Sebep konunun içinde.Eşim kendi dünyasında,70 yaş hayatı ve ruhuna sahip,ne eş ilişkisi ne muhabbet. B
Bir ara yapıyorduk,ama o kadar ruhsuz ki onları yaparken de orda değil.. ona ulaşmam mümkün değilmiş gibi.. ben de bu durumdan memnun değilim diyor ama adım attığı ya da benim adımlarıma uyduğu yok. Aslında çok iyi bir insan gözü dışanda değil,evine bize çok bağlı ama tadı yok hayatımızın.. ve bunun için genciz..Sebep konunun içinde.
Çocuğunuz alıp eşinizle beraber şöyle çimli bi yere örtü serip piknik yapsanız top oynasanız renk gelmez mi yine de?
Termostaki çay, fırından yeni çıkmış poğaçalar tazelemez mi iletişiminizi?
Bende mesela ağırkanlı biriyimdir
Eşim hareketlidir. O bana kalk şunu yapalım şuraya gidelim demese tüm gün koltukta oturabilirim. Birinin itelemesi gerek bende hep derim 90 yaşındaki nine ruhuna sahibim diye. Ama eşim beni teşvik edince de uyum sağlarım. Eşinizin de buna ihtiyacı olabilir.
Bide evlilikte güldürü önemli bence. Durduk yere yanaktan makas almak, hadi satranç oynayalım kaybeden kahve yapar demek bu bile renk katabilir günlük monoton duruma
Denediniz mi bu tür şeyler?
Bi sorunu mu var psikolojik? Ya da hali mi yok hani kan değerlerindeki düşüş de etkiler diyerektenBir ara yapıyorduk,ama o kadar ruhsuz ki onları yaparken de orda değil.. ona ulaşmam mümkün değilmiş gibi.. ben de bu durumdan memnun değilim diyor ama adım attığı ya da benim adımlarıma uyduğu yok. Aslında çok iyi bir insan gözü dışanda değil,evine bize çok bağlı ama tadı yok hayatımızın.. ve bunun için genciz..
Hayatı çok yorucuymuş, sanırım o da depresyonda.. aşırı kilo aldı ve çok bıraktı kendini.Bi sorunu mu var psikolojik? Ya da hali mi yok hani kan değerlerindeki düşüş de etkiler diyerekten
Kaç yaşındasınız? Kaç yıllık evlisiniz? Evliliğin ilk başlarında da mı böyleydiniz yoksa belli bir süre sonra mı bu hale geldiniz? Evlenmeden önce nasıldınız? Ortak noktalarınız yok mu eşinizle? Biraz sorgu gibi oldu ama pek fazla bilgi vermemişsiniz. Bunları anlatırsanız daha doğru yorumlar gelecektir diye düşünüyorum :) Her ilişkiyi canlandırmak mümkündür bence, iki taraf da iyi niyetliyse ve değişmekten korkmuyorsa :)Merhaba.. çocuğu eşi işi evi arabası,dünyalık bir şeyleri yolunda olan ben ve bir türlü tatmin olamayan yine ben.
Keyif alamıyorum hayattan,şükürsüzlük olarak algılamayın ama ben kendimi tükenmiş hissediyorum. Aşırı keyifsiz esprisiz tatsız rutin hayatımızda hiç bir taşı oynatamıyoruz. Eşim kendi dünyasında,70 yaş hayatı ve ruhuna sahip,ne eş ilişkisi ne muhabbet. Bazen ona uyuyorum sahip olduklarınla yetin mutlu ol diyorum kendimi öyle bırakıyorum ki.. bazen de hayır bu sen değilsin diyorum kendime bakıyorum derken bu sefer hepten kopuyorum evden.. iki uçta gidip gelmakten yoruldum. Mutlaka vardır benle aynı duyguları yaşayan, çözüm bulan önerisi olan..
Evet önceden keyif alırdk o bana uyardı diyim. Ama baba olduktan sonra çok agırlaştı hayatı sadece koşturmacaya dönüştürdü. Aşırı sorumluluk hissetti, tamam bu da güzel sorumsuz olmasındansa ama nasıl anlatayım. Hayatımız fatura ödemek,çocuga iyi imkanlar sağlamak eve vaktinde gelmek gibi otomatik pilota devredildi. Ne bi heyecan ne bir coşku duygu niç bir şey kalmadı. Benim sevdiğim adam da yok artık karşımda,hatıralarımızda arıyorum onuKaç yaşındasınız? Kaç yıllık evlisiniz? Evliliğin ilk başlarında da mı böyleydiniz yoksa belli bir süre sonra mı bu hale geldiniz? Evlenmeden önce nasıldınız? Ortak noktalarınız yok mu eşinizle? Biraz sorgu gibi oldu ama pek fazla bilgi vermemişsiniz. Bunları anlatırsanız daha doğru yorumlar gelecektir diye düşünüyorum :) Her ilişkiyi canlandırmak mümkündür bence, iki taraf da iyi niyetliyse ve değişmekten korkmuyorsa :)
Çocuğunuzun da yaşı uygunsa masa oyunları falan gibi küçük oyunlar oynayabilirsiniz. Yavaş yavaş normalleşmeye geçmeye de başladık. Eşiniz çocuğunuz siz kısa yürüyüşler yapabilirsiniz. Bu yürüyüşlerde el ele tutuşup gezebilirsiniz. Oturup eski zamanlardan hatıralardan bahsedebilirsiniz. O zamanlar daha fazla gezdiğinizi eğlendiğinizi, şimdi hayatın durağanlığından kurtulmak istediğinizi söyleyebilirsiniz. Keyif aldığınız şeyleri yaparken eşinizi de dahil edebilirsiniz. Eşinizin keyif aldığı, alacağı aktiviteleri bulup sürpriz yapabilirsiniz. Hiç olmazsa iki kahve yapıp, sohbet edebilirsiniz. Derin sohbetleriniz yok mu? Bunları yaparken de ben ona uyuyorum, o bana uyuyor gibi sorgulamayı bırakıp mutluluğunuza bakın. Yanlış anlamayın ama biraz mutlu olsanız ya eskisi gibi mutlu olamıyorum diye sorgulayacakmışsınız gibi geldi bana. Yani sanki biraz geçmişte yaşıyorsunuz gibi. Biraz daha rahat takılmayı deneyebilirsiniz. Herkes her an sürekli mutlu olamaz zaten ama küçük mutlulukları da neden daha mutlu olamıyorum diye kendi elinizle itiyor olabilir misiniz?Evet önceden keyif alırdk o bana uyardı diyim. Ama baba olduktan sonra çok agırlaştı hayatı sadece koşturmacaya dönüştürdü. Aşırı sorumluluk hissetti, tamam bu da güzel sorumsuz olmasındansa ama nasıl anlatayım. Hayatımız fatura ödemek,çocuga iyi imkanlar sağlamak eve vaktinde gelmek gibi otomatik pilota devredildi. Ne bi heyecan ne bir coşku duygu niç bir şey kalmadı. Benim sevdiğim adam da yok artık karşımda,hatıralarımızda arıyorum onu
Olabilir ben de kolay biri değilim. Duygusal biriyim hep o derinliği ararım ilişkilerimde de.. bulamam tabi,ona göre ben çok takıyorum çok düşünüyorum. Maç izlese oyun oynasa tüm dünyayı dışarda bırakabilir beh kitap okurken bile bir çok şeyi düşünürüm..Çocuğunuzun da yaşı uygunsa masa oyunları falan gibi küçük oyunlar oynayabilirsiniz. Yavaş yavaş normalleşmeye geçmeye de başladık. Eşiniz çocuğunuz siz kısa yürüyüşler yapabilirsiniz. Bu yürüyüşlerde el ele tutuşup gezebilirsiniz. Oturup eski zamanlardan hatıralardan bahsedebilirsiniz. O zamanlar daha fazla gezdiğinizi eğlendiğinizi, şimdi hayatın durağanlığından kurtulmak istediğinizi söyleyebilirsiniz. Keyif aldığınız şeyleri yaparken eşinizi de dahil edebilirsiniz. Eşinizin keyif aldığı, alacağı aktiviteleri bulup sürpriz yapabilirsiniz. Hiç olmazsa iki kahve yapıp, sohbet edebilirsiniz. Derin sohbetleriniz yok mu? Bunları yaparken de ben ona uyuyorum, o bana uyuyor gibi sorgulamayı bırakıp mutluluğunuza bakın. Yanlış anlamayın ama biraz mutlu olsanız ya eskisi gibi mutlu olamıyorum diye sorgulayacakmışsınız gibi geldi bana. Yani sanki biraz geçmişte yaşıyorsunuz gibi. Biraz daha rahat takılmayı deneyebilirsiniz. Herkes her an sürekli mutlu olamaz zaten ama küçük mutlulukları da neden daha mutlu olamıyorum diye kendi elinizle itiyor olabilir misiniz?
Kendinize bir hobi bulun, siz sadece bir anne veya eş değilsiniz. Size keyif veren bir konuya enerjinizi vermeniz gerekiyor yoksa kendinizi dinleyerek psikolojinizi bozacaksınız.Sebep konunun içinde.
Çocuğunuz alıp eşinizle beraber şöyle çimli bi yere örtü serip piknik yapsanız top oynasanız renk gelmez mi yine de?
Termostaki çay, fırından yeni çıkmış poğaçalar tazelemez mi iletişiminizi?
Bende mesela ağırkanlı biriyimdir
Eşim hareketlidir. O bana kalk şunu yapalım şuraya gidelim demese tüm gün koltukta oturabilirim. Birinin itelemesi gerek bende hep derim 90 yaşındaki nine ruhuna sahibim diye. Ama eşim beni teşvik edince de uyum sağlarım. Eşinizin de buna ihtiyacı olabilir.
Bide evlilikte güldürü önemli bence. Durduk yere yanaktan makas almak, hadi satranç oynayalım kaybeden kahve yapar demek bu bile renk katabilir günlük monoton duruma
Denediniz mi bu tür şeyler?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?