Ne olabilir ki en fazla?
Seven insana görünmez bu tip şeyler; engelli, kronik rahatsızlığı olan vb. bunlar sadece sizi gerçek manada sevmeyenleri ayıklar o kadar. Evlenseniz biriyle, hastalansanız vb., destek olmak yerine terk edecek saçma sapan insan kaynıyor ortalık, belki böylesi daha iyidir bile.
Benim de kronik rahatsızlıklarım var eşimle ciddi bir yola girmeden "Böyle, böyle, emin misin?" vb. konuştum, "Seni her halinle seviyorum, benim için hiçbiri problem değil" dedi ve 5. seneyi bitiriyoruz. Her evlilikte olan kadar belki elbette arada kavga gürültü yaşıyoruz, uyuzlaşıyoruz ama ne ben düştüğümde bastı gitti, ne o düştüğünde ben bıraktım.
Seveceğiniz insan karşınıza çıkınca zaten bunun yaşı filan olmuyor. 27 yaşında evlendim; sevdiğim bir ablam 40-41 yaşlarında evlendi misal, kuzenim var 32 yaşında ve hala bekar, diğer kuzenimin düğünü yarın, 25 yaşında. Belli olmaz ki bu işler.
Bekar da mutlu olursun niye olmayasın; kendine yetebilen biri pek çok farklı şekilde kendisini enerjik ve mutlu tutmayı bilir; arkadaşlarıyla, iş ortamıyla, gezmesi tozması ve evcilleriyle, belki alış-veriş, belki kendine ayırdığı diğer zamanlar ya da insanlarla diyalogda olduğu yardımlaşma mecraları, sosyal medya vs vs... İnsanın elinin altında o kadar çok şey var ki; neden mutlu olmasın? Ama şu da bir gerçek, duygusal/özel ilişki olarak insan illa yanına bi yoldaş ister, buna da kalben, ruhen, bedenen ihtiyacımız var. Yalnızlık Allah'a mahsus diye boşuna dememişler...
Bu işler cidden nasip kısmet, hiç belli olmuyor.
Doğru insan olsun da... Evlenmek için evlenenlerin sonu hüsran oluyor genelde. Aceleye hiç gerek yok.