canım bebek için okunuyo inanarak okursan kabul oluyo diye duymuştum ama abdestli 5 vakit namaz kılan birine okut istersen ben anneme okuttum işye daha yeni bitti 41 gün boyunca okuyorsun..
okuyan ve okuduğunun 7. günü hamile olduğunu öğrenen biri olarak kesinlikle onaylıyorum her gün genellikle yatsı ezanından sonra abdest alıp okuyorum 41 gün okunmalı benimde 11 eylülde bitiyo hamileyim diye bırakmadım önce türkçesini okuyup anlamanız daha yararlı olur
öyle zaten... kur'an da sadece istediğimiz bir şey olsun diye okunacak kitaptı. 41 değil 40 kere okursak ama olmaz. öyle ki biz beş vakit namaz kılmıyorsak beş vakit namaz kılan birine okutacağız ki Allah sırf 41 kere o sure okunduğu için isteğimizi kabul edecek. Çünkü Allah beş vakit namaz kılmayanın Allah'ı değil. Açıp ellerini türkçe dua edince karşılık vermiyor. Ancak indirdiği bir sureyi 41 kere okuyunca dua edenin duasına icabet ediyor.
Kur'an'dan bu kadar bihaber yaşayıp Kur'an'ı da böyle istekleri için kullanan bir topluluk daha yoktur herhalde!
"Kullarım, beni senden sorarlarsa, (bilsinler ki), gerçekten ben (onlara çok) yakınım. Bana dua edince, dua edenin duasına cevap veririm. O halde, doğru yolu bulmaları için benim davetime uysunlar, bana iman etsinler." Bakara Suresi 186. ayet...
Aracı yok!
Türbeye gitmek yok!
Başkasının yüzü suyu hürmetine diye bir şey yok!
Çünkü kul ile Allah arasında kimse yok!
Peygamberi dahi aracı kılıp dua etmek yok!
"And olsun, insanı biz yarattık ve nefsinin ona verdiği vesveseyi de biz biliriz. Çünkü biz, ona şah damarından daha yakınız." Kaf suresi 16. ayet.
Biz, Allah bazı emirler vermiş ama uygulamıyoruz, uygulayan birini bulalım da isteklerimizi Allah'a iletsin de Allah kabul etsin anlayışındayız. Kimi kandırıyoruz acaba? Öyle ahlak dışı, öyle şuursuz bir davranış ki, ağlanacak halimizin farkında bile değiliz! Biz kimiz? Hangi dine mensubuz? Rabbimiz kim acaba?
Kendi kendimize bir din uydurmuş gidiyoruz. Kendi dinimizin kitabında ne yazdığını bile bilmiyoruz. Hatta öyle ki, bayram günü, arefe günü yok kadir gecesi ilişkiye girmeyi günah zannediyoruz. Bunun Kur'an'da yazdığını sanacak kadar da gafil yaşıyoruz. Peygamberimizin kandil gecesi diye bir geceyi kutlamadığını bile bilmiyoruz. Osmanlı zamanında kültürümüze giren bu günleri kutsal sayıp, ilişkiye girince de Allah bizi affetsin diyoruz. Günah olmayan her şeyi günah sayıp, kendi kendimizce takvalı bir hayat sürüyoruz. Tüm sene saçma sapan yaşayıp, bin aydan daha hayırlı kadir gecesinde kısa yoldan sevap kazanmanın hesaplarını yapıyoruz!
"İşte bu (Kur'an), kendisiyle uyarılsınlar, Allah'ın ancak bir tek Tanrı olduğunu bilsinler ve akıl sahipleri iyice düşünüp öğüt alsınlar diye insanlara (gönderilmiş) bir bildiridir." İbrahim Suresi 52. ayet.
"Andolsun ki biz, düşünüp öğüt alsınlar diye, sözü (vahyi) birbiri ardınca yetiştirmişizdir (aralıksız vahiylerimizi göndermişizdir)." Kasas suresi 51. ayet.
"(Resulüm!) Sana bu mübarek Kitab'ı, ayetlerini düşünsünler ve aklı olanlar öğüt alsınlar diye indirdik." Sad suresi 29. ayet.
Biz cuma geceleri ya da kendimizi kurtarmışız da bir ölülerimiz kalmış gibi onların arkasından yasin okuyarak dini yaşadığımızı sanmaya devam edelim. Yasin suresinde geçer oysa ki "biz bu Kur'an'ı diriler için indirdik" ayeti...
Kur'an öğüttür, rehberdir, nurdur, ışıktır, her soruya cevaptır... Ama anlayan, soran , sorgulayan, düşünen nerde?
Kur'an'ı ve dindar gördüğümüz herkesi isteklerimizi gerçekleştirmede aracı görerek, salt çıkarcı bir inanışla yaşamaya devam edelim biz! Ne güzel müslümanlarız, ne güzel insanlarız!
Yazacak çok şey var ama burası yeri değil. Yazmayım dedim dayanamadım. Ayetleri ve Kur'an'ı bu başlıklarda böyle anlamsız konulara alet etmeyin lütfen!