Çünkü hala o erkek egemen bir bakış açımiz devam ediyor. Erkek evlada ev verilir ki zaten ona verilen ev kendi evidir istediğini yapar. Benim bakış acima göre kimse ölmeden çocuğuna mal bırakmasın . Herkesin kendi sorumluluğunda ev almak , yaşamak. Tabi ki maddi sıkıntıda destek olunur ama insanlar gençken eşek gibi çalışıyor yaslaninca bunu yemeyecekse ne manası var ?
Niye evlat düşmanı olalım ki? Evi veren anne ve evi alan evlat (koca) kendi kültürel ve maddi yaşantılarına uygun olarak gayet durumlarindan memnun....Bu yüzden de baskasinin annesinin kendi oğluna verdiği evin şartlarını begenmeyen konu sahibini elestiriyoruz. Çunku anne de ev de konusahibinin değil...Bu yüzden koşulları bilerek kabul ettiği halde , şimdi daha fazlasını istediği için elestiriliyor...
İsterse sokağa atar, ev verdiyse illa bir şeyler ister mantığını benimsemek pek evlat canlısı olmuyor benim gözümde. Ailemde ve çevremde ev verenlerde de hiç görmedim bunu. O yüzden şaşırıyorum. Baya baya benimsenmiş bu mantık. Para Var ki alıyor istediği gibi veriyor. Kayınpederim 35 senedir kayınvalidesinin onlara aldığı evde oturuyor mesela. Hiç asalak gibi, birinin malına çöken biri gibi görmedim onu. Ya da kuzenim eşinin ailesinin verdiği evde oturuyor 15 senedir. Görümcelerine de birer ev aldılar. Şehir dışında olana kirasını verdiler hak geçmesin diye. Kimse de kimsenin evine benimmm diye davetsiz girip misafir çağırmadı. Bunun olağan görülmesi ve hatta çocuklara asalak muamelesi yapılmasına şaşırıyorum evet. Ben başka gezegende yaşıyorum sanırım.
Kiraya verilen evlerini dahi kontrol eden, eve giren çıkana karışan çok insan gördüm..
İsterse sokağa atar, ev verdiyse illa bir şeyler ister mantığını benimsemek pek evlat canlısı olmuyor benim gözümde. Ailemde ve çevremde ev verenlerde de hiç görmedim bunu. O yüzden şaşırıyorum. Baya baya benimsenmiş bu mantık. Para Var ki alıyor istediği gibi veriyor. Kayınpederim 35 senedir kayınvalidesinin onlara aldığı evde oturuyor mesela. Hiç asalak gibi, birinin malına çöken biri gibi görmedim onu. Ya da kuzenim eşinin ailesinin verdiği evde oturuyor 15 senedir. Görümcelerine de birer ev aldılar. Şehir dışında olana kirasını verdiler hak geçmesin diye. Kimse de kimsenin evine benimmm diye davetsiz girip misafir çağırmadı. Bunun olağan görülmesi ve hatta çocuklara asalak muamelesi yapılmasına şaşırıyorum evet. Ben başka gezegende yaşıyorum sanırım.
Ama hep böyle olur, kendi evi olarak görür hatta kışın gelip aylarca kalır. Böyle bir sürü konu var. Benim çevremde oğluna ev alan yok, evini veren de.Üç oğlu var üç ev şeklinde bölüşme yaptıkları için bize burası düştü nasıl olsa köye gideceğim orada yasacagim diye şimdi de buraya geliyor hala kendi evi gibi söz hakkı yapıyor diğer evlerde onun parasıyla alındı benim günahım ne
piraye diğer konuya yanlış yerden bakıyorsun bence, he evet gelinler de eşlerinin ailesinin malı mülkü üzerinden hak iddia etmesin eyvallah ama sen de kız annesisin, yıllarca çalıştım çabaladım ev yaptım diyorsun, Allah korusun ama yan gelip yatan hiçbir emek harcamayan damadın olsa ve kızın sizin emekleri yedirse emin ol çıldırırsın, bunun kadını erkeği yok, ne ben kayınpederin malının hesabını yapan gelin olmak isterim ne eşim ailemin malının hesabını yapsın isterim, herkes kendi alın teriyle bir şeyler yapmaya çalışsın, emek verir çaba harcar ama maddi gücü yetmez işte o zaman damadım da evladımdır tüm imkanlarımı seferber ederim ama şu bir gerçek ki çoğunlukla hiçbir emek vermeyen sahip olmak için çaba sarf etmeyenler anne baba kayınvalide kayınpeder malının kıymetini de bilmiyor kusura bakmayın, yapılanı kimsenin gözü görmüyor yapacaklar tabii deniyor.
Aynen dediğiniz gibi. Parası olan , istediği koşullarda verir köşkü de evi de arabayı da ..Sizin çevrenizdekiler de koşulları bilerek kabul etmişler ve bu koşullara uyarak huzurla yaşamış olabilirler. Ama konu sahibi koşulları bilerek başta kabul ettiği halde şimdi yan çiziyor.. Eleştirildiği nokta da bu...
İşte o koşullar dediğiniz yerde anlaşamıyoruz bazı üyelerle. Herkes ev verdiği evladından hizmet vs beklemiyor. Bunu bir beklentiyle yapmıyor. Başta koşulları açık ettiler mi ona emin değilim, açık açık biz köye gidiyoruz ama burası hala bizim. İstediğimiz gibi takılır, misafir de getiririz deyip de konu sahibi yine de kabul ettiyse haklısınız.
Ya şöyle bir şey var. Kendi oturdukları evi vermişler. Kendileri köye çıkmışlar. Azıcık aklı olan biri kayın ailenin bi ayağının o evde olacağını, o eve misafirliğe gelmeyeceğini anlar, ki konu sahibi de farkındaymış başından beri. Yoksa başka türlü tabi ki kayın aileler ev verdi diye evlatların başına çökmesin ne gerek var? Kaynana gönülsüz vermiş belli, oğlum gönül koymasın diye rahatını bozmuş, ben olsam o eve girmezdim herif çok istiyorsa gitsin yaşasın başına demek ki ona karı değil ev lazımmış derim yani. Ki benim kaynana içinde oturduğu ev için sizin diyor, ben bi kötü oluyorum, istemiyorum öyle bir mal. Millet amanın ev diye koşa koşa gidiyor düzenini bozup ben de bunu görmemişim buna şaşıyorum. Elalemin sarayından kendi kümesim iyidir. Kimsenin ağız kokusunu çekemem bi ev için.İsterse sokağa atar, ev verdiyse illa bir şeyler ister mantığını benimsemek pek evlat canlısı olmuyor benim gözümde. Ailemde ve çevremde ev verenlerde de hiç görmedim bunu. O yüzden şaşırıyorum. Baya baya benimsenmiş bu mantık. Para Var ki alıyor istediği gibi veriyor. Kayınpederim 35 senedir kayınvalidesinin onlara aldığı evde oturuyor mesela. Hiç asalak gibi, birinin malına çöken biri gibi görmedim onu. Ya da kuzenim eşinin ailesinin verdiği evde oturuyor 15 senedir. Görümcelerine de birer ev aldılar. Şehir dışında olana kirasını verdiler hak geçmesin diye. Kimse de kimsenin evine benimmm diye davetsiz girip misafir çağırmadı. Bunun olağan görülmesi ve hatta çocuklara asalak muamelesi yapılmasına şaşırıyorum evet. Ben başka gezegende yaşıyorum sanırım.
Ki o koşullar da yalan olabiliyor sonradan. Tapu yok imza yok senet sepet yok, kime dert anlatacaksın? Tapusunu en azından evladına versin, güle oynaya girsinler eve. Tapusuz eve kimse gelin gitmesin, sonra böyle dert şelalesi oluyorlar genç yaşta.
Aynı şeyi söylüyoruz aslında ama ben cinsiyet ayirmiyorum işte...Konu sahibinin kıymet bileceginin de garantisi yok ki evi sat yeni ev al diye tavsiye veriliyor. Alınan yeni evin yarısi bosanirsa konu sahibine geçecek. Miras olduğu kanitlanir dersen bu damat için de geçerli o zaman. Ben öldükten sonra kimse mirasimi gelin damat gözeterek evladımdan sakinmasin, ama ben yaşarken kullanima verdigim mali da şartlarima uygun kullanilsin isterim...Bu şart benim için evladimin huzurudur, bir başkası için ihtiyaç olduğunda kullanmaktır...Ama her halükarda iki cinsiyet için de geçerlidir
Konudaki kv fena zaten. Buna yapılacak hiçbir şey yok, tek çözüm evden çıkmak onda hem fikirim. Ama işte ailesinin aldığı evde oturana da çöktü çöreklendi demek acımasızca geliyor bana ya. Anne olduktan sonra mı bu kadar duygusallaştım acaba?
Hshshsh valla her şey kabak gibi ortadayken kabul edip sonra caz yapıyorsan tam da öyle oluyor durum, kimseye kızmaya gerek yok. Ben de gözüm kalacak malı vermem, verdiğimden gözümü keserim. Normali bu. Ama biz normaller bu abuk toplumda azınlığız bunu bilip yaşamak gerekiyor.Konudaki kv fena zaten. Buna yapılacak hiçbir şey yok, tek çözüm evden çıkmak onda hem fikirim. Ama işte ailesinin aldığı evde oturana da çöktü çöreklendi demek acımasızca geliyor bana ya. Anne olduktan sonra mı bu kadar duygusallaştım acaba?
Aynen, valla benim etrafım mı paragöz mal düşkünü bilmiyorum, ne kötü çevrem varmış :))) ama yani biri ev araba veriyorsa da bu mal sizin üzerinize yapılmıyorsa önünde sonunda bir anlaşmazlık bir kavga çıkıyor aile verdiğini geri alıveriyor şıp diye.
Yok ben de cinsiyetçi yaklaşmıyorum, gelin damat evlat fark etmez, bir şey verirken ya gönülden vereceksin bir daha arkasına düşmeyecek insanları malım da malım diye huzursuz etmeyeceksin ya da hiç vermeyeceksin.
Şehirde sadece kendilerine ait bir ev yok ki. Konu sahibi o zaman konu açsaydı ben bunun böyle olacağını söylerdim. Her aile beklentiye girmiyor ama çoğu giriyor.
Ayol ne koşulu olacak konudaki KV nin, burda oturursaniz gelir haftasonlari kankilerimle operaya gider ,haftaici salonda konken oynarım dememiş zaten ...Muhtemelen 50 li yaşların sonunda, ilkokul mezunu, köyden kente göçmüş tek sosyal hayatı konu komşu akrabadan ibaret olan bir ev hanımı dir. Üstelik kadın başta direnmiş evi vermemek için ama sonra oğluna kiyamayip , apar topar evi köye taşıyıp bunlara vermiş belli ki...Şimdi arada şehre geldiğinde eskiden orda oturduğu için hastalık düğün vs oldugunda misafirlerini orda ağırlıyor çunku çevresi orda. Üstelik arada diğer oğullarına da gidiyormuş Bunu öngörmek konu sahibi gibi akıllı bir kadın için zor olmamaliydi diyoruz biz de...
Aynen, olacaklar çok belliymiş zaten,konu sahibi "inatla" geçmiş eve oturmuş gibi...E şimdi neden bilmiyorum etmiyorum diyor? Haksızlık nerde?
piraye akşam yemek sonrası keyif çayını çok kaçırdım galiba aynı şeyi farklı yerlerden anlatıyoruz seninle 
