ben seni çok iyi hatırlıyorum. koca kafalılarımız çok benziyordu birbirine. aynı sorunu üniversite yıllarında bizde cooooooooook yaşadık çoook yıprandım ve sana söyleyeyim bunun önüne geçemezsin (malesef) ben erkeğim yaparım sen kadınsın otur oturdugun yerde kafanı kırarım tarzında bizimkiler. en iyisi ipini tam salmadan sende kendi hayatına bakacaksın. biraz uzun olacak kusura bakma ama kendi deneyimimi en BASİT şekilde yüzeysel anlatayım.
biz bunları yasarken ikimizde üniversitedeydik. ve uzak şehirlerdeydik. bana neler neler etti. sınav zamanlarında hüngür hüngür ağlayarak girdim o sınavlara ve hemen hemen tüm sınav zamanlarımda moralim bozuk şekildeydim. Allaha şükür okulumu ona rağmen uzatmadan bitirebildim.bırak arkadaslarla görüşmeyi okulun teknik gezilerine bile gitmeyeceksin hocana ne söylersen söyle gidilmeyecek o geziye diye telefonda kükrerdi. hocalar teknik gezilere katılım olması için yoklama mecburiyeti koşardı yada sınavda su kadar puan eklenecek derdi öylede olurdu, bunları ona söylememe rağmen ben anlamam gidilmeyecek o geziye diye burnumdan getirirdi. peki o zaman bir çözüm bul onu yapayım gitmezsem sınav yanacak gidersem burnumdan getireceksin peki ben ne yapayım sen bul çözümü derdim, hiçbirşey diyemezdi. sadece ben bilmem hallet bul bir yolunu derdi!!! hatta bu yuzden koskoca fakülte dekanına bizzat gidip gelememek için salak gibi yalan bile söyledim bile oldu bir seferinde yani düşün.
ama ne oldu? beni engelleyip kendi gitti arkadaslarıyla pikniklere, okul şenliklerine vs. ve gitmiyorum gitmedim demesine rağmen, bir şekilde hep bunların ortaya çıkmasına rağmen devam etti. bende baktım bana yalan söylüyor hatta beni umursamıyor. iyi be dedim bende aynısını yaparım o zaman. gitmedim dediği üni şenliğinden sonraki gün arkadası facebookta bunu etiketleyince kabak gibi ortaya cıkardı ne haltlar yediği. yada yanına gittiğimde ev arkadaslarıyla falan konusurken onlarda nerden bilecek ağızlarından kacırırlardı farkında olmadan, yada kendisi bana yalan söylediğini hatırlamaz ağzından kacırırdı. söyleyecek laf bulamayınca eeee uzatma der kapatırdı telefonu.yanındaysam surat beş karıs olur hiçbirşey söylemezdi duvar gibi olurdu. bende ona aynısını yaptım. daha doğrusu bunu ondan intikam almak içgüdüsüyle değilde gözüm açıldığı için yaptım. baktım hayat geçiyor zaman geçiyor ve bu günler bir daha geri gelmeyecek. birtek o mu yaşıyor hayatını? benim anılarım hatıralarım olmayacak mı gençliğime dair? bende katılmaya basladım herseye. geri çevirdiğim arkadaslarımla tekrar görüşmeye basladım. ha bunlar onu aldatma düzeyinde değil tabiki günlük arkadas bulusmaları. benim arkadaslarımın hepsi biliyordu onu. ve bunların hiçbirini GİZLEMEDİM, YALAN DA SÖYLEMEDİM onun gibi.çatır çatır ben suraya gidiyorum geç kalmadan donmüş olurum falan der, dönene kadarda hiçbir aramasına hiçbir mesajına cevap yazmazdım, sinirden kudururdu. kıyametler koptu ilk zamanlar. her seferinde basına kaktım sen yaparken nasıl oluyor bende senin gibi ARKADAŞÇA görüşüyorum ne var yani uzatma abartıyorsun yeter artık deyip onun yaptıgı gibi kapattım telefonu.
ne tehditler savurdu seni şöyle yaparım seni böyle yaparım diye. tınlamadım. kendimi tuttum cevap dahi vermedim. söylediğim tek şey zaman geçip gidiyor ve ben gençliğimi hayatımın en güzel yıllarını bir daha yaşayamayacagım üniversite hayatımı senin için feda edemeyeceğim aynı seninde yaptıgın gibi. ben bu dünyaya bir daha gelmeyeceğim bir daha da bu günleri geri dönüp yaşayamayacagım, üniversite yıllarımı böyle kötü, boş hatırlamak istemiyorum dedim. kabulllenmedi.
tehditler işe yaramayınca senden ayrılırım biter bu iş senin gibi biriyle birlikte olamam!!!! lafına getirdi işi. güya bana kendimi kötü biriyimişim kötü şeyler yapıyormusum gibi hissettirip vicdan azabı cekmemi sağlamaya calıstı. ama UMURSAMADIM. peki dedim. beni begenmiyorsan kendine layık görmüyorsan yapabileceğim birsey yok. sen bilirsin. şok oldu tabi. beni bırakma nolur tamam dememi bekliyordu. aramadı bir süre (yanlıs hatırlamıyorsam 3 haftaya yakın hiiiiç haberleşmedik) sonra dönüp dolasıp yine beni arayan o oldu ama yine suclu ben oldum :))))))) sen ne biçim insansın hiç mi özlemedin hiç mi sevmedin beni. taş kalplisin sen oldu adım :)))))) yani herseye bir kılıf uydurdu sucu bana yukledi.
yani canım çok yazdım ama bu işin çözümü yok malesef. biz hala devam ediyoruz. ama hala benzer sorunlar yaşayarak. ama artık tepkim sen yaparsan bende yaparım demek oluyor ve yapıyorumda. asla blöf yapmıyorum. geri adım atmak zorunda kalıyor. tabi bu belli aralıklarla tekrarlanıyor. Allah sonumuzu hayretsin. bazen diyorum keşke hiç baslamasaydık, böyle sorumsuzla nereye kadar diyorum ama bitmiyor bırakamıyorum işte :)))