Erkek arkadaşımla bir günlüğüne İstanbul'a ablama gitmiştik. Herşey çok güzel geçmişti. Döneceğimiz sabah suratı asıktı neyin var dedikçe geçiştirdi ben de üstelemedim. Sürekli konuşan adam yol boyunca zorunlu haller dışında konuşmadı. Dün dayanamadım bağırdım telefonda neyin var diye istersen bir süre görüşmeyelim diyince neye bozulduğunu anlattı. Günlüğümü okumuş
Ben üniversiteyi İstanbul'da okudum sık sık ablamda kalırdım kitaplarımın bir çoğunu getirmedim orada kalmıştı. Üniversitede aşık olduğum bir hoca vardı hatta altı ay süren bir arkadaşlığımız olmuştu. Ona olan aşkımı iki yıl boyuncu sayfa sayfa yazmıştım resimler, şiirler. Adama evlenme teklifi bile etmiştim yani herşeyi ayrıntılı yazdığım bir defterdi. Kitaplarımın arasında olduğunu unutmuşum bile bilerek orada bırakmıştım annem bulup okumasın diye getirmemiştim yırtıp atmaya da kıyamadım. Ablam sevgilimi benim kitaplarımın olduğu odaya yatırmıştı hatta kitaplarımı ben göstermiştim hepsini ben okudum diye günlüğümün orada olduğundan haberim bile yok ablama sakla demiştim. Ben de diğer odada yatmıştım. Meğer bütün gece günlüğümü okumuş. Biraz ara verelim kendimi tuhaf hissediyorum dedi. Ben de tamam sen bilirsin dedim sadece şunu söyledim bir erkek ile bir kadının duygularını birbirine kıyaslama dedim.
Günlüğümü okuyarak ayıp ettin dedim sonuçta benim yıllar önce yazdığım duygularım yüzünden beni suçlayamazsın dedi. Haklısın dedi ama kim olsa okurdu dedi dün böyle telefonda konuştuk ve saat başı arayan adam dünden beri aramıyor ben de aramıyorum sonuçta ortada yapılmış bir yanlış yok
dünden beri elim telefonda aramıyor...

Günlüğümü okuyarak ayıp ettin dedim sonuçta benim yıllar önce yazdığım duygularım yüzünden beni suçlayamazsın dedi. Haklısın dedi ama kim olsa okurdu dedi dün böyle telefonda konuştuk ve saat başı arayan adam dünden beri aramıyor ben de aramıyorum sonuçta ortada yapılmış bir yanlış yok
