Aşağıdaki videoyu izleyerek sitemizi ana ekranınıza web uygulaması olarak nasıl kuracağınızı öğrenebilirsiniz.
Not: Bu özellik bazı tarayıcılarda mevcut olmayabilir.
Seninde dediğin gibi herkes doğru yada yanlış birşeye inanıyor çünkü bu yaradılışımızda var inanmıyorum dediğin için o boşluk dolmaz dedim müslüman olmadığın için değil.. Güneşe aya taşa toprağa inananlar bişekilde Yaradanı aramıştır ruh beden bunu ister
Cevabımda islam müslüman geçmiyor dikkat edersen
e ama şimdi geçiyor hanımefendi…Susayan susuzluğu gidermek isteyen ama suyun ne oldugunu bilmeyen suyu buluna kadar çok şey içer azda olsa gider susuzluğu ama suyun yerini hiç bişey tutamaz... Su ise İslamdır
Evet en sonda geçmeliydi çünkü zaten inanırsan birşeye birazda kafan çalışıyor düşünüyor sorguluyorsan bu sona ulaşırsın
konuyla alakası yok ama içiniz rahat edecekse eğer en yakınımdaki camiye milyonlarca kez uğrayıverdim. önceden beş vakit namaz kılardım, artık inanmıyorum. çünkü dediğiniz gibi "kafam çalışmıyor", olmadı, bu sona ulaşamadım. teşekkürler, iyi geceler.Hayatı çetrefilli hale getirmeye gerek yok bence gidip başka ülkelerde kiliseye notlar bırakmadan önce en yakınındaki camiye ugrayıverseydin önce (bu arada her dine inanana saygım var)
sizi hayata karamsar baktiran karsiligini bulamadiginiz erkek arkadasiniz gibi goruyorum ben. Yasamayaa giydiyorsunuzzz mutsuzluk anlam verememe vs vs. Savas olum diyorsunuz... herkes bisey icin caba veriyor yasam cabasi. 70 yil sonrasi mutluluk huzur diyorsun. Asil ondan sonrasi senin icin yorucu bi yolculuk ve zor bi sinav olucak.neden dersen o mutluluk huzur icin millet bu dunyadaa nelerr yapiyor bi bilsen.. bence sende yapmalisinn oncelikk kardesim ŞÜKRETMELİSİN.hayatımın bir anlamı yok. ne için yaşadığımı bilmiyorum.
isyan edecek hiçbir şeyim yok. bu zamana kadar ciddi hiçbir problem yaşamadım. sağlıklıyım, anam babam hayatta. öğrenciyim ve çok iyi bir bölümde okuyorum. birçok insanın yerimde olmak isteyeceğine eminim. açlık görmedim, kıtlık görmedim. savaş-zulüm görmedim.
şükredilecek bir hayatım olduğunun farkındayım. "savaş var, insanlar ölüyor" yazacak olan anlayışsızlar varsa lütfen onları şimdiden pistin dışına alalım.
neden yaşadığımı bilmiyorum. manasız geliyor. neden sabah kalkıp okula gidiyorum? neden bir mesleğe sahip olmalı, bir işte çalışmalıyım? neden okul sonrası arkadaşlarımla kahve içiyorum? neden yeni yerler geziyorum? neden birisinden hoşlanıyorum? neden hoşlandığım kişi benden hoşlanmayınca üzülüyorum?
ritüellerin amacı ne? ben bunları neden yapıyorum?
yaşadığım hayat beni tatmin etmiyor. neden vakit öldürdüğümüzün cevabını bulabilmiş değilim.
hayatında değişiklik yap, yeni insanlarla tanış, yeni yerler gör demeyin. yaptım çünkü. nerdeyse 2 aydır (geçici bir süreliğine) başka bir ülkede yaşıyorum. yaşam stilim komple değişti. başta iyi gelir gibi oldu. ama zaman geçip buraya alışınca o iyi hissetme hissi yine geçti.
dini inancım yok. dinlere inanmıyorum. eskiden inanırdım. o zaman her şey daha kolaydı. beni herkesten daha çok seven bir varlık olduğuna inanırdım. mutsuz olsam da sorun değildi, bu dünya geçiciydi. hepi topu 70 yılım ya var ya yoktu, sadece buraya katlanmalıydım. ondan sonrası sonsuz mutluluk ve huzurdu.
şimdi buna da inanmıyorum. bu dünyada vakit geçirmek için hiçbir sebebim yok.
geçenlerde bir kiliseye gittim. kocaman bir defter var. adını, adresini ve ne için dua edilmesini istediğini yazıyorsun. "hayatın anlamsız olduğunu düşünüyorum" yazdım. "lütfen benim için dua edin".
böyle dedim diye depresyondayım sanmayın. bir iki defa bu meseleyi birileriyle konuşmaya çalıştım. "sana inanmıyorum. böyle diyorsun ama sürekli gülüyorsun" dediler.
evet sürekli gülüyorum.
kahkaha atmayı seviyorum.
ufak şeylerden mutlu olmaya çalışıyorum.
geçenlerde birisinden "sürekli mutlusun, gittiğin yere neşe getiriyorsun" lafını duydum.
karşılık olarak "o palyaço benim!" diye bağırasım geldi.
dıştan mutluyum evet.
ama aslında değilim.
çok dağınık anlattım ama lafın kısası;
uzun süredir büyük bir boşluk içerisindeyim.
ve nasıl çıkacağımı bilemiyorum.
bir şarkıda dendiği gibi, "içimizde aç hevesler" vardır. hep mutluluk düşler, üstelik bunu sonu gelmez arzularda ararız. bitmez tükenmez hırslarımız vardır. planlar, planlar kurar; belki de koca bir ömrü hep mutluluk aramakla geçiririz. ve çoğu kez mutlu olmak, zengin olmakla, sığ düşünceleri gerçekleştirmekle aynı anlama gelir bizim için. bir ömür yaşar da hayatın her ayrıntısına sinmiş mutluluk izlerini göremeyiz. ağız tadıyla yaşamak istiyorsak küçük şeylerden mutluluk çıkarma sanatını öğrenmeliyiz. yaşamak, o küçük şeylerin birlikteliğinden oluşmuyor mu?hayatımın bir anlamı yok. ne için yaşadığımı bilmiyorum.
isyan edecek hiçbir şeyim yok. bu zamana kadar ciddi hiçbir problem yaşamadım. sağlıklıyım, anam babam hayatta. öğrenciyim ve çok iyi bir bölümde okuyorum. birçok insanın yerimde olmak isteyeceğine eminim. açlık görmedim, kıtlık görmedim. savaş-zulüm görmedim.
şükredilecek bir hayatım olduğunun farkındayım. "savaş var, insanlar ölüyor" yazacak olan anlayışsızlar varsa lütfen onları şimdiden pistin dışına alalım.
neden yaşadığımı bilmiyorum. manasız geliyor. neden sabah kalkıp okula gidiyorum? neden bir mesleğe sahip olmalı, bir işte çalışmalıyım? neden okul sonrası arkadaşlarımla kahve içiyorum? neden yeni yerler geziyorum? neden birisinden hoşlanıyorum? neden hoşlandığım kişi benden hoşlanmayınca üzülüyorum?
ritüellerin amacı ne? ben bunları neden yapıyorum?
yaşadığım hayat beni tatmin etmiyor. neden vakit öldürdüğümüzün cevabını bulabilmiş değilim.
hayatında değişiklik yap, yeni insanlarla tanış, yeni yerler gör demeyin. yaptım çünkü. nerdeyse 2 aydır (geçici bir süreliğine) başka bir ülkede yaşıyorum. yaşam stilim komple değişti. başta iyi gelir gibi oldu. ama zaman geçip buraya alışınca o iyi hissetme hissi yine geçti.
dini inancım yok. dinlere inanmıyorum. eskiden inanırdım. o zaman her şey daha kolaydı. beni herkesten daha çok seven bir varlık olduğuna inanırdım. mutsuz olsam da sorun değildi, bu dünya geçiciydi. hepi topu 70 yılım ya var ya yoktu, sadece buraya katlanmalıydım. ondan sonrası sonsuz mutluluk ve huzurdu.
şimdi buna da inanmıyorum. bu dünyada vakit geçirmek için hiçbir sebebim yok.
geçenlerde bir kiliseye gittim. kocaman bir defter var. adını, adresini ve ne için dua edilmesini istediğini yazıyorsun. "hayatın anlamsız olduğunu düşünüyorum" yazdım. "lütfen benim için dua edin".
böyle dedim diye depresyondayım sanmayın. bir iki defa bu meseleyi birileriyle konuşmaya çalıştım. "sana inanmıyorum. böyle diyorsun ama sürekli gülüyorsun" dediler.
evet sürekli gülüyorum.
kahkaha atmayı seviyorum.
ufak şeylerden mutlu olmaya çalışıyorum.
geçenlerde birisinden "sürekli mutlusun, gittiğin yere neşe getiriyorsun" lafını duydum.
karşılık olarak "o palyaço benim!" diye bağırasım geldi.
dıştan mutluyum evet.
ama aslında değilim.
çok dağınık anlattım ama lafın kısası;
uzun süredir büyük bir boşluk içerisindeyim.
ve nasıl çıkacağımı bilemiyorum.
bence en önemli 1. neden inançsızlık.hayatımın bir anlamı yok. ne için yaşadığımı bilmiyorum.
isyan edecek hiçbir şeyim yok. bu zamana kadar ciddi hiçbir problem yaşamadım. sağlıklıyım, anam babam hayatta. öğrenciyim ve çok iyi bir bölümde okuyorum. birçok insanın yerimde olmak isteyeceğine eminim. açlık görmedim, kıtlık görmedim. savaş-zulüm görmedim.
şükredilecek bir hayatım olduğunun farkındayım. "savaş var, insanlar ölüyor" yazacak olan anlayışsızlar varsa lütfen onları şimdiden pistin dışına alalım.
neden yaşadığımı bilmiyorum. manasız geliyor. neden sabah kalkıp okula gidiyorum? neden bir mesleğe sahip olmalı, bir işte çalışmalıyım? neden okul sonrası arkadaşlarımla kahve içiyorum? neden yeni yerler geziyorum? neden birisinden hoşlanıyorum? neden hoşlandığım kişi benden hoşlanmayınca üzülüyorum?
ritüellerin amacı ne? ben bunları neden yapıyorum?
yaşadığım hayat beni tatmin etmiyor. neden vakit öldürdüğümüzün cevabını bulabilmiş değilim.
hayatında değişiklik yap, yeni insanlarla tanış, yeni yerler gör demeyin. yaptım çünkü. nerdeyse 2 aydır (geçici bir süreliğine) başka bir ülkede yaşıyorum. yaşam stilim komple değişti. başta iyi gelir gibi oldu. ama zaman geçip buraya alışınca o iyi hissetme hissi yine geçti.
dini inancım yok. dinlere inanmıyorum. eskiden inanırdım. o zaman her şey daha kolaydı. beni herkesten daha çok seven bir varlık olduğuna inanırdım. mutsuz olsam da sorun değildi, bu dünya geçiciydi. hepi topu 70 yılım ya var ya yoktu, sadece buraya katlanmalıydım. ondan sonrası sonsuz mutluluk ve huzurdu.
şimdi buna da inanmıyorum. bu dünyada vakit geçirmek için hiçbir sebebim yok.
geçenlerde bir kiliseye gittim. kocaman bir defter var. adını, adresini ve ne için dua edilmesini istediğini yazıyorsun. "hayatın anlamsız olduğunu düşünüyorum" yazdım. "lütfen benim için dua edin".
böyle dedim diye depresyondayım sanmayın. bir iki defa bu meseleyi birileriyle konuşmaya çalıştım. "sana inanmıyorum. böyle diyorsun ama sürekli gülüyorsun" dediler.
evet sürekli gülüyorum.
kahkaha atmayı seviyorum.
ufak şeylerden mutlu olmaya çalışıyorum.
geçenlerde birisinden "sürekli mutlusun, gittiğin yere neşe getiriyorsun" lafını duydum.
karşılık olarak "o palyaço benim!" diye bağırasım geldi.
dıştan mutluyum evet.
ama aslında değilim.
çok dağınık anlattım ama lafın kısası;
uzun süredir büyük bir boşluk içerisindeyim.
ve nasıl çıkacağımı bilemiyorum.
Tanıdığım ataist arkadaşlarımda var ve gayet mutlular yani,inançla alakalı olduğunu düşünmüyorum.konuyla alakası yok ama içiniz rahat edecekse eğer en yakınımdaki camiye milyonlarca kez uğrayıverdim. önceden beş vakit namaz kılardım, artık inanmıyorum. çünkü dediğiniz gibi "kafam çalışmıyor", olmadı, bu sona ulaşamadım. teşekkürler, iyi geceler.