- 4 Mayıs 2011
- 24.320
- 45.695
- 798
- Konu Sahibi almila_turan1071
-
- #21
Bende kaldıramadım üstünden okadar zaman geçmesine rağmen hala ara ara aklıma gelir ağlarım biyerde telsiz sesi duysam titremeye başlarım devriye arabası görsem nabız atışım artar terlerim nefesim daralır...O zamanlar merkezden başka polisler gelip beni teselli etmişti genelleme yapmayın her meslekte böyle karaktersizler var diye ama buna rağmen geçmedi o travma işte...Acaba sizin haricinizde baska kaç kişinin başını yaktı. Siz tek degilsiniz bence.
En korktugum mesleğini bu şekilde kötüye kullanan insanlar.
Ben sanırım kaldıramazdım çok ağır bir olay bu çok çok geçmiş olsun size
Darısı ilahi adaleti bekleyenlerin başına...Yıllar öncesi üniversitedeyken, maddi, manevi sorunlarım sebebiyle, 38 kiloya kadar düşmüştüm, esmer tenli ve saçlarım siyah boyalıydı, gözaltlarım ise sigara kullanmam, geceleri uyumamam ve aşırı zayıf olmam nedeniyle mosmordu,kapatıcıda kullanmazdım, el hasıl bulunduğum yer olaysızdı, çok küçüktü ve ordaki canı sıkılan Komiserin dikkatini çekmiştim, uyuşturucu kullandığımdan şüphelenip hakkında ihbar var diye yalan söyleyerek beni gözaltına aldırmıştı, hayatımda ilk defa başıma böyle bişey geliyordu ve o gün adetliydim ped vardı üst aramam yapılırken oraya bile el atılması beni aşırı sinirlendirmişti, Savcılıktan arama emri olmadan beni bu şekilde usülsüz arama hakkınız yok, sizi şikayet edeceğim demiştim.
Bahsettiğim Komiser şikayet edeceğim dediğim zaman, üstümden uyuşturucu çıkmadığı halde bana sanki çıkmış gibi tutanak imzalatmaya çalışmıştı, bende fark edip tutanağı fırlatmıştım ve sonra emrindeki 8 tane memuru ile beraber bu sözlerim nedeniyle bana hakaret ve tehtitten dava açmıştı, tutanağa ise ana avrat sanki ben etmişim gibi kendi ağzından bir ton küfür yazdırmıştı. Onun ve attığı iftiralar sebebiyle haksız yere 2 sene ceza almıştım, (daha önce sabıkam olmadığı için ertelenmişti) ve kendisini merkezdeki amirlerine şikayet ettiğimde, kendini savunmak için bana torbacı diye iftira atmıştı, alnıma vurduğu bu damga pulu nedeniyle intiharın eşiğine gelmiştim... 45 yaşındaki adam işi gücü bırakıp 22 yaşındaki kızla en önemlisi gurbette tek başına okumaya çalışan zavallı bir öğrenciyle uğraşıyordu ve dışardan bakınca adama benzediği koskoca komiser olarak göründüğü için içindeki karaktersizden kimsenin haberi yoktu ve buyüzden bana kimse inanmıyordu...
O makama torpille geldiği okadar belli oluyorduki, Üstünde üniforma okadar emanet duruyorduki, okadar çok yakışmıyorduki içine, okadar Allahsız kitapsız, merhametsiz, karaktersiz biriydi ki birgün mutlaka o KHK ihraç listesinde onunda adını göreceğimi biliyordum... Sonuç gördüm, ihraç edildi, sonra öğrendimki ihraç edilince karısıda terk etti, boşandı.... Bir zamanlar devletin sahibiymiş gibi gövdesinden büyük egosuyla elindeki yetkiyi şerefsizce kötüye kullanarak kararttığı hayatların yaşadığı durumların aynısını yaşamaya mahkum edildi... Demem o ki ilahi adalette zaman aşımı yok, kimsenin yaptığı kimsenin yanına kalmıyor, birgün herkes yaşattığı ne varsa aynısını mutlaka yaşıyor...
Ben vatandaş olarak tutarlı bulmazken yaşadıklarıma inanamazken sizin avukat olarak tutarlı bulmanız zaten beklenemez, iç güvenlik yasası ile pvsk da yetkiler genişletilmeden olmuştu bu olay eskiden ozaman lar beni o şekilde tek başıma kafalarına göre şüphe üzerine alıp savcılıktan izin olmadan orama burama el atarak arama hakları yoktu, bende bunu dillendirince şikayet edeceğim diyince 38 kilo iken 8 tane memuru mağdur etmiş pozisyonunda kendimi birden sanık olarak buldum yani bakınca gerçekten mantıklı değil bu durum ama yaşandı ne yazıkkiBöyle ilahi adalet temalı konuları okuyunca insanın bi hoşuna gitmiyor değil. Eden bulur, mazlumun ahı indirir şahı falan bir sürü özlü söz de dizebiliriz. Ama ben bir avukat olarak anlattiklarinizi çok cok tutarsız buldum. O işler öyle yürümez
Bir kere kilonuz önemli değil, görevi başındaki memura hakaret edemezsiniz. Karakolda arama kararı da isteyemezsiniz. Ama bayan memur isteyebilirsiniz. Bi kere savcı görmeden 24 saatten fazla nezarette bile tutamaz kimse sizi. Uyuşturucu taşımak hele hele kullanmak çok kolay ispatlanabilir birşey. Bir kan verirsiniz, biter işiniz. Ama siz görevini yapmaya çalışan insanlara hakaret ettiyseniz, zorluk çıkardıysanız, tabiri caizse dayılandıysanız, bunun da bir yaptırımı vardır. Ifadenizi savcıya verirsiniz, buna rağmen istediğiniz her an mahkeme de dahil, ifadenizi değiştirme hakkınız vardır. Baskı altında verdim deyip geçersiniz. Orda bütün karakolu birbirine katana kadar, eğer ifadenizde bir yanlışlık varsa, sonrasında duzeltilmesini isterdiniz. O insanlar günde yuzlercesiyle uğraşıyor. Siz suçsuz olabilirsiniz, haksız yere alınmış da olabilirsiniz ama bunun karşılığı ses yukseltmek, memura mukavemet göstermek olamaz. Kaldı ki onanmış bir cezanız olduğunu yazmissiniz, bunlar kolay verilmez.Ben vatandaş olarak tutarlı bulmazken yaşadıklarıma inanamazken sizin avukat olarak tutarlı bulmanız zaten beklenemez, iç güvenlik yasası ile pvsk da yetkiler genişletilmeden olmuştu bu olay eskiden ozaman lar beni o şekilde tek başıma kafalarına göre şüphe üzerine alıp savcılıktan izin olmadan orama burama el atarak arama hakları yoktu, bende bunu dillendirince şikayet edeceğim diyince 38 kilo iken 8 tane memuru mağdur etmiş pozisyonunda kendimi birden sanık olarak buldum yani bakınca gerçekten mantıklı değil bu durum ama yaşandı ne yazıkki
Kolay verilmez mi hemde adaletin sadece kadın ismi olduğu bi ülkede avukat olarak mı söylüyorsunuz bunu? Aldığım ceza temyize gitmedi yani sizin deyiminizle onanmış sayılmaz. Bunun dışında biri sizin oranıza buranıza keyfi olarak masum olduğunuz halde el atarsa siz açıversiniz hatta eğilirsiniz böyle de bak dersiniz kabadayılık yapmazsınız umarımBir kere kilonuz önemli değil, görevi başındaki memura hakaret edemezsiniz. Karakolda arama kararı da isteyemezsiniz. Ama bayan memur isteyebilirsiniz. Bi kere savcı görmeden 24 saatten fazla nezarette bile tutamaz kimse sizi. Uyuşturucu taşımak hele hele kullanmak çok kolay ispatlanabilir birşey. Bir kan verirsiniz, biter işiniz. Ama siz görevini yapmaya çalışan insanlara hakaret ettiyseniz, zorluk çıkardıysanız, tabiri caizse dayılandıysanız, bunun da bir yaptırımı vardır. Ifadenizi savcıya verirsiniz, buna rağmen istediğiniz her an mahkeme de dahil, ifadenizi değiştirme hakkınız vardır. Baskı altında verdim deyip geçersiniz. Orda bütün karakolu birbirine katana kadar, eğer ifadenizde bir yanlışlık varsa, sonrasında duzeltilmesini isterdiniz. O insanlar günde yuzlercesiyle uğraşıyor. Siz suçsuz olabilirsiniz, haksız yere alınmış da olabilirsiniz ama bunun karşılığı ses yukseltmek, memura mukavemet göstermek olamaz. Kaldı ki onanmış bir cezanız olduğunu yazmissiniz, bunlar kolay verilmez.
El atmak? Eğilip açmak? Seviyeniz hayranlık uyandırıcı. Memur arkadaşlarla da böyle konustuysaniz, başınıza gelen az bileKolay verilmez mi hemde adaletin sadece kadın ismi olduğu bi ülkede avukat olarak mı söylüyorsunuz bunu? Aldığım ceza temyize gitmedi yani sizin deyiminizle onanmış sayılmaz. Bunun dışında biri sizin oranıza buranıza keyfi olarak masum olduğunuz halde el atarsa siz açıversiniz hatta eğilirsiniz böyle de bak dersiniz kabadayılık yapmazsınız umarım
Memur arkadaş dediğiniz kişi şuan bi terörist olarak ihraç edilmiş vaziyette ben ise davası düşmüş hiç olmamış sayılan temiz bir hayat sürüyorum, o insanlar yüzlercesi ile uğraşıyor derken 2000 nüfuslu ilçede yatış pozisyonunda can sıkıntısından uğraşacak hiç bi şey olmadığı için zaten benimle uğraşacak kadar basitleşmişlerdi. Avukat kimliğinizle gelip neyi savunduğunuzu neyin ne olduğunu bilmeden çok bilmişlik yaptığınız için Daha üstü kapalı konuşamadım ama umarım aynısı başınıza gelirse sakın pvsk maddelerini saymayın sorun çıkarmadan açın. Görevi başındaki memura yasalara uymasada saygılı olun iyi gecelerEl atmak? Eğilip açmak? Seviyeniz hayranlık uyandırıcı. Memur arkadaşlarla da böyle konustuysaniz, başınıza gelen az bile
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?