Dertleşesim var sanki bu gece. :)
Az önce bir arkadaşım eşi ile kendisi için hazırladığı cicili bicili kahve fotosunu attı da
kendimi sorguladım yine.
Ne güzel fincanların üstüne kalpler yapmış.
Yanında o tatlı rulolar..
Anam diyorum böyle şeyleri her gördüğümde ne güzel, sadece kendine bile sunum yaparken özeniyor.
Onun içinde olup da benim içimde olmayan, ölen şey nedir?
Hiç yok süse, püse özenim.
Görüp ' Aaa ne cici' diyorum sadece.
Ben misafir için özenirim sadece o da ayda yılda bir uğruyor evime.
2 buçuk yıllık evlilikte eşime öyle kalpli kahveler taşımadım..
Tabaklara kalpli soslar yapmadım falan..
Bir ben miyim böyle acaba?
Renkli bir kişiliktim ben, içim mi geçti, hevesim mi öldü nedir?
Hevesimi nasıl canlandırırım acaba?
Bu günler, gençliğim, başı boşluğum böyle hevessiz geçip gidecek.
Doğrusu bu rahat, özensiz hallerime üzülüyorum bazen.
Yazık be sana diyorum. Kocanı geçtim o çok önemli değil.
Sen kendini bile şımartmayı bilmezsin faat yazık..