Herkese merhaba ben forumda yeniyim uzun zamandır aklıma takılan şeyleri önce burada araştırıyorum çünkü herkesin hamilelik hikyesi farklı. Benimki de çok başka. Anlatmak istememin sebebi benim gibi derdine derman arayanlar varsa belki bir nebze yardımcı olmak. Aynı zamanda benzer durumları yaşayanlardan fikir almak. Öncelikler ben 5 aylık hamileyim. Bebeğim 11 haftalık olana kadar hiçbir sorunum yoktu. Hatta soranlara ultrasona girmesem hamile olduğumu bilmicem diyordum. Ne bulantı ne baş dönmesi ne halsizlik ne de başka bir şey. Sanırım biraz da kendime nazar değdirdim. 11. Haftalıkken biraz kötüleşmeye başladım. Üşüme, terleme, ateş halsizlik vs vs. Her akşam acile gidiyorduk parol serum alıp eve dönüyordum bugün yarın geçer derken 4 gün olmuştu ve ben her geçen gün daha da kötü oluyordum. derken nefes darlığı başladı. Kadın doğum doktoruma gittim. İnfluenza olduğumu söyleip bana 2-3 tane ilaç yazdı bir de antibiyotik. Bu süreçte eşim ve ben ailemde kalmaya başladık çünkü ben tek kalamayacak kadar kötüydüm. Parmağımı oynatamıyordum. İlaçlara başladım ilaçları aldığım 3-4 saat iyiydim sonrasında yine ateşim 39lara çıkıyordu nefesim kesiliyordu halsizliğim artıyordu. İlaçların 2. Günü bacaklarımda kızarıklıklar farkettim ve aynı gün akşamına yürüyemez oldum. Bacaklarımın üzerinde ayağa kalkamıyordum sonraki gün gözlerim kan çanağına döndü. Yarı bilinçle yatıyordum annem ve eşim nöbetleşe başımda bekliyorlardı. Nefes alıp almadığımı kontrol ediyorlardı ben uyurken. Tekrar dOktoruma ulaştım ve durumu anlattım KBB doktoruna gitmemi söyledi. Aynı gün bir doktor bulup gittik antibiyotiğin alerji yaptığını ve 1-2 gün daha kullansaydım hayati tehlike olacağını söyledi. Bacaklarımdaki şişlikler için cildiyeye yönlendirdi aynı hastaneden başka bir doktor baktı ve sweet sendromunda şüphelendiği için biyopsi istedi. Ben de p.tesi gününe kadar bekleyelim ilaçları bıraktıktan sonra değişiklik olmazsa o zaman yapalım dedim. Hemen o gün bıraktım ilaçları 2-3 gün içinde yavaş yavaş bacaklarım düzeldi. Kızarıklıklar duruyordu ama ben destek almadan ayağa kalkabiliyordum yavaş yavaş yürüyebiliyordum. (Bundan önceki süreçte hastanelerde vs hep tekerlekli sandalye kullanıyorduk lavaboya vs giderken de eşim kucaklayıp götürüyordu) Burada şunu söylemek istiyorum bu dönemde gerçekten çok yorulmuştum. Psikolojik olarak tükenmek üzereydim. Bebeğimin sağlığını öğrenemiyordum çünkü “ne yazıkki” ona sıra gelememişti. Ben zor dayanırken o nasıl dayanıyordu iyimiydi çok merak ediyordum. Bazen gizli gizli ağlamak için lavaboya gidiyordum. Her ne kadar herkes yanımda olup bana moral verse de bedenim de psikolojim de çok yorulmuştu. Bir akşam babamın anneme “gerekirse gitsin aldırsın bebeği benim çocuğum gözlerimin önünde bitiyor” dediğini duydum. Bir gün eşime ben artık dayanamıyorum çok yoruldum. Lütfen bana kızma artık daha fazla direnemiyorum dediğimi hatırlıyorum. Bu aslında bir veda konuşmasıydı benim için çünkü artık uykularımdan uyanamayacağımı düşünüyordum. Oysaki yeni başlıyormuş her şey :) bacaklarım düzelmişti ama hala nefes alırken çok zorlanıyordum. Bir akşam nefesim tamamen tıkandı ve apar topar üniversite hastanesinin aciline gittik. Sağolsunlar 1 saat içinde bütün tetkikleri yaptılar ve sürekli gelip kontrol ettiler. Ve en sonunda bir doktor gelip eşimden imza istedi. Önceliğimiz annenin hayatınınkurtarmak acil bir akciğer grafisi çekmemiz gerekiyor. Bebek için tehlikeli olabilir diyerek izin istediler. Biz düşünelim dediğimizde de doktor sen yoksan bebekte yok dedi. Haklıydı da grafiği çektikten sonra pulmoner emboli yani akciğerime pıhtı attığı için beni hemen hastaneye yatırdılar. 10 günlük zorlu bir hastane süreci yaşadım. Buraları anlatmayacağım ama artık sadece yatakta yatıp dışarıyı izliyordum. Kendimi akışa bırakmıştım. 10 günün sonunda taburcu oldum. Ama iyileştiğim için değil hamileliğim sebebiyle farklı bir tedavi uygulayamadıkları için. Sabah akşam kan sulandırıcı iğne kullanmaya başladım halen de kullanıyorum. Hastaneden çıktıktan 4 gün sonraydı. Ben yine uyuyordum. Göğsümde hırıltı ve tıkanma hissiyle uyandım. Tuvalete koşup öksürdüm ve pıhtı şeklinde kan attım. Tabi yine korkuyla ve bir hışımla hastaneye koştuk. Hastanede öksürdükçe gelen kan arttı. Yaklaşık yarım çay bardağı kadar kanlı balgam çıkardım yine yatış verdiler yine hastaneye yattım. Fakat bu sefer uzun sürmedi 2 gece sonra kendi isteğimle ayrıldım hastaneden. Doktor kan miktarında değişiklik olması durumunda hemen gelmemi istedi. Hastaneden çıktıktan hemen sonra ertesi gün bebeğimin kontrolüne gittik tüm bunlar olurken 14. Haftaya gelmiştik ve 2’li tarama için son günlerimizdi. Hemen kanı verdik. O gün bebeğimin kalp atışlarını duyduğun ilk gün değildi. Ama en özeli en güzeliydi. Tüm bunlar onun sağlığını hiç etkilememişti. Kalbi öyle güçlü atıyordu ki.. doktorum o seni de kendini de korur demişti. Gerçekten de ben onu değil de o beni korumuş gibiydi. Çok güzeldi. Ben kalp atışlarını duydukça ağladım ben ağladıkça doktorum sesi açtı. Belki 5 dk sadece onun sesini dinledim. O odadan çıktığımda her şey geçmişti sanki. Sonrasında göğüs doktoruna ve kardiyolağa gittim. Bütün sonuçlarım temizdi her şey gayet iyiyidi. Sadece hamileliğim süresince kan sulandırıcı kullanmaya devam edecektim o da canıma minnet. Şu an bebeğim de ben de iyiyiz. Arada diş çürümelerim falan oldu kanal tedavisi yaptırdım ama onlar dokunmadı bile. Sadece şu aralar 3-4 gündür çok fazla çarpıntım var nabzım genellikle 100-110 arası. Göğsümde ve sırtımda ağrı yapıyor. Bir de oksijen seviyem ara ara düşüyor. Dün gece acile gitmiştik acil doktoru hamilelikte normal dedi. Geçen haftaki kardiyolog kontrolumde de her şey yolundaydı. Ama insan evhamlanıyor ister istemez. Artık eşime dw hastalıktan vs bahsetmek istemiyorum. O da yoruldu hatta bazen kızıyor bana. Ama insan korkuyor ister istemez. Acaba sizde de bu şekilde şiddetli çarpıntı vs yaşayan var mı ?
Şimdiden yorumlarınız için teşekkür ederim Allah hepimizin yavrusuna sağlık sıhhat versin ama onları koruyabilmemiz için bize de nasip etsin :)
Şimdiden yorumlarınız için teşekkür ederim Allah hepimizin yavrusuna sağlık sıhhat versin ama onları koruyabilmemiz için bize de nasip etsin :)