Evlenmek şart mı?

Bir insan bir insana mutluluk katabilir mi emin değilim? Bir kez daha evlenirsem tek amacım çocuk ve ev işlerini paylaşmak olur bi de düzenli bi cinsel yaşam. Hepsini dört dörtlük karşılayacak kimse bulamam gibi geliyor. Çünkü artık evliliklere rasyonel bir gözle bakabiliyorum. Evlilikler tamamen sınırların tecavüzü üzerine kurulu. Herkes birbirine katlanmak zorunda kalıyor çocuk için, ayrılamayacağı için, yalnızlıktan korktuğu için vb...
Tabii ki katar. Doğru kişi sizin gibi düşünen kişiyle. Herkes aynı değil.
 
Ayy nasıl içim açıldı mutlu oldum şu yazınıza. Gerçekten istediği ruju sürüp çıkabilen evli kadınlar var mi diye şaşırıyorum bazen. Maşallah size de eşinize de. Zaten benim aldatılmam da çok normal. Benim mükemmel dediğim ilişki aslında patalojik sorunlu bir şeymiş. Ben bilememişim. Babamdan böyle gördüm çünkü. Şimdi mecburen yalnız yaşamaya başlayınca Anladim ben hapis hayatı yaşamışım.

Sıkıntılı insanla yaşamak zaten sorun ama eski eş sorunluydu diye hayata küsüp bütün erkekler aynıdır demenin mantığı yok.
Tabi ki de sürer çıkarım.
Sonucunda kendim bir bireyim zaten nerede ne yapılması gerektiğini bildikten sonra eşim karışma gereği duymaz.
Hatta benim babam da çok kızardı her şeye.
Ne makyaja izin verirdi ne askılı giyinmeme.
Saçımı düzleştirmeme bile kızardı düşün yani.
Ama eşimle en başından konuştum oda sağ olsun anlayışla karşıladı, karışmaz da.
 
Aldatılarak boşanalı 1 sene oldu. Şükürler olsun travmayı atlattım sayılır. Hâlâ bazen aldatılan arkadaşlarımın dertlerini dinleyince içim cız ediyor. Ama olsun olur o kadar da.

Çocuğum yok. Ailemden uzakta yaşıyorum. Yalnızım. Iyi bir mesleğim var. Öğretmenim. Param bana fazla fazla yetiyor. Birikim bile yapabiliyorum. Her gün kendi sevdiğim yemeği yapıp, istediğim kıyafetleri giyip istediğim ruju sürerek dışarı çıkabiliyorum. Evime kedi almayı planlıyorum.

Istediğim eşyayı gözüm kapalı alıyorum. Istediğim kişiyle görüşüp istemediğimle görüşmüyorum. Istediğim zaman ailemin yanına gidebiliyorum. Özgürüm. Bana karışan yok. Kıskanan kısıtlayan kimse yok. Evde çok iş yapmak zorunda kalmıyorum. Sadece kendi çöplerimi temizleyip kendi dağınıklığımla mutluyum.

Bütün bunları anlatıyorum çünkü evliyken hepsi benim için lükstü .

Ayrılırken çok acı çekmiş çok ağlamıştım. Şimdi geçmişe bakıyorum ne kadsr ezik nee kadar dünya bilmez saf halim varmış. 1 senede sanayiye gidip arabamı tamir ettirmeye bile alıştım ki alışverişe bile izinsiz gidemezdim.

Bütün ılişkiler böyle mi ? Yeniden evlenilir mi ? Yani evleneceksem en azından biri yemeğimi yapmalı en azından ev işinden kurtulmalıyım ya da ne biliyim hayattaki iş yüküm bi nebze alınmalı omuzlarımdan . Ama evlilik daha çok sorumluluk daha çok fedakarlık demek.

34 yaşındayım. Bu yaştan sonra köprücük kemiklerin omuzların görünmesin diye trip çekecek enerjim yok.

Çok mu sığ düşünüyorum? Verdiğim örnekler kendimi ifade etmek için... daha fazlasına maruz kaldim daha fazla yıprandım aslında.
herkesin hasret olduğu rahatlıktasınız ne mutlu size hayatınızın tadını çıkarın
 
Evliligin düşünüp olabilecek bisey olduğunu düşünmüyorum. Biriyle tanışırsın birseyler paylaşırsın konuşur anlaşırsin gidişat seni evliliğe götürür. O yüzden şart değil sen hayatina birini almak istiyor musun olumlu yada olumsuz olabilir bu kişi olumsuzsa kesip atabilecek güçte misin? Duygusal anlamda nasılsın sağlıklı dusunebiliyor musun? Eski evliliğini atabildin mi bunları dusunmelisin bence sonrası gelir. Birde ne olursa olsun ev işi vs konusunu hiç bir kadin abartmamali. 21 yaşındayım sizden küçüğüm ama ben böyle düşünüyorum. Esimle 1 senedir evliyiz en başında konuştuk kurallarimiz belli ayrı kendimize vakit ayırıyoruz inan eşinle temizlikte güzel oluyor yemek yapmayi sevmem yemek yapmak bile zevkli oluyor. Belirli kurallarimiz yok bazen yemeği yapar bazen çamaşır atar çünkü ikimizin yaşadığı bir ev.
 
Toplumsal olarak bize dayatılan bir şey değil mi evlilik? Evlilik statüdür bilmem ne zıRvası

dayatıldığı konusunda evet haklısınız bazı yerlerde öyle maalesef.
ama görev gibi evlenilince de eziyete döner.
ilk eşiniz hödükmüş bütün erkekler böyle değil elbet karşınıza kadına saygılı biri çıkıp aşık olursanız evlenin tabi ama ilk eşiniz gibisiyle evlenmek şart değil. hatta kimse evlenmesin böyleleriyle bence.
 
Zaten yaşamınızı kötü etkileyen bir evliliğin badirelerini anca atlatmış, kendi ayaklarınızın üzerinde durmaya alışmışsınız. Bunca insan bugünlerde evlenmek istediği kişiden emin olamıyor. Bence şu anki yaşamınızı bozmayın. Zaten mutlusunuz, özgürsünüz, birikiminiz de var.
Evlilik karşıtı değilim bu arada; ama evlenilmeye layık ve güvenilir insan maalesef yok denecek kadar az.
 
Aldatılarak boşanalı 1 sene oldu. Şükürler olsun travmayı atlattım sayılır. Hâlâ bazen aldatılan arkadaşlarımın dertlerini dinleyince içim cız ediyor. Ama olsun olur o kadar da.

Çocuğum yok. Ailemden uzakta yaşıyorum. Yalnızım. Iyi bir mesleğim var. Öğretmenim. Param bana fazla fazla yetiyor. Birikim bile yapabiliyorum. Her gün kendi sevdiğim yemeği yapıp, istediğim kıyafetleri giyip istediğim ruju sürerek dışarı çıkabiliyorum. Evime kedi almayı planlıyorum.

Istediğim eşyayı gözüm kapalı alıyorum. Istediğim kişiyle görüşüp istemediğimle görüşmüyorum. Istediğim zaman ailemin yanına gidebiliyorum. Özgürüm. Bana karışan yok. Kıskanan kısıtlayan kimse yok. Evde çok iş yapmak zorunda kalmıyorum. Sadece kendi çöplerimi temizleyip kendi dağınıklığımla mutluyum.

Bütün bunları anlatıyorum çünkü evliyken hepsi benim için lükstü .

Ayrılırken çok acı çekmiş çok ağlamıştım. Şimdi geçmişe bakıyorum ne kadsr ezik nee kadar dünya bilmez saf halim varmış. 1 senede sanayiye gidip arabamı tamir ettirmeye bile alıştım ki alışverişe bile izinsiz gidemezdim.

Bütün ılişkiler böyle mi ? Yeniden evlenilir mi ? Yani evleneceksem en azından biri yemeğimi yapmalı en azından ev işinden kurtulmalıyım ya da ne biliyim hayattaki iş yüküm bi nebze alınmalı omuzlarımdan . Ama evlilik daha çok sorumluluk daha çok fedakarlık demek.

34 yaşındayım. Bu yaştan sonra köprücük kemiklerin omuzların görünmesin diye trip çekecek enerjim yok.

Çok mu sığ düşünüyorum? Verdiğim örnekler kendimi ifade etmek için... daha fazlasına maruz kaldim daha fazla yıprandım aslında.
Yaşa hayatını özgürce. Gün gelir de evlenmek istersen o zaman düşünürsün. Boşver el alemi
 
Bir insan bir insana mutluluk katabilir mi emin değilim? Bir kez daha evlenirsem tek amacım çocuk ve ev işlerini paylaşmak olur bi de düzenli bi cinsel yaşam. Hepsini dört dörtlük karşılayacak kimse bulamam gibi geliyor. Çünkü artık evliliklere rasyonel bir gözle bakabiliyorum. Evlilikler tamamen sınırların tecavüzü üzerine kurulu. Herkes birbirine katlanmak zorunda kalıyor çocuk için, ayrılamayacağı için, yalnızlıktan korktuğu için vb...

Sahsen mutlu bir evliligim oldugu icin böyle karamsar bakamiyorum evlilige. Ben bastan evlilige ne kadar sevdigimde rasyonel bir sekildede baktim. Yani evliliklerin sorumlulugunu baştan göz önünde bulundurduk. Ama biz 30 yasindan sonra evlendik. Galiba onunda avantaji var. Ben evlilikte de sırlarımın üstünden gecilmesine izin vermem. Esiminkilerinide ezmem. Bir evliligin sevginin üstünde kuruldugu kadar sayinin da üstünde kurulu olmasi lazim. Bu cocuk olsada gecerli . Yoksa dediginiz gibi karsi taraf bir zamam sonra kirilip, ezilmeye baslar. Bence olaya yasadiklarinizdan dolayi fazla negatif yaklasiyorsunuz, bu ama kisa bir sürec üstünden gectigi icin gayet normal. Biz bir sürecte cok zarar gördüysek, iyilesmesi de zaman alir. Bu konuda kendinizi tamamen kapatmayin derim.eski esiniz sizin icin yalnis insan olmus, bu ama demek degildir ki sizi yeni kesfettiginiz kendinizle oldugu gibi sevmeyecek. Mutsuzkluklarin, baskalarin bize yasattiklari travmalarin bizi esir almasina izin vermememiz lazim.
 
Sahsen mutlu bir evliligim oldugu icin böyle karamsar bakamiyorum evlilige. Ben bastan evlilige ne kadar sevdigimde rasyonel bir sekildede baktim. Yani evliliklerin sorumlulugunu baştan göz önünde bulundurduk. Ama biz 30 yasindan sonra evlendik. Galiba onunda avantaji var. Ben evlilikte de sırlarımın üstünden gecilmesine izin vermem. Esiminkilerinide ezmem. Bir evliligin sevginin üstünde kuruldugu kadar sayinin da üstünde kurulu olmasi lazim. Bu cocuk olsada gecerli . Yoksa dediginiz gibi karsi taraf bir zamam sonra kirilip, ezilmeye baslar. Bence olaya yasadiklarinizdan dolayi fazla negatif yaklasiyorsunuz, bu ama kisa bir sürec üstünden gectigi icin gayet normal. Biz bir sürecte cok zarar gördüysek, iyilesmesi de zaman alir. Bu konuda kendinizi tamamen kapatmayin derim.eski esiniz sizin icin yalnis insan olmus, bu ama demek degildir ki sizi yeni kesfettiginiz kendinizle oldugu gibi sevmeyecek. Mutsuzkluklarin, baskalarin bize yasattiklari travmalarin bizi esir almasina izin vermememiz lazim.

Şuna çok katıldım.
30 yaşından sonra evlendik.
Doğru evlenme yaşı 25 ve üstü bence de.
Bende 27 de evlendim ondan önce aklımdan geçmezdi.
Olgunlaşınca evlilikler daha rahat oturuyor.
Bu arada mutluluklar dilerim :)
 
cahil ve öküz biriyle evliymişsiniz
İçi de desatmış bu kadar karıştığına göre
Bütün evlilikler böyle değil
Bütün erkekler aynı da değil
Evlenmek şart değil de
Halinizden memnunsanız sorun yok
Mutlu olacağınız şekilde yaşayın.
 
Anlattığınız hayatınız çok güzel.
Ama ben evli halimle yaşıyorum çoğunu😉
Siz yanlış insanla evlenmişsiniz, evliliğe küsmeyin. Şartlanmayın da.
Bence doğru kişiyle karşılaşıp yeniden severseniz ve anne olmak isterseniz evlenirsiniz. Kısmet.
Önemli olan mutlu olmak.
 
Şuna çok katıldım.
30 yaşından sonra evlendik.
Doğru evlenme yaşı 25 ve üstü bence de.
Bende 27 de evlendim ondan önce aklımdan geçmezdi.
Olgunlaşınca evlilikler daha rahat oturuyor.
Bu arada mutluluklar dilerim :)

Cok tesekkür ederim. Sizede mutluluklar :)
Insan 25 yasindada dogru evliligi yapabilir yeterli kadar olgunlasmissa. Sahsen 25 yasinda evlilik yapsam hem yalnis adami secerdim, hemde evliligi yeterli kadar yönetemezdim. Bir cok cocukluktan kalma sorunlar da vardi. Mesela insanlar beni sevip kabul etsin diye benim icin parmak kaldirmayacak insanlar icin fedakarliklar yaptim. Biri beni kırsa kendimi koruyamazdim, sucu kendimde arardim felan. Yani özsevgi, özsaygi yeterli kadar yoktu, disardan ne kadar güclü görünsem de..sansimdan esimi kendi hayatimda kendimi daha rahat ve barisik hissettigim bir zamanda tanistim. Onun icin konu evlilik olsa önce insan kendini yoklamali mutlumuyum, hayatimda istedigim roldemiyim diye. Ondan sonra da iliski gelir ancak
 
Aldatılarak boşanalı 1 sene oldu. Şükürler olsun travmayı atlattım sayılır. Hâlâ bazen aldatılan arkadaşlarımın dertlerini dinleyince içim cız ediyor. Ama olsun olur o kadar da.

Çocuğum yok. Ailemden uzakta yaşıyorum. Yalnızım. Iyi bir mesleğim var. Öğretmenim. Param bana fazla fazla yetiyor. Birikim bile yapabiliyorum. Her gün kendi sevdiğim yemeği yapıp, istediğim kıyafetleri giyip istediğim ruju sürerek dışarı çıkabiliyorum. Evime kedi almayı planlıyorum.

Istediğim eşyayı gözüm kapalı alıyorum. Istediğim kişiyle görüşüp istemediğimle görüşmüyorum. Istediğim zaman ailemin yanına gidebiliyorum. Özgürüm. Bana karışan yok. Kıskanan kısıtlayan kimse yok. Evde çok iş yapmak zorunda kalmıyorum. Sadece kendi çöplerimi temizleyip kendi dağınıklığımla mutluyum.

Bütün bunları anlatıyorum çünkü evliyken hepsi benim için lükstü .

Ayrılırken çok acı çekmiş çok ağlamıştım. Şimdi geçmişe bakıyorum ne kadsr ezik nee kadar dünya bilmez saf halim varmış. 1 senede sanayiye gidip arabamı tamir ettirmeye bile alıştım ki alışverişe bile izinsiz gidemezdim.

Bütün ılişkiler böyle mi ? Yeniden evlenilir mi ? Yani evleneceksem en azından biri yemeğimi yapmalı en azından ev işinden kurtulmalıyım ya da ne biliyim hayattaki iş yüküm bi nebze alınmalı omuzlarımdan . Ama evlilik daha çok sorumluluk daha çok fedakarlık demek.

34 yaşındayım. Bu yaştan sonra köprücük kemiklerin omuzların görünmesin diye trip çekecek enerjim yok.

Çok mu sığ düşünüyorum? Verdiğim örnekler kendimi ifade etmek için... daha fazlasına maruz kaldim daha fazla yıprandım aslında.
Valla hiç de sığ düşünmüyorsunuz çok da haklısınız insan bir zamandan sonra elin adamını alıp bi de onun tiplerini boş kıskançlığını mı çekeceğim şeklinde düşünüyor.. Tabi evliliğin sorumluluğu var evlilikten evliliğe göre de değişiyor bu.. Sizin başınızdan geçen evlilik sizi yormuş çünkü çekilesi bir adam değilmiş belli ki..Size hak veriyorum fakat her evlilik ve her insan asla bir değil..

Yani bahsettiğiniz şeyler aslında normal bir evlilik için lüks değil.. Bende istediğimi giyip, istediğimi alıp, istediğim yere eşimle ya da arkadaşımla çıkabiliyorum.. Ama tabi ki bekarlıktaki gibi olmuyor ne dersek diyelim evliliğin getirdiği bir sorumluluk, bir frenleme oluyor ama bunların yanı sıra getirdiği güzellikleri de görmezden gelemeyiz diye düşünüyorum 😊 iyi bir eş olduktan sonra huzurunuz da olur sosyal hayatınızda..

Ama konu başlığınıza ithafen yazmak isterim ki evlenmek asla şart değil.. Evlenmek zorunluluk değil.. Siz nasıl mutluysanız o şekilde yaşayacaksınız.. Hayatınıza iyi bir adam girerse de neden olmasın 😏 Ama bir kadın hayatını devam ettirmek için asla bir adama muhtaç değil olmazsa da olur hatta eşinizin size yaşattıklarına bakacak olursak bazen olmazsa daha iyi oluyor😁
 
Cok tesekkür ederim. Sizede mutluluklar :)
Insan 25 yasindada dogru evliligi yapabilir yeterli kadar olgunlasmissa. Sahsen 25 yasinda evlilik yapsam hem yalnis adami secerdim, hemde evliligi yeterli kadar yönetemezdim. Bir cok cocukluktan kalma sorunlar da vardi. Mesela insanlar beni sevip kabul etsin diye benim icin parmak kaldirmayacak insanlar icin fedakarliklar yaptim. Biri beni kırsa kendimi koruyamazdim, sucu kendimde arardim felan. Yani özsevgi, özsaygi yeterli kadar yoktu, disardan ne kadar güclü görünsem de..sansimdan esimi kendi hayatimda kendimi daha rahat ve barisik hissettigim bir zamanda tanistim. Onun icin konu evlilik olsa önce insan kendini yoklamali mutlumuyum, hayatimda istedigim roldemiyim diye. Ondan sonra da iliski gelir ancak

Evet evet.
Benimde öyle zor hayatım oldu.
Gerek ilişkilerim, gerek ailem gerek maddi konular fazlasıyla yorgundum.
Fazlasıyla mutsuzdum.
Ta ki hayatı yoluna koydum, iyiye gidiyor derken eşimi tanıdım.
Yani o yaşa gelene kadar aslında ne olduğumu kim olduğumu daha iyi anladım diyeyim.
O tamamladı evlendik falan.
Şimdi onun sayesinde hayata daha farklı pencereden bakıyorum :)
Teşekkür ederim bu arada :KK68:
 
Cok tesekkür ederim. Sizede mutluluklar :)
Insan 25 yasindada dogru evliligi yapabilir yeterli kadar olgunlasmissa. Sahsen 25 yasinda evlilik yapsam hem yalnis adami secerdim, hemde evliligi yeterli kadar yönetemezdim. Bir cok cocukluktan kalma sorunlar da vardi. Mesela insanlar beni sevip kabul etsin diye benim icin parmak kaldirmayacak insanlar icin fedakarliklar yaptim. Biri beni kırsa kendimi koruyamazdim, sucu kendimde arardim felan. Yani özsevgi, özsaygi yeterli kadar yoktu, disardan ne kadar güclü görünsem de..sansimdan esimi kendi hayatimda kendimi daha rahat ve barisik hissettigim bir zamanda tanistim. Onun icin konu evlilik olsa önce insan kendini yoklamali mutlumuyum, hayatimda istedigim roldemiyim diye. Ondan sonra da iliski gelir ancak

Evet tam olarak çocukluk travmalarımı atlatmadan anneme hala " beni sevmedin " diye sitem ettiğim zamanlarda evlendim. 24 yaşımdaydım ve aslında daha kendi sorumluluğumu alamıyorum evliliği belki de ben de kaldıramadım. Aynen dediginiz çok doğru. Kadın önce kendi öz-saygı ozsevgisini kazanmalı. O yaşa kadsr da beklemeli. Açıkçası hala o kadar olgun hissetmiyorum kendimi. Evliliğe hala hazır degilim.
 
Anlattığınız hayatınız çok güzel.
Ama ben evli halimle yaşıyorum çoğunu😉
Siz yanlış insanla evlenmişsiniz, evliliğe küsmeyin. Şartlanmayın da.
Bence doğru kişiyle karşılaşıp yeniden severseniz ve anne olmak isterseniz evlenirsiniz. Kısmet.
Önemli olan mutlu olmak.


Ayy yaa maşallah size. Nasıl bir baskı altında kaldıysam, evli herkesin bir kafeste yaşadığını mutlu olmadığını düşünüyorum. Böyle mutluyum ve güçlüyüm diyen kadınları okudukça çok keyif alıyorum. Allah herkese huzurlu mutlu yuva nasip etsin. Herkes yerinde mutlu olsun.
 
Ilk evliliginizde luks diye bahsettiginiz seyler, aslında hayatin dogal akışında her kadının sadece kendi karar verebilecegi, şahsi şeyler. Karsinizdaki yanlışmış; su an yaptıklarınız değil.
Bir de şöyle düşünün. Bu ozgurlugunuzun ve mutluluğunuzun içine bir ask, bir sevgi yerleşse, mutluluğunuz katlanarak cogalsa, aksam evde yalniz oturmasaniz, sohbet edebileceginiz, derdinizi payladabileceginiz, sizi sevdigine emin oldugunuz biriyle hayati paylassaniz fena olmaz mi?
Bence evlilik olmazsa olmaz. Benim icin böyle.
Dogruya yanlisa bakmadan herkes evlensin demiyorum. Ama herkes mutluluğu hak eder diyorum. Ben evliligimde mutlu olduğum icin de, herkesin bunu yaşamasını isterim.
Neler atlatmissiniz, artik mutlu olma zamani gelmis. Ne istediginizi de bilirsiniz tecrübelerinize dayanarak. Bence cok saglikli bir evlilik yapabilir siniz
 
Sahsen mutlu bir evliligim oldugu icin böyle karamsar bakamiyorum evlilige. Ben bastan evlilige ne kadar sevdigimde rasyonel bir sekildede baktim. Yani evliliklerin sorumlulugunu baştan göz önünde bulundurduk. Ama biz 30 yasindan sonra evlendik. Galiba onunda avantaji var. Ben evlilikte de sırlarımın üstünden gecilmesine izin vermem. Esiminkilerinide ezmem. Bir evliligin sevginin üstünde kuruldugu kadar sayinin da üstünde kurulu olmasi lazim. Bu cocuk olsada gecerli . Yoksa dediginiz gibi karsi taraf bir zamam sonra kirilip, ezilmeye baslar. Bence olaya yasadiklarinizdan dolayi fazla negatif yaklasiyorsunuz, bu ama kisa bir sürec üstünden gectigi icin gayet normal. Biz bir sürecte cok zarar gördüysek, iyilesmesi de zaman alir. Bu konuda kendinizi tamamen kapatmayin derim.eski esiniz sizin icin yalnis insan olmus, bu ama demek degildir ki sizi yeni kesfettiginiz kendinizle oldugu gibi sevmeyecek. Mutsuzkluklarin, baskalarin bize yasattiklari travmalarin bizi esir almasina izin vermememiz lazim.


Ayy evet aslında sığ mi düşünüyorum derken aslında kendimle ilgili merak ettiğim şey buydu. Evlilik Kararına nötr bakmam lazım sanırm. Şuan inanılmaz itici ve yıpratıcı geliyor gözüme. Çünkü travmalarımı tam atlatamamışım.

O zaman tamamen iyileşmeyi bekleyim yeniden evlenmek isteyip istemediğime. 1 sene geçti ama hala demek ki boşanma travmasinin izlerini taşıyorum. Cevap için teşekkür ederim. Aydınlandım.
 
X