Bebek Beslenmesi Keçi sütünden yoğurt mayalama

Bebek Beslenmesi, Ek Besin Önerileri, Mamalar, Anne Sütü, 3 yaştan büyük çocukların çok yeme ya da yememe, obezlik, iştahsızlık, okulda beslenme, beslenirken dikkat edilecek konuların yani her türlü yeme problemlerinin paylaşıldığı alan.
esraxe..........sagol paylasım ıçın denıcemnmm ınşşşşşşşş bende yapıyorum dort baydır kızlarıma kecı sutunden ıkı gunde bır cok guzel oluyoo kagıt pecete olayını denıcem ben tuttuktan sonra alıyosun dıye tahmın ettım almıyomusun pekı o kaymmak uyenırmı genelde ben hazır yogurtlarıuın kaymaklarını yemem demekkı ondan yeme denmıştı bırı bana ama yınedde denıcem merak ettım........kızlarım ıkı yasın a gelene dejk mayalıcam ınşş kecı sutu bıraz pahalı ama cok saglıklı dr cok tavsıye edıyoo
 
bende düşünüyordum keçi sütüyle yoğurt yapmayı..daha besleyici olur diye düşünüyorum,inek sütü 1 yaştan önce pek faydalı değil.zaten yaptığım yoğurtlarıda sevmedim pek..
 

çatalcada bi teyzeyle konuşur ken bana bu tarifi verdi,yoğurdum sulanıyor diye,ilk denediğimde olunca üstünü sıyırırım suyunu çeksin yeter gözüyle bakıyordum ama tikveşlinin kaymaklı yogurdu gibi oldu,çok şaşırdım,bi deneyin nasıl olcak :)))
 
Kay marka keçi sütünden aldım. Bebeğime yoğurt yapacam. Ama mayalamak için evde keçi yoğurdum yok. Neyle mayalayacağım? Bilgisi olan yardım edebilir mi lütfen?

merhaba.bende oğluma ek gıdalara başladım ve keçi sütünün anne sütüne yakın olduğundan ve inek sütüne göre daha iyi olduğundan (1 yaşa kadar) onunla yoğurt yapmaya karar verdim.ve bu konuyla ilgili bir sürü kişiye sordum ve netten bir çok yazılar tavsiyeler okudum.ama en çok ilgimi çeken Migrosun sattığı kay markalı keçi sütü .ORJİNAL KEÇİ SÜTÜ DEĞİLMİŞ o yüzden kimse tavsiye etmiyor. BOL ANA diye bir marka buldum ve BALTALI KEÇİ SÜTÜ diye 2 güvenilir marka buldum.sizde bir incelerseniz memnun kalacağınızı düşünüyorum.ben bu iki markadan biri ile 1 hafta evde kendim mayalayarak orjinaline yakın keçi sütünden yoğurt yapmaya karar verdim.1 hafta sonra oğluma bu yoğurttan vermeyi düşünüyorum.umarım bu bilgiler işinize yarar.
 
Baltalı markasının KOLAY YOĞURT diye bir ürünü var. Mayaya gerek yok içinde maya var zaten. Onu bardaklara boşatıp 7-9 saat bekletince zahmetsizce mükemmel yoğurt oluyo.
 

bende açıkçası o markalı sütlere güvenmiyorum..katkı maddesi var sonuçta içinde..tabi şehirlerde doğal keçi sütüne ulaşmak çok zor..o açıdan şanslı görüyorum kendimi..bende 6. aydan snra keçi sütünden yoğurda başladım.. 7. aydan sonrada keçi peyniri vermeye başladım..çok güvendiğimiz bi yerden alıyoruz tamamen doğal..keşke herkesin bulabilme imkanı olsa
 



Bir kağıt havlu ne kadar kötü olabilir ki?

Yeterince kötü, açıkça söylemek gerekirse ölümcül olabilir. Kağıt havlularla ilgili problem en başta dioksinin varlığından kaynaklanıyor. 75 üyeden oluşan kimyasal ailesine "dioksin" adı veriliyor. (Bunlardan biri Vietnam Savaşı’nda ABD tarafından bir silah olarak kullanılmıştı.) Dioksinler, kağıt sanayinde, klorla ağartma işlemi sırasında oluşuyor ve araştırmalar evlerimizde kullandığımız ürünlerde dioksinin izlerine dikkat çekiyor.

Araştırmacılar zehirli kimyasallar sıralamasında başı çeken dioksinlerin, östrojen gibi "doğal steroid" hormonlarını taklit ederek birçok biyokimyasal reaksiyonu başlattığından söz ediyor. En ufak miktarları bile, akne ve eklem ağrılarından uykusuzluğa, kansere, doğum bozuklukları ve bağışıklık sistemi zayıflığına kadar çeşitli rahatsızlıklara sebep olabiliyor. Dahası dioksinler ve kuzeni "furans" yağda çözünür olduğundan bedenimizdeki yağ hücrelerinde birikme eğilimi gösteriyor. Dioksinlere anne sütünde dahi sıklıkla rastlanıyor. Bebekler yetişkinlere göre 200 kat fazla dioksine maruz kalabiliyor.

Satın aldığımız tuvalet kağıtları, kağıt mendiller, süt veya meyva suyu kartonları, tamponlar, kahve filtreleri, tek kullanımlık çocuk bezleri, peçeteler, kağıt tabakalar vs. eğer klorlu ağartma işleminden geçiyorlarsa düşük dozlarda dioksin içeriyor. Dioksinler bu ürünlerin herhangi birinden yiyeceklere ve vücudumuzun duyarlı kısımlarına geçebiliyor.

Bu bileşiklerin en ufak miktarının bile laboratuvar hayvanlarında kansere sebep olduğu belirtiliyor. ABD Çevre Koruma Bürosu dioksinleri "olası insan kanserojeni" sınıfına alıyor.

Kullandığımız bu ürünler çöplüklerde yakıldığında dioksinler, hava yolu, sanayinin kirlettiği su kaynakları, bu su kaynaklarıyla sulanan tarım ürünleri ve su ürünleri yoluyla da bize ulaşabiliyor. Bu arada kağıt hamuru ve kağıt fabrikalarının atıksularının içerdiği tek zehirli madde dioksin değil. Ontario Çevre Bakanlığı’nın 1986 yılında yaptığı araştırmada alüminyum ve çinko dahil dikkat edilmesi gereken 41 madde (benzen, kadmiyum, kurşun, civa PCB’ler, tölüen vs.) tespit edilmiş.
 
kağıt havlu yenir mi hiç yarardan çok zararı olur içinde bir sürü kimyasal madde var.



Bir kağıt havlu ne kadar kötü olabilir ki?

Yeterince kötü, açıkça söylemek gerekirse ölümcül olabilir. Kağıt havlularla ilgili problem en başta dioksinin varlığından kaynaklanıyor. 75 üyeden oluşan kimyasal ailesine "dioksin" adı veriliyor. (Bunlardan biri Vietnam Savaşı’nda ABD tarafından bir silah olarak kullanılmıştı.) Dioksinler, kağıt sanayinde, klorla ağartma işlemi sırasında oluşuyor ve araştırmalar evlerimizde kullandığımız ürünlerde dioksinin izlerine dikkat çekiyor.

Araştırmacılar zehirli kimyasallar sıralamasında başı çeken dioksinlerin, östrojen gibi "doğal steroid" hormonlarını taklit ederek birçok biyokimyasal reaksiyonu başlattığından söz ediyor. En ufak miktarları bile, akne ve eklem ağrılarından uykusuzluğa, kansere, doğum bozuklukları ve bağışıklık sistemi zayıflığına kadar çeşitli rahatsızlıklara sebep olabiliyor. Dahası dioksinler ve kuzeni "furans" yağda çözünür olduğundan bedenimizdeki yağ hücrelerinde birikme eğilimi gösteriyor. Dioksinlere anne sütünde dahi sıklıkla rastlanıyor. Bebekler yetişkinlere göre 200 kat fazla dioksine maruz kalabiliyor.

Satın aldığımız tuvalet kağıtları, kağıt mendiller, süt veya meyva suyu kartonları, tamponlar, kahve filtreleri, tek kullanımlık çocuk bezleri, peçeteler, kağıt tabakalar vs. eğer klorlu ağartma işleminden geçiyorlarsa düşük dozlarda dioksin içeriyor. Dioksinler bu ürünlerin herhangi birinden yiyeceklere ve vücudumuzun duyarlı kısımlarına geçebiliyor.

Bu bileşiklerin en ufak miktarının bile laboratuvar hayvanlarında kansere sebep olduğu belirtiliyor. ABD Çevre Koruma Bürosu dioksinleri "olası insan kanserojeni" sınıfına alıyor.

Kullandığımız bu ürünler çöplüklerde yakıldığında dioksinler, hava yolu, sanayinin kirlettiği su kaynakları, bu su kaynaklarıyla sulanan tarım ürünleri ve su ürünleri yoluyla da bize ulaşabiliyor. Bu arada kağıt hamuru ve kağıt fabrikalarının atıksularının içerdiği tek zehirli madde dioksin değil. Ontario Çevre Bakanlığı’nın 1986 yılında yaptığı araştırmada alüminyum ve çinko dahil dikkat edilmesi gereken 41 madde (benzen, kadmiyum, kurşun, civa PCB’ler, tölüen vs.) tespit edilmiş.
 
Sakın haaaa



Bir kağıt havlu ne kadar kötü olabilir ki?

Yeterince kötü, açıkça söylemek gerekirse ölümcül olabilir. Kağıt havlularla ilgili problem en başta dioksinin varlığından kaynaklanıyor. 75 üyeden oluşan kimyasal ailesine "dioksin" adı veriliyor. (Bunlardan biri Vietnam Savaşı’nda ABD tarafından bir silah olarak kullanılmıştı.) Dioksinler, kağıt sanayinde, klorla ağartma işlemi sırasında oluşuyor ve araştırmalar evlerimizde kullandığımız ürünlerde dioksinin izlerine dikkat çekiyor.

Araştırmacılar zehirli kimyasallar sıralamasında başı çeken dioksinlerin, östrojen gibi "doğal steroid" hormonlarını taklit ederek birçok biyokimyasal reaksiyonu başlattığından söz ediyor. En ufak miktarları bile, akne ve eklem ağrılarından uykusuzluğa, kansere, doğum bozuklukları ve bağışıklık sistemi zayıflığına kadar çeşitli rahatsızlıklara sebep olabiliyor. Dahası dioksinler ve kuzeni "furans" yağda çözünür olduğundan bedenimizdeki yağ hücrelerinde birikme eğilimi gösteriyor. Dioksinlere anne sütünde dahi sıklıkla rastlanıyor. Bebekler yetişkinlere göre 200 kat fazla dioksine maruz kalabiliyor.

Satın aldığımız tuvalet kağıtları, kağıt mendiller, süt veya meyva suyu kartonları, tamponlar, kahve filtreleri, tek kullanımlık çocuk bezleri, peçeteler, kağıt tabakalar vs. eğer klorlu ağartma işleminden geçiyorlarsa düşük dozlarda dioksin içeriyor. Dioksinler bu ürünlerin herhangi birinden yiyeceklere ve vücudumuzun duyarlı kısımlarına geçebiliyor.

Bu bileşiklerin en ufak miktarının bile laboratuvar hayvanlarında kansere sebep olduğu belirtiliyor. ABD Çevre Koruma Bürosu dioksinleri "olası insan kanserojeni" sınıfına alıyor.

Kullandığımız bu ürünler çöplüklerde yakıldığında dioksinler, hava yolu, sanayinin kirlettiği su kaynakları, bu su kaynaklarıyla sulanan tarım ürünleri ve su ürünleri yoluyla da bize ulaşabiliyor. Bu arada kağıt hamuru ve kağıt fabrikalarının atıksularının içerdiği tek zehirli madde dioksin değil. Ontario Çevre Bakanlığı’nın 1986 yılında yaptığı araştırmada alüminyum ve çinko dahil dikkat edilmesi gereken 41 madde (benzen, kadmiyum, kurşun, civa PCB’ler, tölüen vs.) tespit edilmiş.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…