bakın benim amacım sizi eleştirmek değil, eleştirsem elime ne geçecek ki?
öncelikle bunu eleştiri gibi algılamayın şöyle düşünün; bu dediğim şekilde tanımadan, aceleyle evlenince, gözünüz kör olarak karar alınca, bu yaşadıklarını yaşamanızda pek de şaşılacak bir yan yok. önce bunun "farkında" olmanız sizi, kimseyi suçlamayıp duruu kendinizi yıpratmadan çözmee çalışmaya götürebilir. yazıda kaç kere çok ağladım, sessiz sessiz ağladım vb. demişsiniz. Demek kırılıyorsunuz, suçluyorsunuz...
elbette şanslı da olabilirdiniz, eşiniz gezmeyi tozmayı çok seven, sizinle oturuıp kürk mantolu madonna okuyacak, sevdiğiniz filmleri seven yahut yeni şeyler denemeye çaık birisi de çıkabilirdi, ahh ne güzel olurdu. ama siz böyle çıkmasını şansa bağlamışsınız. Keşke şansa bağlamasaydınız...
olmamış. gel gelelim bunun için eşinizi suçlayamazsınız, belki adam da diyordur ki benim hatun ne entel dantel hatun çıktı , hep aklı fikri gezmede tozmada, filmde, kitapta, halbuki evde otursa, mantı açsa şöyle terağlı yesek, arabayı filan çok kullanmasak para biriktirsek yaşımız 30 olmadan ev alsak... belki adam da böyle düşünüyor? (bunlar atamamen senaryo tabi ki atıyorum ama anladınız herhalde)
birbirinizi gerçekten seviyorsanız, birbirinize karşı esneyebilmeniz lazım, bunu da denemeden bilemeyeceksiniz ama tatil rezerve etmeye kalktım başıma kaktı demişsiniz. bu nasıl oldu tam bilemiyorum. adama "ben bu tatili çok istiyorum" dediniz ve "olmz " mı dedi?