Kuzenimin birisi çok başarılı bir doktor ve sürekli yükselir doçent olmasına ramak kaldı. Altında lüks araba, ev, rahat yaşama, yurt dışı, sosyal ve kültürel faaliyetleri yapar, spor vs. Vs. Yani bir çoğunun isteyeceği yaşam şekline sahip.
Onunla çok samimiyimdir ve bana anlatır çok şeyini. Örneğin evlenmek istiyor ama kafasına göre bulamadı haklı olarak dengini istiyor.
Bana imrenir mesela "Biyolojik yaşın geçmeden çocuğun oldu ve bir düzen kurdun, eşinle güzel anlaşıyorsun." Vs. Der ama çekmediği için değil imrendiğinden dolayı.
Bu kadar güzel bir yaşamın içerisinde güzel bir eş ve 1 çocuk hayali var. Benim cepheden bakarsan hayatta maddi ve başarı olarak her şeyi elde etmiş, sorumluluğu olmadan kendine yatırım yapan birisi.
Aramızda çekemezlik olmadığı için duygularımızı karşılıklı paylaşırız. Yaşadığım hayattan pişman değilim, o da değil. İnsanoğlu eksik yanlarını hep tamamlamak ister ama bunun sonu yok yani.
Yani dışardan baksan bunun ne derdi olabilir ki? Dersin. Ama ona göre kariyerini yapmış ve aile kurmak istiyor artık. Evlenmek isteyen yok mu? Var elbet ama haklı olarak dengini istiyor. Dengi olanları süzgeçten geçirince kabul etmiyor. Mantıklı bir kız hani bu hayaline rağmen aman ne olduğu farketmez evleneyim demiyor, doğrusu ile evleneyim diyor.
Dün mesela güneş kremini yetersiz sürdüğüm için sağ bacağımın yan kısmı güneşten yanmış açıyordu çünkü çok açık bir tene sahibim. Bir çoğu buna bile imreniyor zorluğunu bilmeden. Ben de o sıra kendime kızıyordum hem açıyor, hem felaket kırmızı gözüküyor diye. Sonra bir video gördüm kız trafik kazası geçirmiş bacağı var ama bacağı çok büyük kesilerle dolu şekli bozulmuş. O an kendimden utandım.
İyinin iyisi her zaman vardır. Sizden daha kötü durumda olanlara baktığınızda aslında çok şanslı olduğunuzu farkediyorsunuz.