Çevrenize şöyle bir göz attığınızda göreceğiniz tablo sizi pek mutlu etmeyecektir eminim.Çünkü çoğunlukla evli ama mutsuz insanlarla dolu bir tablo olacaktır.
Bir çok genç kızın hayalidir harika bir düğünle harikulade bir gelinlik içinde eşsiz bir damat adayıyla evlenmek.Bu hayal kısmı,bir de gerçek hayatta baktığımızda böyle bir evlilik yapabilmek artık tam bir ütopya.ne yazık değil mi?Maksadım kimsenin hayallerini yıkmak umutsuzluğa itmek değil tabii ki.Tam tersi,hayallerinin her zaman takipçisi olan mutlu aşkları da,umutlu evliliğinde olabileceğinin savunucularındanım.Ama “dikkat” demek istediğim bir çok konu var.Bunlardan bir tanesi de sadece evlenmek için,sırf evlilik için yaşamımızı heba etmemiz.Mutlu olmadan ,gerçekleri görmek istemeden,doğru yorumları analiz yapmadan evlenmek.
Günümüzde ailelerin çok ama çok etkisi var.Tüm ebeveynlere göre iyi tahsil yapmış,görgülü iyi bir aileye sahip,evi,arabası, yazlığı olan her erkek ideal damat adayıdır.Yani onlara göre her şey şekilsel ve yüzeysel.Sanki kendileri bir ömür o adamla yaşayıp evli kalacaklar.Oysa ki ahlaklı,kendini yoktan her zaman var edebilen,samimi,sevecen,pozitif gibi değerlere sahip kişilerin ideal damat adayı olması gerekmez mi?Yani başına ne gelirse gelsin,ne yaşarsa yaşasın hayata mücadelesini yitirmeyecek,aşkına,eşine sahip çıkacak erkekler neden ideal damat adayı olamıyor.Söylesenize dünyada neyin garantisi var?milyarların mı?Evlerin,katların mı?Mükemmel bir kariyerin mi?tabii ki hiçbir şeyin.
Hayattaki tek ama tek gerçek olgu mutlu olduğunuz kişinin yanında olmanızdır.Bu her ne pahasına olursa olsun.Şayet yüreğinizi,aklınızı ve aynı ölçüde mutlu eden bir eş bulursanız işte o kişi sizin evleneceğiniz,yaşam eşinizdir.Rabbim bütün bekarların karşısına böyle eş çıkarsın….a.s.