Canım evlilik çok önemli bir şey.asla ve asla sevmeden ,kendine onu yakın hissetmeden ve en önemlisi kafa dengin olmadan evlenme.inan canım evlenmek için evlenme.Sonradan severim iyi insan deyipte sakın evlenme.yaşında genç daha.iyice tanı evleneceğin insanı,her yönü ile anlaşa bileceğin biri olmalı.yoksa çok mutsuz olursun ablam.Merhaba bayanlar,
uzun süre sonra tekrar aranizdaydim. Kötü günler gecirdim. Kötü seyler yasadim. Rabbime bin sükür atlattim.
Simdi yeniden ayaga kalktim, yeni isimi buldum, Hamd olsun sagligimda yerinde.
Gecen hafta tanidigimiz bir Aile geldi bize oturmaya. Ogullari ile birlikte. Beni taniyorlardi zaten, dügünlerde vs. karsilasiyorduk. Fakat hic o gözle bakmamistim ona ben... Annesi beni begendiklerini, tanidik bir ailenin kiz olmamin sevinci ve mutlulugu ile kalpten isteyerek bize geldiklerini söyledi ve ailemden ogluyla benim tanismam bir kac defa görüsebilmem icin izin istediler.
Simdi konu su: Oglani taniyordum, ama esim olabilecekmi bilmiyorum hic o gözle bakmadim, düsünmedim.
Ailesi tanidik. Benim Ailemde beni cok sasirtti ve Babaanneme kadar olumlu ve sicak bakiyorlar bu ise. Tabi beni zorlayacak birsey yapmiyorlar...
Ben önceki iliskilerimde Ailemi dinlemedigim icin cok üzüntü yasadim. Artik biktim üzülmekten aglamaktan. Buda Rabbimin bana bir Hediyesimi diye düsünüyorum, o yüzden asla olmaz falan demedim. Bir görüselim dedim.
Asil beni düsündüren konu: Ailesi cok sicak kanli evet, hemen sariliyorlar bana onlarin ailesine girmisim gibi davraniyorlar, oglanla görüstüm kendisi 27 ben ise 23 yasindayim.
Dinine bagli biri. Hacca gitmis, Rabbim utandirmasin. Kötü demiyorum tabiki Allahini kitabini bilen biri olsun, hep istemisimdir. Ben Elhamdüllillah müslümanim, ama tesettürlü degilim, yurtdisindayim ve ilerde kapanmayi düsünüyorum. Baskiya gelemem yani. Kendiside farketmez insan olsun yeter demis, ama yinede düsündürüyor beni. Körüyü gecene kadar ayiya dayi de misali var ya........Fazla görüsmedik iki defa aradi beni. Ben nasil istersem nasil rahat edeceksem sevgi ve saygi cercevesi icerisinde öyle görüselim diyor.
Cok mantikli konusuyor, cokta efendi. Ama cok agir gibi geliyor.
Ben bir yere cikip gezmek istedigim zaman annem bana hep der ki, Evlenince kocan gezdirsin.
Eh buda agir abi, telefon görüsmelerimizde hep kendi kötü tecrübelerinden yola cikarak konusuyor. Yok surda söyle kötü tecrübe edinmis, yapilmazmis gidilmezmis. Heryerde gezilmezmis, sanki disco bara götür dedim.
Hersey bir kere ile baslarmis falan. Anlayacaginiz cok zit gibi bana.
Nasil düsünecegimi nerden baslayacagimi bilmiyorum. Itici gelmiyor, konusmadan görüsmedende olmaz demek istemiyorum. Haksizlik olur. Onlar bize deger vermis kapimiza gelmisler... Ailemde olumlu baktigi icin birazda konusayim diyorum belki icim isinir...
Ben dis görünüse önem veren biri degilim, hic olmadim. AMA bu benim eski nisanlima cok benziyor, yada ben benzetiyorum((((
Bendekide sansmi diyorum....
Görücü usulü evlenen bayanlar, bana yardimci olurmusunuz? Siz neye önem verdiniz esinizi secerken. Neydi size Tamam iste bu o dedirten sey?
evlilik çok farklı bişey canım ya
yani dışarda tanıdıgın insan aynı eve girince
bir anda degişiyor
iyi düşün
istersen iyice tanı
belki sonradan fikrin degişir
Merhaba bayanlar,
uzun süre sonra tekrar aranizdaydim. Kötü günler gecirdim. Kötü seyler yasadim. Rabbime bin sükür atlattim.
Simdi yeniden ayaga kalktim, yeni isimi buldum, Hamd olsun sagligimda yerinde.
Gecen hafta tanidigimiz bir Aile geldi bize oturmaya. Ogullari ile birlikte. Beni taniyorlardi zaten, dügünlerde vs. karsilasiyorduk. Fakat hic o gözle bakmamistim ona ben... Annesi beni begendiklerini, tanidik bir ailenin kiz olmamin sevinci ve mutlulugu ile kalpten isteyerek bize geldiklerini söyledi ve ailemden ogluyla benim tanismam bir kac defa görüsebilmem icin izin istediler.
Simdi konu su: Oglani taniyordum, ama esim olabilecekmi bilmiyorum hic o gözle bakmadim, düsünmedim.
Ailesi tanidik. Benim Ailemde beni cok sasirtti ve Babaanneme kadar olumlu ve sicak bakiyorlar bu ise. Tabi beni zorlayacak birsey yapmiyorlar...
Ben önceki iliskilerimde Ailemi dinlemedigim icin cok üzüntü yasadim. Artik biktim üzülmekten aglamaktan. Buda Rabbimin bana bir Hediyesimi diye düsünüyorum, o yüzden asla olmaz falan demedim. Bir görüselim dedim.
Asil beni düsündüren konu: Ailesi cok sicak kanli evet, hemen sariliyorlar bana onlarin ailesine girmisim gibi davraniyorlar, oglanla görüstüm kendisi 27 ben ise 23 yasindayim.
Dinine bagli biri. Hacca gitmis, Rabbim utandirmasin. Kötü demiyorum tabiki Allahini kitabini bilen biri olsun, hep istemisimdir. Ben Elhamdüllillah müslümanim, ama tesettürlü degilim, yurtdisindayim ve ilerde kapanmayi düsünüyorum. Baskiya gelemem yani. Kendiside farketmez insan olsun yeter demis, ama yinede düsündürüyor beni. Körüyü gecene kadar ayiya dayi de misali var ya........Fazla görüsmedik iki defa aradi beni. Ben nasil istersem nasil rahat edeceksem sevgi ve saygi cercevesi icerisinde öyle görüselim diyor.
Cok mantikli konusuyor, cokta efendi. Ama cok agir gibi geliyor.
Ben bir yere cikip gezmek istedigim zaman annem bana hep der ki, Evlenince kocan gezdirsin.
Eh buda agir abi, telefon görüsmelerimizde hep kendi kötü tecrübelerinden yola cikarak konusuyor. Yok surda söyle kötü tecrübe edinmis, yapilmazmis gidilmezmis. Heryerde gezilmezmis, sanki disco bara götür dedim.
Hersey bir kere ile baslarmis falan. Anlayacaginiz cok zit gibi bana.
Nasil düsünecegimi nerden baslayacagimi bilmiyorum. Itici gelmiyor, konusmadan görüsmedende olmaz demek istemiyorum. Haksizlik olur. Onlar bize deger vermis kapimiza gelmisler... Ailemde olumlu baktigi icin birazda konusayim diyorum belki icim isinir...
Ben dis görünüse önem veren biri degilim, hic olmadim. AMA bu benim eski nisanlima cok benziyor, yada ben benzetiyorum((((
Bendekide sansmi diyorum....
Görücü usulü evlenen bayanlar, bana yardimci olurmusunuz? Siz neye önem verdiniz esinizi secerken. Neydi size Tamam iste bu o dedirten sey?
Karar verdin mi bilmiyorum ama inan bana en önemli şey,Dünya'ya aynı pencereden bakıyor olmanız.Bunu anlamanın en iyi yolu ailesinin yaşantısını incele.Çünkü armut dibine düşüyor.Bak mesela ben çok yanıldım.Görüntüye ve sözlere aldandım.İçlerine girince anladım ki birimizin ailesi Marstan öteki Venüsten.Seninle ortak zevkleri var mı ona bak.Vitrin çok yanıltıyor
Sakın acele karar verme.Ben yandım sen yanma.Herşeyden önce şunu söyleyebilirim ki sana sonradan içim ısınırmı sevebilirmiyimle olmuyor bu işler.Bir insanı ilk gördüğünde az çok bir beğenin olmuşsa içinde bir sıcaklık hissettiysen elektrik denilen şeyi almışsın demektir.İlk görüşte beğeni bence önemli.İlk anda fiziksel olarak beğenmediğinle bence hiç konuşma bile.Eğer beğenin olduysa bir müddet görüşün.Bu süre size bağlı tabi.Bir kaç ay olur,5- 6 ay olur bilemem.Elbetteki senelercede görüşsen kimse kimseyi tam tanıyamaz.Gerçek yüzünü göstermez kimse.Aynı evde yaşamak başka birşey.Ama dikkat edeceğin şey öncelikle aile yaşantılarınız,eğitim durumunuz,görgü,kültür uyuyormu?Sonrada ortak zevkleriniz varmı?Hayata bakışınız aynımı?Dini konularda,siyasi konularda her anlamda yani.Eğer bunlarda uyarsa işte o insanla evlenebilirsin.Unutma önce beğeni,sonra aile yaşantısı,görgü,bilgi,kültür sonra da ortak noktalar,zevk aldığınız alanlar çok önemli.
Yazmadan edemedim. Öncelikle umarım hakkında hayırlı olan kararı verirsin.
1,5 yıllık evliyim. Eşimle tanıştırıldım. Onun bir tanıdığı ile babam arkadaş. Önce onlar bizi birbirimize uygun görmüş bize de görüşmek ister misiniz dediler. İkimizinde okulu bitti, işimizi elimize aldık ve evliliği düşünecek durumdaydık zaten. Yalnız başımıza 1-2 saat kadar yüz yüze görüştük. Hayatınızda ilk defa gördüğünüz biri, ben bununla evlenebilir miyim, aynı evin içinde nasıl oluruz, uyuşur muyuz, benim istediklerime cevap verebilir mi diye bin tane tilki dolanıyor kafanızda. Sonrasında bizi tanıştıran babamın arkadaşı, kesinlikle numaranı verme dedi bana. Benim sınavım vardı ve görüşemeyecektik haftasonu (bu arada yakın ama farklı şehirlerdeydik.) bu 2 haftada eşimin nasıl tepkiler vereceğini görmek istemiş babamın arkadaşı. Babana yüzüm düşmesin ben kız tarafıyım dedi :) Neyse 2 hafta boyunca eşim hep hayal kurmuş, o gün gelse de artık 2. görüşmeyi yapalım demiş. Tabii ben bunları sonradan öğrendim. Derken hafta içinde bile kalkıp gelmeler başladı ve 8. ayımıza evli girdik :)
Çok uzun anlattım galiba ama en kısası böyle :)
Neyse demem o ki birini sevmek için vakit ayırmak gerekir. Eşimde ilk gördüğüm çok ağır, çok efendi haliydi. Ben bununla gezip dolaşamam, istediklerimi yapamam bana daha deli biri gerek demiştim. Oysaki kendisi benden deli çıktı tabiri caizse. Gezip görmeye çok meraklı, fikirler aynı, dini, siyasi, hayat şartları, aileler ortak paydada buluşuyorsa fırsat verin. Babam bana 3 ay vermişti. 3 ay tanı, gez, dolaş. Sonra bana gel deki "baba olmaz bu iş" ya da "biz devam ediyoruz". 1,5 ay sonra ailemle tanıştırdım. 3 ay sonra da nişan yaptık :) Baya hızlı gelişti. Ama tanımak için de her fırsatı değerlendir mutlaka. Ufak oyunlar yap, tuzak sorular sor. Farkettirmeden tabii :) Evliliğin en zor dönemeci 1. yıl. İlk 1 yılı atlattıysanız gerisi çorap söküğü. Tahammülün en zor olduğu dönem, tanımanın devam ettiği süreç çünkü.
Umarım diledikleriniz gerçekleşir.
öncelikle merhaba cnm. ben hep görücü usulü tanışmalar yapan bi insanım ama buna rağmen erkekleri tanıyamıyorum. daha önce erkek arkadaşım olmadı ve bu şekilde tanıştığın bi insan da asla tam olarak kendisini açmıyor sana. en son 2 ay görüştüğüm insanı hiç tanımadığımı farkedeerek bitirdim. şu tuzak sorular ufak oyunlar kısmını biraz açabilirsen inan çok yardımı olacak bana ve eminim benim gibilere
Aslında şöyle; istedikleriniz ve beklentileriniz belirliyor bunu. Bende görücü usulü tanıştırıldığım adamlarda farkettim ki, kadın yemek yapmayı bilmeli! onlar için evlilik çoraplarını toplayacak, kahvaltısını eksik etmeyecek, akşamları da çorbadan salataya 5 çeşit yemek isteyen tiplerdi. Ne kadar cahilliklerini okumakla attıklarını düşünselerde benim için cahilce bi düşünüş bu. Tahammül edemediğim nokta. Benim tuzaklarımdan biri bu olmalıydı. Karşımdaki insanın evlilikten beklediği neydi? 2 ay boyunca yemek yapamadığımı sanıyordu. Sürekli yeşillik yiyen biri olduğumu da. Bana temizlik ve yemek yapan bi kadın olarak değil de bi kadın olarak yaklaşsın istedim. Çalışan biriyim. Sana akşam yemek yapmasam tepkin ne olur? sorusuna yumurta kırarım ikimize :) demesiydi beni ona çeken. Nişandan sonra nasıl bir aşçı olduğumu görünce şaşkınlığını gizleyemedi. Ve bi kebap düşkünü olduğumu öğrenince de :)
Eğitimime engel olmamalı, çalışmak sadece benim kararım, çıkmak sadece benim kararım olmalıydı. Karşımdaki benim eve para getiren biri olmayacağımı, istediğim için çalıştığımı bilmeliydi. İlerde işten çıkarım belki sinyalleri verdim. Ama beni tanıdıkça sen evde yapamazsın dedi :) Şu ansa evde para tartışması yapılmaz, kim ne alacaksa birbirine danışır ve paramızı kuruşuna kadar ortaya koyup beraber harcarız.
Bunun gibi. Sizi siz yapan ve evlensenizde değiştirmek istemediğiniz, değiştiremediğiniz şeyler üzerine kurun. Soru-Soru boğmayın. Biraz daha vakit geçirdikçe anlıyorsunuz zaten yapısı ve düşüncelerini. Ben nişandan önce anlaşma yaptım. Yemeği ben hazırlarsam mutlaka salata eşimdendir. Ben çamaşırları topluyor, makinaya atıyorsam o asar, ütüsünü yapar. Bırak ben yaparım, sen beceremezsin demeyin. Dağınıklığını toplamayın. Ta ki o kendi dağınıklığından rahatsız olana dek :) Tabii evlenince bunlar..
Ama görüşmelerde en önemli kural şu bence, siz ne kadar rahatsanız, karşınızdaki o kadar rahattır. Siz güldükçe, espri yaptıkça, ona o rahatlığı verirsiniz. Bu da onun kendini ele vermesini sağlar. Hmm bi de karşınızdaki insanın tarzı neyse, yaşam şekli onun ortamlarında, rahat olduğu yerlerde buluşun. Çok şık bi restauranta gidin, cebinde akrep mi var? sonra çok salaş bi yere. Önce müzikli bi cafede oturun, Sonrasında çok dingin ve sakin. Ortamlardaki tavırları da belirler kişiyi. Hep farklı yerlerde ama hep de dışarda oldun bu görüşmeler. Kendi sahanıza çekmeyin başta, eminim ki kasılır.
Çok anlattım sanırım :))
Umarım işe yarar. Çok zor kararlar bunlar.
Tanıştırıldığınızda kendinize bi sınır koyun, bu 2-3 aydan az olmasın. Sonra karşınızdakinin artı ve eksilerini listeleyin. Ve artık ondan vazgeçebilecek misiniz. Vazgeçseniz canınız acımayacaksa bırakın gitsin.
Aslında şöyle; istedikleriniz ve beklentileriniz belirliyor bunu. Bende görücü usulü tanıştırıldığım adamlarda farkettim ki, kadın yemek yapmayı bilmeli! onlar için evlilik çoraplarını toplayacak, kahvaltısını eksik etmeyecek, akşamları da çorbadan salataya 5 çeşit yemek isteyen tiplerdi. Ne kadar cahilliklerini okumakla attıklarını düşünselerde benim için cahilce bi düşünüş bu. Tahammül edemediğim nokta. Benim tuzaklarımdan biri bu olmalıydı. Karşımdaki insanın evlilikten beklediği neydi? 2 ay boyunca yemek yapamadığımı sanıyordu. Sürekli yeşillik yiyen biri olduğumu da. Bana temizlik ve yemek yapan bi kadın olarak değil de bi kadın olarak yaklaşsın istedim. Çalışan biriyim. Sana akşam yemek yapmasam tepkin ne olur? sorusuna yumurta kırarım ikimize :) demesiydi beni ona çeken. Nişandan sonra nasıl bir aşçı olduğumu görünce şaşkınlığını gizleyemedi. Ve bi kebap düşkünü olduğumu öğrenince de :)
Eğitimime engel olmamalı, çalışmak sadece benim kararım, çıkmak sadece benim kararım olmalıydı. Karşımdaki benim eve para getiren biri olmayacağımı, istediğim için çalıştığımı bilmeliydi. İlerde işten çıkarım belki sinyalleri verdim. Ama beni tanıdıkça sen evde yapamazsın dedi :) Şu ansa evde para tartışması yapılmaz, kim ne alacaksa birbirine danışır ve paramızı kuruşuna kadar ortaya koyup beraber harcarız.
Bunun gibi. Sizi siz yapan ve evlensenizde değiştirmek istemediğiniz, değiştiremediğiniz şeyler üzerine kurun. Soru-Soru boğmayın. Biraz daha vakit geçirdikçe anlıyorsunuz zaten yapısı ve düşüncelerini. Ben nişandan önce anlaşma yaptım. Yemeği ben hazırlarsam mutlaka salata eşimdendir. Ben çamaşırları topluyor, makinaya atıyorsam o asar, ütüsünü yapar. Bırak ben yaparım, sen beceremezsin demeyin. Dağınıklığını toplamayın. Ta ki o kendi dağınıklığından rahatsız olana dek :) Tabii evlenince bunlar..
Ama görüşmelerde en önemli kural şu bence, siz ne kadar rahatsanız, karşınızdaki o kadar rahattır. Siz güldükçe, espri yaptıkça, ona o rahatlığı verirsiniz. Bu da onun kendini ele vermesini sağlar. Hmm bi de karşınızdaki insanın tarzı neyse, yaşam şekli onun ortamlarında, rahat olduğu yerlerde buluşun. Çok şık bi restauranta gidin, cebinde akrep mi var? sonra çok salaş bi yere. Önce müzikli bi cafede oturun, Sonrasında çok dingin ve sakin. Ortamlardaki tavırları da belirler kişiyi. Hep farklı yerlerde ama hep de dışarda oldun bu görüşmeler. Kendi sahanıza çekmeyin başta, eminim ki kasılır.
Çok anlattım sanırım :))
Umarım işe yarar. Çok zor kararlar bunlar.
Tanıştırıldığınızda kendinize bi sınır koyun, bu 2-3 aydan az olmasın. Sonra karşınızdakinin artı ve eksilerini listeleyin. Ve artık ondan vazgeçebilecek misiniz. Vazgeçseniz canınız acımayacaksa bırakın gitsin.
Birşey daha ekleyecektim düzenleme butonu çalışmadıRahatlık konusunda da maalesef erkeklerin çok farklı düşünceleri olabiliyo, dediğim gibi benim hiç erkek arkadaşım olmadı normal hayatta da erkeklerle fazla samimiyet kurmayan birisiyim ancak görüşmelerde karşı tarafı da rahatlatmak düşüncesiyle hep rahat davranırım dediğiniz gibi gülerim espri yaparım vs ama bu erkeklerle fazla rahat algısı oluşturuyo bazı erkeklerde.. Bu konuda da kafam karışmış durumda Gerçe böyle düşünen bi insanla evlilik düşünmek ne kadar doğru tartışılır ama sonuçts gerçek olmayan bi imaj da vermemek lazım karşı tarafa.. Çok karışık bu işler çook..
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?