- 10 Kasım 2017
- 875
- 626
- 33
Herkese merhaba ;
Elimden geldiğince kısa anlatmaya çalışacağım. Okuyan herkese şimdiden teşekkürler.
8 ay kadar önce evlenmek üzereyken terk edildim ve geri dönüşü olmayan bir ayrılık bu. Kendisi yurdışında yaşıyor şuan ve 4 sene sonra kesin dönüş yapacak. Benimde yakın bir zamanda atanabilme ihtimalim var. Tercihlerim kısıtlı ,malum Türkiye'de kadro bulmak ve atanmak büyük sorun. Ve tercih edeceğim şehirler içerisinde eski sevgilimin kesin dönüş yaptıktan sonra yaşayacağı şehir de var ( kesinlikle o şehirde yaşayacak , sebebini anlatmak istemiyorum uzamasın diye).
Yani ben o şehri de tercihlerim arasına yazar ve oraya atanırsam, kendisi de 4 sene sonra dönecek ve aynı şehirde olmuş olacağız. Bu durumu göze alamayıp tercihlerim arasına yazmak istemiyorum fakat şöyle bir durum var. Malum atanmak zor , kadro az. Başka şehirleri de yazacağım ama o şehirde ki kadroları da bir çırpıda yok sayamıyorum. Bunun dışında doktora yapmak istiyorum, iyi bir yerde doktora yapma şansım olacak o şehirde olursam. Ayrıca sevdiğim bir kuzenim de o şehirde yaşamakta ve kendimi şehre alışana kadar yalnız hissetmemiş olacağım. Bunlar şehrin benim için avantajları. Dezavantajı şu, onunla evlenince orada yaşayacaktık ve bu durum beni üzer mi bilmiyorum. Birazda bu sebepten dolayı sanırım o şehri kendime yakın görüyorum. Bir diğer dezavantajı şu, kendisi benim atanmamdan 4 sene sonra oraya gelecek. 4 sene uzun bir süre elbet ama en kötü ihtimali düşünüp, acaba onu görürsem ne hissederim, ya başkası ile görürsem kaldırabilir miyim o kadar zaman geçmesine rağmen ya kaldıramazsam, sürekli bir yerlerden çıkacak mı diye rahat hareket edemezsem falan diye düşünceler içerisindeyim ve tabi ki anılarımız da var o şehirde.
Bu durumu düşünmekten , atanma ihtimalime sevinemiyorum. Ya o döndüğünde bir gün evli barklı görürsem çok kötü hissederim, ya da sürekli onu göreceğim ihtimali ile mutsuz olur muyum diye düşünüyorum. ( Elbette tersi mümkün , belki o dönene kadar ben farklı bir hayat kuracağım ama en kötü ihtimali düşünüyorum). Maalesef onu hala seviyorum ve 4 sene sonrası içinde bir üzüntü kaplıyor içimi bu ihtimalleri düşününce. Ha şehir büyük mi derseniz büyük sayılır fakat merkezi yeri az yani görebilirim onu. Bunun dışında zaten görür müyüm ihtimali ile dışarı çıkmaktan korkuyorum. Sizce yersiz bir kaygı mı ? Yazmamalı mıyım ? Yoksa malum Türkiye'de atanmak zor iken bu durumu göz ardı mı etmeliyim ?
Elimden geldiğince kısa anlatmaya çalışacağım. Okuyan herkese şimdiden teşekkürler.
8 ay kadar önce evlenmek üzereyken terk edildim ve geri dönüşü olmayan bir ayrılık bu. Kendisi yurdışında yaşıyor şuan ve 4 sene sonra kesin dönüş yapacak. Benimde yakın bir zamanda atanabilme ihtimalim var. Tercihlerim kısıtlı ,malum Türkiye'de kadro bulmak ve atanmak büyük sorun. Ve tercih edeceğim şehirler içerisinde eski sevgilimin kesin dönüş yaptıktan sonra yaşayacağı şehir de var ( kesinlikle o şehirde yaşayacak , sebebini anlatmak istemiyorum uzamasın diye).
Yani ben o şehri de tercihlerim arasına yazar ve oraya atanırsam, kendisi de 4 sene sonra dönecek ve aynı şehirde olmuş olacağız. Bu durumu göze alamayıp tercihlerim arasına yazmak istemiyorum fakat şöyle bir durum var. Malum atanmak zor , kadro az. Başka şehirleri de yazacağım ama o şehirde ki kadroları da bir çırpıda yok sayamıyorum. Bunun dışında doktora yapmak istiyorum, iyi bir yerde doktora yapma şansım olacak o şehirde olursam. Ayrıca sevdiğim bir kuzenim de o şehirde yaşamakta ve kendimi şehre alışana kadar yalnız hissetmemiş olacağım. Bunlar şehrin benim için avantajları. Dezavantajı şu, onunla evlenince orada yaşayacaktık ve bu durum beni üzer mi bilmiyorum. Birazda bu sebepten dolayı sanırım o şehri kendime yakın görüyorum. Bir diğer dezavantajı şu, kendisi benim atanmamdan 4 sene sonra oraya gelecek. 4 sene uzun bir süre elbet ama en kötü ihtimali düşünüp, acaba onu görürsem ne hissederim, ya başkası ile görürsem kaldırabilir miyim o kadar zaman geçmesine rağmen ya kaldıramazsam, sürekli bir yerlerden çıkacak mı diye rahat hareket edemezsem falan diye düşünceler içerisindeyim ve tabi ki anılarımız da var o şehirde.
Bu durumu düşünmekten , atanma ihtimalime sevinemiyorum. Ya o döndüğünde bir gün evli barklı görürsem çok kötü hissederim, ya da sürekli onu göreceğim ihtimali ile mutsuz olur muyum diye düşünüyorum. ( Elbette tersi mümkün , belki o dönene kadar ben farklı bir hayat kuracağım ama en kötü ihtimali düşünüyorum). Maalesef onu hala seviyorum ve 4 sene sonrası içinde bir üzüntü kaplıyor içimi bu ihtimalleri düşününce. Ha şehir büyük mi derseniz büyük sayılır fakat merkezi yeri az yani görebilirim onu. Bunun dışında zaten görür müyüm ihtimali ile dışarı çıkmaktan korkuyorum. Sizce yersiz bir kaygı mı ? Yazmamalı mıyım ? Yoksa malum Türkiye'de atanmak zor iken bu durumu göz ardı mı etmeliyim ?
Ya allah aşkına 4 sene sonra adını bile anmazsın belki, sanki aynı apartmanda oturacaksınız. Koca şehir yahu. Yani bu ihtimalleri düşünüp tercih listesinden çıkarmayı düşünmek çok garip kusura bakma.
kivamina gelirsin
