- 19 Mart 2019
- 7.883
- 33.199
Oğlunuza çok geçmiş olsun, tamamen geçmiş bitmiştir inşallah.
Kardeşiniz en az eşi kadar itici geldi bana, her adam karısına değer versin, kök ailesine değerli göstersin ama dengeyi kurarak yapmalı bunu. Kendi ailesini hep idareci duruma düşürerek değil. Gelininiz sadece kaprisli ve benmerkezci değil merhametsiz bir insan. Bu üçü bir arada oldu mu iletişimin sağlıklı olması zaten mümkün değil.
Bu kadar yakın akrabalıkta bırakın bebeğim için gelip gelmemeyi tartışmalı olduğum biri bile olsa evladının canı tehlikede iken kırgınlık kenara atarım. Ziyaret ederim, elimden geleni yapabileceğimi söylerim, moral veririm. Ha her şey bittiğinde tavrımı korurum o ayrı. Sonrasında tüm bu iyi niyetime rağmen karşı taraf adım atmaz küslüğe devam ederse, oda onun insanlığı derim çok takılmam.
Kardeşinizden uzaklaşmanızı tavsiye etmem, durumdan dolayı kırgınlığınızı belirtin bilsin. Sonrasında da eğer o sizi arayıp soruyorsa iletişime devam edin. Hatta orası sadece gelininizin evi değil kardeşinizin de evi. Onun bir daveti varsa gidin. Yeğenlerinize hediyeler gönderin. Oynayın yada güç savaşına girin demiyorum size. Kaba bir tabirle gavura kızıp oruç bozmayın. Kardeşinizle küs olmadığınıza göre hala olarak içinizden geleni, yapmanız gerekeni yapın. Ha sonra ne mi olacak..
Kardeşiniz bir süre sonra eşinin yaptığı psikolojik baskıya isyan etmeye başlayacak. İnsan mekanizması bu bir şekilde memnun olmadığı şeyi idrak edip, sorunu bulup değiştirmeye çalışacak. Bunu sesli yada soğuyarak yapacak o onun kişilik yapısı ile alakalı. Bu sebepten değişen hayatını toparlamaya çalışacak, çünkü anne kardeş sevgisini tatmış o yüzden de özleyecek. Kardeşiniz bu aşamaya gelip sorguladığında aranıza mesafe ve sorumluluk girmemesi, hayatını bu hale getirenlerin arasında sizi de görmemesi, sorunu asıl yaşatan kişiyi görüp orayı değiştirebilmesi için.
Ayrıca N nscckts nin gelininizle konuşma önerisine katılıyorum. Sorun kiminle ise direkt mutattabı ile konuşmak en doğru çözümdür her zaman. Kulaktan kulağa duygularda yanlış gelir gider arada. Tam tersi siz oğlunuz bu durumu yaşarken onun ilgisizliğine kırıldığınızı söyleyin. He anlar anlamaz mühim değil siz kulağına kar suyunu kaçırın. Kendisini her olayın mağduru görmekten çıkar, sağlıklı bir muhakeme yapabilir belki.
Kardeşiniz en az eşi kadar itici geldi bana, her adam karısına değer versin, kök ailesine değerli göstersin ama dengeyi kurarak yapmalı bunu. Kendi ailesini hep idareci duruma düşürerek değil. Gelininiz sadece kaprisli ve benmerkezci değil merhametsiz bir insan. Bu üçü bir arada oldu mu iletişimin sağlıklı olması zaten mümkün değil.
Bu kadar yakın akrabalıkta bırakın bebeğim için gelip gelmemeyi tartışmalı olduğum biri bile olsa evladının canı tehlikede iken kırgınlık kenara atarım. Ziyaret ederim, elimden geleni yapabileceğimi söylerim, moral veririm. Ha her şey bittiğinde tavrımı korurum o ayrı. Sonrasında tüm bu iyi niyetime rağmen karşı taraf adım atmaz küslüğe devam ederse, oda onun insanlığı derim çok takılmam.
Kardeşinizden uzaklaşmanızı tavsiye etmem, durumdan dolayı kırgınlığınızı belirtin bilsin. Sonrasında da eğer o sizi arayıp soruyorsa iletişime devam edin. Hatta orası sadece gelininizin evi değil kardeşinizin de evi. Onun bir daveti varsa gidin. Yeğenlerinize hediyeler gönderin. Oynayın yada güç savaşına girin demiyorum size. Kaba bir tabirle gavura kızıp oruç bozmayın. Kardeşinizle küs olmadığınıza göre hala olarak içinizden geleni, yapmanız gerekeni yapın. Ha sonra ne mi olacak..
Kardeşiniz bir süre sonra eşinin yaptığı psikolojik baskıya isyan etmeye başlayacak. İnsan mekanizması bu bir şekilde memnun olmadığı şeyi idrak edip, sorunu bulup değiştirmeye çalışacak. Bunu sesli yada soğuyarak yapacak o onun kişilik yapısı ile alakalı. Bu sebepten değişen hayatını toparlamaya çalışacak, çünkü anne kardeş sevgisini tatmış o yüzden de özleyecek. Kardeşiniz bu aşamaya gelip sorguladığında aranıza mesafe ve sorumluluk girmemesi, hayatını bu hale getirenlerin arasında sizi de görmemesi, sorunu asıl yaşatan kişiyi görüp orayı değiştirebilmesi için.
Ayrıca N nscckts nin gelininizle konuşma önerisine katılıyorum. Sorun kiminle ise direkt mutattabı ile konuşmak en doğru çözümdür her zaman. Kulaktan kulağa duygularda yanlış gelir gider arada. Tam tersi siz oğlunuz bu durumu yaşarken onun ilgisizliğine kırıldığınızı söyleyin. He anlar anlamaz mühim değil siz kulağına kar suyunu kaçırın. Kendisini her olayın mağduru görmekten çıkar, sağlıklı bir muhakeme yapabilir belki.
Babam ev aldı, araba aldı ki emekli ve biz haklarımızdan feragat ettik. Yani o ev ve araba da bizim hakkımızda var. Daha gözü doymadı. 
