Stresten 9 gündür tek lokma yiyemedim. Ondan nasıl kurtulabilirim?

Adam felaket zeki,karına söyleyeceğim dediğinde asla korktuğunu belli etmiyor oradan vurama diye (aslında deli gibi tırsıyor)
Karısına iyilik yapmak istiyorsan elindeki mesajları karısına atmalısın ve mahkemede şahit olmalısın.Sana bavulumuda alır yanına gelirim diyen adam bak bakalım karısının ayaklarına kapanıp nasıl ağlayacak.
 
Bu ne tesadüfler silsilesi..
Hemen uzaklasın oradan. Klasiktir benim de ayrıldıktan 2 ay sonra evlenen bir sevgilim olmuştu ve bana mantık evliliği falan demişti.
Meğer adam benimleyken nişanlanmış :D
Eğer bu arada bahsettiği gibiyse ve karısından korkmuyorsa muhtemelen evde oturan, ona muhtac kadının ailesinin arkasında olmadıgı biriyle evlenmiş olabilir. kadın 2 gün trip atıp sonrasında devam edecek diye dusunuyor olabilir.
ama anlamadığım 5 dakikalık seks için bu kadar birinin peşinden gidilmez. Gariplik var.
2 ay daha burada kalmam gerek derken bile sanki orada kalmak da istiyor gibisiniz. Konuşun iş yerinizle rahatsız oldugum biri ile denk geldim kalmak istemiyorum diye ve dönün.
 
Karsınızdakı ınsanın sıze me ıle gelecegını kestıremıyorsunuz. Sımdı sen aılesıne,karısına ya da ış yerıne soylesen belkı bu sefer karşına cok kotu bı amaçla cıkacak. Bence sadece tehdıt edın. Yanınızda şok cıhazı ya da bıber gazı ıle gezın. Keşke bellı aralıklarla yazışmasaymışsınız. Sızı takıntı halıne getırmesı tamamen bundan dolayı
 
Herkese merhaba, günlerdir kimseye anlatamadığım derdim ile kendi kendimi yerken tesadüfen rastladığım bu sitede birilerinden akıl almaya çok ihtiyacım var. 30 yaşındayım ve inşaat mühendisiyim. Tüm olaylar 21 yaşında stajyer olarak işe başladığım bir şirkette onunla tanışmam ile başladı. Kendisi benden 9 yaş büyük ve çalıştığım şantiyede yüksek inşaat mühendisi olarak görev yapıyordu. Herkesin çok kibar, çalışkan ve düzgün biri olarak anlattığı biriydi ki gerçekten de öyleydi. Bir süre sonra bana olan ilgisini fark ettim ve benim de ona olan ilgim nedeni ile görüşmeye başladık. Ve her şey mükemmeldi. Her konuda çok iyi anlaşıyorduk ve gerçekten harika bir insandı. Ancak bir süre sonra büyük bir anlaşmazlık ile karşılaştık. Ben muhafazakar bir ailenin kızıyım o ise tamamıyla benden zıt yönde yetiştirilmiş biriydi. Cinsel olarak ikimizde birbirimize karşı büyük bir istek besliyorduk ancak ben evlenmeden böyle bir yaklaşımda bulunmayacağımı açık ve net bir şekilde ona belirttiğimde buna ciddi manada şok oldu. Çünkü çevresinde gerçekten böyle düşünen ve böyle bir yaşam süren biri yoktu. Yine de sorun olmayacağını görüşmeye devam etmek istediğini söyledi ancak bu yönde hamleler yapmaktan geri durmadı ve ben de bir süre sonra bu durumdan rahatsız olduğumdan stajımın da sona ermesi ile birlikte görüşmeyi tamamen bitirdim. İlişkimizi bitirmemizin ardından aradan geçen tüm süre içerisinde yılda en az 4-5 kere farklı farklı hesaplardan bana yazmaya (sürekli engellediğim için) hala benimle olmak istediğini söylemeye devam etti. Ama her şans verdiğimde konu dönüp dolaşıp aynı noktaya geldiği için bunu atlatamadık. Beni çok istediğini ve sevdiğini söylemesine rağmen benimle evlenmek gibi bir niyeti de yoktu. Benimde aynı şekilde çünkü ikimizde ailelerimizin bu evliliğe karşı çıkacağını ve yaşam farklılıklarımız nedeniyle bu evliliğin bizi mutsuz edeceğini biliyorduk. Aradan geçen yıllarda görüştüğüm birkaç kişi de oldu ancak kimseye ona hissettiğim gibi bir çekim hissedemedim ve görüşmeyi kabul etmesem bile zaman zaman onu düşünmeye devam ettim. Artık bu bir rutin gibi olmuştu. Yılın belirli zamanlarında o beni yeni açtığı bir hesaptan ekler birbirimize hayatımızın nasıl gittiğini anlatır ve ardından ben onu engelleyerek hayatıma devam ederdim. Ta ki bir gün aniden onu rüyamda benden yardım isterken görene kadar. Hatay depreminin üzerinden çok geçmemişti ve en son görüşmemizde farklı bir şehirdeki şantiyede göreve başlayacağın söylediğinden dayanamadım ve ilk kez tüm bu süreç içerisinde ilk adımı ben atarak ona nasıl olduğunu soran bir mesaj attım. Aldığım ilk yanıt "Ben evlendim." cümlesiydi. Tahminimden çok daha fazla yaraladı bu cümle beni ancak hiç bozuntuya vermeden ona hayatında mutluluklar dileyerek veda ettim. Ve o günden sonra geçen tüm bu zamanda bana ulaşma çabalarının ve mesajlarının hepsini çok sert bir dille reddettim. Ta ki işler tamamıyla karışana kadar...
Çalıştığım şirket farklı bir şehirdeki proje üzerinde çıkan birkaç sorunu halledebilmem için benden bir süreliğine o şehire gitmemi rica etti. Bana da değişiklik olacağı için bu görevi kabul ederken oldukça heyecanlıydım. Ancak işlerin bu duruma geleceğini bilseydim asla bu görevi kabul etmezdim. Çünkü heyecanla gittiğim şantiyede karşılaştığım şef eski sevgilimden başkası değildi. Yaşadığım şoku atlatmam uzun sürdü ve onun benimle konuşmaya çalışma çabaları da bana hiç yardımcı olmadı. Onunla yalnız kalmamak adına resmen saklambaç oynayarak geçirdim günlerimi. Yakaladığı ilk fırsatta ise 9 yıldır beni asla unutamadığını söylemekten utanmadı. Evli olduğunu defalarca hatırlatmama rağmen bunun mantık evliliği olduğunu bana hissettiği duyguları asla kimseye hissedemediğini söyleyip durdu. Değiştirdiğim ve asla vermediğim telefon numaramı iş gerekçesi ile çalışma arkadaşlarımdan alıp yüzlerce mesaj attı. Hala da atmaya devam ediyor. Kimse bir şey fark etmesin diye diken üstünde durmaktan yoruldum. En son otoparkta arabama binecekken bir anda nerden çıktığını anlayamadım ve bana sarıldı. Normalde biri bana bunu söylese tokat at,bağır çağır, tekmele, kaç birçok şey sıralayabilirdim ama o an o şokla vücudumu hareket bile ettiremedim. Ve tüm akşam yaşadığım anlar aklıma gelince istifra edip durdum. O günden beri de tek bir lokma dahi boğazımdan geçmedi. Bu hayatta en iğrendiğim şey aldatmak veya aldatılmakken karısıyla aynı evin içinde utanmadan bana görüşmek istediğine dair mesajlar yazıyor olması midemi bulandırıyor. Sarılma olayından sonra şantiyede tekrar görüşmeye çalıştığında onu yöneticilere ve karısına söylemekle tehdit ettim. Ancak bir saniye bile korkmadı. Bavulumu toplar seninle birlikte geri dönerim dedi. Ne yapacağımı bu durumdan nasıl kurtulacağımı bilmiyorum. Gerçekten dayanabilecek gücü nasıl bulacağımı da bilmiyorum. Bir kadın olarak nedensizce kendimi eşine karşı suçlu hissediyorum. Görevim nedeniyle en az 2 ay daha burada kalmam gerekiyor ama 2 saat bile daha fazla kalmak istemiyorum.
Dalga geçiyor bildiğin canımı sıkılıyor artık neyse,9 senedir evlenmeyi düşünmemiş her fırsatta yatağa atmaya çalışmış hayatına bakmış evlenmiş ama sizi unutamamış,bu Senaryodaki tek şey canı sıkılıyor dalga geçiyor,sizden yana bir sıkıntı göremedim ben,ilişkiye insan gibi devam etse edecekmişsiniz,evlenmek istese o yola girilecekmiş,istemeyen zaten o doğal olarakta bu hareketler duygusal yaklaşımlar değil tamamen oynuyor,işinizi yarıda birakma şansınız varsa bırakıp gidin.
 
Herkese merhaba, günlerdir kimseye anlatamadığım derdim ile kendi kendimi yerken tesadüfen rastladığım bu sitede birilerinden akıl almaya çok ihtiyacım var. 30 yaşındayım ve inşaat mühendisiyim. Tüm olaylar 21 yaşında stajyer olarak işe başladığım bir şirkette onunla tanışmam ile başladı. Kendisi benden 9 yaş büyük ve çalıştığım şantiyede yüksek inşaat mühendisi olarak görev yapıyordu. Herkesin çok kibar, çalışkan ve düzgün biri olarak anlattığı biriydi ki gerçekten de öyleydi. Bir süre sonra bana olan ilgisini fark ettim ve benim de ona olan ilgim nedeni ile görüşmeye başladık. Ve her şey mükemmeldi. Her konuda çok iyi anlaşıyorduk ve gerçekten harika bir insandı. Ancak bir süre sonra büyük bir anlaşmazlık ile karşılaştık. Ben muhafazakar bir ailenin kızıyım o ise tamamıyla benden zıt yönde yetiştirilmiş biriydi. Cinsel olarak ikimizde birbirimize karşı büyük bir istek besliyorduk ancak ben evlenmeden böyle bir yaklaşımda bulunmayacağımı açık ve net bir şekilde ona belirttiğimde buna ciddi manada şok oldu. Çünkü çevresinde gerçekten böyle düşünen ve böyle bir yaşam süren biri yoktu. Yine de sorun olmayacağını görüşmeye devam etmek istediğini söyledi ancak bu yönde hamleler yapmaktan geri durmadı ve ben de bir süre sonra bu durumdan rahatsız olduğumdan stajımın da sona ermesi ile birlikte görüşmeyi tamamen bitirdim. İlişkimizi bitirmemizin ardından aradan geçen tüm süre içerisinde yılda en az 4-5 kere farklı farklı hesaplardan bana yazmaya (sürekli engellediğim için) hala benimle olmak istediğini söylemeye devam etti. Ama her şans verdiğimde konu dönüp dolaşıp aynı noktaya geldiği için bunu atlatamadık. Beni çok istediğini ve sevdiğini söylemesine rağmen benimle evlenmek gibi bir niyeti de yoktu. Benimde aynı şekilde çünkü ikimizde ailelerimizin bu evliliğe karşı çıkacağını ve yaşam farklılıklarımız nedeniyle bu evliliğin bizi mutsuz edeceğini biliyorduk. Aradan geçen yıllarda görüştüğüm birkaç kişi de oldu ancak kimseye ona hissettiğim gibi bir çekim hissedemedim ve görüşmeyi kabul etmesem bile zaman zaman onu düşünmeye devam ettim. Artık bu bir rutin gibi olmuştu. Yılın belirli zamanlarında o beni yeni açtığı bir hesaptan ekler birbirimize hayatımızın nasıl gittiğini anlatır ve ardından ben onu engelleyerek hayatıma devam ederdim. Ta ki bir gün aniden onu rüyamda benden yardım isterken görene kadar. Hatay depreminin üzerinden çok geçmemişti ve en son görüşmemizde farklı bir şehirdeki şantiyede göreve başlayacağın söylediğinden dayanamadım ve ilk kez tüm bu süreç içerisinde ilk adımı ben atarak ona nasıl olduğunu soran bir mesaj attım. Aldığım ilk yanıt "Ben evlendim." cümlesiydi. Tahminimden çok daha fazla yaraladı bu cümle beni ancak hiç bozuntuya vermeden ona hayatında mutluluklar dileyerek veda ettim. Ve o günden sonra geçen tüm bu zamanda bana ulaşma çabalarının ve mesajlarının hepsini çok sert bir dille reddettim. Ta ki işler tamamıyla karışana kadar...
Çalıştığım şirket farklı bir şehirdeki proje üzerinde çıkan birkaç sorunu halledebilmem için benden bir süreliğine o şehire gitmemi rica etti. Bana da değişiklik olacağı için bu görevi kabul ederken oldukça heyecanlıydım. Ancak işlerin bu duruma geleceğini bilseydim asla bu görevi kabul etmezdim. Çünkü heyecanla gittiğim şantiyede karşılaştığım şef eski sevgilimden başkası değildi. Yaşadığım şoku atlatmam uzun sürdü ve onun benimle konuşmaya çalışma çabaları da bana hiç yardımcı olmadı. Onunla yalnız kalmamak adına resmen saklambaç oynayarak geçirdim günlerimi. Yakaladığı ilk fırsatta ise 9 yıldır beni asla unutamadığını söylemekten utanmadı. Evli olduğunu defalarca hatırlatmama rağmen bunun mantık evliliği olduğunu bana hissettiği duyguları asla kimseye hissedemediğini söyleyip durdu. Değiştirdiğim ve asla vermediğim telefon numaramı iş gerekçesi ile çalışma arkadaşlarımdan alıp yüzlerce mesaj attı. Hala da atmaya devam ediyor. Kimse bir şey fark etmesin diye diken üstünde durmaktan yoruldum. En son otoparkta arabama binecekken bir anda nerden çıktığını anlayamadım ve bana sarıldı. Normalde biri bana bunu söylese tokat at,bağır çağır, tekmele, kaç birçok şey sıralayabilirdim ama o an o şokla vücudumu hareket bile ettiremedim. Ve tüm akşam yaşadığım anlar aklıma gelince istifra edip durdum. O günden beri de tek bir lokma dahi boğazımdan geçmedi. Bu hayatta en iğrendiğim şey aldatmak veya aldatılmakken karısıyla aynı evin içinde utanmadan bana görüşmek istediğine dair mesajlar yazıyor olması midemi bulandırıyor. Sarılma olayından sonra şantiyede tekrar görüşmeye çalıştığında onu yöneticilere ve karısına söylemekle tehdit ettim. Ancak bir saniye bile korkmadı. Bavulumu toplar seninle birlikte geri dönerim dedi. Ne yapacağımı bu durumdan nasıl kurtulacağımı bilmiyorum. Gerçekten dayanabilecek gücü nasıl bulacağımı da bilmiyorum. Bir kadın olarak nedensizce kendimi eşine karşı suçlu hissediyorum. Görevim nedeniyle en az 2 ay daha burada kalmam gerekiyor ama 2 saat bile daha fazla kalmak istemiyorum.
Dengesize bak ya. Elbet korktuğu çekindiği bir şey vardır. Patrona şikayet et.
 
Herkese merhaba, günlerdir kimseye anlatamadığım derdim ile kendi kendimi yerken tesadüfen rastladığım bu sitede birilerinden akıl almaya çok ihtiyacım var. 30 yaşındayım ve inşaat mühendisiyim. Tüm olaylar 21 yaşında stajyer olarak işe başladığım bir şirkette onunla tanışmam ile başladı. Kendisi benden 9 yaş büyük ve çalıştığım şantiyede yüksek inşaat mühendisi olarak görev yapıyordu. Herkesin çok kibar, çalışkan ve düzgün biri olarak anlattığı biriydi ki gerçekten de öyleydi. Bir süre sonra bana olan ilgisini fark ettim ve benim de ona olan ilgim nedeni ile görüşmeye başladık. Ve her şey mükemmeldi. Her konuda çok iyi anlaşıyorduk ve gerçekten harika bir insandı. Ancak bir süre sonra büyük bir anlaşmazlık ile karşılaştık. Ben muhafazakar bir ailenin kızıyım o ise tamamıyla benden zıt yönde yetiştirilmiş biriydi. Cinsel olarak ikimizde birbirimize karşı büyük bir istek besliyorduk ancak ben evlenmeden böyle bir yaklaşımda bulunmayacağımı açık ve net bir şekilde ona belirttiğimde buna ciddi manada şok oldu. Çünkü çevresinde gerçekten böyle düşünen ve böyle bir yaşam süren biri yoktu. Yine de sorun olmayacağını görüşmeye devam etmek istediğini söyledi ancak bu yönde hamleler yapmaktan geri durmadı ve ben de bir süre sonra bu durumdan rahatsız olduğumdan stajımın da sona ermesi ile birlikte görüşmeyi tamamen bitirdim. İlişkimizi bitirmemizin ardından aradan geçen tüm süre içerisinde yılda en az 4-5 kere farklı farklı hesaplardan bana yazmaya (sürekli engellediğim için) hala benimle olmak istediğini söylemeye devam etti. Ama her şans verdiğimde konu dönüp dolaşıp aynı noktaya geldiği için bunu atlatamadık. Beni çok istediğini ve sevdiğini söylemesine rağmen benimle evlenmek gibi bir niyeti de yoktu. Benimde aynı şekilde çünkü ikimizde ailelerimizin bu evliliğe karşı çıkacağını ve yaşam farklılıklarımız nedeniyle bu evliliğin bizi mutsuz edeceğini biliyorduk. Aradan geçen yıllarda görüştüğüm birkaç kişi de oldu ancak kimseye ona hissettiğim gibi bir çekim hissedemedim ve görüşmeyi kabul etmesem bile zaman zaman onu düşünmeye devam ettim. Artık bu bir rutin gibi olmuştu. Yılın belirli zamanlarında o beni yeni açtığı bir hesaptan ekler birbirimize hayatımızın nasıl gittiğini anlatır ve ardından ben onu engelleyerek hayatıma devam ederdim. Ta ki bir gün aniden onu rüyamda benden yardım isterken görene kadar. Hatay depreminin üzerinden çok geçmemişti ve en son görüşmemizde farklı bir şehirdeki şantiyede göreve başlayacağın söylediğinden dayanamadım ve ilk kez tüm bu süreç içerisinde ilk adımı ben atarak ona nasıl olduğunu soran bir mesaj attım. Aldığım ilk yanıt "Ben evlendim." cümlesiydi. Tahminimden çok daha fazla yaraladı bu cümle beni ancak hiç bozuntuya vermeden ona hayatında mutluluklar dileyerek veda ettim. Ve o günden sonra geçen tüm bu zamanda bana ulaşma çabalarının ve mesajlarının hepsini çok sert bir dille reddettim. Ta ki işler tamamıyla karışana kadar...
Çalıştığım şirket farklı bir şehirdeki proje üzerinde çıkan birkaç sorunu halledebilmem için benden bir süreliğine o şehire gitmemi rica etti. Bana da değişiklik olacağı için bu görevi kabul ederken oldukça heyecanlıydım. Ancak işlerin bu duruma geleceğini bilseydim asla bu görevi kabul etmezdim. Çünkü heyecanla gittiğim şantiyede karşılaştığım şef eski sevgilimden başkası değildi. Yaşadığım şoku atlatmam uzun sürdü ve onun benimle konuşmaya çalışma çabaları da bana hiç yardımcı olmadı. Onunla yalnız kalmamak adına resmen saklambaç oynayarak geçirdim günlerimi. Yakaladığı ilk fırsatta ise 9 yıldır beni asla unutamadığını söylemekten utanmadı. Evli olduğunu defalarca hatırlatmama rağmen bunun mantık evliliği olduğunu bana hissettiği duyguları asla kimseye hissedemediğini söyleyip durdu. Değiştirdiğim ve asla vermediğim telefon numaramı iş gerekçesi ile çalışma arkadaşlarımdan alıp yüzlerce mesaj attı. Hala da atmaya devam ediyor. Kimse bir şey fark etmesin diye diken üstünde durmaktan yoruldum. En son otoparkta arabama binecekken bir anda nerden çıktığını anlayamadım ve bana sarıldı. Normalde biri bana bunu söylese tokat at,bağır çağır, tekmele, kaç birçok şey sıralayabilirdim ama o an o şokla vücudumu hareket bile ettiremedim. Ve tüm akşam yaşadığım anlar aklıma gelince istifra edip durdum. O günden beri de tek bir lokma dahi boğazımdan geçmedi. Bu hayatta en iğrendiğim şey aldatmak veya aldatılmakken karısıyla aynı evin içinde utanmadan bana görüşmek istediğine dair mesajlar yazıyor olması midemi bulandırıyor. Sarılma olayından sonra şantiyede tekrar görüşmeye çalıştığında onu yöneticilere ve karısına söylemekle tehdit ettim. Ancak bir saniye bile korkmadı. Bavulumu toplar seninle birlikte geri dönerim dedi. Ne yapacağımı bu durumdan nasıl kurtulacağımı bilmiyorum. Gerçekten dayanabilecek gücü nasıl bulacağımı da bilmiyorum. Bir kadın olarak nedensizce kendimi eşine karşı suçlu hissediyorum. Görevim nedeniyle en az 2 ay daha burada kalmam gerekiyor ama 2 saat bile daha fazla kalmak istemiyorum.
Narsist herif ya. Ben şahsen ona bir duygu beslediğinizi düşünmüyorum sizi manipüle etmiş ve siz de çekilmişsiniz diye düşünüyorum. Ben de böyle takıntılı bir insandan kurtuldum ama Allahtan kimlik bilgilerimi hiçbir şeyimi bilmiyordu. Sürekli bir sen sevmiyorum diyorsun ama şundan dolayı diyorsun…larla baş etmeye çalıştım. Yani asla anlamak bilmez ve gitmek bilmez biri. Tek yolu oradan bir şekilde uzaklaşmak, numaranızı değiştirmek ve sosyal medya hesaplarınızı kapatıp yenilerini açmak ve sizi bulmasının önünü bir şekilde kapatmak. Ama tavrınızın net olması lazım, bu şekilde her yazdığında biraz yazışalım sonra engellerim diyerek bu adamdan kurtulamazsınız
 
Herkese merhaba, günlerdir kimseye anlatamadığım derdim ile kendi kendimi yerken tesadüfen rastladığım bu sitede birilerinden akıl almaya çok ihtiyacım var. 30 yaşındayım ve inşaat mühendisiyim. Tüm olaylar 21 yaşında stajyer olarak işe başladığım bir şirkette onunla tanışmam ile başladı. Kendisi benden 9 yaş büyük ve çalıştığım şantiyede yüksek inşaat mühendisi olarak görev yapıyordu. Herkesin çok kibar, çalışkan ve düzgün biri olarak anlattığı biriydi ki gerçekten de öyleydi. Bir süre sonra bana olan ilgisini fark ettim ve benim de ona olan ilgim nedeni ile görüşmeye başladık. Ve her şey mükemmeldi. Her konuda çok iyi anlaşıyorduk ve gerçekten harika bir insandı. Ancak bir süre sonra büyük bir anlaşmazlık ile karşılaştık. Ben muhafazakar bir ailenin kızıyım o ise tamamıyla benden zıt yönde yetiştirilmiş biriydi. Cinsel olarak ikimizde birbirimize karşı büyük bir istek besliyorduk ancak ben evlenmeden böyle bir yaklaşımda bulunmayacağımı açık ve net bir şekilde ona belirttiğimde buna ciddi manada şok oldu. Çünkü çevresinde gerçekten böyle düşünen ve böyle bir yaşam süren biri yoktu. Yine de sorun olmayacağını görüşmeye devam etmek istediğini söyledi ancak bu yönde hamleler yapmaktan geri durmadı ve ben de bir süre sonra bu durumdan rahatsız olduğumdan stajımın da sona ermesi ile birlikte görüşmeyi tamamen bitirdim. İlişkimizi bitirmemizin ardından aradan geçen tüm süre içerisinde yılda en az 4-5 kere farklı farklı hesaplardan bana yazmaya (sürekli engellediğim için) hala benimle olmak istediğini söylemeye devam etti. Ama her şans verdiğimde konu dönüp dolaşıp aynı noktaya geldiği için bunu atlatamadık. Beni çok istediğini ve sevdiğini söylemesine rağmen benimle evlenmek gibi bir niyeti de yoktu. Benimde aynı şekilde çünkü ikimizde ailelerimizin bu evliliğe karşı çıkacağını ve yaşam farklılıklarımız nedeniyle bu evliliğin bizi mutsuz edeceğini biliyorduk. Aradan geçen yıllarda görüştüğüm birkaç kişi de oldu ancak kimseye ona hissettiğim gibi bir çekim hissedemedim ve görüşmeyi kabul etmesem bile zaman zaman onu düşünmeye devam ettim. Artık bu bir rutin gibi olmuştu. Yılın belirli zamanlarında o beni yeni açtığı bir hesaptan ekler birbirimize hayatımızın nasıl gittiğini anlatır ve ardından ben onu engelleyerek hayatıma devam ederdim. Ta ki bir gün aniden onu rüyamda benden yardım isterken görene kadar. Hatay depreminin üzerinden çok geçmemişti ve en son görüşmemizde farklı bir şehirdeki şantiyede göreve başlayacağın söylediğinden dayanamadım ve ilk kez tüm bu süreç içerisinde ilk adımı ben atarak ona nasıl olduğunu soran bir mesaj attım. Aldığım ilk yanıt "Ben evlendim." cümlesiydi. Tahminimden çok daha fazla yaraladı bu cümle beni ancak hiç bozuntuya vermeden ona hayatında mutluluklar dileyerek veda ettim. Ve o günden sonra geçen tüm bu zamanda bana ulaşma çabalarının ve mesajlarının hepsini çok sert bir dille reddettim. Ta ki işler tamamıyla karışana kadar...
Çalıştığım şirket farklı bir şehirdeki proje üzerinde çıkan birkaç sorunu halledebilmem için benden bir süreliğine o şehire gitmemi rica etti. Bana da değişiklik olacağı için bu görevi kabul ederken oldukça heyecanlıydım. Ancak işlerin bu duruma geleceğini bilseydim asla bu görevi kabul etmezdim. Çünkü heyecanla gittiğim şantiyede karşılaştığım şef eski sevgilimden başkası değildi. Yaşadığım şoku atlatmam uzun sürdü ve onun benimle konuşmaya çalışma çabaları da bana hiç yardımcı olmadı. Onunla yalnız kalmamak adına resmen saklambaç oynayarak geçirdim günlerimi. Yakaladığı ilk fırsatta ise 9 yıldır beni asla unutamadığını söylemekten utanmadı. Evli olduğunu defalarca hatırlatmama rağmen bunun mantık evliliği olduğunu bana hissettiği duyguları asla kimseye hissedemediğini söyleyip durdu. Değiştirdiğim ve asla vermediğim telefon numaramı iş gerekçesi ile çalışma arkadaşlarımdan alıp yüzlerce mesaj attı. Hala da atmaya devam ediyor. Kimse bir şey fark etmesin diye diken üstünde durmaktan yoruldum. En son otoparkta arabama binecekken bir anda nerden çıktığını anlayamadım ve bana sarıldı. Normalde biri bana bunu söylese tokat at,bağır çağır, tekmele, kaç birçok şey sıralayabilirdim ama o an o şokla vücudumu hareket bile ettiremedim. Ve tüm akşam yaşadığım anlar aklıma gelince istifra edip durdum. O günden beri de tek bir lokma dahi boğazımdan geçmedi. Bu hayatta en iğrendiğim şey aldatmak veya aldatılmakken karısıyla aynı evin içinde utanmadan bana görüşmek istediğine dair mesajlar yazıyor olması midemi bulandırıyor. Sarılma olayından sonra şantiyede tekrar görüşmeye çalıştığında onu yöneticilere ve karısına söylemekle tehdit ettim. Ancak bir saniye bile korkmadı. Bavulumu toplar seninle birlikte geri dönerim dedi. Ne yapacağımı bu durumdan nasıl kurtulacağımı bilmiyorum. Gerçekten dayanabilecek gücü nasıl bulacağımı da bilmiyorum. Bir kadın olarak nedensizce kendimi eşine karşı suçlu hissediyorum. Görevim nedeniyle en az 2 ay daha burada kalmam gerekiyor ama 2 saat bile daha fazla kalmak istemiyorum.
Direkt isyerinize durumunuzu anlatin. Kabul ettiginiz goreve baska biri devam edebilir sonucta o lokasyonu gecici olarak kabul ettiniz. Adamla da ailesiyle de karisiyla da muhatap olmayin bence zira size inanacaklarini sanmiyorum
 
Sizi SEVMİYOR. Sadece takıntı yapmış. Maalesef siz de bu olanlarda romantik birşeyler buluyorsunuz ki bunca yıl yazismaya devam etmişsiniz.
Yapacağınız şey belli, savciliğa, iş yerine şikayetçi olcaksiniz. Ama bunun için önce "çok seviliyorsunuz" rüyasından uyanmanız gerekiyor.
 
Elde edemediği için takıntı yapmış, adam psikopat olabilir. Biber gazı taşıyın ve Kades kurun. Şikayetçi olun ayrıca. Ve zeki kadınsınız sakın inanmayın
 
Hemcinslerimin en çok yanılgıya düştükleri noktadasınız tam olarak, ben hayretle okuyorum hayatınızdan çıkıp giden insanlarla nasıl belli aralıklarla görüşüp konuşabiliyorsunuz neden ve ne sebeple asla anlayamayacağım galiba, ilişki başlatıp bitirmekle alakalı genel bir sorun var çevremdeki kadınlardan da gördüğüm kadarıyla, şu an tam olarak bahsettiğim durumun ceremesini çekiyorsunuz ne yazık ki. Ben bir kadın olarak hemcinslerimin ayrılıklar karşısında da dimdik, net ve güçlü durmasını isterim ama maalesef çoğunlukla öyle olmuyor.

Erkeklerin büyük kısmı korkak ve yalancı o sadece mantık evliliği yaptımlar, senin kadar kimseyi sevmedimler hepsi fasa fiso, o kadar yüz bulmuş ki evli olmasına rağmen sizi düşürebileceğini düşünüyor halâ. Eve gidince eşine sımsıkı sarılıp onu çok sevdiğini söylediğine emin olun. Sonuç olarak olan olmuş artık, size de ömürlük ders olacağını düşünüyorum.

Bir kadın olarak eşiyle paylaşmanızın doğru olacağını düşünüyorum, hiç bir kadın böyle bir omurgasızla yaşamamalı bence.
O kadar doğru bir tespit ki. Cidden bizim toplumda ayrılığı kabul edememe durumu var. Ayrılıp yüz kere barışan mı dersin, aynı evin içinde küs olan karı kocalar mı dersin. Olmuyorsa olmuyordur bitir ayrıl ve önüne bak. Sil baştan olmayacağını bile bile zorluyorlar.
 
Kusura bakmayın ama sizin tek hareketimiz ile evliliğinden eşinden vazgeçecek olan adam sizinle çoktan bir yola girerdi yıllar önce . İlk önce beni çok seviyor, gözü birşey görmüyor kafasından çıkın. Adamın derdi sizinle yatmak, bir yatsa rahatlayacak. Senelerce de onun için yoklama çekip durmuş. İçinde kalmışsınız.
Artık iş yerinde taciz çok ciddi bir suç hele ki sizin gibi şehirler arası iş yapanilen büyük firmalarda. Arayın amirinizi ve insan kaynaklarınızı durumu usulünce gerçekleri saklamadan delilleriniz ile anlatın. Zor durumda olduğumuzu iş yerinde sorun cikarmak istemediğinizi ancak o adamla aynı ortamda kalmak istemediğinizi anlatın. Hemen geri çağrılır siniz onunda kulağı bükülür. Uzatirsa da savcılığa verin geçin. Şu Türk filmi dramasi kafasından da çıkın biran once
 
Yani iyiki siz değilsiniz eşi bu sizin doğru bir karar verdiğinizi gösteriyor diğer kadın için üzücü ama ne diyeyim kısmet.Sertçe tersleyin olmadı bir üst birime şikayet edin tabi isyerinizin bu tarz olaylara tavrını bilemem kimi size hak verip gerekeni yapar kimi daha çirkin bir hale dökebilir işyerinin tutumu profosyenelligi önemli burada.Ayrica yemek yemeye başlayın taciz suç en son polise savcılığa kadar yolu var .Bir şekilde birine anlatıp sizi dinlemesini ve şahitlik yapmasınida sağlayabilirsiniz En son düşüneceğiz şey bu mükemmellim unurulmayanim kafasındaki tenekeden korkmak yada onun evliliğini düşünmek.Siz bekar ve haklı tarafsiniz Carlayin .Rezil olmak nasılmış gorsun.En son çare de bir Osmanlı tokadı belki yerse hatta birde suratına çok afedesiniz tukürerek olursa bence anlar .Valla bu kadar öneriden biri işe yarasın yoksa biz kk kadınları olarak tencere tava toplasio gelelim 🤣
 
Geçmişte böyle obsesif birkaç kişiyle çok kötü tecrübelerim var. Şimdi ciddiye alıp radikal bir karar almazsan ileride çok pişman olacağın şeyler yaşarsın.
 
Arkadaşlar yorumlarınız için gerçekten çok teşekkür ederim. İnanın hepsinden güç aldım. Acil bir şekilde geri dönmek istediğimi yöneticilerime bildirdim ancak ilk başta durumu öğrenmelerini istemediğimden pek geçerli bir neden sunamadım ve onlarda beni oyalamaya çalıştılar. Tavırlarının bu yönde olduğunu fark edince de güvendiğim bir kadın yöneticime durumu açıkça anlattım ve mutlaka geri dönmek zorunda olduğumu yoksa şantiyede tatsızlık çıkacağını belirttim. Çok şükür halimi anladı ve yerime gönderebileceği başka birini ayarlayabilmek için bir haftalık bir süre istedi benden. Umuyorum ki önümüzdeki hafta tamamen kurtulmuş olacağım buradan. Malum şahıs ise 3 gün önce geçirdiğim sinir krizini görünce benden uzak durmaya karar verdi sanırım. Konuşmak için ısrar etmeye devam ettiği anlardan birinde artık kimin duyacağını umursamadan bağırdım. Ciddi mana da midemi bulandırdığını ve artık durmazsa herkese(ailesi ve eşi de dahil) her şeyi anlatacağımı söyledim. Galiba bu sefer gerçekten korktu ve uzak durmaya karar verdi. 3 gündür zorunlu durumlar dışında hiç karşılaşmadık. Artık bir an önce buradan kurtulacağım günleri sayıyorum. Döner dönmez telefon numaramı da değiştirip tamamen kurtulacağım.
 
Saplantı haline gelmiş, amacına ulaşmak için çırpınıyor inatla. Kendince nir başarı elde etmiş olacak hepsi bu.ne ilerisi olur ne de gerisi bomboş bir adam, karısına da yazık size de. Şikayetçi olun mutlaka. Kurtulmanız lazım
 
Bugün nasılsın chatGPT?
Konu sadece bana mı senaryo gibi geldi diye düşünmüştüm
Ülkede sapık, takıntılı adam çok. Gecmiste ben de böyle biriyle uğraştım. Böyle takıntılı saplantılı insanlar olabiliyor. Yazım dilinden mi , 9 yıl sürmesi mi bilmiyorum. Bana gerçekçi gelmedi.nedense bana geçmedi.
Gerçekse de yapılacak şey belli, adamın karısıyla konuşmak. Çünkü hiçbir kadın bunu hak etmiyor.
 
Adam muhtemelen elde edemediği için takıntı haline getirmiş. Hazır bir kez daha fırsatını da yakalamışken şansını denemek istemiştir. İnşallah kurtulmuşsunuzdur o iş yerinden
 
Arkadaşlar bugün kendi evime geri döndüm. Son ana kadar bir şey çıkacak diye o kadar diken üstündeydim ki sonunda nefes alabildim. Çok şükür kurtuldum sonunda. Benim geri döneceğim ve yerime başka bir kişinin gönderileceği oradaki yönetime bildirilince haliyle herkes ayrılacağımı bir şekilde öğrenmiş oldu. Bir iki kez o şahısta benimle konuşmaya çalıştı ama asla izin vermedim ve yalnız kalmamak için elimden geleni yaptım. Üzerimden öyle bir yük kalktı ki size anlatamam. Umuyorum ki bir daha asla yüzünü görmem.
 
Back
X