Infertilite ile ruhsal olarak başetmenin yolları

petek_unal

mucizem Allah'a emanet...
Kayıtlı Üye
17 Nisan 2011
265
2
68
Ankara
Öncelikle bu paylaşımların kendisi de uzun yıllar infertilite tedavisi görmüş ve çocuk özlemini giderememiş Dr.SERRA MENEKAY ÖNCEL'in 'İnfertilite ile Ruhsal Olarak Başetmenin Yolları ve Tüp Bebek Psikolojisi' isimli kitapından alıntı olduğunu belitmeliyim. Çoğu hepimizin herzaman yaşadığı şeyler ama beni bir nebzede olsa ferahlattı,umarım sizlere de faydası olur.
 
Çocuk sahibi olma arzusu doğaldır ve pek çok kadın hamileliği ve doğumu hayatının bir evresinde tecrübe etmek ister.Kimilerine göre bir çocuk sahibi olabilmek dünyanın en kolay işi olmasına rağmen, pekçokları içinse gerçek böyle değildir.
Bu kitap infertilite sürecinin sizi, duygularınızı,seksüalitenizi ve eşinizle olan ilişkinizi nasıl etkiliyebileceğini yansıtmak için hazırlanmıştır. İnfertilitenin sebeb olduğu problemlerle başa çıkmanın bazı yollarının da altını çizmek amaçlanmıştır. Umarım bu bilgiler size, eşinize ve çevrenizdekilere yardımcı olabilir.
 
İnfertilite genellikle 1 yıllık süreyle korunmaksızın hamile kalmaya çalışıp başarılı olamamak olarak tanımlanır. Genelde çiftler fertil olduklarını ve korunmayı bıraktıklarında kısa süre içinde hamile kalacaklarını düşünürler.Ancak kadınların %10'u infertildir ve yaklaşık %25'i yaşamlarının bir döneminde İnfertiliteyi bir süreliğine tecrübe ederler.
 
Gebe kalmayı isteyip de başarılı olamayan çiftlerin pek çoğu tamamıyla kısır değildir. Pek çoğu normal yollarla bebek sahibi olma konusunda düşük şansa sahiptir.
İnfertilitenin en sık rastlanan nedenleri; erkek spermlerindeki bozukluklar, kadın yumurtalıklarındaki hastalıklar ve yine kadın tüplerindeki hastalıklar ve tıkanıklıklardır. Ancak yine de en sıklıkla rastlanan grup açıklanamayan infertilitedir. Bu her iki cinste de belirgin bir neden saptanmaksızın, 18 aylık korunmasız normal ilişkiye rağmen gebe kalamama şeklinde tanımlanır.
İnfertilite konusunda yardım için başvuran çiftlerin %40'ında kadın kaynaklı, %30'unda erkek kaynaklı probleme rastlanmaktadır. Bazı çiftlerin her ikisinde birden problem tespit edilirken, bazılarında açıklanamayan infertilite söz konusu olmaktadır.
Dünya sağlık örgütü Dünya üzerinde yaklaşık 60-80 milyon arasında infertil çift bulunduğunu belirtmektedir.İnfertil çiftlerin %2-10'u hiç bebek sahibi olamamakta, %10-25'i ise ikinci ya da daha sonraki bebeğe sahip olamamaktadır.
Bütün bunların anlamı her 6 çiftten biri gebe kalmak için yardıma ihtiyaç duymaktadır. Bu yardım doktorun basit önerilerinden başlayıp tüp bebek tedavisine kadar uzanan geniş bir yelpazede olabilir.
 
İnfertilite tanısı almış olmak çocuksuz kalınacağı anlamına gelmez. Bunun anlamı gebe kalma sürecinin bazı mücadeleler gerektireceğidir. Günümüzdeki tedavi seçenekleri yüksek oranda başarı sunmakta, yaklaşık olarak her 4 çiftten 3'ünün tedavisi hamilelikle sonuçlanmaktadır.
 
Kendi ailenize sahip olmak evrensel bir istek ve rüyadır.Bunu gerçekleştiremiyor olmak çiftlerde kendilerinin normal olmadığı duygusunu oluşturur.
İnfertil olduğunu öğrenmek duygusal olarak zor ve acıdır.Beraberinde daha önceden hiç tecrübe edilmemiş pek çok yeni düşünceyi getirir; "Çocuklar ve aile yaşantımız olmayacak mı? Ailemiz yeni nesillere kavuşamayacak mı? Gebe kalmayı, hamile olmayı ve doğumu tecrübe edemeyecek miyim? Hayatımızın, evliliğimizin ve seksüalitemizin anlamı ne, ne olacak?"
Aşağıda verilen örnekler infertiliteyi yaşayan pek çok çiftin sıklıkla yaşadığı duygulardır;
 
"Her zaman dilediğimde çocuğum olacağını düşünmüş, hatta bundan korkup önlemek için senelerce doğum kontrolü uygulamıştım, ama şimdi infertil olduğumu öğrenmek kötü bir şaka gibi.Neden infertil olduğumu bilmiyorum.Çok şaşkınım ve inanamıyorum."
 
"İnfertil olduğumu bir süre gebe kalmak için çabalayıp başarılı olamayınca öğrendim.Şimdi hayatım askıya alınmış gibi, zamanımın önemli bir kısmını doktor randevularında, labratuvar testlerinde ve tedavilerde harcıyorum.Bazen kendimi çok kırgın, yılgın ve güçsüz hissediyorum."
 
"Bana göre infertiliteyi yaşamak hayatıma pek çok soru ve korkular getiriyor.Bu ne kadar sürecek? Eğer hiç gebe kalamazsam ne olacak? Neden vücudum benim istediğim şeyleri yapamıyor? Duygularımdaan korkuyorum, vucüdumdan ve geleceğimden korkuyorum."
 
"Bunlara katlanmak zorunda kalan tek kadın benmişim gibi hissediyorum.Çocuğu olan veya hamile arkadaşlarımla görüşmeyi kestim, çünkü onları görmek bana çok acı veriyor. Çok yanlız hissediyorum,hiç kimse beni ve neler yaşadıklarımı anlamıyor."
 
"Bunun tıbbi bir problem olduğunu kabullenmekte zorluk çekiyorum.Kendimi suçlamaya başladım.Bunu haketmek için ne yaptıpımı bilmiyorum, neden cezalandırılıyorum? Kendime olan güvenim sarsıldı, kendimi beceriksiz, başarısız ve işe yaramaz hissediyorum. Eğer hamile kalmayı beceremezsem eşim ne yapar?Ailem,eşimin ailesi ne düşünür? Ve eşim benimle yaşamaya devam etmek istemezse ne yaparım? İsterse bu vijdan azabıyla nasıl baş edeceğim?
 
"Son zamanlarda herşey beni sinirlendiriyor,kızdırıyor. Vücudum, eşim,ailem ve arkadaşlarım.Haberlerde bir çocuğun ailesi tarafından dövüldüğünü,taciz edildiğini ya da bir sürü çocukları olduğundan bakılamadığını duyduğumda çok kızıyorum.Çocuklarını yeteri kadar sevmeyen veya bakamayan insanlar çocuk sahibi oluyor da, biz bu kadar isterken ve herşeyimizi ona adayacakken neden bir tane çocuk sahibi olamıyoruz?Bu adil değil,haksızlık."
 
"Ayrıca etrafımdakilerin iyi niyetli önerilerini dinleyip durmak beni delirtiyor.'Olur mu hiç,sakın tedaviyi bırakma,bilmem kim kaçıncı denemede başarılı oldu, sonuna kadar denemelisin, kendin için değilse bile eşin için' veya 'Benim bir tanıdığım vardı senelerce tedavi gördüler, herşeyi denediler, tam vazgeçtiler ve kendiliğinden gebe kaldılar, stres yapmazsan kendiliğinden olur bak görürsün' ya da 'Neden evlat edinmeyi düşün müyorsunuz?' şeklindeki önerileri yüzlerce defa dinledim ve artık bunları duymaya dayanamıyorum."
 
petek_unal cnm hayırlı olsun topiğin
bu güzel bilgiler eminim cok işe yarayacak,
cok zor ve uzun sürec ama psikoloji cok cok önemli..
Herkese Rabbim kolaylık versin
 

İşteee bu benii gerçekten delirrtiyorrr..Hiç bir konuda fikri olmayan,kolayca çocuk sahibi olmuş yada birden fazla çocuğunu aldırmış insanların dalga geçer gibi yukarıdakii yazılanlardaki ifadeleri kullanmalarına çıldırıyorummmmmmmmmmmmmmmmm
 
"Geleceğim o kadar belirsiz ki, hiç bir şey için umut besleyemiyorum.İnfertilite evliliğimi ve kariyerimi adeta dondurdu, bunun için çok üzgünüm. Hamile kalmaya çalışırken bütün hayatımı askıya alıyor olmaktan çok rahatsızım. Daha ne kadar çabalayabilirim veya çabalamalıyım? Net cevaplar ve garantiler alamamaktan nefret ediyorum. Belirsizlikten nefret ediyorum. Biri bana tamam artık senin kesinlikle çocuğun olmayacak dese ona bile razıyım ama boşu boşuna debelenip durmak, hayatımı, evliliğimi, kariyerimi bu şekilde mahvetmek istemiyorum."
 
İnfertilite eşinizle olan ilişkinize pek çok değişimler getirir.Mesela sizi birbirinize daha çok yakınlaştırabilir, birbirinize vermiş olduğunuz destek sizi daha paylaşımcı ve özel bir ilişkiye yönlendirebilir veya ilişkinizi bozup birbirinizden uzaklaşmanız gibi sonuçlarlada neticelenebilir. İnfertilite ile başetmek zorunda kalan bir çift olarak, benzer durumdaki çiftlerin sıklıkla yaşadığı, yaşamınızı kontrol etme yetisini kaybetme hissi, duygularınızı kontrol edememe gibi durum ve duygularla karşılaşmanız doğaldır.
 
Eşiniz ve siz belki de her ikinize de en uygun zamanda evlendiniz,kariyerinizi,maddi durumunuzu vs, herşeyi ayarladınız.Sizin için en uygun zamanı seçtiniz ve doğum kontrolünü bıraktınız ama bir türlü bebek sahibi olamadaınız.İnfertilite tanısı hayatınızı kontrol edebilme yetisini elinizden aldı.
 
Eşiniz ve siz infertiliteden farklı etkilenebilirsiniz.Kadınlar ve erkekler genel olarak farklı düşünür, hisseder ve hareket ederler.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…