arkadasimin yasadigi yer minicik,yuruyerek bir ucundan bir ucuna gidilebilen,cok küçük bir ada. kış nüfusu birkac bin kisi. köy gibi herkes herkesin nerede yaşadığını, kim yerli kim dışarıdan geldi bilir. o yuzden evinin adresini bulmasina sasirmadik.
adam lambayi yak dedigine gore gelip geçerken bakacagi mesafeden biridir, yani adadandir diye düşündük. ki o adada durumu iyi olanlarin yaşayacağı türden bir yer, istanbulun en pahali ilcesinden daha pahali kiraları.
benim çıkarımım hali vakti yerinde bir beydi:)
ay ne bileyim yaaa , cok heveslenmistim cok isterdim bu hikaye tatli sonla bitsin, arkadasim nihayet aradığını bulsun diye.
aslinda o da cok heveslendi ama birileri işletiyordur, rezil olurum diye korktu. bi de "kolay kiz" olmak istemedi. daha kucuk bir yerden geliyor oralarda kizlar once hayir der, naz yapar erkekler pesinden kosar falan, oyle bir kültürde dogmus büyümüş. zannetti ki zaten hoslaniyorsa cikar karsima - ama adam demisti hayatinizda biri varsa veya sizi rahatsiz ettiysem yakmayin bir daha iletisim kurmam diye.
haliyle de kurmadi

bilemedim valla ben olsam kesin yazardim. Ama ben metrobuste tanistigi cocukla aynı anda inip tum kadikoyu beraber gezen biriyim (sonradan opera bale buddysi olduk birbirimizin, sureyada bulusur oyun izler dagilirdik). romantizme her zaman sans veririm olursa olur yani:)
hem bence sosyal medyadan slm yazmak daha kötü
romantizme her zaman sans veren biri olarak dmden yazmaya asla sans vermem, vermedim de. cok cabasiz ve basit geliyor.
Ama tabii ki hayatlar hayaller.