yazdıklarınızdan anladıgım kadarıyla cok mantıklı birisiniz.kafanızda ölçüp, tartıp biçmişsiniz..enine boyuna düşünmüşsünüz.
ilk evliliğinizin omzunuza bıraktıgı ağırlık sizi endişelenmeye iten aslında.'' ya aynısı olursa'' korkusu esir almış sizi..
bu kadar dını bılgısı derın olan bi insanın kader inancıda sağlamdır.Siz elinizden geleni yapmışsınız...İradi olarak ..gerisine tevekkül etmek gerek..
''
''(Bir işe başladığın zaman, Allahü teâlâya tevekkül et, Ona güven!) (Al-i imran 159) '' hadisi şerifi
Tevekkül, değiştirilmesi insan gücünün dışında olan üzücü olayları, ezelde takdir edilmiş bilip, üzülmemek, Allahü teâlâdan geldiğini düşünerek seve seve karşılamaktır. İnsan, bir işin neticesinin iyi mi, kötü mü olacağını bilemez. Hayır sandığı çok şey, şerle, şer sandığı çok şey de, hayırla neticelenebilir. Muhakkak şu işim olsun diye ısrar etmemeli, “Hayırlı ise olsun” demelidir'' (Alıntıdır)
sız bır adımı atın..hakkınızda hayırlısı neyse o olsun..
birde dogrusunu yaptıktan sonra çevreyi önemsemeyin...
çok çok teşekkür ederim cevabınız için :))
evet çok detaycı çok düşünen bir insanım her aşamasını düşünüyor kafa yoruyorum. bir de öncesinde yaşadığım çok çok sıkıntılardan dolayı bir çok şeyi kaybetmekten korkmuyorum hayırlısı ise olsun değilse yolum açık olsun diyorum hep. onu da bu kefede değerlendiriyorum şu aşamada ama sanırım iletişimimiz fazlalaştıkça bu değişir umarım.. en azından bazı konularda kaybetmek ve üzmekten korkmak lazım..