işsizliğin dibine vurmak

üniversite bitirmekle iş bulmak arasında bir bağlantı yoktur, ne yazık ki buncacık şeyi hala öğrenemedik. illa bitirdiğin branşla ilgili çalışacaksın diye kural mı var ya, illa bir yeri bitirdin diye, illa öğretmen oldun diye mecbur mu devlet sana iş vermeye. benim tanıdığım doktor var, modayla uğraşıyor. tanıdığım mühendisler var finansla ilgileniyor. insanlar parasız pulsuz ailelerden geldiği için üniversite bitirmeyi iş kapısı olarak görüyor o nedenledir ki ülkecek geriye gidiyoruz.
selamlar
 
üniversite bitirmekle iş bulmak arasında bir bağlantı yoktur, ne yazık ki buncacık şeyi hala öğrenemedik. illa bitirdiğin branşla ilgili çalışacaksın diye kural mı var ya, illa bir yeri bitirdin diye, illa öğretmen oldun diye mecbur mu devlet sana iş vermeye. benim tanıdığım doktor var, modayla uğraşıyor. tanıdığım mühendisler var finansla ilgileniyor. insanlar parasız pulsuz ailelerden geldiği için üniversite bitirmeyi iş kapısı olarak görüyor o nedenledir ki ülkecek geriye gidiyoruz.
selamlar

Nasıl bir alakadır bu?
Evet eğitimini aldığımız alanda iş verilmek zorunda.
Yoksa o üniversiteleri açmayacaklar.
Ayrıca biz dört sene o bölümü okurken lay lay lom gezmiyoruz.
Önce senelerce ideallerimiz için sınava hazırlanıyoruz. Bu zor süreçten geçiyoruz üniversitelerde tezler sınavlar ödevler emek veriyoruz. Sonra bizim kadar emek vermeyen biri gelip bizim branşımızda nasıl çalışıyor.
O zaman kimse okumasın herkes kafasına göre bir iş yapsın.
Bu kadar kolay mı? Kolay mı olmalı?
 
Nasıl bir alakadır bu?
Evet eğitimini aldığımız alanda iş verilmek zorunda.
Yoksa o üniversiteleri açmayacaklar.
Ayrıca biz dört sene o bölümü okurken lay lay lom gezmiyoruz.
Önce senelerce ideallerimiz için sınava hazırlanıyoruz. Bu zor süreçten geçiyoruz üniversitelerde tezler sınavlar ödevler emek veriyoruz. Sonra bizim kadar emek vermeyen biri gelip bizim branşımızda nasıl çalışıyor.
O zaman kimse okumasın herkes kafasına göre bir iş yapsın.
Bu kadar kolay mı? Kolay mı olmalı?
Nerden biliyorsunuz sizin kadar emek vermediklerini?
bir tek siz hazırlamıyorsunuz tezi,ödevi ya da bir tek siz girmiyorsunuz sınavlara.
O kadar gözünüzde büyütmeyin...
 
Nerden biliyorsunuz sizin kadar emek vermediklerini?
bir tek siz hazırlamıyorsunuz tezi,ödevi ya da bir tek siz girmiyorsunuz sınavlara.
O kadar gözünüzde büyütmeyin...

Eğer bir meslek için okuyorsak ve onunla ilgili her tür bilgiyi alıyorsak elbette biz yapacağız.
Alaylılar eskidendi artık bu kadar mezun var.
İdealist insanlar var.
Her branş için geçerli.
Ben anatomiye ilgiliyim. Çok da güzel teşhis koyarım. Hadi doktor olayım diyemiyorsam her branş için bu geçerli.
Herkes kendi uzmanlığında çalışmalı diyorum.
Össye hazırlandığım da ilk sene arkeoloji, sanat tarıhı vee tarih bölümlerine puanım tuttuysa ve ona rağmen ben ideallerim için yazmadan bir sene gecemi gündüzüme katıp iletişimi yazdıysam evet gözümde büyütürüm.
Biz o okullarda dört sene zevkine okumuyoruz. Haksızlıktır bu.
Radyo sinema mezunu bir arkadaşım birinci sınıftan itibaren her televizyon kanalına girdi çıktı çalıştı. Sonunda alaylı ve torpilliler kadro alırken o hala üç kuruşa koşturuyordu. Lanet olsun dedi evde çalışıyor üç kuruşa. Emeğine, ideallerine yazık değil mi?
Yetenek sınavı için iki sene özel ders alıp grafik tasarımdan mezun olan arkadaşım üç kuruşa kazanırken, işkurun verdiği destekli primler yüzünden alınan elemanlarla mücadele ediyor.
Atanamayan öğretmenlik hayaliyle senelerini harcayan arkadaşlarımı saymıyorum bile.
 
Mesele mezun olmak değil işe girebilmekmiş meğerse.Atanamayan öğretmen tamlamasının ne manaya geldiğini şimdi anlıyorum.2013 mezunuyum.Formasyon aldım.Şimdi yığınla kişi alıyor.Kadro yok ama dolu formasyon alan var.Bu ne yaman çelişki.Ücretli yapayım dersaneye giderken dedim o bile çıkmadı.Neye elimi atsam kuruyor sanki ya.Allah tüm işssizlere yardım etsin.

İnş. gönlünüze göre olur her şey, işsizlik bir şey gerçekten. Ben akademisyenim ama öğretmen olarak çalıştım birkaç yıl, formasyon alarak atanmıştım, o formasyon aldığım bir yıl işsiz psikolojini yaşadım kaygılar sınav stresi mahvediyor insanı.
Öğretmenlik bölümü okuyup da formasyon alan bölüm çıkışlılardan dolayı haklarının yendiğini düşünen arkadaşlar olmuş Madem onlar üni. sınavında yüksek puanlarla öğretmenlik kazanan yüksek potansiyelli insanlar KPSS den de yüksek alıp atanırlar. Herkes ekmeğinin peşinde neticede.
 
Eğer bir meslek için okuyorsak ve onunla ilgili her tür bilgiyi alıyorsak elbette biz yapacağız.
Alaylılar eskidendi artık bu kadar mezun var.
İdealist insanlar var.
Her branş için geçerli.
Ben anatomiye ilgiliyim. Çok da güzel teşhis koyarım. Hadi doktor olayım diyemiyorsam her branş için bu geçerli.
Herkes kendi uzmanlığında çalışmalı diyorum.
Össye hazırlandığım da ilk sene arkeoloji, sanat tarıhı vee tarih bölümlerine puanım tuttuysa ve ona rağmen ben ideallerim için yazmadan bir sene gecemi gündüzüme katıp iletişimi yazdıysam evet gözümde büyütürüm.
Biz o okullarda dört sene zevkine okumuyoruz. Haksızlıktır bu.
Radyo sinema mezunu bir arkadaşım birinci sınıftan itibaren her televizyon kanalına girdi çıktı çalıştı. Sonunda alaylı ve torpilliler kadro alırken o hala üç kuruşa koşturuyordu. Lanet olsun dedi evde çalışıyor üç kuruşa. Emeğine, ideallerine yazık değil mi?
Yetenek sınavı için iki sene özel ders alıp grafik tasarımdan mezun olan arkadaşım üç kuruşa kazanırken, işkurun verdiği destekli primler yüzünden alınan elemanlarla mücadele ediyor.
Atanamayan öğretmenlik hayaliyle senelerini harcayan arkadaşlarımı saymıyorum bile.
hakkınızda hayırlısı olsun ne diyeyim.
inşallah işe girebilirsiniz.
Dediğim gibi bende bu şekilde düşünüyorum :KK66:
 
Nerden biliyorsunuz sizin kadar emek vermediklerini?
bir tek siz hazırlamıyorsunuz tezi,ödevi ya da bir tek siz girmiyorsunuz sınavlara.
O kadar gözünüzde büyütmeyin...

Eğer bir meslek için okuyorsak ve onunla ilgili her tür bilgiyi alıyorsak elbette biz yapacağız.
Alaylılar eskidendi artık bu kadar mezun var.
İdealist insanlar var.
Her branş için geçerli.
Ben anatomiye ilgiliyim. Çok da güzel teşhis koyarım. Hadi doktor olayım diyemiyorsam her branş için bu geçerli.
Herkes kendi uzmanlığında çalışmalı diyorum.
Össye hazırlandığım da ilk sene arkeoloji, sanat tarıhı vee tarih bölümlerine puanım tuttuysa ve ona rağmen ben ideallerim için yazmadan bir sene gecemi gündüzüme katıp iletişimi yazdıysam evet gözümde büyütürüm.
Biz o okullarda dört sene zevkine okumuyoruz. Haksızlıktır bu.
Radyo sinema mezunu bir arkadaşım birinci sınıftan itibaren her televizyon kanalına girdi çıktı çalıştı. Sonunda alaylı ve torpilliler kadro alırken o hala üç kuruşa koşturuyordu. Lanet olsun dedi evde çalışıyor üç kuruşa. Emeğine, ideallerine yazık değil mi?
Yetenek sınavı için iki sene özel ders alıp grafik tasarımdan mezun olan arkadaşım üç kuruşa kazanırken, işkurun verdiği destekli primler yüzünden alınan elemanlarla mücadele ediyor.
Atanamayan öğretmenlik hayaliyle senelerini harcayan arkadaşlarımı saymıyorum bile.

Yani kesinlikle... Ne alaka, herkes tez yapmış ödev yapmış diye herkese her mesleği yapma hakkı verilsin o zaman ihtiyaç olmadığı halde...
 
1- Üniversite meslek edindirir, iş bulmaz. Dünyanın her yerinde bu böyle. Devlet üniversite açıyorsa bana kamuda iş vermek zorunda diyemeyiz.
Ama, bu da devletin bu bölümlere alımı plansız yapması anlamına gelmez.
Keşke istihdamı düşünüp de öğrenci alımı yapılsa.
2- Öğrenciler formasyon eğitimini toplam 14 haftada bile alabiliyorlar. Takdir edersiniz ki 4 senede almış olan ve bu mesleğin kültürünü de öğrenmiş olanlarla bir olmuyor. Formasyon alarak öğretmen olanlar ile eğitim fakültesi mezunu olanların görüşleri, tutumları vs. arasındaki farkların olduğu onlarca araştırmada ortaya konulmuş, isteyene kanıt da sunabilirim. Ancak bu formasyon alanlar kötü öğretmen olur ya da öğretmen olamaz demek değil. Ne formasyonlular var kaç senelik öğretmenlere bin basar.
3- Formasyon eğitimi veren bazı hocalarımın söylediği bir cümle de dikkatimi çekti geçen gün: "Formasyon alanların büyük bir çoğunluğu KPSS'de yapamayacak ve atanamayacak." diyerek üzülüyorlardı.

Bu kadar eğitim fakültesi mezunu da varken formasyonluların atanma şansı da çok yüksek değil malesef. Çok çalışın, inşallah istediğiniz gibi olur. Unutmayın, çalışan başarır :)
 
Nasıl bir alakadır bu?
Evet eğitimini aldığımız alanda iş verilmek zorunda.
Yoksa o üniversiteleri açmayacaklar.
Ayrıca biz dört sene o bölümü okurken lay lay lom gezmiyoruz.
Önce senelerce ideallerimiz için sınava hazırlanıyoruz. Bu zor süreçten geçiyoruz üniversitelerde tezler sınavlar ödevler emek veriyoruz. Sonra bizim kadar emek vermeyen biri gelip bizim branşımızda nasıl çalışıyor.
O zaman kimse okumasın herkes kafasına göre bir iş yapsın.
Bu kadar kolay mı? Kolay mı olmalı?

garip bir durum ama emek vermek lazım... kpss ile 60 alıp yok ben atanamadım diye ağlamamak lazım. oturup ciddi bir şekilde hazırlanıp yüksek puan almak lazım. sadece öğretmenlerde açıkta değil üstelik. bir sürü farklı branştan mezunlar işsiz...
 
Yani kesinlikle... Ne alaka, herkes tez yapmış ödev yapmış diye herkese her mesleği yapma hakkı verilsin o zaman ihtiyaç olmadığı halde...
Ben fen edebiyatla eğitim arasında çok fark göremiyorum eğitim dersleri dışında.
O yüzden fen edebiyatlılarıda herkes gibi görmüyorum.
Buda benim kendi düşüncem.
Genele vurursakta alan derslerinde de daha başarı çıkmışlar.:KK66:
 
1- Üniversite meslek edindirir, iş bulmaz. Dünyanın her yerinde bu böyle. Devlet üniversite açıyorsa bana kamuda iş vermek zorunda diyemeyiz.
Ama, bu da devletin bu bölümlere alımı plansız yapması anlamına gelmez.
Keşke istihdamı düşünüp de öğrenci alımı yapılsa.
2- Öğrenciler formasyon eğitimini toplam 14 haftada bile alabiliyorlar. Takdir edersiniz ki 4 senede almış olan ve bu mesleğin kültürünü de öğrenmiş olanlarla bir olmuyor. Formasyon alarak öğretmen olanlar ile eğitim fakültesi mezunu olanların görüşleri, tutumları vs. arasındaki farkların olduğu onlarca araştırmada ortaya konulmuş, isteyene kanıt da sunabilirim. Ancak bu formasyon alanlar kötü öğretmen olur ya da öğretmen olamaz demek değil. Ne formasyonlular var kaç senelik öğretmenlere bin basar.
3- Formasyon eğitimi veren bazı hocalarımın söylediği bir cümle de dikkatimi çekti geçen gün: "Formasyon alanların büyük bir çoğunluğu KPSS'de yapamayacak ve atanamayacak." diyerek üzülüyorlardı.

Bu kadar eğitim fakültesi mezunu da varken formasyonluların atanma şansı da çok yüksek değil malesef. Çok çalışın, inşallah istediğiniz gibi olur. Unutmayın, çalışan başarır :)

evet biz hazırcıyız bu yüzden böyle. geçen okurken Linux işletim sistemi üniversiteye giden bir öğrencinin yazdığını öğrendiğimde çok şaşırdım. biz sadece robotlar gibi öğretilenlerle yetiniyoruz.
 
Ben fen edebiyatla eğitim arasında çok fark göremiyorum eğitim dersleri dışında.
O yüzden fen edebiyatlılarıda herkes gibi görmüyorum.
Buda benim kendi düşüncem.
Genele vurursakta alan derslerinde de daha başarı çıkmışlar.

Ne olursa olsun, bir sistemin doğru işlemesi için arz talep dengesini göz önünde bulundurmak lazım.

Öğretmen ihtiyacı yokken ve öğretmenler açıktayken diğer insanlara sertifika programı vs. ile öğretmenlik yapma hakkı verilmesi sorunu azaltmıyor, daha da büyütüyor.
 
garip bir durum ama emek vermek lazım... kpss ile 60 alıp yok ben atanamadım diye ağlamamak lazım. oturup ciddi bir şekilde hazırlanıp yüksek puan almak lazım. sadece öğretmenlerde açıkta değil üstelik. bir sürü farklı branştan mezunlar işsiz...

Ben zaten öğretmen değilim. Bir sürü başka branşı başka bölümü saydım o nedenle.
Asıl sorun herkesin her işi kendine meslek edinebilmesi bu ülkede.
 
Yani kesinlikle... Ne alaka, herkes tez yapmış ödev yapmış diye herkese her mesleği yapma hakkı verilsin o zaman ihtiyaç olmadığı halde...

Bahsettiğim şey de tam olarak bu zaten.
Yurtta kaldım çok fazla başka bölümlerden arkadaşım var. Hepsi öyle yada böyle kursiyerler yada alaylılardan çekiyor.
Sorun bu zaten
 
Ne olursa olsun, bir sistemin doğru işlemesi için arz talep dengesini göz önünde bulundurmak lazım.

Öğretmen ihtiyacı yokken ve öğretmenler açıktayken diğer insanlara sertifika programı vs. ile öğretmenlik yapma hakkı verilmesi sorunu azaltmıyor, daha da büyütüyor.
Fen edebiyattan mezun olanların hepsi akademisyen olamıyor ne yazık ki,
Haliyle ya kapatacaklar ya da alımları azaltacaklar.
Sonuçta kpss sınavından başarılı olup atandıysalar
yapacak bişey yok.
Eğitim derslerini bende biliyorum.önemli olan o dersleri nasıl aldığın değil,
uygulaman.
Bir zamanlar Ziraat mühendislerini maden mühendislerini de öğretmen olarak atadılar.
Ama ben iki fakulte arasında fark görmüyorum.aksine fen edebiyatı bitirmek
daha zordur.sınavda da gayet başarılılar.Buda benim düşüncem.
 
Aslında bizler de sınıfta sürekli zihinsel engelli, otistik, duyamayan-göremeyen çocuklarla çalışyorux. Yani tamamen boş değiliz ama asla öyle ufak bir kursla geçiştirilecek bir alan değil. Ciddi bir eğitim gerekiyor diye düşünüyorum.
Bu arada ben 2004 yılında girdim eğitim fakültesine. Ben seçerken atanma sorunu falan yoktu hatta pek de istediğim bir bölüm değildi. Mezun olduğum yıl artık yavaş yavaş puanlar yükselmişti. Şimdi sınıf öğretmenliği bölümlerini kapattılar. Geçen sene norm fazlası olarak görev yaptım. Atanmış olanlar dahi yeni sistemden dolayı norm fazlası olmuşken hala formasyonlulardan alınması ilginç geliyor. Ancak herkes elindeki fırsatları değerlendirecek tabi ki...
Bakın siz de söylüyorsunuz, ben atanmış olduğum halde norm fazlasıydım diye, millet ne zaman gözünü açacak acaba merakla bekliyorum. Ya hu atanmış öğretmen fazla konumda, bırakın eğitim fakülteliyi yani siz hala formasyon diyin şu diyin bu diyin....
İşte bu yani sorun aslında. Öğretmen fazlası varken daha fazla diğer bölümleri bitiren insanlara sertifika vs ile öğretmenlik hakkının verilmesi yanlış. Daha farklı nasıl anlatılabilir bilmiyorum.
Ayrıca, öğretmenlik hassas bir alandır, geleceği şekillendirir, bu olayın bu kadar hafife alınması da geri kalmışlığa davetiye çıkarır. Bir de ağızlarına dolamışlar, eğitim fakülteliler donanımsız, he evet güzelim süs olsun diye kurulmuş zaten, bizler de yüksek puanlarla girip, hiçbir şey öğrenmeden mezun oluyoruz zaten. Olabilir mi böyle bir şey ya, aklınız alıyor mu sizin böyle bir şeyi? Siz sunumla uğraşırken bizler ders kasıyorduk diyorsun da öğretmenlik kuru bilgi de değildir. Çık 80 kişinin karşısına, herkesin ilgisini kendinde toplamayı başar, üzerine de oradakilere 2 saat sonra unutmayacakları bir iki bilgi kırıntısı ver bakalım madem o kadar kolay. Öyle kolay bir şey değildir öğretme ve hitap yeteneği. Ayrıca siz kafanızı yormayın bizler de en az sizin kadar DERS KASIYORUZ.
 
siz 'ben aldıktan sonra okullar formasyon vermeyi bıraksın' falan mı diyorsunuz :D siz de formasyon almışsınız.ya ilk kazanırken öğretmenlik kazananlar napsın.sizden daha yüksek puanlarla öğretmenlik kazanıyorlar sonra siz bi formasyonla hop öğretmen.
oyle bir sey dedigimi nerden cikardiniz allah askina.
 
Ben zaten öğretmen değilim. Bir sürü başka branşı başka bölümü saydım o nedenle.
Asıl sorun herkesin her işi kendine meslek edinebilmesi bu ülkede.

bir üniversite mezununun diğerlerinden farkı olması. farklıda kendisi yaratması lazım. yüksek lisans yaparken bir hocamız bir öğrenciye mesleğini sordu... arkadaş işsizim dedi. "işsizsen neden buradasın, sana özel sektörün yüksek lisanslısın diye iş vereceğini mi sanıyorsun. bunu unut, özel sektör en düşük maaş verip çalıştırabileceği kişiyi seçer" demişti...
 
Kpss sınavında, formasyonlu fen edebiyat bölümü mezunları ile eğitim fakultesi mezunları
eşit olarak giriyor.Atamalarda da eşit haklara sahiptir.Kimin puanı yüksekse o kazanır.
bu kadar basit.Kimin daha iyi öğretmenlik yaptığı da eğitim ya da fen edebiyat çıkışlı olmasına bağlı değildir.
Bunu anlatmaya calisiyorum iste.Agziniza saglik.Ogretmen degilsiniz demek de ne demek yahu.
 
Back
X