evet.kocam benden ufak ben 32 o 27yaşında.gelirimiz normal.Ne kadarlık evlisiniz ki? Temel sorun ilgisizlik mi?
sınır aramamın sebebi eksik yada fazla yaptığım bir şey varsa doğrusunu yapmak. ben 32 eşim 27 yaşında gelirimiz normal.Bunların hiçbirinin bir sınırı yok. Eğitim ,yaş, aile ,gelir düzeyi önemli değil. vicdan meselesi.
Ben 32 eşim 29 du evlendiğimizde. evlilik şans işi. %50 şansın varsınır aramamın sebebi eksik yada fazla yaptığım bir şey varsa doğrusunu yapmak. ben 32 eşim 27 yaşında gelirimiz normal.
bende sustum çünkü aynı kavgaları temcit pilavı gibi yapmaya gerek yok.değişen bir şey olmuyor dediğiniz gibi onun aynı şekilde yapmayacağını bilsem kaçıp gitmek çözüm olabilir di.o annemde küsüp kalmalar evliliğin ilk zamanlarının cilvesi gibi kaldı.artık hiç cazip gelmiyor.çözüm de olmuyor.o iş sonradan kazanılmıyor malesef. tabi bu benim düşüncem. baştan kesin ve net kararlarınız olduğunu bilse eşiniz ya da sevgiliniz ona göre hareket eder.
eşim bilir beni, tahammülümün olmayacağı şeyleri tabi ben de onun sınırlarını bilirim. ona göre hareket ederiz , sinir harbinde dilimize gelse bile susarız.
ha zaten kaybetmiş mi etmemiş mi umrunda olmayan insan düşünmeden söyler, yapar. onu malesef yola getirme işine ben inanmıyorum. ha annenize gitseniz bile velevki korktu geldi yalvardı yakardı ama geldikten kısa bir süre sonra aynı yola devam eder.
artık kısır döngüye girdiğim için şansım ne şuan bilmiyorum.Ben 32 eşim 29 du evlendiğimizde. evlilik şans işi. %50 şansın var
haklısınız kimseye yaranılmıyor.1) İnsanlar değişmiyor ileride değiştiririmle olay yürümüyor, ya biraz törpülüyor kendini yada değişmiş gibi yapıyor.
2) Gözardı ettiğimiz aman nolcakki bundan dediğimiz her şey ileride daha büyük bir sorun olarak karşımıza çıkıyor.
3) Bir kere ipin ucunu kaçırırsak hakimiyetimizi kısıtlatırsak asla toplanmıyor.
4) bir kere sarsılınca en temel yerden yıkılıyor her şey. Geri düzeltme oldukça zaman ve meşakat gerekiyor.
5)Ne yaparsan yap bu hayatta kimseye yaranamıyorsun !
haklısınız kimseye yaranılmıyor.1) İnsanlar değişmiyor ileride değiştiririmle olay yürümüyor, ya biraz törpülüyor kendini yada değişmiş gibi yapıyor.
2) Gözardı ettiğimiz aman nolcakki bundan dediğimiz her şey ileride daha büyük bir sorun olarak karşımıza çıkıyor.
3) Bir kere ipin ucunu kaçırırsak hakimiyetimizi kısıtlatırsak asla toplanmıyor.
4) bir kere sarsılınca en temel yerden yıkılıyor her şey. Geri düzeltme oldukça zaman ve meşakat gerekiyor.
5)Ne yaparsan yap bu hayatta kimseye yaranamıyorsun !
Bunun yaşla çok ilgisi yok. Çoğu evlilik böyle bence. Gerçekten kaliteli zaman geçireceğin bir eşi bulmak kolay değil. Onu bulan azınlık zaten mutludur. Ama idare olayına gelince, bekar halin ile karşılaştığında bu ilişkinin yine de sana katıkları varsa ( kimisi için düzenli bir hayat olur, kimi yine yalnızlıktan iyidir der, kimisi evliliği sosyallik için avantaj olarak görür, çocuk içindir vs....), o zaman evet, yeri geldiğinde alttan almayı bilecek, idare edeceksin. Ama yok, sen sen olmaktan çıktıysan, hayatını hep erteliyorsan; sürekli kavga gürültü varsa; akşam eve gelmek bile istemiyorsan, hep tek taraflı kullanıldığını hissediyor, içten içe böyle bir birlikteliktense bekarlığım iyiydi diyorsan, çok da zorlamamalı bence.evet.kocam benden ufak ben 32 o 27yaşında.gelirimiz normal.
karşılıklı uyum çok önemli evlilikteiki farklı insan bir araya gelince anlaşması da bi dert zaten.
burada açılan kimi konularda "oha ben olsaydım çoktan boşanmıştım" diyebileceğimiz çok hikaye olduğu gibi.
saçma sapan şeylerden de biten evlilik hikayelerini de okuduk.
kimse dört dörtlük değil öyle de kimse idda edemez.
uzun evliliklere baktığımızda da kavga dövüş mümkün
insan kısa evlilikleri görünce ne bir arada tutuyor evlilikleri diye düşünüyorum.
zaaflar mı? zayıflık mı ? çocuk evliliği kurtarır diye kendini kandırmak mı?
aşk meşk in ne kadar yalan olduğunu öğrenmek için evlenmek gerekiyor bazen.
bazen sabit gelir, melek gibi kvalde kpeder, güzel bir ev, faturaların az gelmesi ve ödenmesi de huzur ve mutluluğa yetmiyor.
zaten eksiklerinizi anlamayan biri ile dertleşmeye kalkınca "rahat mı battı" diyorlar dolaylı doğrudan.
artık iyicene öğrendik( 30 yaş ve üstü aklı başında bayanlar için diyorum) adamı değiştirmek için evlenilmiyor.
bunu başaran hanımların çoğuda başarılarının tadını bile çıkaramadan başka sorunlar çıkıyor.
işte bu noktada şunu merak ediyorum.
evlilik yürümesi için (şiddet kişilere bağlı hatalardan gelirin heba olması durumları hariç)gamsız mı olmak lazım.
evlilikte gamsızlıkla ilgilenmenin sınırı nedir?
evliliği düzene sokmak için(adamı değiştirmek için demiyorum) sınır nedir.
benim gördüğüm bir erkek babası nasıl bi evlilik hayatı yaşıyorsa bilerek bilmeyerek onun gibi yapıyor.(istisnalar da var tabi)
adamın ilgisini çekmek için kendini geri çekmek
kaybetmeyi göze alıp sarsıp kendine getirmenin sınırı nedir?
(anana git bi ay iki ay demeyin anamın kendisi de ayrı dert.)
Evlilikte hiç bir zaman birbiriyle tam uyumlu çift görmedim. ama iletişimde kendilerini aşmış bireyler çok gördüm..Çünkü evlilikte ideal bir eş değilde asıl olan iyi bir iletişim evliliği sürdürür.iki farklı insan bir araya gelince anlaşması da bi dert zaten.
burada açılan kimi konularda "oha ben olsaydım çoktan boşanmıştım" diyebileceğimiz çok hikaye olduğu gibi.
saçma sapan şeylerden de biten evlilik hikayelerini de okuduk.
kimse dört dörtlük değil öyle de kimse idda edemez.
uzun evliliklere baktığımızda da kavga dövüş mümkün
insan kısa evlilikleri görünce ne bir arada tutuyor evlilikleri diye düşünüyorum.
zaaflar mı? zayıflık mı ? çocuk evliliği kurtarır diye kendini kandırmak mı?
aşk meşk in ne kadar yalan olduğunu öğrenmek için evlenmek gerekiyor bazen.
bazen sabit gelir, melek gibi kvalde kpeder, güzel bir ev, faturaların az gelmesi ve ödenmesi de huzur ve mutluluğa yetmiyor.
zaten eksiklerinizi anlamayan biri ile dertleşmeye kalkınca "rahat mı battı" diyorlar dolaylı doğrudan.
artık iyicene öğrendik( 30 yaş ve üstü aklı başında bayanlar için diyorum) adamı değiştirmek için evlenilmiyor.
bunu başaran hanımların çoğuda başarılarının tadını bile çıkaramadan başka sorunlar çıkıyor.
işte bu noktada şunu merak ediyorum.
evlilik yürümesi için (şiddet kişilere bağlı hatalardan gelirin heba olması durumları hariç)gamsız mı olmak lazım.
evlilikte gamsızlıkla ilgilenmenin sınırı nedir?
evliliği düzene sokmak için(adamı değiştirmek için demiyorum) sınır nedir.
benim gördüğüm bir erkek babası nasıl bi evlilik hayatı yaşıyorsa bilerek bilmeyerek onun gibi yapıyor.(istisnalar da var tabi)
adamın ilgisini çekmek için kendini geri çekmek
kaybetmeyi göze alıp sarsıp kendine getirmenin sınırı nedir?
(anana git bi ay iki ay demeyin anamın kendisi de ayrı dert.)
evlilikte gamsızlıkla ilgilenmenin sınırı nedir?
3 senelik evliyim ve şuan muhasebe aşamasındayım. çevremde bu adam hep böyle gider diyenler çoğunlukta.Valla tek diyeceğim evlilik SABIR işi ,kaç yıllık evlisiniz?
Bazı şeyleri görmezden gelmek tekrarı hatta tekrarları oluyorsa uyarmak yılmamak
Baktın olmuyor biraz içinde muhasebe yapıp sonrası için doğru kararı vermek
kalınlaştırdığım cümlelerle ilgili bir şeyler demek istiyorum.Bunun yaşla çok ilgisi yok. Çoğu evlilik böyle bence. Gerçekten kaliteli zaman geçireceğin bir eşi bulmak kolay değil. Onu bulan azınlık zaten mutludur. Ama idare olayına gelince, bekar halin ile karşılaştığında bu ilişkinin yine de sana katıkları varsa ( kimisi için düzenli bir hayat olur, kimi yine yalnızlıktan iyidir der, kimisi evliliği sosyallik için avantaj olarak görür, çocuk içindir vs....), o zaman evet, yeri geldiğinde alttan almayı bilecek, idare edeceksin. Ama yok, sen sen olmaktan çıktıysan, hayatını hep erteliyorsan; sürekli kavga gürültü varsa; akşam eve gelmek bile istemiyorsan, hep tek taraflı kullanıldığını hissediyor, içten içe böyle bir birlikteliktense bekarlığım iyiydi diyorsan, çok da zorlamamalı bence.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?