Benim girdigim zaman
Cogu ingilizce tıp Fakültesinin hazırlığı icin anadolu lisesinde az çok ingilizce görmüş birinin gecebilecegi bir sinav yapılıyordu. Dedigine gore kardesin de bu sinavi gecer diye düşünüyorum. Eger iyi denecek duzeyde ingilizcesi varsa gerisi icin çok da gerekli olmadigini düşünüyorum ingilizce tıbbın. Çünkü ingilizcesi fena olmayan zaten fakulte esnasında dilini unutmaz, tibbi literatur unutturmaz insana dilini.
Ben istanbulda ingilizce tıp yazdim, o gelmedi ikinci tercihim geldi. Suan iyiki de oyle olmus diyorum, bana hicbir katkisi olmayacakti, liseden gelen ingilizce bilgimle tüm makaleleri okuyabiliyorum, tus icin gerekli olan ingilizce sinavlarini da gayet yüksek puanla gectim. Okulumdan da cok memnunum herkesce bilinen bir ekoldur tip deyince.
Bence şu unutulmamali, Türkiye tıp fakültelerinden mezun olacak herkes yurtdışı hayali yoksa hep memleket insaniyla muhatap olacaklar. Teyzemizin biri "böğrüm ağrıyor evladim"dediginde anlamasi lazim. Ki biz türkçe okuyanlar dahi bir üst nesilin dilini bazen anlamazken ingilizce okuyanlarin daha cok zorlanacagini düşünüyorum. Ben oyumu türkçe tıptan yana kullanıyorum. Ama çok çok idealistse ben işin ingilizcesini öğrenip ustune daha cok caba sarfedip gerekli yerlerde türkçe karşılıklarını ogrenirim derse dusunulebilir.
Bi de unutmadan, bazi fakulteler ingilizce tip diye gorunmesine ragmen hocalarin tercihi yahut yeterli dil bilmemesi sebebiyle dersler türkçe yapilabiliyor. Suanki durum nedir bilmiyorum ama mutlaka bunu da sorustursun.