ışte ben bunu eşime anlatamiyorm geç gekiyosam almiyalim mi çocuğu diyor ben uyurken gorsemde yeter diyor uyurken görse bu seferde çocukla zaman geciremedm daha çok kalsin diyor ben zaman geçirmek için fırsat yaratmaya cakisiyrm ism var calisiyrm dışarı çıkamayız diyor..evde kaliteli zaman gecirelim diyorm azıcık oynamaya çalışıyor çocuk laf dinlemeyince bağırıp yatır diyor...geçen gün dışarı çıktık her gördüğü şeye ağladı millet döndü bize baktı sonra dondurma istedi aldı babasi ben yemicem dedi bıraktı simit için agldi babası önden yürüyor ben arkada susturmaya cakisiytm susmayinca kizsan esim bana kızıyor sesini yükseltme millet bakıyor diye duymamazlıktan gelsem çığlık atıyor
işiniz gerçekten çok zor..
bin tane iyilik edersiniz kimse görmez ama bir kere sesiniz yükselse işte üvey anne diye adınız çıkar..
bütün kabahat eşinizde.. sorumluluk duygusu gelişmemiş.. baba da eş de olmayı beceremiyor..
çocuğu ne sahiplenmenize izin vermiş ne de resmiyet kurmanıza...
sizde arada kalmış çaresiz haldesiniz.
eşinizin çocuk ağladığı zaman, çocuğu size bırakıp sustur şunu diyerek kendisinin önden hızlı hızlı gitmeye hakkı yok.o çocuk ikinizin çocuğu olsaydı evet tipik bir baba işte ağlayınca git annene sustursun diyor derdik geçerdik.. ama burada ki durum farklı....
o çocuğun gönlünü yapmak size değil babasına düşer.
elbet yardımcı olacaksınızdır gereken yerde. ama bazı şeylerin ayarını eşiniz tutturamamış
ve çocuğuna da bu kadar umarsız olan bir babanın çok iyi bir eş olması beklenemez zaten.
boşanmış çocuklu bir adamla evet hayat geçebilir ama bu adamla hayat geçer mi??
ne yapmalı ne etmeli bu çocuğu nasıl göndermeli, tatile nasıl baş başa çıkmalı konusunu bırakın,
bu insanı nasıl adam etmeli, bu evliliği kim istiyor? bunu düşünün.
eşinizin kendine gelmesi, evliliğiniz içinde sizin ruh sağlığınız içinde şart...