Evlenmeyin

Allah dermansız dert vermesin, üzülmeyin sakın bugünlerde geçici hatta belki eşinizin durumu da geçicidir ve sizin psikolojinizle doğrudan ilgilidir. Biz hayat üstüme geliyor dedikçe herşey üstümüze gelir biliyor musunuz? Olumlu düşüneceğiz en kötü şartta dahil, çok şükür hasta değilsiniz evladınız da sağlıklı ise, aç açıkta değilseniz, başınızı sokacak yuvanız varsa bol bol şükredin. Şükür hayattaki diğer güzellikleri de görmemize yardımcı olur, olumsuz taraflarına değil olumlu yanlarına bakın hayatın. 2,3 sene öncesinde ilk çocuğum dünyaya geldiğinde benzer sorunlar yaşadım ama hepsi geçiyor. Ben ibadete, duaya, namaza borçluyum bugünkü hayat neşemi ve huzurumu. Artık insanlardan hiçbirşey beklemiyorum, benden beklenen şeyleri de elimden geldiği kadar yapıyorum gerisine karışmıyorum ve kendimi sorumlu suçlu hissetmiyorum. Önceden herkese üzülen herşeye kırılan bir benken şimdi gerektiğinde uzak duruyorum mesafeli davranıyorum. Eşim de çok değişti, çevrem tamamen değişti, beni üzen ve kıran en yakınım dahi olsa artık nadiren görüşüyorum. Kiminle görüşmek istiyorsam onu arıyorum. Görüşmek istemediklerimi ayıp olur diyerek hayatıma dahil etmiyorum. Annelik gerçekten büyük bir sorumluluk, en zor zamanımda kendi ailem yalnız bıraktı beni, üstelik ben pek çok konuda onlara destek olmuşken, iftira attılar, okusun diye tedavi olsun diye borca girdiğim kardeşim burası babamın evi diyerek beni nerdeyse babamın evinden kovdu; hastayken baktığım kayınvalidem çocuğum ağlıyor diye beni suçladı, gelmiyoruz diye lohusayken dahi surat yaptı oysa hamile halimle ona bakarken ben surat yapmamıştım.

Eşim ailem yüzünden bana çok hakaret etti, kendi ailesini tuttuğu zamanlar da oldu. Peki sonuç? Sabreden her zaman kazanır, Allah'a dayanıp güvenmeyi öğrendim, bana kötülük yapanlar da elbet karşılığını gördü ama benden değil Allah'tan. Eşim herşeyi anladı şimdi ikinci bebek geliyor ve ilk hamileliğimde görmediğim ilgiyi sevgiyi gördüm. Ama ondan birşey beklemiyorum, yapana Allah razı olsun demeyi, yapmayana beni sevmeyene de eyvallah demeyi öğrendim. Üzülmeyin zamanla herşey düzelecektir, elinizdekilere şükredin, elinizde olmayanlar için Allah'tan sabır ve yardım dileyin. Emin olun düzelmez dediğiniz insanlar düzelir, açılmaz dediğiniz kapılar açılır, geçmez dediğiniz dertler sıkıntılar biter, Bismillahirrahmanirrahim deyin ve yeniden başlayın her düştüğünüzde. Allah sabredenlerle beraberdir.

İlerde şimdi çok rahat dediğiniz insanlar çoçuğum olmuyor diye hastane kapılarında ağlayacaklar belki, herkesin imtihanı farklı. Şimdi mutlu olduğunu düşündüğünüz insanların yarın ne halde olacağını bilemiyoruz. Annesini babasını kaybedince evlenmediği için pişman olan pek çok insan var, yalnız kalan, psikolojisi bozulan, size evlat verdiyse Rabbim kolaylığını da verecektir, yeterki şükrü ve sabrınızı kaybetmeyin.
 
Allah dermansız dert vermesin, üzülmeyin sakın bugünlerde geçici hatta belki eşinizin durumu da geçicidir ve sizin psikolojinizle doğrudan ilgilidir. Biz hayat üstüme geliyor dedikçe herşey üstümüze gelir biliyor musunuz? Olumlu düşüneceğiz en kötü şartta dahil, çok şükür hasta değilsiniz evladınız da sağlıklı ise, aç açıkta değilseniz, başınızı sokacak yuvanız varsa bol bol şükredin. Şükür hayattaki diğer güzellikleri de görmemize yardımcı olur, olumsuz taraflarına değil olumlu yanlarına bakın hayatın. 2,3 sene öncesinde ilk çocuğum dünyaya geldiğinde benzer sorunlar yaşadım ama hepsi geçiyor. Ben ibadete, duaya, namaza borçluyum bugünkü hayat neşemi ve huzurumu. Artık insanlardan hiçbirşey beklemiyorum, benden beklenen şeyleri de elimden geldiği kadar yapıyorum gerisine karışmıyorum ve kendimi sorumlu suçlu hissetmiyorum. Önceden herkese üzülen herşeye kırılan bir benken şimdi gerektiğinde uzak duruyorum mesafeli davranıyorum. Eşim de çok değişti, çevrem tamamen değişti, beni üzen ve kıran en yakınım dahi olsa artık nadiren görüşüyorum. Kiminle görüşmek istiyorsam onu arıyorum. Görüşmek istemediklerimi ayıp olur diyerek hayatıma dahil etmiyorum. Annelik gerçekten büyük bir sorumluluk, en zor zamanımda kendi ailem yalnız bıraktı beni, üstelik ben pek çok konuda onlara destek olmuşken, iftira attılar, okusun diye tedavi olsun diye borca girdiğim kardeşim burası babamın evi diyerek beni nerdeyse babamın evinden kovdu; hastayken baktığım kayınvalidem çocuğum ağlıyor diye beni suçladı, gelmiyoruz diye lohusayken dahi surat yaptı oysa hamile halimle ona bakarken ben surat yapmamıştım.

Eşim ailem yüzünden bana çok hakaret etti, kendi ailesini tuttuğu zamanlar da oldu. Peki sonuç? Sabreden her zaman kazanır, Allah'a dayanıp güvenmeyi öğrendim, bana kötülük yapanlar da elbet karşılığını gördü ama benden değil Allah'tan. Eşim herşeyi anladı şimdi ikinci bebek geliyor ve ilk hamileliğimde görmediğim ilgiyi sevgiyi gördüm. Ama ondan birşey beklemiyorum, yapana Allah razı olsun demeyi, yapmayana beni sevmeyene de eyvallah demeyi öğrendim. Üzülmeyin zamanla herşey düzelecektir, elinizdekilere şükredin, elinizde olmayanlar için Allah'tan sabır ve yardım dileyin. Emin olun düzelmez dediğiniz insanlar düzelir, açılmaz dediğiniz kapılar açılır, geçmez dediğiniz dertler sıkıntılar biter, Bismillahirrahmanirrahim deyin ve yeniden başlayın her düştüğünüzde. Allah sabredenlerle beraberdir.

İlerde şimdi çok rahat dediğiniz insanlar çoçuğum olmuyor diye hastane kapılarında ağlayacaklar belki, herkesin imtihanı farklı. Şimdi mutlu olduğunu düşündüğünüz insanların yarın ne halde olacağını bilemiyoruz. Annesini babasını kaybedince evlenmediği için pişman olan pek çok insan var, yalnız kalan, psikolojisi bozulan, size evlat verdiyse Rabbim kolaylığını da verecektir, yeterki şükrü ve sabrınızı kaybetmeyin.
cok dogru yazmissiniz
peki nasil becerdiniz bazi insanlari hayatinizdan silmeyi aman ayip olur diye bazi akrabalari hayatimdan silemiyorum yabanci olsa hic umrumda olmaz konusmam ama akraba olunca yapamiyorum ozellikle esimin bszi akrabalari nasil yaptiniz lutfen anlatin..
masallah evliliginize bebeslerinize..
 
cok dogru yazmissiniz
peki nasil becerdiniz bazi insanlari hayatinizdan silmeyi aman ayip olur diye bazi akrabalari hayatimdan silemiyorum yabanci olsa hic umrumda olmaz konusmam ama akraba olunca yapamiyorum ozellikle esimin bszi akrabalari nasil yaptiniz lutfen anlatin..
masallah evliliginize bebeslerinize..
Biz öncelikle eşimin ailesine çok yakındık, oradan taşındık çünkü gerçekten kimseyi kıramayan evime gelmeyin diyemeyen bir insandım, kapıma geleni geri çevirmedim belki de bu yüzden insanlar kolaylıkla kırdılar üzdüler, misafir gelip evimde yiyip içenler de sıkıntılı anım olduğunda tek bıraktılar, eşimle sıkıntılarım olduğunda da kimse ortayı bulalım demedi, herkes kendi menfaatini düşündü, bu da benim için dönüm noktası oldu. Taşındık yeni bir çevre, yeni komşular edindim. Bunun dışında tabiki hala arıyorum görüşüyoruz ama benden birşey beklememeleri gerektiğini de artık belirtiyorum, bayram, özel gün haricinde devamlı görüştüğüm nadir insan var kafam rahat. İnanın başka bir konumda vardı, yakın akrabamızın nikahına bile gitmedim arada yıllardır süren miras konusu var ve hakkını alamayan taraftayız, hep iyi olsun dedikçe insanlar da tepenize biniyor, hamileyim ve son ayda olduğum için kusura bakmayın gelemiyorum dedim. O gün de hastane randevumu hallettim. Önceliği kendimize vermezsek bizden hayatımızı çalmak için bekleyen çok insan var.
 
sizin sorununuz evlilik değil, saçma sapan bir eşe sahip olmak
yoksa doğru insanla yapıldığı sürece insanın başına gelen en güzel şeylerden biri olduğunu düşünüyorum (eskiden en güzel şey derdim ama şimdi bebeğim doğsun fikrim değişecek gibi hissediyorum)
kafa dengi, uyumlu bir koca ile dünyayı da gezebilirsiniz, spor da yaparsınız, arkadaşlarınızla da görüşürsünüz
bence kendinizi o evliliğe daha fazla mahkum etmeyin, 2-3 sene insan ömrü için uzun bir süre, o günler geri gelmeyecek
maddi özgürlüğünüz mevcutsa kendi düzeninizi kurun, çocuğunuza da o evliliğin iyi geldiğini pek düşünmüyorum
 
söyledikleriniz gayet doğru.
bazı şeylerin kadının görevi gibi görülmesi acayip sinir bozucu :(
ben de bu durumdan muzdaribim.
ve son olarak psikiyatriye gidip sağlığınızdan da olmayın. hemen ilacı dayıyorlar. önce psikoloğa gidin o çok gerek görürse gidin.
 
O kadar doldum ki biraz içimi dökmek istiyorum...

Az önce instagramda bekar arkadaşlarımdan birinin spor yaptıktan sonra içtiği kahveyle olan fotoğrafını görmemle birlikte yaşlar boşaldı gözümden...Bi anda sinirlerim boşaldı sanırım.

Düşünüyorum da bekarken ne mutluymuşum.Yemeğimi yiyip odama çekilmek, canım istediğinde çıkıp gezmek, faturaları düşünmeden yaşamak, para derdi olmadan, eş, çocuk, akşam ne pişirsem, şu gün temizlik vakti vs gibi düşünceler olmadan ne kadar mutluymuşum.Evlenmek sadece daha çok sorumluluk ve doğal olarak mutsuzluk getirdi.Ne acelem vardı da evlendim üstüne bi de çocuk yaptım.

Bebeğimin doğmasıyla birlikte eşimle aramızdaki tüm ipler koptu...Hiçbi şekilde sorumluluk almayan, devamlı zorlamak gereken, bişeyi zorla yapsa da binbir laf eden kronik mutsuz bi insan...Sürekli yesin içsin yatsın, vizyonsuz, amaçsız günü kurtaran bomboş bi adam.

Evlilikte anladım ki insan anlatmaktan çok anlaşılmak istiyormuş.Zaten anlatma işi rutine dönünce birbirinin başını yiyen iki insandan başka bişey kalmıyo geriye.Karşınızda sizi anlayan,zor zamanınızı gören ve siz istemeden destek olan biri yoksa hiçbi zaman aile olamıyomuşsunuz.Biz de aile olamadık maalesef.

Ve anladım ki siz sorumluluk aldıkça yaptığınız tüm fedakarlıklar göreviniz sanılıyormuş ve nankör insan asla değişmiyormuş...Ve içinizde bi kere bişeyler bitti mi o ev artık size zindan oluyomuş...

Allah aşkına bi insanın yaşadığı yeri temizlemesi bi insana yardım etmek olarak görülebilir mi? Ev işleri benim görevim, bebek bakmak benim görevim, para getirmek benim görevim, MTV ödeme zamanını bilip onu bile halletmek benim görevim.Ben ne ara bu kadar eşek oldum indiremiyorum sırtımdan.


Bu kadar mutsuzsan boşan diyebilirsiniz.Maalesef boşanamam çünkü hayat boyu bana destek olan bi ailem olmadı, zaten biraz da onlardan kurtulmak için evlenmiştim.En az 2-3 sene daha bu cehennemdeyim...Ama artık taşıyamıyorum onca yükü.Eve gelip ben bugün yoruldum diyip eşek ölüsü gibi uyuyor.Çalıştığının yarısı da maaşındaki hacize gidiyor.Geri kalan para kendini geçindirmeye bile yetmez.Böyle bi adama sevgi saygı duyulur mu? Eve bunun yerine kedi köpek alsam en azından bana yük olmazdı.

Çok yorgunum, her gece kabuslar görüyorum psikiyatriye gitsem yardımı olur mu bilmiyorum ama son çarem o kaldı...

Eş seçiminiz hatalı, evliliğin bir suçu yok
Bu kadar işin zaten üstesinden geliyorsunuz, boşansanız ne fark edecek, 2-3 sene çok uzun zaman insan hayatı için
 
Allah bozmasın ama cidden mutluyum ben. Eskiden kafama göre takılmayı özlediğimi düşünürdüm ama zaten kafama göre takılıyorum. Hemde eşimle beraber yapıyoruz bunu. Çocuk yapmadık, düşünmüyoruz. 2 kişilik hayatımız, beraber oyun oynayıp sevdiğimiz şeyleri yiyor, akşamları biralarımızı içiyoruz. Doğru kişiyi bulmak cidden zor. Ailesi ile bağlantısı fazla olmayan, pc oyunlarını seven, arada alkol alan ama abartmayan, yemek temizlik konusunda takıntılı olmayan rahat bir insan istiyordum. Sanırım bu konuda Allah gönlüme göre verdi. Hergün tost yesek neden yiyoruz demez. Kendi yiyeceğini kendi hazırlar. Temizlik için eve yardımcı geliyor. Ne bileyim yani ben evlilikte mutluyum.
 
evlenin ama sevdiginizle ,sevdiginiz huylari tasiyan ve sevdiginiz ailesi olan biriyle .. birde aşk ömur boyu sürmez ..ben birini hayat boyu sevebilecegime inanmadim hiç..belki cocugumun babasi olarak severim ama aşk anlaminda degil... mutsuzsaniz mutlu oldugunuz yerlere gitmeniz dilegiyle...
 
İnsanlar değişebilir beklentiler değişebilir yıllarca sevgili de olsan sadece sevgilisindir ayni evde de yasasan gene de evli degilsindir cocuk yoktur ha bu demek değil ki flört etmeden evlenelim ben 9 sene flört ettim, ama burdaki kilit nokta şu,uzun flörtle sadece riskleri azaltırsınız ama çiğ süt emmiş insanoğlu her an değişebilir

Eşimi 15 senedir tanıyorum sevgili oldu nişanlı oldu koca oldu ve dahi baba oldu yarın en büyük hayal kırıklığım olmayacağının garantisi var mı? Hayat bu

Eskilerin bi lafı var çocuğu ve kocasıyla övünen yarı yolda kalır derler o yüzden Allah bozmasın ağzınızın tadını ama her zaman da bir yanılma payınız olsun
 
Biz öncelikle eşimin ailesine çok yakındık, oradan taşındık çünkü gerçekten kimseyi kıramayan evime gelmeyin diyemeyen bir insandım, kapıma geleni geri çevirmedim belki de bu yüzden insanlar kolaylıkla kırdılar üzdüler, misafir gelip evimde yiyip içenler de sıkıntılı anım olduğunda tek bıraktılar, eşimle sıkıntılarım olduğunda da kimse ortayı bulalım demedi, herkes kendi menfaatini düşündü, bu da benim için dönüm noktası oldu. Taşındık yeni bir çevre, yeni komşular edindim. Bunun dışında tabiki hala arıyorum görüşüyoruz ama benden birşey beklememeleri gerektiğini de artık belirtiyorum, bayram, özel gün haricinde devamlı görüştüğüm nadir insan var kafam rahat. İnanın başka bir konumda vardı, yakın akrabamızın nikahına bile gitmedim arada yıllardır süren miras konusu var ve hakkını alamayan taraftayız, hep iyi olsun dedikçe insanlar da tepenize biniyor, hamileyim ve son ayda olduğum için kusura bakmayın gelemiyorum dedim. O gün de hastane randevumu hallettim. Önceliği kendimize vermezsek bizden hayatımızı çalmak için bekleyen çok insan var.
esinizin ailesinden uzak bi uere tasinmaniz donum noktasi olmus elbette ama malesef bizim oyle bi sansimiz yok ailesiyle tamamen bagimi koparma gibi soz konusu olamaz ama mesafeli olmak isterim cunku sadece ailesine yakin degilim akrabalarina da yakiniz malesef bazilarina bende mahsus gitmiyorum ama mesela dese ki yarin musaitmisin sana gelcem dese hayir diyemem ben kestirip atmadan usulunce hayir demek istiyorum ama yapamiyorum ya direk siliyorum ya silemiyorum ve yakin cevrelerde olmamizdan kaynaklaniyo zatej uzak olsak hic sorun kalmaz
tesekkur ederim tecrubelerini aktardigin icin..
 
Ben sadece evde azarini sopasini yiyip burada konu acip sonra da kociskosuyla barisanlarin yazdığı yorumlari okumak icin geldim. Genelde soyle oluyor :"neden evlenmeyecekmisiz ki ? Ben mesela cok mutluyum vidi vidi vidi" . He anam he biliyoruz.
 
Konu sahibi senin icin cok uzuldum. Her yol her adamla yurunmuyor ve malesef denemeden de görülmüyor. Simdi sana bosan da rahatina bak diyenler olmustur ama bu memlekette oda oyle olmuyor. Hic unutmam bi kızcağız konu açmıştı. Bosan dediniz bosandim, mahkemede takim da giydim makyaj da yaptim ama ben simdi ne yapacağım demisti.
Klavye basinda her sey kolay . Turkiyede dul olacağına ölü gibi bir evliliği yurutme mecburiyeti yasayan coook insan var.KENDIN ICIN yaşa. Düştün mu mesela kalk hemen ay acaba bi yerim acidi mi bi kolonya sureyim bi bakayim hemen de. Kendi kendine ilgi göster. Hastalikli tavsiye gibi gelebilir ama iyi gelecek emin ol. Esin varmis ta yokmus gibi düşün burcubahar0635 burcubahar0635
 
Evlenmek piyango gibi. Bunu ne kadar söylesen de çevrendekiler.kendin ettin buldun derler sanki biz üzülünce zil takip oynar gibi
 
Sorumlulukları düşününce evlenmeyin. Paylaşımları ve kazanımları düşününce hiç düşünmeden evlenin bence :KK48:
 
çevremde boşanmış bir sürü arkadaşım var. Kimse ölmüyor boşanınca ya da erkekler onların kapısının önünde yatmıyor. İçlerinde çoğu da çocuklu. Birinin çocuğu daha ilkokula başlamamış, kimisinin ki lise öğrencisi.
Kimse mutsuz olmak için evlenmez ama bazen işler sandığın gibi gitmez. İnsan nasıl mutluysa öyle yaşamalı. Ama başka durumlar vardır, bir sebepten boşanamıyordur, bunları biz bilemeyiz. O zaman da sadece kendi hayatıyla ilgilenmeli, kocamı mutlu edicem diye uğraşmamalıdır.
Evli ya da bekar, kendi mutluluğu için yaşamayanlar, mutsuz olmaya mahkumdur. Bu da benden uydurma bir aforizma olsun kalsın
 
Back
X