersen sana bir önerim var... "Ben başarabilirim" diyorsan...
Önce kendi ailen ile, kendi kanından olan, seni menfaatsiz seven insanlar ile tüm sorunlarını kaldırmaya çalış.. Bunu başarabilirsen, elin evinde "evet.. geçinmen mümkün olabilir" bu erken yaşında...
Sevgiler
aynen katılıyorum soyledıklerıne. konu sahıbı daha 19 yasında bır kız cocugusun daha.gozumde canlandırıyorum senı aslında.bırkac sene sonra kocandan sıddet gormus,elınde bır cocuk,aılenın gozunde saygısı kalmamıs bır hayata sahıp olmanı kımse ıstemez.gel vazgec bu hevesınden.su anda hayat senın ıcın sevgılınden ıbaret olsa da gercekler oyle degıl.emın ol bu kadar ınsan yanılıyor olamaz.
Kocaya kaçmayacağım ne demek? Sanki aile rızası olmadan evlenenlere hakaret eder gibi.
Siz 15 yaşında kaçmışsınız zaten her ne kadar hala baba evinde yaşamaya devam etmiş olsanız bile...
Ve emin olun her zaman herşey mantıklı değildir...
sanılanın aksine yazılanları okudum. cevap vermemiş olmam sayfaya uğramadığım anlamına gelmez. sadece vereceğim cevaplar ukalalık ve cahillik olarak algılanacağı için cevap vermedim. bana evlenme diyenlerin evli insanlar olduğunu varsayarak konuşuyorum. kendi gördüklerinden yararlanarak kendilerinden küçük bir insanı korumaya çalışarak bana yaklaşan herkese çok teşekkür ederim. ama bilmenizi isterim ki bir insanı bir şeyden vazgeçirmek istiyorsanız ona alay eder gibi yaklaşmak en yanlış yöntemdir. bu dünyada herkes cahildir. kim olursanız olun, kaç yaşında olursanız olun her zaman bilmediğiniz bir şeyler vardır. ve kendi bildiklerinizden faydalanarak küçüklerinize yol göstermek istemeniz takdir edilecek bir davranış. ama lütfen özellikle bir küçüğünüzle konuşurken dikkatli olun. büyüğünüze yanlış bir laf ederseniz sizi düzeltir, kızsa da affeder. ama küçüğünüz sizden nefret bile edebilir. sırf üslubunuza kızıp dediğinizin tam tersini yapabilir. bu da benden size bir küçük tavsiyesi olsun. sandığınız gibi dediğim dedik bir insan da değilim. yazılan herşeyi değerlendirdim. hepiniz küçük yaşta evlenilip mutlu olunmayacağı konusunda hemfikirsiniz. genelde bu böyle çünkü. yine de istisnalar olabileceği bir gerçek. ama mantıklı olan bir istisna olmayacağınızı düşünmek.
oluruna bırakmaya karar verdim. düşüncelerim evlenip evde oturmak değildi aslında. evlendikten sonra da okurum diye düşünüyordum başta. ama evlenmeden önce okumaya karar verdim. biri açık diğeri örgün iki üniversite birden okumaya. kısmetse evlenirim zaten.
acelemin nedeni cahilliğim değil. depresyonum büyük ihtimalle. her an bir sonraki sabaha çıkamayacağını düşünen biri, sevdiğiyle daha çok vakit geçirmek istiyor, takdir edersiniz ki.
belki size itici geliyorum. ukala geliyorum. sadece içimdekileri o kadar çok tuttum ki artık dillendirmekten korkmuyorum. söyledikleriniz değil söyleme şekliniz canımı yakan. çünkü bu söylediklerinizin hepsini zaten biliyorum, görüyorum, okuyorum, tvden izliyorum. 30 yıllık evliyken boşanan teyzemden biliyorum.
bu arada kocaya kaçmakla ilgili olarak... kaçıp evlenenlere hakaret ettiğimi düşünmüşsünüz. hayır. biz millet olarak bu tabiri "evlenmek için evden kaçmak" anlamında kullanıyoruz ve bu konuda kendimi suçlu hissetmiyorum. ayrıca benimle tartışmak adına mantığı reddedebilmenize şaşırdım. çünkü ben amacınızın benim mantıksız şeyler yapmamı engellemek olduğunu sanmıştım ilk yorumunuzda.
sonuç olarak. yine de hepinize teşekkür ederim. çünkü hepinizin yorumu ayrı bir insanın fikridir ve ayrı birer deneyimdir. umarım siz de sizden küçük olduğum için söylediklerime gülüp geçmek yerine fikirlerimi değerlendirirsiniz. benim de tek istediğim budur. hayırlı günler..
Herkes sevdigiyle daha cok vakit gecirmek ister, oturup tv izlemek ister ister de ister istekler hic bitmez ki..!!
Benim suan yanımda olan kan bagım olmasa da akrabam oldugumuz kisi de bundan 9 sene önce senin yasındayken evlendi!
Deli gibi asıktı, cok seviyordu o zamanlar..! Bundan baska da birsey düsünmüyordu yasının verdigi cahillikle..!
Evlendi, 2 yıl sonra bir oglu oldu suan 7 yasında..Cocuga hamileyken ayrıldı isyerinden 4 yıl boyunca da görüsmedik desem yeridir.
2 yıldır gene calısıyor bizim isyerinde ve evliligi hakkında ondan tek duydugum sey, '' hadi ben cahildim, düsünemiyordum, körkütük asıktım, annemle babama ne demeli? neden beni engellemediler, anlatsalardı anlardım, dinlerdim belkide '' diyor..
Annem engellemek, yasın kücük kızım diyecegi yerde, '' alem neder, bırakıcak o cocuk seni ortada, niyeti ciddi mi, isteyecek mi, alıcak mı seni diye baskı yaptı bana daha cok '' diyor..
Simdi esiyle problemleri var, anlatınca sordum bende ne oldu da degisti xxxx abi dedim, aldıgım cevap; O hep aynıymıs, hic degismemis ben toymusum, asıkmısım onun gercek yüzünü göremeyecek kadar körmüsüm '' dedi.
Bunları neden anlatıyorsun herkes aynı seyi mi yasayacak ya da yasıyor diyebilirsin yasamayan vardır elbet ama azınlıkta olduklarını sana üzülerek söylüyorum yani ne acelen var? hayatını yasa, meslegini eline al, kayınvalide' nin yanında yasamak cok zordur yasamadım ama yasayanlardan cok duydum su KK bir arastır bak bu konuda acılmıs bir sürü baslık göreceksin..
Uzun lafın kısası, acele etme, yasın daha kücük, benim düsüncelerim bunlar..
Hakkında hayırlısı olsun..
ama bilmenizi isterim ki bir insanı bir şeyden vazgeçirmek istiyorsanız ona alay eder gibi yaklaşmak en yanlış yöntemdir. bu dünyada herkes cahildir. kim olursanız olun, kaç yaşında olursanız olun her zaman bilmediğiniz bir şeyler vardır. ve kendi bildiklerinizden faydalanarak küçüklerinize yol göstermek istemeniz takdir edilecek bir davranış. ama lütfen özellikle bir küçüğünüzle konuşurken dikkatli olun. büyüğünüze yanlış bir laf ederseniz sizi düzeltir, kızsa da affeder. ama küçüğünüz sizden nefret bile edebilir. sırf üslubunuza kızıp dediğinizin tam tersini yapabilir. bu da benden size bir küçük tavsiyesi olsun.
acelemin nedeni cahilliğim değil. depresyonum büyük ihtimalle. her an bir sonraki sabaha çıkamayacağını düşünen biri, sevdiğiyle daha çok vakit geçirmek istiyor, takdir edersiniz ki.
belki size itici geliyorum. ukala geliyorum. sadece içimdekileri o kadar çok tuttum ki artık dillendirmekten korkmuyorum. söyledikleriniz değil söyleme şekliniz canımı yakan. çünkü bu söylediklerinizin hepsini zaten biliyorum, görüyorum, okuyorum, tvden izliyorum. 30 yıllık evliyken boşanan teyzemden biliyorum.
Tahmin ediyorum.. Konunu okumak için yine döneceksin..
Ve aslında yazılanların hiçbiri, bilinçaltında çoktan karar verdiğin o sonuçtan seni uzaklaştıramayacak...
Ama yine de yazmak istiyorum...
En güzel dönemindesin..duyguların en yoğun olduğu.. insanın deli kanının alevlendiği, fevriyetle her kararın alınabildiği, fazlaca cesur o dönem...
Erken evlenmek... aslında çok güzel bir şey... Erkenden çocuklarını kucağına almak.. onlarla arkadaş gibi büyümek.. Birlikte oynamak... Hayatın kiri üstüne bulaşmadan, başında bir koca varken, mutluluk içinde yaşamak...
Ama bu dönemde değil...
Bundan yirmi sene önce olsaydı... O dönemin standartlarında.. o dönemin bozulmamışlığında olsaydı... kesinlikle güzel olurdu...
Evlilik oradan bakınca... sana nasıl görünüyor... Kendi içinde bunun objektif yanıtını verebilir misin? Buraya yazma...
Som altından ve gökten zembille inmiş kadar temiz bir adamla evlensen bile.. Eğer karakter olarak hala kendinde eğip bükmen gereken şeyler varsa, mesela çok fevriysen.. mesela hala alıngansan.. mesela hala pembe bulutların üstünde uçuran hayaller kuruyorsan... mesela hala saç fırçasını sadece saçlarını taramak için değil de, arada mikrofon olarak da kullanabiliyorsan... Ve tüm bunların savunulması gereken şeyler olduğunu bilmiyorsan.. Evlenmeye hazır değilsin...
Çünkü iki kişi bir eve girmeyeceksin...
Her ayrı kişiye, ayrı bir hareketin batacak...
İncineceksin...
Ya bunları bastırıp, karakterini zayıflaştıracaksın.. Ya şu an kendi evinde yaptığın gibi, bazı şeyleri objektif göremeyip, agresif davranacaksın...
Biri uzun vadede, ikincisi kısa vadede seni bu derdim var köşesine taşıyacak...
Ve ben ne yaptım? diyeceksin...
Erkeklerin olgunlaşması biraz uzun sürer... Kendine bir şans daha tanı.. her şey bu kadar üstüne geliyorken...
Belki de ayaklarını yerden kesecek başka biri vardır.. üstelik daha olgundur.. Ve üstüne üstlük bir de hayatın tüm yükünü çoktan omuzlamıştır, sana kaldıracak yük kalmamıştır....
Biraz daha sabret... Kısmetin neyse ayağına vaktinde gelecektir.. sen ona koşma..
Bırak herşey olgunlaşsın...
Yine de yazdıklarım ters gelirse üzgün olduğumu bilmeni isterim.. Yazdıklarımı sağlama yapmak istersen sana bir önerim var... "Ben başarabilirim" diyorsan...
Önce kendi ailen ile, kendi kanından olan, seni menfaatsiz seven insanlar ile tüm sorunlarını kaldırmaya çalış.. Bunu başarabilirsen, elin evinde "evet.. geçinmen mümkün olabilir" bu erken yaşında...
Sevgiler
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?