İyiniyetle düzeltmeye çalısmak, karşi tarafın algısına bağlı olarak işe yarar. Kimi insan herşeye rağmen iyi olmanızdan mahcubiyet duyar ve düzeltmeye çalısır, cabanıza karsılik verir. Kimi tepenize binmeye devam eder. Bu tamamen kisiligi vicdan, merhamet duygularınin yoğunluğu ile alakalıdır. Eger defalarca söylemene rağmen, ha duvar ha ben diyorsa B planına gecmen lazım. Yani en az onun kadar vurdumduymaz ve duvar olmak.
Misafirmi çağırdı al cocukları çık evden yada çağırdıği kisiyi arayıp "esim sizi davet etmis ama şöyle söyle bir planımiz vardı, unutmuş, kusura bakmayın bu seferlik" deyip çıkın isin icinden. Bir kac tartısmadan sonra sormayı ögrenir.
Belin ağrıyor ev islerinde mi zorlanıyorsun, temizlik icin düzenli kadın alacaksın. Ayda bir, on besde bir yada haftada bir. Maddiyatıniz hangisine müsaitse. Giden paraya acırsa yardım etmeyi ögrenir. Etmezse de yine sizin işiniz görülür.
Market posetleri agırmi geliyor, büyük alisverisini fiyatına bakmadan eve siparis vereceksin. Pahalımi geldi kendisi gidip almayı ögrenir.
Her akşam gecelere kadar dışarıda mı? Sende cocuklarını annene yada kv bırakıp arkadaslarinla plan yapacaksın. İllaki gece saatleri olmak zorunda degil tabi ki. Sonucta cocuklar var. Anne ve kv yi sinirlendirip tepkileri kendine cevirmeyecek kadar. Esin ilk baslarda höt höt yapsada arayı bulmak isterse uzlasmaya gidecektir.
Yani o duymuyorsa sende duyma, takmıyorsa sende takma, inatlasıyorsa sende öyle. Ilk baslarda tartısma ve inatlasmalar yoracak sizi, sabırlı olun. Depremler olmadan taşlar yerine oturmazmış. Normalde benim de tarzım degildir ama konusmaktan anlamayan, adalet ve vicdan duygusu olmayan insanlar malesef ki bu şekilde yola getiriliyor.