- 25 Mart 2011
- 3.884
- 33
- 158
- 39
- Konu Sahibi beautymoon
-
- #61
hahaha süpermiş
kızım olsaydı ona zaten sindirella, Rapunzel, Pamukprenses gibi hikayeleri anlatmayacaktım..
Prens mirens yokmuş hayatta ( yalnız dikkat yaş 30 olacak)
masallarda prensesler kurbağayı öper ve kurbağa prense dönüşür.
gerçek hayatta ise prensesler prensi öper ve prens kurbağaya dönüşür.. (yıllar yıllar önce bir kitapta okumuştum)
ay valla ne güzel yazmışsınız hepiniz akşam akşam güldüm.
güleriz ağlanacak halimize...
yıllar önce okuduğun kitap çok doğru bi tespit yapmış...
vallahi benim de boşandıktan sonra tüm temennim buydu,pişman olacak birgün,kapıma gelecek,sürünüp yalvarıp af dileyecek,yeni karısyla bir seneye varmadan boşanıp kıymetimi anlayacak vs.vs.vs.
ama bal gibi biliyorum ki bunların hiçbiri O-L-M-A-Y-A-C-A-K.evet evet olmayacak.hayatına yeni karısıyla mutlu mesut devam edecek.bir gün bile benden boşandığı için pişmanlık duymayacak.birdaha da asla ama asla arayıp sormayacak.maalesef artık gerçeklere dönmek zorundayım.her ne kadar kalbim ilk yazdığım şıkların olmasını çok istese de gerçek hayat öyle yürümüyor.onun artık başka bir hayatı var ve o hayatında bu adam mutlu mesut yaşayacaaaak.hiçbir zaman da pişman olup dönmeyecek.iki iki daha dört.ben de artık intikam hayalleri kurmadan önüme bakmalıyım.nihayet bunu geç de olsa idrak edebildim arkadaşlar.ve maalesef çevrem de bu yeni karılarıyla mutlu olan erkek örnekleriyle dolu.
maalesef canım söylemek çok acı da gelse hayatın gerçeği bu,dönmeyecekler ya da en azından benimki dönmeyecek.artık kabullenmek lazım,vakti geldiburayı bu yüzden seviyorum..
birbirimizin davranışlarından deneyimlerinden pay çıkarıyoruz..
gerçek hayatta kimse bunu söylemez...
AZE cim senin bu yazdığını aslında özgüveni çok yüksek kadınlar söyler...
sana teşekkür ediyorum..
4-5 ay önde giderek bana yaşayacaklarım konusunda bir bir ışık tutuyorsun..
Dönmezlerse dönmesinler ya sanki dünyada bir tek onlar mı var.
arkadaslar sizden almak istediğim fikirler düsünceler belki saçma gelebilir ama benim sorum su.biçoğumuz esimizinden severek ayrılmısız,bi çoğumuz mecbur kalmısız,baskasıyla aldatılmıs vs.bu tür sebeplerle ayrılıpta ayrıldıktan sonra esinin pismanlığını görenler oldumu hiç.yanı sizi bırakıp giden çabalarınıza rağmen istemeyen kocanız olduğu halde gün gelipte pismanlıkla size yalvardımı hiç.yanı kısacası erkekler gün gelipte genelde böyle bi pismanlık yasıyomu.ve bi söz vardırya yuva yıkanında yuvası olmazmıs die.baskası için bile gitse onunla sizce mutluluğu yakalayabiliyormı..
kitaplığıma baktım. aklıma takıldı benimde birden.
Piedra Irmağının Kıyısında Oturdum, Ağladım
Paulo Coelho'nun kitabından...
Paylaş!
Kitap
Piedra Irmağının Kıyısında Oturdum, Ağladım
Orjinal isim: Na Margem Do Rio En Sentei E Chorei
Paulo Coelho
Sevgili beautymoon, seni çok iyi anlıyorum. Gerçekten aldatılmanın terkedilmenin acısını yaşamayan bilemez. Bunu yapan adamı tekrar istemesen de geri dönsün de intikam alayım der insan. Ben de kendi intikam hikayemi anlatmak istiyorum sana. Benim hikayemi bilen bilir, burada çok konu açtım. Yazacaklarımdan ötürü beni kınayanlar olacaktır önce ama eski eşimin bana neler yaşattığını okuyanlar belki anlayacaktır beni. Kısaca özetlersem hayatımın boşlukta olduğu bir dönemdi, annemi yeni kaybetmiştim ve işimle ilgili sorunlar vardı, bu sırada karşıma eski eşim çıktı ona çok bağlndım ona tutundum ve evlenmeyi kabul ettim. Evliliğimizin her anını bana kaba davranışları ve ilgisizliğiyle zindan etti, sabaha kadar eve gelmediği evde erkek arkadaşlarını günlerce yatırdığı oldu hem de daha birkaç haftlık evliyken. Ve bu berbat evliliğin sonucunda da beni benden 20 cm kısa ve 20 kg şişman kızlarla aldattı ve bitti. Herşey görünüş değil diyenlere geliyor, bu kızlar tanıdığım kadarıyla her hafta başka adamlarla takılan bardan çıkmayan ucuz kızlardı aynı zamanda. Bu evliliğin ve aldatılmanın ardından hayata küstüm. Bunları bana yapan adam üstelik kimsenin yanıma yakıştıramadığı eğitim düzeyi benden düşük, görünüş olarak da ahım şahım olmayan, beş parasız bir insandı. Madem beğenmiyorsun neden evlendin derseniz de hem boşluğa düşmüş olmam hem de evlenmeden önce beni resmen kandırıp gözümü boyaması benim de saflığıma gelmesi diyelim. Ben de günlerce nasıl intikam alırım, nasıl geri döner de ben reddederim, onun bana yaşattıklarını yaşatırım acı çektiririm diye düşündüm. Ve şu anki durumuma geleyim.
Evlenmeden önce işyerinde eşimin yöneticisi konumdayken beni işimden koparmıştı, işsizdim, beş kuruşum yoktu, gururumu yerle bir etmişti. Ayrılır ayrılmaz onun tam iki katı maaşı olan bir işe başladım. Ve geçtiğimiz günlerde hayatıma yeni biri bile girdi. Bu insan bana yanlış bir amaçla yaklaşıyor da olamaz çünkü yaklaşık 10 yıldır tanıdığım evli olduğum süre hariç (o sürede tabi ki tüm iletişimi kesmiştim) hep görüştüğüm ve ilgisini yıllardır belli etmiş bir insan. Üstelik eşimin yukarıda saydığım niteliklerine karşın, bu yeni insan ciddi anlamda maddi durumu çok iyi olan üniversite bitirip yurtdışında master yapmış, görünüş olarak da gerçekten çok hoş biri. Ve beni hiç umursamayan asla kıskanmayan eski eşimin bu insanın evlenmeden önce de bana ilgisini bilmesi dolayısıyla kıskandığı tek erkek olma özelliğine de sahipYanlış anlaşılmasın bu kişiyle intikam amacıyla görüşmüyorum, sonunda gerçekten beni hakeden biri olduğunu düşündüğüm için bu kişi hayatımda. Ama yine de eski eşimin bu gelişmelere tepkisini düşünmek beni çoook mutlu ediyor. Kendisini en son gördüğümde iyice düşmüştü, facebook'una ne kadar abuk subuk kadın varsa eklemeye başlamıştı
Bunları anlattım çünkü aslında intikam alayım ya da eşim bana geri dönsün diye düşünmenin sonu yok. Hayat kendiliğinden o intikam yollarını o kadar güzel veriyor ki sana. Yıllardan sonra ilk defa iyi hissediyorum kendimi. Hayat güzelmiş diyebiliyorum. Kendi hayatını güzelleştirmeye çalış, o adam dönsün intikam alayım diye bekleme zaten senin hayatın düzeldiğinde intikamını almış olacaksın. Artık dönmesini düşünmüyorum bile, bana uzak olsun da...
Şunu da belirtmeden geçemem, o sorumsuz, bekar hayatı istediğini evlilikten sıkıldığını ve artık özgürce yaşamak istediğini söyleyen adam şu an ailesinin yanında yaşıyor, erkek olmasına rağmen kös kös son derece baskıcı olan ailesinin yanına dönüp bekarlık döneminden kalma odasına tıkıldı. Bense kocaman evimde yaşıyorum. İntikam dediğin bence budur...
Sen hayatına mutluluk ve güzellikler katmaya çalış, işine odaklan, çalışmıyorsan bir iş bul çalış. Çalışmak istemiyorsan bile gez toz güzel vakit geçir, o adamı da hiiiç düşünme. Kalbinde sadece iyilik ve güzellik olsun. Gerisi nasılsa gelir...
bu kitabı lise zamanımda okumuştum ve bu kitap gerçek aşkı anlatıyor demiştim o zamanlar keşke unutmasaymışım
Sevgili beautymoon, seni çok iyi anlıyorum. Gerçekten aldatılmanın terkedilmenin acısını yaşamayan bilemez. Bunu yapan adamı tekrar istemesen de geri dönsün de intikam alayım der insan. Ben de kendi intikam hikayemi anlatmak istiyorum sana. Benim hikayemi bilen bilir, burada çok konu açtım. Yazacaklarımdan ötürü beni kınayanlar olacaktır önce ama eski eşimin bana neler yaşattığını okuyanlar belki anlayacaktır beni. Kısaca özetlersem hayatımın boşlukta olduğu bir dönemdi, annemi yeni kaybetmiştim ve işimle ilgili sorunlar vardı, bu sırada karşıma eski eşim çıktı ona çok bağlndım ona tutundum ve evlenmeyi kabul ettim. Evliliğimizin her anını bana kaba davranışları ve ilgisizliğiyle zindan etti, sabaha kadar eve gelmediği evde erkek arkadaşlarını günlerce yatırdığı oldu hem de daha birkaç haftlık evliyken. Ve bu berbat evliliğin sonucunda da beni benden 20 cm kısa ve 20 kg şişman kızlarla aldattı ve bitti. Herşey görünüş değil diyenlere geliyor, bu kızlar tanıdığım kadarıyla her hafta başka adamlarla takılan bardan çıkmayan ucuz kızlardı aynı zamanda. Bu evliliğin ve aldatılmanın ardından hayata küstüm. Bunları bana yapan adam üstelik kimsenin yanıma yakıştıramadığı eğitim düzeyi benden düşük, görünüş olarak da ahım şahım olmayan, beş parasız bir insandı. Madem beğenmiyorsun neden evlendin derseniz de hem boşluğa düşmüş olmam hem de evlenmeden önce beni resmen kandırıp gözümü boyaması benim de saflığıma gelmesi diyelim. Ben de günlerce nasıl intikam alırım, nasıl geri döner de ben reddederim, onun bana yaşattıklarını yaşatırım acı çektiririm diye düşündüm. Ve şu anki durumuma geleyim.
Evlenmeden önce işyerinde eşimin yöneticisi konumdayken beni işimden koparmıştı, işsizdim, beş kuruşum yoktu, gururumu yerle bir etmişti. Ayrılır ayrılmaz onun tam iki katı maaşı olan bir işe başladım. Ve geçtiğimiz günlerde hayatıma yeni biri bile girdi. Bu insan bana yanlış bir amaçla yaklaşıyor da olamaz çünkü yaklaşık 10 yıldır tanıdığım evli olduğum süre hariç (o sürede tabi ki tüm iletişimi kesmiştim) hep görüştüğüm ve ilgisini yıllardır belli etmiş bir insan. Üstelik eşimin yukarıda saydığım niteliklerine karşın, bu yeni insan ciddi anlamda maddi durumu çok iyi olan üniversite bitirip yurtdışında master yapmış, görünüş olarak da gerçekten çok hoş biri. Ve beni hiç umursamayan asla kıskanmayan eski eşimin bu insanın evlenmeden önce de bana ilgisini bilmesi dolayısıyla kıskandığı tek erkek olma özelliğine de sahipYanlış anlaşılmasın bu kişiyle intikam amacıyla görüşmüyorum, sonunda gerçekten beni hakeden biri olduğunu düşündüğüm için bu kişi hayatımda. Ama yine de eski eşimin bu gelişmelere tepkisini düşünmek beni çoook mutlu ediyor. Kendisini en son gördüğümde iyice düşmüştü, facebook'una ne kadar abuk subuk kadın varsa eklemeye başlamıştı
Bunları anlattım çünkü aslında intikam alayım ya da eşim bana geri dönsün diye düşünmenin sonu yok. Hayat kendiliğinden o intikam yollarını o kadar güzel veriyor ki sana. Yıllardan sonra ilk defa iyi hissediyorum kendimi. Hayat güzelmiş diyebiliyorum. Kendi hayatını güzelleştirmeye çalış, o adam dönsün intikam alayım diye bekleme zaten senin hayatın düzeldiğinde intikamını almış olacaksın. Artık dönmesini düşünmüyorum bile, bana uzak olsun da...
Şunu da belirtmeden geçemem, o sorumsuz, bekar hayatı istediğini evlilikten sıkıldığını ve artık özgürce yaşamak istediğini söyleyen adam şu an ailesinin yanında yaşıyor, erkek olmasına rağmen kös kös son derece baskıcı olan ailesinin yanına dönüp bekarlık döneminden kalma odasına tıkıldı. Bense kocaman evimde yaşıyorum. İntikam dediğin bence budur...
Sen hayatına mutluluk ve güzellikler katmaya çalış, işine odaklan, çalışmıyorsan bir iş bul çalış. Çalışmak istemiyorsan bile gez toz güzel vakit geçir, o adamı da hiiiç düşünme. Kalbinde sadece iyilik ve güzellik olsun. Gerisi nasılsa gelir...
arkadaslar sizden almak istediğim fikirler düsünceler belki saçma gelebilir ama benim sorum su.biçoğumuz esimizinden severek ayrılmısız,bi çoğumuz mecbur kalmısız,baskasıyla aldatılmıs vs.bu tür sebeplerle ayrılıpta ayrıldıktan sonra esinin pismanlığını görenler oldumu hiç.yanı sizi bırakıp giden çabalarınıza rağmen istemeyen kocanız olduğu halde gün gelipte pismanlıkla size yalvardımı hiç.yanı kısacası erkekler gün gelipte genelde böyle bi pismanlık yasıyomu.ve bi söz vardırya yuva yıkanında yuvası olmazmıs die.baskası için bile gitse onunla sizce mutluluğu yakalayabiliyormı..
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?