gebelik ve namaz hakkında bir sorum olucak...

itsmylife

Yeni Üye
Kayıtlı Üye
11 Kasım 2010
59
1
0
İstanbul
kızlar 32 haftalık hamileyim uzun zamandır namaz kılamıyordum ihmallikten bugün tekrar kılmaya karar verdim fakat karnım büyüdüğü için secdeye eğilemiyorum çok zor oluyor oturarak kılsam daha erkenmi bu konuda soru sorabileceğim kimse yok yardımcı olursanız sevinirim şimdiden teşekkürler...
 
sorularla islamiyet diye bir site var sorunuzu oraya yöneltirseniz dini konularda bilgili birinden cvp almış olusunuz zaten daha önce bu soru orada sorulmuş, buradan bilgi seviyesine güvenemeyeceğimiz kişilerden yanlış olabilecek cvp lar gelebilir diye düşünüyorum, selamlar
 
sandalye üzerınde oturarak kılabılırsın canımm yengem öyle yapıyordu hamileyken
 
ben 36 haftalık hamileyim oturarak kılıyorum kılda tek nasıl kılarsan kıl arkadaşım.secde bebegi rahatlatıyormuş anne karnında hatta dogum haftası gelipte anne karnında dönmeyen bebekler için inşikak suresini okuyup ordaki secde ayetinden sonra secde edince dönüomuş çocuk die okumuştum kitapta.
 
öncelikle herkese hayırlı doğumlar. büyüyen karınla namaz kılmak gerçekten zor ama güzel bir duygu. sandalyede oturarak da olabilir ama yere oturmak yer secdesine yakın olmak en güzeliymiş. yerde oturarak secdeyi de imayla yapabilirsin ama tabi bu konuda daha ehil birilerine danışsan daha iyi edersin. bize de haber ver öğrenince :)
 
ben ikiz annesiyim hamileyken kocaman bir karnım olduğu için secdeyi bırakın yere eğilemiyordum.Dolayısıyla oturarak kılıyordum.Dinimiz kolaylık dini ve namazı bu tür mazeret halinde bile kılabileceğimiz şekilde kılmamız emredilmiş.Sen rahat değilim diyorsan bir bilenenden duy derim çünkü bende öyle yapmıştım ama ihmal etme arkadaşım
 
ben 41+2 de doğum yaptım ve son ana kadar normal ,ayakta namazımı kıldım çok şükür
secdeye çok zor gittiğim de oldu ama geçti sonra
çok çok zorlayan bi durumun yoksa normal kıl canım
hamilelik namaza engel bir durum değil
 
ben dogurana kadar ayakta kildim. zorlandigim da oluyordu..
vicdaniniza kalmis. mesela yere birsey dkuldugunde egilip temizleyecek kadar kuvvetiniz varsa namazi secdeye giderek kilmaya da takaatiniz var demektir. her hamilelik ayni degil. yapamiyorsaniz oturarak kilarsiniz. dinimizde careler tukenmez :)
bu arada kolay, saglikli bir dogum dilerim.. :81:
 
Son düzenleme:
Sevgili arkadaşlarım, din hakkında hüküm veren tek varlık Allah'tır. Neyin, nasıl, ne kadar, ne şekilde olacağını, tek tek açık açık kur'anımızda açıklamıştır. Birilerinden duyulan, bilmem kim efendi bilmem kim hoca şöyle dedi diyerek hareket etmeyelim hiç bir konuda. Her zaman danışacağınız tek mevki Allahın kullarına doğru olanı ilettiği, doğru olanın bilgisine ulaşılan tek yer olan Kur'an- ı Kerim olmalıdır.

En'am Suresi Ayet 126 : İşte bu kitap, Rabbinin dosdoğru yoludur. Ayetleri, öğüt alan bir toplum için ayrıntılı olarak açıklamışızdır.

Namaz kılma konusuna gelince, hamilelik döneminde, namaz için gerçekleşen hareketler, bebeğinizin veya sizin sağlığınıza etkisi olabilir, bunu siz ve doktorunuz iyi bilecektir. Belinden sorunu olanlar olabilir, bebeğinin sıkışmaması gerekebilir, aklımıza gelen gelmeyen bir çok sorun ve zorluk olabilir. Fakat bu durum, Allah'a olan ibadetlerimizi kısıtlamaz. Ve şunu asla unutmayınız Rabbimiz, hiç kimseye taşıyamayacağı yükü yüklemez ve dolayısı ile sorumlu tutmaz. Hamilesin karnın burnunda da olsa secdeye gidip sıkışa sıkışa kılmalısın anlayışı, Allah'ın kullarına olan merhameti ve islamiyetin kolaylık anlayışına uymaz, bu nedenle ;

Bakara Suresi Ayet 239 : Eğer (bir tehlikeden,yani bu hamileliğiniz dolayısı ile bebeğinize ve kendi sağlığınıza zarar vermek olabilir, bir başka engel olmaya aday durum olay olabilir) korkarsanız, namazı yaya olarak veya binek (yürüyerek ya da oturarak, hatta binmiş olduğunuz o şey-araba,at,sandalye vs) üzerinde kılın. Güvenliğe kavuşunca da, Allah’ı, daha önce bilmediğiniz ve onun size öğrettiği şekilde anın (namazı normal vakitlerdeki gibi kılın).

Öncelikle Allah, insana kaldıramayacağı yükü yüklemez; bu O'nun adalet ve şefkatinin bir gereğidir. Bu manayı teyit eden birçok ayetler de vardır, bunlardan bazıları şunlardır:“Allah hiç kimseye gücünün yeteceğinden başka yük yüklemez.” (Bakara, 2/286)

"Allah size kolaylık diler, zorluk dilemez..." (Bakara, 2/185)

Öyle ise, Allah hiç birimizi doğru yolundan,ayırmasın, hayırlısı ile evlatlarımıza, sağlıkla kavuşmayı nasip etsin. Amin. İbadetlerimizi de lütfen anlayarak, kitabımız Kur'an ı okuyup anladıktan sonra uygulamaya koyarak hayatımızı yaşayalım, herşey o zaman daha güzel olacak : )

Araf Suresi/ Ayet 189 : Eğer bize sağlıklı iyi hayırlı evlat verirsen Allahım, elbette sana şükredenlerden olacağız ; diye dua ederler.
 
Arkadaşlar, ne olur, dini " birilerine sorarak" değil, okuyarak anlayarak öğrenin. Allah okuyasınız, anlayasınız, düşünesiniz diye gönderdim bu kitabı diyor. Şimdiye kadar bizlere hep " aman cısss öyle ellenmez böyle yyaklaşılmaz şu günah bu amanıın cehennem çatır çatır yanacaklar eyvah eyvah" türevi korkularla, Kur'andan uzak kalmamıza neden olan oyunlar oynandı. Ama artık çağımız bilgi çağı, hepimizin evinde interneti var, kitapları var, okumamız yazmamız var, Allahın bizlere verdiği akıllarımız var ; hurafelere kanmayıp, batılı hak ile ortadan kaldırmamız gerektiğini savunan bir dinimiz var. Allah, apaçık ayrıntılı olarak net tane tane açıkladım herşeyi diyor. Daha neden bekliyorsunuz birilerinden öğrenmeyi, neden illa ki bir yerlerden duymak istiyorsunuz. Büyükler daha iyi bilir diyoruz , hocalar, efendiler, bilmem kimler... Ama bakın Allah ne diyor ;

Lokman Suresi/ayet 21 : Kendilerine, “Allah’ın indirdiğine uyun” denildiği zaman, “Hayır, biz atalarımızın üzerinde bulduğumuz şeye uyarız” derler. Şeytan, kendilerini cehennem azabına çağırıyor olsa da mı? ( ya ataları da yanlış yolda iseler? )

Kur'anı okuyun arkadaşlarım benim, ama okumak elinize alıp arapça bilmeden ; yani ne dediğini anlamadan okumak olmamalı. Okumak ; anlamaktır.

"Biz bu kuranı okuyup anlayasınız diye sizlere indirdik" (yusuf suresi)

Bakın Allah, Kur'anı okuyan, ama anlamayan, dediğini anlamadığı için, Kur'anın hükümlerini uygulayamayanlar için nasıl bir tabir kullanıyor ;

Cuma Suresi / Ayet 5 : Kendilerine kitap verilip de, kitabı anlamadan(onunla amel etmeyenler) taşıyanların durumu, kitap yüklenmiş eşeklerin hali gibidir.

Bakın, bizlerin hata yaptığı, hataya düştüğü tek konu bu. Biz anlayamayız, biz öğrenemeyiz, biz bilemeyiz felsefesinden uzaklaşırsanız, Allahın istediği kullardan oluruz. Çünkü Allah bizleri yaratılmışların en şereflisi olarak tanımlıyor. Eğer bizler anlayamazsak, okuyup öğrenemezsek, neden Allah bizlere kitap göndersin, neden hemen hemen her surede " hiç düşünmez misiniz?" diye üstüne basa basa bizleri uyarsın...

Okuyun arkadaşlarım, duymayın. Birileri böyle demiş, şu komşu şöyle yapmış bu olmuş, adamın biri şunu görmüş şunu duymuş biz de yapalım, diye kolaya kaçmayın ve yanlışa düşmeyin. Bizler akıllı varlıklarız, Allahın sevgili kullarıyız. Bilmem kimin sözü dinlenir ne biliyor adam/kadın yahu, o diyorsa muhakkak doğrudur anlayışında olmayın. En doğru olan söz Allah'ın sözüdür. Okuyun ne olur...

Oyuna gelmeyin. Kur'an anlaşılmayan olsaydı, Allah ben sizlere anlayın öğrenin okuyun diye gönderdim bu kitabı demezdi, hiç düşünmez misiniz diye insanoğluna seslenmezdi. Uyanın, silkelenin, kendinizin farkında olun, aklınızın ne büyük bir hediye olduğunun farkına varın, Allah doğru olandan ayırmasın.

Duyduğunuz bildiğiniz herşeyi,Kur'anda doğrusu neymiş bulabilirsiniz, aklınıza gelen her şeyin hükmünü, doğru olanı öğrenmek için birilerine bilmem kimcilere bilmem necilere bilmem kim yolunda olanlara, bilmem kimin bilgisine değil ; Allah'ın sözüne, Allah'ın kitabına, Allahın bizlere gönderdiği ayetlere ihtiyacınız var. Böylece özgürlüğünüzün de tadını çıkarırsınız. Çünkü bilen kişi özgür kişidir, birilerinin bişeylerin altında olmaya ihtiyacı olmaz. Allah hepimizi korusun.
 
Back
X