geç gördüm kusura bakmayın lütfen. Kızım 15 aylıkken oyun grubuna başlattım. 27 aylık iken tam 40 kreşle görüşüp ( sayı eksik olabilir fazla olamaz) kayıt ettirdim. İstanbulda yaşıyordum. normalde 20 dk mesafelik bir yolu sabah 1,5 saat akşam ise 3 saate varacak bir sürede geçiriyorduk. kızım inanılmaz uyumlu bir çocuk kreşte hiç sorun çıkmadı. kreşi benim iş yerime yakın tuttuk. Ben memurum 5 de çıkıyorum eşim çok yoğun çalışıyor. 6 da çıkması gerekirken defalarca sarkıyordu. çocuğu almaya gidiyordum lüks bir semtte lüks bir kreşti insanlar çocuklarını keyif için gönderiyorlardı. 3 gibi alıyorlardı bazı çocuklar kalıyordu sadece. bu bizi uzun süre çok yıprattı herkesin annesi alıyor ama sen almıyorsun ? metro ile bir durak mesafeyi ağlaya ağlaya gidiyordum. yine çocuğun boynu bükük. kimse kalmamış saat daha 17:10 olmasına rağmen. eşimin iş yeri de bambaşka bir ilçede olduğu için erken çıksa da yine trafik oluyordu. o geldiğinde saat 19:00 civarı oluyordu. biz bu süreçte yazı düşünün kışı düşünün işten çıkmış beni 3 yaşında olmayan yorgun bir bebeği, avm ye gidiyorduk sağda solda vakit geçiriyorduk bazen yemek yiyorduk. yanımda yemeği oluyordu. bu arada hala emiyordu emziriyordum da. çocuk rezil ben rezil ve sinirlerim tepemde geç gelen eşimi her akşam öldürmek istiyordum ; ) halimizi görüyordu neticede. eve gidiyorduk herşey yolunda giderse 2 saatte, yolda huysuzluklar bağırış çığırış ağlıyordum, çok güçlüyümdür öyle tanımlanırım çevremde ama inanın bittiğim bir dönemdi. eve geldik saat 20:30 veya 21:00 çocuğun uyuması lazım? ama duş da alması lazım yemek de yemesi lazım annebaba ile oynaması da lazım. Allahım vakit yok, ölseniz ölmeye vakit yok.sonra sabah 06:30 da çalan zil ile yeniden başlayan hayat. bu arada anneler babalar başka şehirlerde.kimse keyfini bozup gelmiyor. herkesin bahanesi var. Emiyor demiştim ya gece 2-3 saatte bir kalkıp emiyor biraz da duygusal bağ kuruyor. Kıyamıyorum da. koca ? kocayla iletişim çocuktan ibaret yarısı kavga yarısı duygusal patlamalar, haftasonları apayrı çocuk aileye aç, yapışıyor bir saniye ayrılmıyor, herşeyi birlikte yapmak istiyor. bunlara dah dayanıyorsunuz da, çocuk hasta oluyor. öksürse bile kreş çocuğu kabul etmiyor. haklılar diyecek söz yok. ailelere yalvarıyorsunuz biri geliyor bir hafta bakıyor,gittiği gibi çocuk yine hasta! kimse söylememiş ki kreşte ilk yıl çocuk hep hasta, bu bir kuralmış, ilk yıl çocuk hep hasta olurmuş. hastalığa ayrı üzülüyorsunuz o halde okula göndermeye, ailenize üzülüyorsunuz kimse fedakarlık yapmıyor, eşinizin ailesine ayrı kuruluyorsunuz. çocuk ? çocuk büyüyor, sizden daha güçlü gibi, mecbur olduğu şartları biliyor, tadını çıkartmak istiyor anne sinirli baba üzgün suçlu gibi hep, büyümeye çalışıyor. arabada giderken bile koltuğuna oturmuyor anneyi koklamak istiyor. anne o arada istifa etmeyi düşünüyor ; ) çok uzun yazdım inanın belki bir haftasıdır bu, çok yıpratıcı. çalışmayan kadınlar hah işte rezilliğe bak diyecek ama yine olsa yine çalışırım. şimdi kızım 11 yaşında idolüyüm memur halimle , kendisi ise mükemmel bir okulu burslu kazanmış bir çocuk. bu rezilliklere rağmen bişeyleri yoluna koyabildik. ama ne oldu 32 yaşına kadar inanın 25 görünüyordum 32 yaşında birden 40 oldum. kameradan izlerdim sınıfı, o zaman yasak değildi kamera. kızım öğretmenim bacağına yapışırdı adeta sevgi dilenirdi , bu kareyi unutamıyorum.